6 Ekim 2019 Pazar

Muhaddislerin Hayran Olduğu Hadis-i Şerif .. Peygamberimiz s.a.v. ‘in, çarşı ve pazarda dolaşırken, ehli gafletin zulmaniyetinin sirayet etmesine karşı tavsiye ettiği dua ve faziletine karşı hadis alimleri hayran kalmışlardır. Çarşı ve pazarlarda gezinirken Allah Teâlâ’yı zikreden kişilerin, bunu yapmayanlara karşı bir üstünlükleri vardır. İnsanların çoğunun gaflette bulunduğu ve alışveriş ile meşgul olduğu çarşı ve pazarlarda Rabb’ini zikretmeye önem vermelidir. Peygamberimiz s.a.v. bunun önemine işaret ederek şöyle buyurmuştur: “Kim çarşıya girince ‘Lâ ilâhe illallahü vahdehu lâ şerike leh, lehü’l-mülkü ve lehü’l-hamdü yuhyî ve yümitü ve hüve hayyün lâ yemûtü bi-yedihi’l-hayr ve hüve alâ külli şey`in kadir‘ .duasını okursa Allah ona bir milyon sevap yazar, onun bir milyon günahını affeder ve mertebesini bir milyon derece yüceltir.”.. Diğer bir hadiste şöyle buyrulmuştur: “Gafillerin arasında Allah’ı zikreden kişi, savaştan kaçanlar arasında sebat edip savaşan kimse gibidir.” . Bunun için Muhammed b. Vâsi (r.a) ve Ibn Ömer (r.a), sırf yüce Allah’ı zikrederek bu fazileti elde etmek için pazar yerlerine girerlerdi. Hasan-ı Basrî (k.s), çarşı pazarlarda Allah’ı zikredenler hakkında şöyle der: “Onlar kıyamet günü, yüzlerinde dolunayın parlaklığı gibi bir aydınlık ile ve güneş gibi bir güzellik içinde gelirler. Çarşı ve pazarlarda istiğfarda bulunan kimselerin, orada bulunanların sayısınca günahları affedilir.“… Share this - Lütfen : Paylaş

İSLÂM TIB'BI DA BUNLARI DİYOR: 1) En etkili ağrı kesici, kan sulandırıcı ve ateş düşürücü limon; en iyi antibiyotik sarımsaktır.

Selman Akyol
İSLÂM TIB'BI DA BUNLARI DİYOR:
1) En etkili ağrı kesici, kan sulandırıcı ve ateş düşürücü limon; en iyi antibiyotik sarımsaktır.
2) Irsi hastalıklar hariç, hemen hemen bütün hastalıklar yanlış beslenme kaynaklıdır.
3) Kortizon:
Bağırsaklarda kalsiyum emilimini azalratak kemiklerde kalsiyum kaybına ve kalsiyumun böbreklerle dışarı atılmasına sebep olur. Ayrıca bağışıklık sistemini baskılar.
4) Dikkat! A ve AB kan grupları kansere yatkın.
5) Kekik çayı bağırsak kurtlarını düşürür.
6) Sağlık için pişmiş yemeği azalt.
7) Kan akışkanlığı için haftada 2-3 defa içyağı.
8)A kan grubu kırmızı eti ve sütü sindiremez.
9) 0 kan grubu buğdayı ve sütü hazmedemez.
10) AB kan grubunun midesi yağlara karşı hassastır.
11) Zeytinyağı içmek bağırsak kurtlarını düşürür.
12) Limon suyu iltihabı kurutur, kireci söker.
13) Parfümler, ruh hastalıklarına ve kısırlığa sebep olur.
14) Horoz eti meniyi artırır ve aklı güçlendirir.
15) Sinameki kalbi güçlendirir.
16) Fazla kalsiyum ve mineral kıkırdak doku ölümüne ve kireçlenmeye sebep olur.
17) Akşam dokuzdan sonra yemek yiyen, reflü, gastrit ve ülseri varsa bundan kurtulamaz.
18) Safra asitleri hidrojenize yağları tanıyamaz.
19) B ve AB kan grupları tavuk etini sindiremez.
20) İltihablanma için 2-3 gün açlık orucu tutmak.
(Farklı kronik rahatsızlığı bulunanlar hariç)
21) İbni Sina sabah ekmek akşam et yemeyi öneriyor.
22) Yemekten sonra içilen su hazmı zorlaştırır.
23) Yoğurt suyu yaraları temizler ve kapatır.
24) Anason çayı baş ağrısına iyi gelir.
25) Omega 3:
Zeytinyağı, ceviz yağı, keten yağı, yağlı balık, köy yumurtası, semizotu ve semizotu tohumu, isirganr ve ısırgan tohumu, doğal soya yağı ve doğal ayçiçeği yağı.
26) Basur için hurma.
27) Kabızlık için sinameki. ( Yemeklerden sonra!)
28) Haftada bir oruç tutan hastalık yüzü görmez.
29) Kangren için sülük tedavisi.
30) İshal için sıcak banyo, uyku, açlık, ham üzüm, vişne, limon veya nar suyu. Keçi sütü içmek, semizotu tohumu yutmak.
31) Saat akşam 21'den sonra sadece su ve şekersiz bitki çayı.
32) Tabipler basur ve varise, muskat ve sülükten daha iyi bir ilaç bulamamışlardır.
33) Kansızlık için üzüm pekmezi ve demirdöküm tencere.
34)Deterjan ve kimyasal maddeler, kemik iliği hücrelerinin kendini yenileme özelliğini yani RNA sentezini bozar.
35) Kimyasal ilaçlar, alyuvar hücre duvarlarını eriterek yıkıma uğratır.
36) Kimyasal saç boyaları doĝrudan böbrekleri etkiler.
37) Bisfenol A ve Paraben, erkeklerde testesteronu azaltarak kadınsılaştırır; kadınlarda da erkeksi davranışlara sebep olur.
38) Antiromatizmal ilaçlar gizli kanamaya ve kansızlığa sebep olur.
Not: Bilgi amaçlı paylaşım'dır.

