20 Mart 2020 Cuma

Yemeğe tuz ile başla tuz ile bitir virüsten korun kardeşim. Yetmiş derde deva demiş Allah Rasülû (S.a.v) efendimiz.

Görüntünün olası içeriği: yazı

Adam anlatıyor: "Bir dostum vardı,


Sinan Akkuş
Adam anlatıyor: "Bir dostum vardı, Reis'i ne zaman televizyonda görse 'Allah benim canımdan alsın ona versin' derdi.
Geçenlerde dostumu yine Reis'i izlerken gördüm. Hiç sesi çıkmıyordu.
- Ne oldu, pek severdin? Dedim.
+ Hiç sorma çok yanılmışım dedi.
- Neden dedim
+ Yemedik içmedik oğlumuzu okuttuk, oğlumda hep birinciliklerle bitirdi okulu. Fakat şimdi kadro bekliyoruz vermiyorlar. Çocuk yıllardır işsiz. Ancak kendi tanıdıklarına kadro açıyorlar. Bunlardan daha büyük hain yokmuş anladım. Dedi.
Yüzüne diyemedim, ama asıl senden daha büyük hain yok demek geldi içimden diyor Adam. Sen onların hain olduklarını senin oğluna iş vermedikleri zaman anladın, oğluna iş verseler başkalarına vermeseler yine onlara dua etmeye devam edecektin.

misvak kullandığınız zaman

Görüntünün olası içeriği: şunu diyen bir yazı 'Misvak kullanıldığı zaman ağızda 48 48 saat mikrop barınamaz..! Efendimizin bu kıymetli sünnetini de uygulamaya gayret edelim...'
Sinan Akkuş
Hava sahasına hakim olmadığın bir bölgeye Asker sevketmek Vatana ihanettir.

karbonat çamaşır makinasinde

Görüntünün olası içeriği: şunu diyen bir yazı 'Karbonat Mucizesi *Çamaşır makinesinde kullandığınız deterjan miktarını yarı yarıya azaltıp gerisini karbonat ile tamamlayın. Çamaşırlarınız daha temiz ve kimyasal artıklardan uzak kalmış olacaktır. Başkent Üniversitesi Prof Dr. Avse Akın'

mevlamız karanfil hz. adem as.ın göz yaşından yaratmıştır

İSTİBRÂ USÛLÜ (Müslüman Erkeğin Dikkatine) Büyük ve küçük abdest yaptıktan sonra temizlenmektir. İdrardan ve necasetten temiz olma kurulanma demektir. Erkeğin istibrâ yapması farzdır. Kadında istibrâ icap etmez. İstibra yapmadan alınan bir abdestten sonra veya abdest alma esnasında çok azda olsa idrar damlası çıksa veya idrar mahallinde bir yaşlık görülürse abdest bozulur. Bu şekilde alınan abdestle yapılacak ibadetler geçersiz olur. Müslümanlar istibraya dikkat etmelidir. Bilhassa İMAMLAR bu duruma daha fazla ehemmiyet vermeli; hem kendi, hem de cemaatin namazını ifsat etmemelidir. İDRARDAN KORUNMAK :


