7 Ocak 2020 Salı

"TAHİN" vücuttaki zehri yok edebilen tek besin! Öyle ki balıktan sonra helva yenilmesinin bile amacı balıktaki ağır metalleri yok etmek içindir. Gelelim diğer faydaların

"TAHİN" vücuttaki zehri yok edebilen tek besin! Öyle ki balıktan sonra helva yenilmesinin bile amacı balıktaki ağır metalleri yok etmek içindir.
Gelelim diğer faydalarına;
1- Damar sertliğini ve tıkanmalarını engeller.
2- İdrar söktürücüdür.
3- Cildi güzelleştirir.
4- Bağışıklık sistemini güçlendirir.
5- Göz sağlığı için hayati önem taşır.
6- Kemik gelişiminde, yapısında bulunan bazı maddeler nedeniyle oldukça faydalıdır.
7- Safra taşlarının düşürülmesinde, nefes darlığı ve bronşite faydalı olduğu bilinmektedir.
8- Anne sütünü arıtıcı özelliği bulunmaktadır. Çocukların beyin ve zeka gelişiminde etkilidir.
9- Vücuda alınan ağır metaller, zehirli bileşikler, radyasyon ve bazı ilaçların yarattığı toksinlere karşı koruma sağlar.
10- Yaşlanmaya bağlı hafıza kayıplarının (Alzheimer) önlenmesinde olumlu etkisi olduğu kanıtlanmıştır.
Kendine has özel bir kokusu olan tahin, suyla temas etmedikçe uzun zaman bozulmadan saklanabilir. E, C ve B vitaminleri açısından zengindir. Hücre yapısının bozulmasını engeller. Yaraların iyileşmesini hızlandırır......

Not: Göz İçin kırmızı kantaron kullanılacak.


Görüntünün olası içeriği: bir veya daha fazla kişi, şunu diyen bir yazı 'Gözlüklerinizden kurtulun! KANTARONLA GÖZ ŞAHİT OLUN! Kantaron yağıyla göz kuruluğundan göz tansiyonunuzdan gözünüzde kornea sorununuzdan kurtulun katarakt olmayın gözlüklerinizden kurtulun sabah akşam 2 şer damla kantaron yağı damlatın yakar 15 dakika sonra geçer gözünüzü yakıyorsa gözde hasarınız demektir yakmıyorsa göz sorunuz yok demektir tam bir göz doktoru kantaron yağı. Şifa olsun saygılar. Mustafa Ulaş'

para aldı ve onunla bir nar satı aldı. Eve giderken yol kenarına bırakılmış bir ihtiyar hasta gördü. Hazreti Ali Efendimiz o ihtiyara yaklaşıp: “Gönlün ne istiyor?” diye sual buyurdu. O da:

Hz. Fatıma iştahsız olmuştu.
Hz Ali Hz Fatıma’nın hanei şeriflerine teşrif edip:
“Ya Fatıma! Dünya tatlılarından gönlün ne istiyor?” diye sordu.
Hazreti Fatıma:
“Ya Ali, nar istiyorum” buyurdu.
Hazreti Ali Efendimizin yanında hiç para yoktu.Uzun uzun düşündü. Sonra kalkıp çarşıya gitti. Biraz borç para aldı ve onunla bir nar satı aldı. Eve giderken yol kenarına bırakılmış bir ihtiyar hasta gördü.
Hazreti Ali Efendimiz o ihtiyara yaklaşıp:
“Gönlün ne istiyor?” diye sual buyurdu.
O da:
“Ya Ali! Beş gündür buraya atılmış duruyorum. İnsanlar geçip giderler. Kimse bana iltifat etmez. Benim canım nar istiyor.” Dedi. Hazreti Ali Efendimiz düşündü.
“Eğer bu elimdeki narı bu ihtiyara verirsem, Fatıma narsız kalacak. Eğer buna vermezsem Cenabı Hakk’ın ayeti celilesine “Ve dilenciye gelince (onu) azarlama” (Duha 93.10) ve Resulüllah Efendimizin(Laa teruddüsseeile velev kene ale fersin) emirlerine muhalefet etmiş olurum” diye düşündü ve narı ihtiyara verdi. İhtiyar şifa buldu. Hazreti Fatıma validemiz Hazreti Ali Efendimiz Fatıma’dan haya ederek hanei saadetine geldi. Hazreti Fatıma, Hazreti Ali Efendimizi görünce O’nu ayakta karşıladı. Narın hadisesini öğrenince:
“Ya Ali! Sen üzülme; Allahü Teala’nın izzet ve celaline yemin ederim ki sen o ihtiyara o narı verdiğinde gönlümde, nara karşı olan iştah gitti” dedi. Hazreti Ali O’nun bu sözleri ile ferahladı. O anda bir kimse gelip Hazreti Fatıma’nın kapısını çaldı. Hazreti Ali Efendimiz:
“Kimsin?” diye sual buyurduklarında:
“Aç kapıyı ben Selman-ı Farisi’yim” diye ses geldi. Hz. Ali kalkıp kapıyı açtı ve Selman (ra) içeri girdi. Elinde üzeri mendille örtülü bir tabak vardı. O tabağı Hz. Ali’nin önüne koydu. Hz. Ali Efendimiz:
“Bunu kim gönderdi?” Dedi. Hz. Selman:
“Bunu Allah Teâlâ Hazretleri Resûllah’a gönderdi. Nebi Aleyhisselam da zatı şerifinize gönderdi” buyurdu. Hz. Ali Efendimiz tabağın örtüsünü açtı. Baktı ki, tabakta dokuz tane nar var. İmam-ı Ali buyurdular ki:
“Yâ Selman! Bu getirdiğin bana olsa on olurdu. Çünkü Hakk Teâlâ: “Kim bir iyilik ile gelirse onun için on misli vardır” (En’am 6, 160) buyuruyor. Bu ise ona uymuyor. Buyurdular. Selman (r.a) tebessüm ederek, sakladığı bir narı da çıkarıp tabağa koydu. Ve:
“Yâ Ali! Allah’a yemin ederim ki bu narlar on idi. Fakat ben seni tecrübe için bir tanesini saklamıştım”
Buyurdu..

saç tıraşı

Görüntünün olası içeriği: bir veya daha fazla kişi, şunu diyen bir yazı 'sallallahu aleyhi ve sellem bir gün saçının bır kısmı tıraş edilmiş bir kısmı bırakılmış bir çocuk gördű ve aile fertlerini böyle yapmaktan menedip şöyle buyurdu: "Ya hep edin ya hep bırakın!"'

82544889 695714814166368 6403111912606793728 n

ilgnç

Söz ve

Söz verip Ayasofya'yı açamayanlar, kendi eliyle çatır, çatır kilise açıyorlar. Eliyle kilise açan İslam'ı çıkarı için kullanır.