Günlük Okunması Gereken Dualar

Beşir Mübeşşir
Günlük Okunması Gereken Dualar
(Sabah-akşam 7 defa “Allahümme ecirnî minennâr” diyen cehennemden kurtulur.) (Ebu Davud)
(Sabah-akşam, 3 defa, “Bismillâhillezî lâ yedurru maasmihi şeyün fil erdı velâ fissemâi ve hüvessemîul alîm” okuyan, büyücü ve zalimden emin olur.) [İ. Mâce]
(Sabah 3 defa, “Eûzü billahis-semîil alîm-i mineşşeytânirracîm” dedikten sonra Besmele ile Haşr suresinin son üç ayetini okuyana, 70 bin melek, akşama kadar duâ eder. O gün ölürse şehit olur. Akşam okursa yine aynı şeylere kavuşur.) [Tirmizî]
(Şirkten korunmak için “Allahümme innî eûzübike min en-üşrike bike şey-en ve ene a’lemü ve estağfiruke li-mâ lâ a’lemü inneke ente allâmülguyûb” okuyun!) [İ. Ahmed]
(Sabah-akşam 7 defa “Hasbiyallahü lâ ilâhe illâ hu, aleyhi tevekkeltü ve hüve Rabbül-arşil-azîm” okuyanın dünya ve ahiret işine Allah kâfi gelir.) [Beyhekî]
“(Allahümme ma esbaha bî min ni’metin ev bi ehadin min halkıke, fe minke vahdeke lâ şerîke leke, felekel hamdü ve lekeşşükr” duâsını, gündüz okuyan o günün, akşam okuyan o gecenin şükrünü ifâ etmiş olur.) [Akşam “esbaha” yerine “emsâ” denir.]
(Sabah-akşam on defa, “Lâ ilâhe illallahü vahdehü lâ-şerîkeleh lehül-mülkü ve lehül-hamdü yuhyî ve yümît ve hüve alâ külli şeyin kadîr” okuyan kimse, kötülüklerden korunur.) [Nesâî]
(Bir kimse, sabah-akşam yüz defa “Sübhânallahi ve bihamdihi” derse, o gün ve o gece hiç kimse onun kadar sevap kazanamaz.) [Deylemî]
(Evden çıkarken “Bismillâhi, tevekkeltü alallahi, lâ havle ve lâ kuvvete illâ billah” diyen, tehlikelerden korunur ve şeytan ondan uzaklaşır.) [Tirmizî]
(Lâ havle… okumak, doksandokuz derde devadır. Bunların en hafifi sıkıntıdan kurtulmaktır.) [Ebû Nuaym]
İmam-ı Rabbanî (ks) Hazretleri, din ve dünya zararlarından kurtulmak için her gün 500 defa “Lâ havle velâ kuvvete illâ billah” okurdu. Okumaya başlarken ve okuyunca yüzer defa Salevat getirirdi. (Tefsir-i Mazherî)]
(Hergün yüz defa salevat getiren, münafıklıktan ve cehennem ateşinden uzaklaşır ve kıyamette şehitlerle beraber olur.) [Taberânî]
(Günde 25 defa “Allahümme bâriklî fil mevt ve fî mâ ba’delmevt” okuyan şehit olarak ölür.) (Redd-ül Muhtar)
(Gece Âmenerrasulüyü okuyana, her şey için yeterlidir. Bu iki ayeti yatsıdan sonra okuyana, geceyi ibadetle geçirmiş sevabı verilir.) [Şir’a]
(Eve girerken İhlas suresini okuyan, yoksulluk görmez.) [T. Kurtubî]
(Evden çıkarken Âyet-el kürsî okuyana, melekler, evine gelinceye kadar duâ eder.)
İstiğfâra devam etmek
(İstiğfâra devam eden kimse, her sıkıntıdan kurtulur, ummadığı yerden rızıklanır.) [İbni Mâce]
[İstiğfâr olarak “Estağfirullah el azîm ellezî lâ ilâhe illâ hüvel hayyel kayyûm ve etûbü ileyh” okumalıdır.
(Günde yüz kere “Lâ ilâhe illallah” diyen kimsenin, kıyamet gününde yüzü ay gibi parlar.) [Taberânî]
(Bir yere gelen, “Eûzü bikelimâtillahittammâti min şerri ma haleka” okursa, o yerden kalkıncaya kadar, ona hiçbir şey zarar veremez.) [Müslim]
(Sıkıntılı veya borçlu, bin kerre “Lâ havle ve lâ kuvvete illâ billahil aliyyil azîm” derse, Allahü teâlâ işini kolaylaştırır.) [Şir’a]
Uykudan uyanınca, “Allahümmağfirlî” demek çok sevaptır.
Yatağa girince 3 defa “Estağfirullah el azîm ellezî lâ ilâhe illâ hüvel hayyel kayyûm ve etûbü ileyh okuyan kimsenin günahları, deniz köpüğü kadar pek çok olsa da, affolur. [Tirmizî]
Her gece yatarken yüz defa, “Sübhânallahi velhamdü lillahi ve lâ ilâhe illallahü vallahü ekber” okuyan kimse, kendini hesaba çekmiş sayılır.
Share this - Lütfen : Paylaş