İdrarın sıçramasına mani olmak için gereken her türlü tedbir alınmalıdır. Peygamber Efendimiz (SAV): ‘Sizden biriniz idrar yapmak istediği zaman , idrar için (yumuşak ve müsait) bir yer bulsun.’ buyurmuşlardır .
AYAKTA İDRAR YAPMAMALIDIR.
Özürsüz olarak ayakta idrar yapmak mekruhtur. Peygamberimiz (SAV) mutlaka çömelerek abdest bozardı. Hz.Aişe (r.a) validemiz "Size Nebiyy-i A’zam (sav)'ın ayakta bevlettigini kim haber verirse ona inanmayın. Mutlaka oturarak abdest bozardı." (Süneni Tirmizi, C 1.Sh.1.12) buyurmuşlardır.
Hz.Cabir (ra)'dan: "Resulullah (sav) ayakta idrar yapmayı yasakladı." (Süneni Tirmizi, C.1.Sh.19/20) buyurmuşlardır.
ÇÖMELEREK İDRAR YAPMANIN TIBBİ YÖNÜ
Çömelince karın kasları kasılır, dizler karına tazyik yaparlar. Dolayısıyla mesane baskı altında kalarak tam boşaldığından, idrar artığı kalmaz. Bu ise idrar yollarında taşların oluşmasını önlediği gibi, prostat hastalığı olanlarda da şikâyetlerin azalmasını sağlar. Çömelerek idrar yaparken hafif sol tarafa meyletmelidir. İdrar yollarının anatomisine (yapısına) uygun olan bu pozisyonda idrar yollarının ve mesanenin tam boşalması mümkün olmaktadır.
Ayakta yapılınca, mesanede bir miktar idrar kalır. Bu kalan idrar, başta taş ve iltihap olmak üzere, birçok idrar yolu hastalıklarının ana sebeplerinden biridir. Bilhassa yaşlıların mesane adaleleri gevşektir ve mesanenin tam boşalmasını sağlayamaz. Şayet Prostat büyümesi de mevcut ise durum daha da vahim olur ve mikropların üremesine uygun bir zemin hazırlar. Bu hastalıklardan korunma reçetesini Peygamber Efendimiz (sav) 1400 sene evvel vermiştir.
Abdestini titizlikle alıp Namazını huşu içerisinde kılmak isteyen Müslüman'ın bu konuya çok dikkat etmesi gerekmektedir. Bu hususlarda Peygamber Efendimiz (sav) şöyle buyurmuşlardır:
"İdrardan çok iyi korununuz. Çünkü kulun kabirde en önce hesaba çekileceği şey odur. Kabir azabının çoğu ondandır." (Cami-i Sagir ve Şerh-i Münir ) buyurmuşlardır. Çünkü kişi idrardan korunmazsa namazı bâtıl olur.
İstibrâ'ya önem vermeyen namazına önem vermemiştir. Bu lakaytlık da kişiyi cehenneme sürükler.
KAYNAK: İstibra Usülü - Gonca Yayınevi - Uz.Dr.Ali HATAY - Bevliye Uzmanı ( 19/11/2004 Fazilet Takvimi)
Görüntünün olası içeriği: şunu diyen bir yazı '(Müslüman Erkeğin Dikkatine) önem vermeyen namazına önem vermemiştir. Bu lakaytlık da kişiyi cehenneme sürükler. Mesail-i Mühimme (Mühim meseleler)'

HAZRETİ ÜSTAZIMIZIN MÜBAREK SÖZLERİ 1. Efendiler! Bir takım yol kesiciler vardır ki; kaza borcu olan, nafile ibadet yapamaz diye fetva vererek, Ümmeti Muhammedi ibadetten mahrum bırakıyorlar. Bunlar kutta-i tariktir. 2. İki evladımın bir araya gelmesi sohbettir. 3. Evlatlarım! Okuduğunuz kitapların, musannıflarının atomları, ecza-i asliyeleri toprak altında; ruhları ise size nazardır. Dikkat edin! Ümit edilir ki büyük nura mazhar olursunuz. 4. Ben size bu ilmi; müftü olasınız imam olasınız diye okutmuyorum. İmanlı bir Ümmet-i Muhammed olmanız ve diğer Ümmet-i Muhammed’i irşad için okutuyorum. Kim menfaat için okutursa, Allah onu çarpar. 5. Evlatlarım! Size şefaat olmayacak, inşaallah siz şefaat edeceksiniz. 6. Evlatlarım! Şu şekilde dua edin, isteyin: “Yarabbi bize ilim ver, feyiz ver, nur ver. Verdiğin ilmi yaydır Allahım.” (H. Arıkan) 7. Kalbi ile Allah diyen Nakşibendî yolcusu, dünyada kalmadıkça kıyamet kopmaz. 8. Hidayetten mahrum bir adamı hidayete getirmek; dünyayı ters çevirmek kadar zordur. 9. Efendiler! Namaz kılmayan kâfir olmaz ama kâfirler de namaz kılmaz. 10. Evlatlarım! Vazifeniz okuyup-okutmaktır. 11. Evlatlarım! Sizler yüzbinlere baliğ olacaksınız. 12. Maneviyatsız ilim, zehre müngaliptir. Bizde ilim öğrenmek 5 sene, 3 sene değil 2 senedir. 13. Bizim elif cüzümüzde okuyanların; dini sahih, imanı sahih, nikâhı sahih, her şeyi sahih olur. Sonunda feyzi ilahi nasip olur. 14. Himmet olmadan, karıncanın adımı kadar yükselmek mümkün değildir.

