3 Şubat 2020 Pazartesi

BIR UYARAN YOK MUDUR? MÜSLÜMANLAR UYKUDA Umursamaz tavrınız, yetti be yetti artık

BIR UYARAN YOK MUDUR? MÜSLÜMANLAR UYKUDA
Umursamaz tavrınız, yetti be yetti artık
Bir uyaran yok mudur? Müslümanlar uykuda
Bu vatan emanetti, kollamayı bıraktık
Bir uyaran yok mudur? Müslümanlar uykuda
.
Duramaz karşımızda ecnebi çakalları
Yok onların imanı tutunacak dalları
Uyanıp birleşirsek ne olacak halları
Bir uyaran yok mudur? Müslümanlar uykuda
.
Bitmez bu hainlerin yalancı sevmeleri
Devam ediyor kini, ecdada sövmeleri
Lazım değil itlerin, bizleri övmeleri
Bir uyaran yok mudur? Müslümanlar uykuda
.
Yüce Allah bizimle, anla müslüman anla
Asla işimiz olmaz riya, şöhretle, şanla
Bu toprak vatan oldu, ona verilen canla
Bir uyaran yok mudur? Müslümanlar uykuda
.
Ecdadımın izinden ilerlemek isterim
Zalim ile cihadım, Hak emrinde hislerim
Figan feryat ederim, duyulmuyor seslerim
Bir uyaran yok mudur? Müslümanlar uykuda
.
Asla ihanet yoktur imanımda dinim de
Evladı fatihanın izleri var genim de
Vatana feda olsun, bu aciz bedenim de
Bir uyaran yok mudur? Müslümanlar uykuda
Salih Kozan

ALMAN KADINI’NIN MÜSLÜMAN OLUŞU..!! Sene 2006 Ramazan ayının Son günlerinde Dorsten Camimiz adına komşu şehir Gladbeck'e teberruya çıkmıştık.Vakit de ikindiyi bulmuştu. İlk geldiğimi

ALMAN KADINI’NIN MÜSLÜMAN OLUŞU..!!
Sene 2006 Ramazan ayının Son günlerinde Dorsten Camimiz adına komşu şehir Gladbeck'e teberruya çıkmıştık.Vakit de ikindiyi bulmuştu. İlk geldiğimiz ev 7 katlı bir apartmandı. Baktık bir Türk ismi ve Son katta. Vaktin darlığından dolayı onu geçmek istedim. Yanımdaki genç talebe arkadaş bana o zamanki idarecinin sözünü hatırlattı. "Mahalle geçin ama ev geçmeden teberru yapınız" demişti. Neyse zili çalar çalmaz kapı açıldı. Bu çok nadir bir durumdu, heleki Pazar günü zili ilk çalmada kapı açılmazdı kapıda mutlaka biraz beklenirdi. Yukarı çıktık, ben ziyaret sebebimizi türkçe anlattım. Kapıdaki genç anlamadı , yanımdaki talebe almanca tercüme etti, genç okey diyerek içeriye girdi. İçeriden 35-40 yaşlarında annesi ile beraber geldi ve parayı uzattılar. Annesi benim makbuzu yazdığım sırada " Müslüman olmak için camiye gelmek gerekiyor mu?" diye sordu. Bizde hayır heryerde mümkün dedik. Bunun üzerine "Ben müslüman olmak istiyorum " dedi. Vaktin kısıtlı olmasından dolayı, sonra gelmeyi ve bir Randevü yapmayı teklif ettik. Kadın önümüze çıkarak "Ben bugün veya bir saat sonra ölürsem halim ne olur? yardımcı olmazsanız sizi Allaha şikayet ederim" dedi. Biz şok olduk. İçeriye girmek için izin istedik ve orada yapılması gerekenleri yaptık. (şimdi asıl şok eden kısma geleyim). Biraz sohbetten sonra. Pazar günü olmasına rağmen kapının neden hızlı açıldığını sorduk. Kadın şöyle cevaplandırdı: "Ben bir Türk ile evlendim müslüman oldum ve kocam islam'ı yaşamayınca ayrıldık bende tekrar hiristiyanlığa döndüm ama hep içimden iyi yapmadığım söyleniyordu. Tekrar müslüman olmaya karar verdim, 3 Ekim açık kapı gününde buradaki DİTİB ( Diyanet ) Camii'ne gittim. (normalde çok elemanları olan bir camidir) Fakat benimle orada ilgilenen olmadı. Eve geldim ağladım, ağladım ve Rabbime dua ettim. Allahım bana birilerini gönder de ben müslüman olayım diye. Dün akşam rüyamda Sizin büyüklerinizden birini (Hazretimizin resmini görünce O olduğunu tastik etti.) gördüm. Bana "Ağlama kızım ben sana bu gün birilerini göndereceğim, onlar sana yardımcı olacaklar, bekle olur mu?" dedi. Bende sizin geleceğinizi biliyordum onun için sabahtan beri pencereden bakıyordum. Ama siz geç geldiniz ben sizi daha önce beklemiştim. Sizi görünce oğluma kapı çalındığında hemen açmasını söyledim, eğer siz kapıyı çalmadan gitseydiniz, arkanızdan Size seslenecektim. İşte bu sebeple kapıyı hemen açtık "diye cevapladı. Rüyanızda size gönderileceklerin bizim olduğumuzu nerden bildiniz diye sordum. Kadın kıyafet ve simalarınızdan bildim dedi.
İşte aziz kardeşlerim tefekkürü Sizlere bırakıyorum.
”Hadiseyi yaşayan ve anlatan Mustafa Bakırcı” Gelsenkirchen/Almanya