Reishi Mantarının Faydaları

TC Ali Tunç - Alternatif tıp

Reishi Mantarının Faydaları


Yenilebilir bir mantar türü olan Reishi mantarı (Ganoderma lucidum) şifa verici özelliklerinden dolayı binlerce yıldır geleneksel hekimlikte kullanılan gerçek bir süper gıdadır. Çin’de Ling Zhi olarak da bilinen Reishi mantarının güçlü anti-enflamatuar etkisi nedeniyle uzun yaşam, güçlü bağışıklık sistemi ve zihin açıklığı sağlaması amacıyla yararlanılmaktadır — bu bitkisel şifa kaynağının “mantarların kralı” olarak adlandırılması boşuna değildir.
Geleneksel Çin Tıbbı dahil bütüncül tıp uygulamalarında, reishi mantarı stresin negatif etkileriyle (enflamasyonda artış, enerji düzeylerinde azalma, kalp damar hastalıkları ve çeşitli hormonal dengesizlikler) başa çıkmamıza yardımcı olan adaptojen şifalı bitkiler sınıfına girmektedir. Çalışmalar reishi mantarının kanser, otoimmün hastalıklar, kalp hastalığı, alerjiler, enfeksiyona karşı vücudun savunmasını güçlendiren antioksidan özelliklere sahip olduğunu göstermiştir. Üstelik bu söylediklerimiz reishi mantarının yararlarından sadece bir kısmıdır. Şimdi bu süper mantarı daha yakından tanıyalım.
________________________________________
Reishi Mantarının Etki Mekanizması
Hastalıkla savaşan mantarlar arasında ayrıcalıklı bir yere sahip olan reishi mantarı Çin, Kore ve Japonya’da yetişmektedir. Yenilebilir olmakla birlikte (tadı acıdır ve sert bir dokusu vardır) geleneksel tıpta daha ziyade gıda takviyesi, tendür, toz ve ekstrakt formunda kullanılır.
Tarih boyunca Geleneksel Çin Tıbbında tam olgunlaşmış reishi mantarı kurutulup dilimlendikten sonra sıcak suda kaynatılmak suretiyle çay ya da çorba olarak içilmektedir. Bugün reish ürünleri mantarların yüksek basınçta kaynatılarak aktif maddelerin ekstrakte edildiği bir işlemden geçirilerek üretilmektedir.
Reishi mantarıyla Çin, Japonya, ABD ve İngiltere’de yapılan çok sayıda farklı çalışma bu mantardan elde edilen aktif maddelerin aşağıdaki durumlar dahil pek çok hastalıktan korunma sağlayabileceğini göstermiştir:
• enflamasyon
• kronik yorgunluk
• sık sık enfeksiyonlara yakalanma (idrar yolu, solunum yolu enfeksiyonları)
• karaciğer hastalığı
• gıda alerjileri ve astım
• sindirim sorunları ve aşırı geçirgen bağırsak sendromu
• kanser
• cilt hastalıkları
• otoimmün hastalıklar
• diyabet
• virüsler (grip, HIV/AIDS, hepatit)
• kalp hastalığı, hipertansiyon, yüksek kolesterol
• uyku bozuklukları ve uykusuzluk
• endişe hali ve depresyon
Reishi mantarı “immün modülatör” (bağışıklık düzenleyicisi) olarak hormonal dengenin yeniden sağlanmasına yardım ederken vücudu “homeostaz” denen sağlıklı denge durumuna getirmekte, kanserli hücrelerle savaş dahil bağışıklık sisteminin aktivitesini düzenlemektedir. Araştırmalar reishi mantarlarının değişik hücresel işlevleri düzenleyerek bunları normalleştiren bir etkisinin olduğunu göstermektedir. Endokrin (hormonal), bağışıklık, kalp-damar, sinir sistemi ve sindirim sistemi reishi mantarının etkilerinden fayda gören vücut sistemleridir. Reishi mantarı bütün faydalı etkilerini neredeyse hiçbir yan etkiye yol açmadan göstermekte olup her hangi bir toksik özelliğe sahip değildir. Reishi mantarı kullananlar enerji düzeyleri, zihinsel yetenekler ve duygu durumu üzerindeki olumlu etkileri hemen fark etmekte, ağrılar, alerjiler, sindirim sorunları ve enfeksiyonlarda azalma yaşamaktadır.