Salih Can
HAZRETİ ÜSTAZIMIZIN MÜBAREK SÖZLERİ
1. Efendiler! Bir takım yol kesiciler vardır ki; kaza borcu olan, nafile ibadet yapamaz diye fetva vererek, Ümmeti Muhammedi ibadetten mahrum bırakıyorlar. Bunlar kutta-i tariktir.
2. İki evladımın bir araya gelmesi sohbettir.
3. Evlatlarım! Okuduğunuz kitapların, musannıflarının atomları, ecza-i asliyeleri toprak altında; ruhları ise size nazardır. Dikkat edin! Ümit edilir ki büyük nura mazhar olursunuz.
4. Ben size bu ilmi; müftü olasınız imam olasınız diye okutmuyorum. İmanlı bir Ümmet-i Muhammed olmanız ve diğer Ümmet-i Muhammed’i irşad için okutuyorum. Kim menfaat için okutursa, Allah onu çarpar.
5. Evlatlarım! Size şefaat olmayacak, inşaallah siz şefaat edeceksiniz.
6. Evlatlarım! Şu şekilde dua edin, isteyin: “Yarabbi bize ilim ver, feyiz ver, nur ver. Verdiğin ilmi yaydır Allahım.” (H. Arıkan)
7. Kalbi ile Allah diyen Nakşibendî yolcusu, dünyada kalmadıkça kıyamet kopmaz.
8. Hidayetten mahrum bir adamı hidayete getirmek; dünyayı ters çevirmek kadar zordur.
9. Efendiler! Namaz kılmayan kâfir olmaz ama kâfirler de namaz kılmaz.
10. Evlatlarım! Vazifeniz okuyup-okutmaktır.
11. Evlatlarım! Sizler yüzbinlere baliğ olacaksınız.
12. Maneviyatsız ilim, zehre müngaliptir. Bizde ilim öğrenmek 5 sene, 3 sene değil 2 senedir.
13. Bizim elif cüzümüzde okuyanların; dini sahih, imanı sahih, nikâhı sahih, her şeyi sahih olur. Sonunda feyzi ilahi nasip olur.
14. Himmet olmadan, karıncanın adımı kadar yükselmek mümkün değildir.
15. Eser yazmayı iki şeyden, (sebepten) dolayı tercih etmedim. 1: Baktım, ecdadımızın yazdığı eserler ayaklar altında sürünüyor. 2: Ecdadın yazmış olduğu kitapları okuyacak kimse kalmamış.
16. Evlatlarım! Bu yolda ana baba dinlemezler.
17. Evlatlarım! Hizmet edin, hizmet ederseniz; malda sizin, mülkte sizin, makamda sizin, şan da sizin, şeref de sizin.
18. Kim “Allahümmerzugna hifzel mürselin” duasını, her gün seher vaktinde kalkıp, 70 defa okuyup bir ay devam ederse ona süfliler musallat olamazlar. (H. Arıkan)
19. Biz kalbimizi bir an Rasülüllah’ın kalbinden kessek, o zamanımızı ölü sayarız. Sizlerde öylesiniz, evlatlarım.
20. Bu devir gizlilikler devridir. Biz kendimizi kimseye anlatamadık, evladım Kemal, seni de kimse anlayamayacak.
21. Evlatlarım! Feyzi müngati olanlar ile hemhal olmayınız. Sizin de feyziniz müngati olur.
22. Evlatlarım! İtaat ve azm ederseniz; muvaffak olmayacağınız bir şey yoktur.
23. Evlatlarım! Sevenler dahi bu dünyadan imanla gidecekler. Evlatlarımıza değil, evlatlarımızı sevenlere dahi şefaat edeceğiz.
24. Evlatlarım! Kerametin hayranı ve aşıkı olmayınız.
25. Evladımız olduktan sonra, çingene de olsa muhteremdir.
26. Benim evlatlarım, Anadolu’dan çarığını sürüyerek gelirler, İstanbul efendisi olarak giderler.
27. Bir vilayette bir evladım olsun yeter, artar bile.
28. Evlatlarım! Hz Allah’tan çok yüce şeyler isteyiniz.
29. Benden keramet istiyorlar. Ne kerameti? En büyük keramet, şu zamanda binlerce İmamı Rabbani evladının olması değil midir?
30. Benim evlatlarım, Yusuf (AS) güzelliğindedir.
31. Benim evlatlarım, bildiğinin alimi, bilmediklerinin de talibidirler.
32. Evlatlarımın üç anından korkarım: 1. Bülüğa erme anı 2. askerlik anı 3. evlenme anı. Bu yollardan geçebilmenin yolu, rabıtayı terk etmemektir.
33. Evlatlarım! Sizler birer aletsiniz, alet kullanılırsa işe yarar.