Her gün sirke tüketmek için 9 sebep ! Sirke Neye İyi Gelir: Sirkenin faydaları saymakla bitmez. Saçlarınızdan cildinize kadar birçok alanda faydası olduğunu biliyor musunuz? Ünlü birçok isim sirkeyi yalnızca salatalarda değil, güzelliklerine katkı sağlaması için de kullanmaktadır. İnsan sağlığına olan faydalarını ve diğer önemli katkılarını öğrenmek için yazımızı mutlaka okuyun. İşte, her gün sirke tüketmek için 9 sebep; 1- Saçlarınızı parlatır:


Banyodayken saçlarınızı şampuanladıktan sonra durulamada sirke kullanabilirsiniz. Sirke kullandığınızda saç köklerinizi güçlendirdiğiniz gibi parlamasını da sağlayabilirsiniz. Banyoda sirke ile saçlarınızı durulamak için boş bir şampuan şişesine iki yemek kaşığı kadar sirke koyarak suyla doldurun. Saçlarınıza faydası olabilmesi için her hafta birkaç defa şampuanlamadan sonra sirkeli karışımı kullanabilirsiniz.
2- Cildin pH’ını dengeler:
Doğal elma sirkesi cildinizin pH dengesini sağlar. Cildiniz için tonik yerine doğal elma sirkesini pamuk kullanarak cildinize uygulayabilirsiniz. Bu uygulamayı gece yatmadan önce yüzünüzü yıkadıktan sonra ya da sabahları yüzünüze nemlendirici sürdükten sonra da gerçekleştirebilirsiniz. Sirkeyi hafif bir şekilde yüzünüze kompres yaparak uygulayın ve gece boyunca yüzünüzde kalmasına özen gösterin. Bu sayede ciltteki yaşlanma lekelerini ve sivilceleri yok edebilirsiniz.
3- Diş lekelerini giderir:
Diş sağlığınız için doğal elma sirkesi kullanabilirsiniz. Dişlerinizi elma sirkesiyle fırçalayarak hem dişlerinizi beyazlatabilir hem de sağlıklı olmasını sağlayabilirsiniz.
4- Güneş yanıklarına iyi gelir:
Küvetiniz varsa bir kahve fincanı kadar sirkeyi doldurduğunuz küvete ekleyin ve içinde 10 dakika kadar bekleyin. Bu uygulama ile güneş yanıklarının rahatsızlık yaratan etkilerini yok edebilirsiniz.
5- Kilo vermeye yardımcıdır:
Yarım litre içme suyunun içine iki yemek kaşığı elma sirkesi eklemeniz gerekmektedir. Hazırladığınız bu sirkeli su gün boyu tüketilebilir. Doğal elma sirkesinin içinde bulunan asetik asit her gün alınırsa kilo vermeye katkı sağlamaktadır. Bir araştırma sonucuna göre 12 hafta süreyle asetik asit tüketmek vücut ağırlığında, özellikle bel çevresi ve karın bölgesindeki yağlarla birlikte trigliseritte de azalma görülmüştür.
6- Vücut sistemini düzenler:
İnsan vücudu sürekli olarak dengede kalabilmek için çalışır. Vücudumuzun sağlıklı alkali pH seviyesini sürdürebilmek için doğal elma sirkesi çok önemlidir. Yapılan araştırmalarda asit düzeyindeki yükseklik enerjinin düşmesine ve enfeksiyon etkisinin artmasına yol açar.
7- Detoks etkisi vardır:
Vücut pH’ının dengelenmesine katkıda bulunan doğal elma sirkesi, aynı zamanda vücudun toksinlerden arınmasını da sağlamaktadır. Elma sirkesinin kardiyovasküler dolaşımı uyardığı ve karaciğerin toksinlerden arınmasını sağladığı bilinmektedir.
8- Lenfatik sistem için faydalıdır:
Sirkenin mukusun vücuttan atılmasını ve lenf düğümlerinin temizlenmesini sağladığı belirlenmiştir. Bu konuda yapılan araştırmalarda doğal elma sirkesinin tıkanıklığı ve mukusu azalttığı ve alerjiye iyi geldiği görülmüştür. Alerjinin etkileri azaldığında sinüs enfeksiyonları, baş ve boğaz ağrıları gibi semptomlar da azalmaktadır.
9- Evdeki zehir etkisini yok eder:
Ev temizliğinde eşyalarınızı temizlerken sirkeli su kullanmak, kimyasal temizlik maddelerinin kullanımını da ortadan kaldırır. Elma sirkesi ile banyo ve tuvaletlerinizi de temizleyebilirsiniz. Bunun yanı sıra bulaşık makinenizde deterjan yerine de kullanma imkanına sahipsiniz. Bir bardak suyun içine yarım bardak kadar sirke katın ve bununla diğer elektrikli mutfak aletlerinizi, aynalarınızı, pencerelerinizi ve aklınıza gelen bir çok yeri temizleyebilirsiniz.