Peki reishi mantarının şifa potansiyeli nereden gelir? Reishi mantarı dört yüzden fazla değişik aktif madde içerir. Bunlar arasında beta-glukanlar olarak bilinen kompleks şekerler, vücutta hormonların ön maddesi olarak görev yapan bitki sterolleri, kanserli hücre çoğalmasıyla mücadele eden polisakarit grubu maddeler ve alerjik reaksiyonları baskılayan triterpen denen asidik maddeler vardır.
Son bulgular reishi mantarlarının enflamasyonu azaltabildiğini ve vücutta mutasyona uğrayan hücreleri yok eden doğal katil hücrelerin salınmasını artırdığını göstermiştir. Bu özelliği, reishi mantarlarını doğal kanser tedavisi ve kalp hastalığından korunmada ideal bir bitkisel ürün konumuna getirmektedir. Başlıca etki mekanizmalarının aşağıdakileri içermektedir:
• sitokoksik reseptörlerin (NKG2D/NCR) aktive edilmesi
• hücre proliferasyonunun engellenmesi
• vasküler endotelyal büyüme faktörünün baskılanması
• plazmanın antioksidan kapasitesinde artış
• bağışıklık yanıtının güçlendirilmesi
• fazla testosteronun dihidrotestosterona dönüştürülmesi
________________________________________
Nasıl Kullanılır
Bazı uzmanlara göre reishi mantarı ürünlerinin en etkili kullanım şekli sabah aç karnına alınmasıdır. Suyla ve C vitimini içeren gıdalarla birlikte alınması emilimi artırabilir. Genellikle günde 1-2 kapsül alınması önerilir. Reishi mantarı bazı kişilerde gevşetici ve uyku getirici etki yaparken bazılarına uyanıklık ve enerji verdiğinden, en iyisi, günlük dozu kişinin yanıtına göre sabah veya öğleden sonra almaktır.
Japonya gibi Asya ülkelerinde üretişmiş sertifikalı saf ekstrakt (özüt) formunda ürünlerin kullanılması önerilir. Reishi ürünlerinin aktif madde düzeyleri farklı olabilir. Aktif madde miktarları mantarın yetişme koşulları ve işleme yöntemlerine bağlıdır. Ürün etiketinde türün ismi (Ganoderma lucidum), ekstrakt oranı, üretildiği ülke ve lot numarası gibi bilgiler yer almalıdır. Ürünün yoğunluğuna bağlı olarak günlük dozaj değişebilir.
Yan Etkileri
Güvenli bir ürün olarak kabul edilse de önerilenden fazla alındığında, aşağıdaki yan etkiler görülebilir:
• ağız kuruluğu
• boğaz kuruluğu
• burunda kaşıntı
• hazımsızlık
• burun kanaması
• deri döküntüleri
Hamile ve emziren kadınlar yeterli araştırma olmadığından reishi mantarından kaçınmalıdır. Kanama pıhtılaşma bozukluğunuz varsa, yakin zamanda ameliyat olmuş ya da olacaksanız, tansiyon ilaçları, kan sulandırıcı ilaçlar, kemoterapi veya bağışıklık baskılayıcı ilaçlar kullanıyorsanız reishi mantarı kanama riskini artıracağından kullanmanız sakıncalı olabilir. Seyrek de olsa reishi mantarı bağışıklık sisteminin aşırı aktif olduğu bazı otoimmün hastalıkları ağırlaştırabilir. Prensip olarak her bitkisel ürün gibi reishi mantarı da fitoterapi alanında çalışan bir hekime danışmadan kullanılmamalıdır.