34. Bir evladımızla, diğer bir evladımız arasında üç günlük küslük olursa feyizleri kesilir.
35. “La ilahe illallahü vahdehüle şerike leh” duasını okuyanlar, inşaallah cehennem yüzü görmeyecekler. Efendiler! Bunu yazınız, çoluğunuza-çocuğunuza öğretiniz.
36. Sizler hizmete devam ettiğiniz müddetçe, her yerde beraberiz.
37. Mezara gidiyor bile olsak, ders denince koşarız.
38. Dünyada bize rahat ettirmediler, irtihalimizden sonra siz hizmet ediniz, biz istirahat edelim.
39. Evlatlarım! Bu yol Allah’ın yolu, Resulünün yolu, ashabının yoludur. Bu yol sıkıntılar ile doludur. Bu yolda yürürken ayağımıza diken batmazsa biz bu yolumuzdan…
40. Dünya, ahiretin gölgesidir. Sen güneşi arkana alırsan, gölge önüne düşer. Ne kadar kovalarsan yakalayamazsın. Ama güneşi önüne alırsan, o zaman gölgen arkada kalır ki, arkanızdan gelecektir. Evlatlarım! Sizde dünyayı arkanıza alınız.
41. Evlatlarım! Benim size verdiğim; ilim hazinesinin anahtarıdır. Siz bu anahtarla açıp ilim hazinesini alacaksınız.
42. Evlatlarım! Benden aldığınız bu ilim; dünyanızı da ahiretinize de yeter. İçinizde suiistimal eden olursa cehennemi, boylar.
43. Üzerinde misvak taşıyan felç olmaz.
44. Vazifemiz; cehennemin önündeki kütükleri kurtarmaktır.
45. Dört şeye güvenmeyin. 1. Amirlerin iltifatına 2. Kış güneşine 3. Suyun durgunluğuna 4. Kadınların cilvesine.
46. Evlatlarım! Arasına fitneyi fesat girdiği zaman, oradan enbiya ve evliya, alakasını keser.
47. Evlatlarım! Rızka değil rezzaka bağlanın.
48. Bir kimse, kurban kesmeye gücü yettiği halde kurban kesmezse, ondan akacak kan o sene içinde kendinden veya evladından akar. Bu ya trafik kazasında olur ya da ameliyat masasında olur.
49. Kapımıza gelen, beş yaşında çocuk da olsa onunla alakalanırız.
50. Hizmetlerimiz Kemal ile kemale erecektir.
51. Daima kardeşlerimize, hüsnü – zan ediniz. Onları kendinizden üstün görünüz. Bir kimse, bütün kardeşlerini kendi nefsi üzerine tercih etmedikçe kâmil insan olamaz.
52. Bir insan zamanının mürşidi kâmilini bulamadıysa zamanın mürşidi kâmilinin gıyabında ona rabıta yapsın.
53. Asrısaadet bir daha yaşanmadıkça, kıyamet kopmayacak.
54. Bu bir devlettir ki fi zamanına bir ferd, ayağına demir pabuç giyse, ömrü nuh yaşasa, ruyi zemini dolaşsa, cenabı hak tevhid etmedikçe bu nimete vasıl olamaz.
55. Bize azıcık yardım edene, biz Uhud Dağı kadar yardım ederiz.
56. Saatlerce, günlerce, aylarca, haftalarca Kuran-ı Kerim okumaktan, beş dakika rabıta yapmak daha faziletlidir. Çünkü Kuran-ı Kerim; Allah’ın sıfatının tecellisidir. Rabıta ise; zatının tecellisidir. Rabıtada zatının tecellisinden istifade ediyoruz.
57. Allah’a kavuşturacak, vasıl edecek, yakın olacak şey sohbettir.
58. Bir müminin yaşayışının sıkıntılı olması ahiretinin sıkıntısız geçeceğine alamettir.
59. Diz üzerinde rabıta yapanlar, romatizma hastası olmazlar. Dünya’da mümin için rahatlık yoktur.
60. Bir defa Salat-ı Münciyye okumak yüz defa Salavat-ı Şerifeye bedeldir.
61. Aklın inkişafı için rabıta ve zikri kalbi zaruridir.
62. Ehli rabıtadan ma-adası imanla gitseler dahi cehennemi tadacaklar.
63. Ekmek kırığından, mübalağa ile tahzir ederim.
64. Nur, feyz nurunda istikametten ayırmayalım.
65. Teheccüd namazı bizim sancağımızdır.
66. Tadil-i Erkan’a riayetsizlik maişet sıkıntısı getirir.
67. Ayasofya açılmadan, Türkiye’nin felaha ermesi mümkün değildir. Eğer açılırsa kurtulur. Çünkü orada, peygamberimizin iziyle beraber, yetmiş bin ruhani vardır.