“Dünyâ hayâtı azdan daha azdır. Ona âşık olan, alçakların alçağıdır. O sihriyle bir topluluğu sağır ve kör eder. Böylece onlar ortalıkta şaşkın ve delîlsiz ortalıkta kalırlar.”
https://vimeo.com/tomorhoca
- Ana Sayfa
- İlahi – Kur`an -İslam – Din -Tasavvuf – Belgesel – Dua – Hadis – Tarih – Şiir – Vs… – بِسْمِ اللهِ الرَّحْمَنِ الرَّحِيمِ
- Dini bilgiler
- Hatim duası Türkçe Hatim Duası
- Ahmet tomor hoca sohbetleri
- suleymaniye
- Ruhlar kabirde hep kalır mı?
- Şehitlik ve Fazileti
- İslami Eğitim
- ALLAH (C.C.) 'ÜN SIFATLARI
- Ahmet Tomor Hocaefendi Sohbetleri
- Veysel Gürler
- Umman'dan Şifâlar
- İSLAMİ BİLGİLER KİTAP SOHBET SEYRET MULTİMEDYA
- Safakat İslami Forumları
- sadakat.net
- Ehl-i Sünnet Hanefi
- HAVAS İLMİ-MÜCERREBAT-I İLAHİ ŞİFACILAR
- Sağlığımızın müthiş şifreleri Sayfadaki tüm bilgiler bilgi amaçlıdır kullanım tercihi size aittir önce araştırın inceleyin doktorunuza danışın saygılar
- Sayfa ve guruptaki bilgiler bilgi amaçlıdır araştırın araştırmadan doktorunuza danışmadan kullanmayın sakın saygılar hepinize m.ulaş
- MUHTASAR İLMİHAL | Fazilet
- İLİM BÖLÜMÜ
- İmam Suyuti Camius Sağir
- Dini Sorular Molla Cami dini sorular ve cevapları
- incemeseleler
- "Nazar, deveyi kazana, insanı mezara sokar."
- YAVRULARIMIZA ELİF CÜZÜ ÖĞRETELİM. BİZLERDE TEKRAR EDELİM...
- Hadis-i Şerif
- FAZİLET TAKVİMİ
- mektebun
- faydalı
- medine
- Zi tuva kuyusu...
- Ali Eren Hoca
- *FATİHA SURESİNİN SIRRI..*
- "Kişi sevdiği ile beraberdir."
- *FATİHA SURESİNİN SIRRI..*
6 Haziran 2020 Cumartesi
İslam ordusu Mekke'yi alınca, Kâbe ve içinde bulunduğu Mescid-i Haram putlardan arındı, cami oldu.. İslam ordusu İstanbul'u alınca, Ayasofya kilisesi zulmetten arındı, cami oldu.. Bir asır önce Müze yaptılar!! Artık siyasi malzeme yapmaktan vazgeçin. Amasız, fakatsız, hiç bir şerh koymadan, hz. Fatihin yaptığı gibi, ona uygun şekilde cami olarak yeniden açın, bizde her Müslüman gibi sonsuz destek verelim, oraya gidip kılacağımız ilk namazda size dua edelim. Kendi adıma buna söz veriyorum.
🍀BİLİYORMUSUNUZ🍀 *1. Biliyor musunuz: Ezan bittiğinde ettiğiniz dualar kabul olur...* *Öyleyse kendinizi ezan okunurken duadan mahrum etmeyin, hem ezanı tekrarlayın hem de meşhur ezan duasını okuyun* *2.Namaza durduğunuzda günahlarınızın nereye konulduğunu biliyor musunuz?* *PeygamberEfendimiz sallallahu aleyhi ve sellem buyurdular ki;* *Allahın kulu bütün günahları ile namaz için kalktığında günahları başının üstüne ve boynuna koyulur. Kul her rüku ve secde yaptığında günahları dökülür.* *Öyleyse ey namazı acele ile kılan, rüku ve secdesini kısa tutan bu fırsatı kaçırma rüku ve secdelerini uzun tut ki günahlarından kurtulasın...* *3. Biliyor musunuz İyilikle tanınan bir kadın öldükten sonra mezarından gül kokuları yükseldi. Kocası eşinin her Akşam yatmadan önce "Mülk Suresi "mutlaka okuduğunu söylemişti.* *Öyleyse bu mübarek süreyi okumayı terketmeyiniz. Kabir azabından emanda olmak için bu amele devam ediniz.* *4.Biliyor musunuz? Her namazdan sonra okuyacağınız Ayetelkursi sayesinde cennet ile aranızda sadece ölüm engeli vardır* *Yani öldüğünüz zaman cennete gidiyorsunuz.* *5. Biliyor musunuz , Namaz bittikten sonra hemen yerinizden kalkmayın. Oturun ve bekleyin zira melekler Allah’ın huzurunda namaz kılan için dua ederler.* *DİKKÂTTT* *Her kim ezan vaktinde müzik dinlerse ölüm anında şehadet getiremez!* *Hadisi Şerif* *Nasıl yaşarsanız öyle ölürsünüz , nasıl ölürseniz öyle diriltilirsiniz nasıl diriltilirseniz öyle haşrolursunuz.* 🌹🌹💌
İsmail Yilmaz
“”Dayılarımın İstanbul Ziyareti”” !!!!!!!!!!!! 1958 senesinin kışında Ereğli’den Hacı Kerim ve Hacı Mustafa dayılarım(5) beraber SÜLEYMAN HİLMİ TÜNAHAN efendi Hazretleri ni ziyarete gittiler. O seneler Hacı Kerim dayım çok rahatsızdı. Adeta yemeden içmeden kesilmişti. Rahatsızlığına rağmen yol meşakkatini de göze alarak yola çıktılar. Eskişehir’i geçince Hacı Kerim dayım Hacı Mustafa dayıma: –“Kardeşim. Bende büyük bir değişiklik oldu. Hastalık falan kalmadı. Karnım da çok acıktı. Yanında hiç ekmek yok mu?” der.