HÜVALLAHÜLLEZÎ: H.Ş.: “Sabah ve akşam namazlarından sonra, Hüvallahüllezî... okuyan kişiye yetmiş bin melek istiğfar eder. O gün vefat etse şehid olarak gider.” (Râmûz 438) Akıllı bu nimeti kaçırmaz.


Selman Akyol
her hastalığın arkasında %100 bir GÜNAH önünde ise sıkıntı vardır
bu şura süresi 30. ayette belirtilmiştir. hadis ile de sabittir . ama hangi günah hangi hastalığı getirir onun ancak ilim sahibi kişiler bilir
peki ya peygamberler:? onlar günah işlemez ve masumdurlar onlarda sadece ZELLE vardır.
peygamberlere gelen hastalık onların makamını yükseltirken , bizim gibi kullara gelenler günahlarımızın tevbesi için bir uyarıdır.
senin makamının yükselmesi için hani tabi olduğun MURŞİDİ KAMİLİN ??
son 90 yıldır boğazından faiz geçmeyen zina işlemeyen yoktur.
(sadece ehli beyt tertemizdir)
imam azam ebu hanife der ki :"alacaklısı olduğun kişinin ağcı altında gölgelenmek faizdir."
kadına bakmak ,dokunmak işveli konuşmak ,kadının parfüm sıkıp sokağa çıkması ,topuklu giymesi dar giymesi hepsi zina iken kadın sesinden kuran bile dinlemek erkeğe haram iken bizim yükselecek makamımız mı var ??
onun için kimse evliyacılık oynamasın : Ya ataların yada sizin günahalarınız ya size ya nesillerinize sirayet eder
onların ne suçu var ?? sen fazicilik yaptın göçtün bu dünyadan yanma günahı sana ait işte ayette denilen "Doğrusu hiç bir günahkar başkasının günah yükünü yüklenmez. necm 30" bunun demek istiyo
peki biliyo musun faiz le kuraklık gelir memleketlerde ve o kuraklık yüzünden börtü böcek bitki ağaç taş toprak sana beddua eder senin yüzünden allah bizi susuz braktı diye .
o beddualar senin nesline sirayet eder nasıl ve ne şekil edeceğin ilim anne ile kavga edersen ya sende ya evlatlarında ya torunlarında sol kasık ve böbrek arızası olur
tarikatın büyükleri derki : "senin başına bir bela yada musibet yada hastalık geldiğinde geçmişe yönelik günahlarını düşünüp tevbe et "
ibni abbas (r.a.) : kehf süresinde hz hızır ve musa (a.s.) kısasını tefsir ederken der ki :"bu çocağa gelen mükafat 7.dedesinden gelmiştir"
ATADAN tevbe edilmemiş her günah nesilleri bozar ve hasta eder. torunlara düşen onlar adına tevbe etmek . tabiki müslüman ölmüşlerse
Nasuh tevbesi tüm hastalıklara şifadır
Ataların ve babaların yaptığı günahlar ve nesillere sirayeti
hırsız dedelerin torunlarında diş sorunları
zekat sorunları : asi evlatlar ve böbrek sorunları
anneye isyan : mide ve felç sorunları ,şizofren
babaya isyan : depresyon ,bipolar,mani ,şizofren
babanın çocuğu istememesi : omurilik sorunları ,
annenin çocuğunu istememesi : zihinsel sorunlar,ve doğuştan felç
hamilelikte ters ilişki : her aya göre hastalıkların değişir 4.ay down - 6.ay Eşcinsellik
zinakar dedelerin torunlarında boşanma ve aile huzursuzluğu
eles meclisinde çocuğun annesini istememesi : hamile iken düşük yapmak yada beyni çalışmayan spastik çocuklar
eles meclisinde çocuğun babayı istememesi : omurilik sorunları ve felç
bu ve bunun gibi liste çok kabarık .... ama korkmayın ümitsizliğe kapılmayın. çünkü allahtan umidi kesmenin ilk alameti TANSİYON hastalığıdır
peygamber a.s. :"siz hiç günah işlemeyen bir kavim olsaydınız allah sizi kökten yok eder sizin yerinize günah işleyip tevbe eden bir kavim yaratırdı"
tevbe ile her hastalık iyileşir yeter ki İSTEYİN....
çünkü "arzu sahih olsaydı sana çareler gösterilirdi" (ibni arabi )