“Şarkı, zinânın büyüsüdür.” Fudayl bin İyâd rahimehullah

Sevâd-ı A'zam
14 saat
》 “Şarkı, zinânın büyüsüdür.”
Fudayl bin İyâd rahimehullah

ŞEYTAN İNSAN İÇİN NEYSE

"ŞEYTAN İNSAN İÇİN NEYSE, İNGİLTERE DÜNYA İÇİN O'DUR...."
İngiltere Londra Misyoner Teşkilatı Başkanı, hedef ve gayelerini şöyle açıklıyordu:
“Biz İngilizlerin müreffeh ve saadet içinde yaşamamız için, müslümanlar arasına nifak tohumlarını ekmemiz lâzımdır. Onların içinde ihtilâf kıvılcımlarını tutuşturmalıyız. Biz, Osmanlı Devletinin her tarafına fitne sokarak, onu yıkacağız. Böyle yapmazsak, İngilizler gibi küçük bir millet, nasıl müreffeh olur? İşte Hempher, bunun içindir ki, İslâm dünyasını nifak ve fesad ateşine vermeden, onları tefrikaya sokmadan geri gelme! Osmanlı Devleti ve İran, zayıf dönemlerini yaşıyorlar. Onun için mümkün mertebe halkı, idarecilere karşı kışkırt! Şunu unutma ki tarih, bütün inkılabların, idarecilerden memnuniyetsizlik ve halkın ayaklanmasından kaynaklandığını göstermiştir. Her yerde nifak ve tefrikadan bahset, onları birbirine düşür!...Eğer sen, İslâm ülkelerinde, Sünni-Şii kavgasını başlatabilirsen, Büyük Britanya'ya en büyük hizmeti yapmış olacaksın!
İngiliz misyoner teşkilatı, Osmanlı Devletini yıkmak için, teşvik edilecek ihtilafları da şu şekilde tesbit ediyor:
1- Kabile ihtilafları
2- Arazi ihtilafları
3- Dini ihtilafları
4- Milliyetçilik
Kaynak: Belgelerle II. Abdülhamid Dönemi, Prof. Dr. İhsan Süreyya Sırma, sayfa: 43-44
***
Son devrin İslâm âlimlerinden Seyyid Abdülhakim Arvasi (Rahmetullahi Aleyh), İngilizlerin İslâm siyaseti hakkında şöyle demektedir:
“İslâmın büyük düşmanı İngilizlerdir. İslâmiyeti bir ağaca benzetirsek, başka kâfirler fırsat bulunca, bu ağacı dibinden keser. Müslümanlar da bunlara düşmân olur. Fakat bu ağaç bir gün filiz verebilir. İngiliz böyle değildir. Bu ağaca hizmet eder. Besler. Müslümanlar da onu sever. Fakat gece, kimse anlamadan köküne zehir sıkar. Ağaç öyle kurur ki, bir dahâ süremez. ‘Vah vah çok üzüldüm’ diyerek müslümanları aldatır. İngiliz’in İslâm’a böyle zehir salması demek; para, mevki ve kadın gibi nefsânî arzûlar karşılığında satın aldığı yerli münâfıkların, soysuzların elleriyle, İslâm âlimlerini, İslâm bilgilerini ortadan kaldırmasıdır."[Cemil Meriç]
Kaynak: İngiliz Derviş, Yeni Türkiye'nin Doğuşu ve Aubrey Herbert,
Mehmet Hasan Bulut, sayfa: 501
Hüseyin Aktürk