Hacı Mustafa Dayım ihtiyaten yanına aldığı kızarmış tavuk ve ekmeğin tamamını uzatarak “buyur” der. Hacı Kerim Dayım da ekmeğin tamamını yer, bitirir.
Hz.Üstazımız’ın huzuruna vardıkları zaman Üstazımız tebessümle:
–“Evladım Kerim... Eskişehir’i geçince rahatladın, iştahın da açıldı. Hiçbir rahatsızlığın kalmadı. Üstelik tavukla ekmeği tamamen yedin, değil mi? Evladım...” buyurur.
Onlar da:
–“Evet Efendim. Buyurduğunuz gibi oldu” derler.
Bundan sonra Toros dağlarındaki kaldığı yaylalardan bahsederek,
–“Dudaklı Hacı Mehmet Ağanın benim üzerimde çok hakkı var. Döndüğünüz zaman selamımı söyleyin. Onun günlük vazifesi 1 Fatiha, 3 İhlas-ı Şerif okuyup, kalben de Allah Allah ... derse kafi. Dudaklı Hacı Mehmet Ağanın neslinden mutlaka birkaç çocuk getirip okutun” buyurur.
Bu arada Bor’un Çukurkuyu Kasabasından bahisle, “orada Evlâd-ı Rasulden benim emmetem Şeyh Hacı Emin Efendi (irtihalleri:1830) medfundur. Onu da ziyaret edersiniz” diyerek, “Çukurkuyu’dan da birkaç tane talebe temin edilerek, okutulmasını” emir buyurur.
Bu konuşma esnasında Ereğli’de akrabalarının olduğunu, bunların da Hacı Kamber ve Emin Soylu olduklarını bahsederek:
–“Ereğli’ye döndüğünüzde Emin Soylu’ya benim selamımı söyleyin, gelsin, görüşelim.” buyururlar. (O tarihlerde Hacı Kamber vefat ettiğinden Emin Soylu hayatta idi.)
(5) NOT: Anlatan Bilal Kılınç
“İstanbul’a Dönüş” !!!!!! Sonbaharda yörükler yayladan dönmeye başlayıp, Hz.Üstazımız SÜLEYMAN HİLMİ TÜNAHAN efendi Hazretleri de mandıra ve okutma işini bitirince İstanbul’a gitmek üzere, yayladan Ereğli’nin Çat Köyüne teşrif eder. Oradan da Ayrancı’ya gitmek üzere köylülerin yaya gitmemesi için verdiği bir merkeple hareket eder. Bugünkü Ayrancı barajı mevkiine geldiğinde Ayrancılı İbrahim Delice ismindeki bir şahıs gece tarlasını sularken uzaktan kendi tarafına doğru adeta bir projektör şeklinde ışığın yaklaştığını görür. O günün şartlarında öyle bir ışık olmadığı için “Acaba... Bu bir uçan daire mi?” düşüncesiyle yola çıkıp, beklemeye başlar. O pırıl pırıl yanmakta olan ışık yaklaştıkça yaklaşır. Tam yanına geldiği zaman bakar ki, o ışığın içerisinde bir merkep üzerinde nurani yüzlü bir zatın olduğunu görür. Hemen koşarak merkebin başını tutup, durdurur ve Hz.Üstazımız’a der ki: –“Söyle Allah aşkına... Sen kimsin? Sen bir Allah dostu olmaya Allah dostusun. Amma kimsin?” deyince Hz.Üstazımız da kim olduğunu söyler. –“Peki nereden gelip, nereye gidiyorsun?” diye sorunca, Hz.Üstazımız da: –“Soğanlı Yaylasından gelip, İstanbul’a gitmek üzere Ayrancı istasyonuna gidiyorum” der. Bunun üzerine İbrahim Delice Amca: –“Olmaz efendim. Sizinle evimize kadar gideceğiz. Orada size ikramda bulunduktan sonra, sizi istasyona kadar götürüp yolcu edeceğim” der. Hz.Üstazımız da İbrahim Amcanın evine giderek orada çayını, kahvesini içtikten sonra beraberce gelirler. Üstazımız’ı uğurlar. istasyona Trenle Hz. İstanbul’a Ayrancı tren istasyonu
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)