Bağırsak mantarlarını defne yok ediyor

Hasanali Kaptan
Bağırsak mantarlarını defne yok ediyor…
“Otizmde ki en büyük sıkıntı Candida’nin bir türlü temizlenememesidir. Bunun için yurt dışı menşeli ve çok maliyetli ilaçlar kullanılmakta! Bu bir umut olabilir!
Bağırsak florası faydalı bakteriler, zararlı bakteriler ve mantarlardan oluşur. Bağırsakları sağlıklı olan bir bireyin bağırsaklarında faydalı bakteriler % 98 civarındadır. Faydalı bakterilerin çeşitli nedenlerden azalması sonucu bakterilerin boşalttığı alana mantarlar yerleşir. Özellikle çok fazla antibiyotik kullanımı sonrası faydalı bakteriler azalır ve mantarlar çoğalır.
Bağırsaklarda bulunan mantarların çoğunluğu “candida albicans” türü mantardır. CANDİDA albicans türü mantar bağırsaklarda yer alan mantarların % 60- 70’ini oluşturur. Bağırsaklarda mantarın çok fazla olma nedenleri, öncelikle antibiyotik kullanımı, kortikosteroidler, yanlış beslenme, siyah çayın fazla tüketilmesi, Bayatlamış ve hijyenik ortamlarda saklanmayan bozulmuş ve uzun süre duran besinler nedeniyle bağırsak mantarları artmaya başlar.
Bağışıklığı zayıflamış kişilerde mantarlar daha fazla oluşur.
Bağırsak mantarı belirtileri karında şişkinlik, bağırsak gazlarında artış, bazen ishal, bazen kabızlık şeklinde dışkılama bozukluğu, aşırı tatlı yeme isteği, ağız kokusu, halsizlik, kaşıntı, alerjiler, depresyon, vajinal akıntı, kaşlarda ve saç derisinde aşırı kepeklenme ve kaşınma, göz alerjileri ve göz kapaklarında kaşınma gibi belirtiler görülür. Kaşıntı bağırsaklardaki mantarın aşırı çoğaldığının belirtisidir. Bu durum mantarlardan salgılanan mikrotoksinlerden kaynaklanır. Mantarlar hazmı olmamış gıdalar ile beslenir ve çoğalırlar.
Mantarların artmasına tatlılar, asitli ve gazlı içecekler ve çok fazla süt tüketimi de neden olabilir.
Mantarlardan kurtulmak için doktorunuzun önerdiği mantar ilaçlarını düzenli kullanmak gereklidir.
Ayrıca Mantar oluşumunu önlemek için lifli gıdalar tüketmek faydalı olur. Örneğin, baklagiller, kuruyemişler, yulaf ezmesi, ev yoğurdu, kefir, meyan kökü, şalgam, ısırgan otu, yer elması, brokoli, sarımsak, fırında pişmiş patates ve soğan, kimyon, melisa çayı, DEFNE çayı, papatya çayı, kekik çayı, sarı kantaron çayı ve tarçın gibi bitkisel öneriler bağırsakta ve midede mantar oluşumunu önlemede yardımcı olur.
Kardeşlerim Sinop’ta üniversitesinde yapılan bir çalışmaya göre (Kaynağa bakınız) defne tohumu ve defne yaprakları diğer bitkilere göre en fazla CANDİDA isimli mantarları yok edici özelliğe sahiptir. Makalenin sonuç bölümünde Laurus nobilis yani “DEFNE yaprak ve meyvesi yani defne tohumu özütleri üç CANDİDA türüne karşı daha yüksek antifungal aktivite gösterdi.” demektedir.