AYAKLARDA ÖDEM. Bu illetle müzdarip olan kadınlardır.kurtulmak istiyorsanız; Beyaz lahananın yaprağını


Tehran Turqutlu

1 dakika kaynar suya salın ve ödemli bölgeye koyun.
Bir kaç defa soyudukca yenisin koyun.
Bu uyğulamayı günde iki defa kullanın.kurtulursuz

İSTİNCA VE İSTİNKA NEDİR ??? Kan, meni, sidik, kazurat gibi şeylerin çıktıkları mahalleri temizlemek lâzımdır ki, buna «İstinca» denir. İstincada, şu hususlara dikkat edilmelidir: Helaya girerken sol ayakla girmeli ve şu duayı okumalı:

Salih Can
İSTİNCA VE İSTİNKA NEDİR ???
Kan, meni, sidik, kazurat gibi şeylerin çıktıkları mahalleri temizlemek lâzımdır ki, buna «İstinca» denir.
İstincada, şu hususlara dikkat edilmelidir:
Helaya girerken sol ayakla girmeli ve şu duayı okumalı: «Bismillah, eûzübillahi mine’r — ricsi’n necsi’l — habîsi’l — mahbesi, mine’ş— şeytanirracîm.» (Her türlü pislik ve şeytânın şerrinden Allah’a sığınırım!) Otururken sol tarafa meyletmek gerekir. Ayakta su katiyetle dökülmemeli, «Umum vesveseler bundandır» Def-i hacet için gidilen yere, Allah ve Peygamber ismi yazılı bir şey yanında bulundurmamalı, Hacet için, oturmadan evvel taharet maddesini (suyu) hazırlamalı, Helada, lâkırdı yapılmamalı, dînî ve uhrevî şeyler düşünülmemeli ve avret mahalline, def edilen mevad’a bakılmamalı ve helaya tükürülmemelidir.
Mesaneyi tamamen boşaltmak için iyice beklemek ve sonra öksürmek, ayakları kımıldatmak, oylukları sıkıştırmak, tenasül uzvunu sıvamak, gibi mutadı olan hareketler yaparak necîs şeylerin giderilmesi gerekir ki buna İSTİBRA denir. Sidiğin tamâmiyle kesildiğine kanaat geldikten sonra istinca yapılmalıdır. Zîrâ, sidik yaşlığının damlaması abdestin sıhhatine mânidir. Bu hususta fazla ifrata varmak ve vesveseye düşmek de zararlıdır.
İstincada temizliğe fazla dikkat edip bevl vesâire eseri bırakmamağa «İstinka» denilir. İstincadan sonra ayağa kalkmadan, temiz bir bez parçası ile kurulanıp bedendeki kullanılmış suyu mümkün mertebe azaltmalıdır. Bir Hadîs-i Şerif'te «Sidikten pek korununuz, çünkü kabrin bütün azabı ondandır» buyurulmuştur. Helâ’da ne kıbleye doğru ne de kıbleye arka çevirerek durmamalıdır Karınca ve haşerat deliklerine, sert yerlere, mescît kenarına, yol üzerine, kabristana, durgun suya, ağaç altlarına abdest bozmak kerihtir. Def-i hacet esnasında mutlaka mahremiyete riâyet edilmelidir. Taharet alırken, bulaşmamak için hacet yerinden uzaklaşmak gerekir.
Heladan çıkarken de «Elhamdülillahillezi ezhebe annî yu’zini ve ebka aleyye mâ yenfeûni» (Yarayışlı maddeleri alıkoyup, yaramayanları için, ifraz imkânlarını bana bahşeden Allah’a hamdederim) duası okunur.