Mantarlardan kurtuluş yoktur. Her insan evinde çok dikkat etse bile bir an olsun dışarıda yiyebileceği bir gıdadan mantar hastalığını kapar ve eğer bağışıklık sistemi de zayıfsa mantarlar tüm sindirim sistemini ele geçirir. Hatta eğer önlem alınmaz ise mantarların sindirim sisteminde iltihaplanmaya ve Allah göstermesin kansere bile sebep olabilmeleri söz konusudur.
Mantarları sindirim sisteminden uzaklaştırma adına her gün bir defne tohumu içmek ya da en azından günde bir bardak defne çayı içmek için bundan daha güzel bir sebep olabilir mi?
ÖNEMLİ: Teşhis ve tedavi için mutlaka hekimlerimize başvuralım. Asla onların tavsiyelerinin dışına çıkmayalım. Tüm sağlık sorunlarınız için öncelikle doktorunuza başvurunuz. Herhangi bir sağlık sorunu için alternatif tedavi yöntemleri hakkında doktorunuzdan tavsiye alınız.
Hiç kuşkusuz defne yaprağının başka yararları da bulunuyor. Buna da kısaca bir göz atalım:
Yaprakları yemeklere lezzet vermesi amacıyla kullanıldığı gibi; defne yaprağının faydaları hakkında yapılan çalışmalarda, bu yaprakların antioksidan özellikte olduğu ayrıca anti-epilepsi özelliğinin olduğu gözlenmiştir ( Epilepsi, sara hastaları için faydalıdır. ) Bunun yanında yaprakları, romatizma, kızarıklık, kulak ağrıları için kullanılır; yapraklar ağrı kesicidir, enfeksiyonlara karşı etkilidir.
Koruyucu ve destekleyici uygulamalarda; defne yaprağı çayı böbreklerin çalışması ve vücuttan su atılması için faydalıdır. Demir bakımından da zengindir, bu sebeple demir anemisi için tüketilebilir.
Defne yaprağı çayı; ev kokusu olarak kullanılabilir, evlerde böcek kovucu olarak oldukça fayda sağlar. Defne yaprağı‘nda bulunan laurik asit böcek kovucu özelliklere sahiptir.
Defne yaprağı A vitaminince zengin olup, özellikle zeytinyağlı salatalara ve yemeklere eklenirse içerdiği A vitamini vücuda girmiş olur. A vitamini suda çözünemediğinden defne yaprağı çayı ile A vitamini vücuda giremez.
Defne yaprağı çayı; sindirim sorunlarına ve mide ağrılarına iyi gelebilir, gözler için faydalıdır. Öksürük ve balgam sorunlarına iyi gelir. Tansiyon dengeleyicidir.
Uyarılar: Hiç bir bitkisel çay; sürekli ve aşırı miktarda tüketilmemelidir. Hamileler ve emzirenler için hiç bir çay doktor tavsiyesi dışında tüketilmemelidir. ( Buna siyah çay bile dahildir ). Defne yaprağı çayı; anti-epileptik etkisinden dolayı; epilepsi ilaçlarıyla veya sedatif ( rahatlatıcı ) ilaçlarla birlikte alınmamalıdır.” [https://www.facebook.com/groups/265342760799625/](https://www.facebook.com/groups/265342760799625/?ref=gs&fref=gs&dti=265342760799625&hc_location=group)

Ölen kişinin gözlerinin açık olmasında ki hikmet! “Ölmüş birinin gözleri açık olup kapanmamasının bir hikmeti var mıdır?” Ümmü Seleme (ra) anlatıyor: Ebû Seleme ölünce Resulullah Efendimiz (asm) yanına girdi. Ebû Seleme’nin gözleri açık bulunuyordu. Resulullah (asm) Ebû Seleme’nin gözlerini mübarek eliyle kapattıktan sonra şöyle buyurdu: “Ruh kabzedildiği zaman, göz onu arkasından takip eder.” Bunun üzerine ev halkı ağladı. Resûlullah (asm) buyurdu ki: “Sakın hayırdan başka bir şey söylemeyiniz. Çünkü melekler söyleyeceğiniz sözlere âmin derler.” Ardından Peygamber Efendimiz (asm) şöyle duâ buyurdu: “Allah’ım! Ebû Seleme’ye mağfiret et. Onun derecesini hidayete erdirilenler içinde yükselt. Onun ailesinden bâkî olanlara halef ol, vekil ol. Onlara yardımcı ol. Ey âlemlerin Rabbi! Bizim ve onun günahını affet. Ona kabrinde genişlik ver. Orada kendisini nurlandır.”1 Ebû Hüreyre’nin (ra) bir rivayetinde de Peygamber Efendimiz (asm) soruyor: “İnsan öldüğü zaman gözleri yukarıya doğru dikilmiş olarak görmez misiniz?” Sahabiler: “Evet ya Resûlallah!” dediler. Bunun üzerine Peygamber Efendimiz (asm): “İşte bu, insan gözünün, ruhu çıkarken arkasından takip ederek bakıp kaldığı zamandır” buyurdu.2 Ölen kimsenin gözleri kapanmayınca, bizim senaryo üreticiler derhal devreye girerler, bir sürü şeyler uydururlar. Dünyada gözü kaldı, yapacak işleri kaldı, dünyasına doymadan gitti, vs. bunlardan sadece bir kaçı. Bunlar gözün açık gitmesinin hikmetini açıklamıyor. Nitekim her insan genelde dünyaya doymadan gidiyor ve genelde her ölenin yapacak çok işi kalıyor. OKU: Cenazeyi teşyi etmenin hükmü nedir? Gerçek olan, yukarıdaki hadislerin de işaret ettikleri gibi, ruhun çıkışına gözün duyduğu hayranlıktır. Demek can çıkıyorken, kimi insanda göz ruhun arkasından bakıyor; fakat bu sırada can çıktığı için göz kendisinde kapanacak mecal bulamıyor ve açık kalıyor. Bu durumda ölünün yakınları onun gözünü henüz soğumadan kapatırlar ve gereken diğer cenaze işlemlerini yaparlar. Dipnotlar: 1- Müslim, 3/96 2- Müslim, 3/97

Selman Akyol
(Misafir ağırlamayanda hayır yoktur.) [İ. Ahmed]
(En iyiniz, yemek yedireninizdir.) [Hakim]
(Allahü teâlâ, yemek yediren cömertle meleklerine övünür.) [İ. Gazali]
(Yemek sofrası misafirin önünde bulunduğu müddetçe, melekler, ev sahibine istigfar ederler.) [Taberani]
(Arkadaşına, arzu ettiği yemeği ikram edenin günahları affolur.) [Bezzar]