6 Temmuz 2020 Pazartesi

“Kötü kimse, başkalarının ayıplarını saymak isterken, kendini dile getirir.” Molla Câmî kuddise sırruh

Görüntünün olası içeriği: şunu diyen bir yazı 'Morfin denilen iğneyi vuruyorlar acıyı iptal ediyor.s doktor onu kesip atıyor.Birde bakıyorsun ki, kol gitmiş,bacak gitmiş ortadan ama haberin bile olmamış.işte bugün o morfini yemiş durumdayız ki, ne kendimizden,ne etrafımızdan, ne de uzaktaki müslümanlardan ve acılarından haberimiz yok. Mehmet ZahidKothu (Rahmetullahialeyh)'
Fotoğraf açıklaması yok.

Boy uzatan formül: Altını ıslatan çocuklarda sabahları aç karnına günlük sakızı yutturulur. Çiğneyerek yutması zor olduğu için kuru üzümle birlikte yeseler de olur hem böylece zekayı da açar. Yada toz hâline getirip pekmez yada bala karıştırarak verin. Günlük sakızı bir tatlı kaşığına yakın olsun az olmasın. Idrar torbasını tutan kasları kuvvetlendirerek çocuklarda ve yaşlılarda altına kaçırmayı tedavi eder. Boy uzatmak için : 100 gr günlük sakızı 100 gr karabiber 200 gr çemen tohumu tozu Bunları toz hâline getirin 1 litrelik cam bir kavanoza koyun ve üzerine halis zeytinyağı doldurun. Iyice çalkalayın ve güneş alan bir yerde 3 hafta bekletin. Güneş pişirir bu karışımı ve 3 hafta sonra bu yağdan çocuğun omurgalarına masaj yapın. Bilhassa gece yatmadan önce 20 dak dan fazla masaj yapın. Deri yağı yer, tekrar tekrar yağ sürerek yedirin. Ibni Sina'nın terkibidir bu çok değerli bir yağ. Bütün romatizmal hastalıklarda ve kireclenmelerde çok etkili bir tedavidir. Kemiklerdeki romatizmayi çıkarır, cümlesine şifadır. Altını ıslatan çocukların ve bel fıtığı olanların beline bu yağ ile masaj yapın kısa zamanda tedavi ettiğini göreceksiniz inşaallah

7 HALDE SU İÇİLMEZ : 1 - Banyodan sonra su içilmez, içilirse organlar yaşlanır. 2 - Acı yedikten sonra su içilmez, içilirse reflü, gastrid ve bağırsak rahatsızlığı yapar. 3 - Uyku arasında içilmez, çünkü beyni etkiler. 4 - Meyveden sonra içilmez, içilirse asit ortaya çıkar. 5 - Koşup yorulduktan sonra içilmez, karaciğer ve dalak büyür. 6 - Tatlı yedikden sonra: şeker yükselmesine sebep olur. 7 - Kustuktan sonra içilirse vebaya sebep olur... SU İÇİLEN HALLER : 1 - Et yedikten sonra su içilir. 2 - Yağlı yedikten sonra su içilir 3 - Korkunca su içilir. 4 - Yemekten önce su içilir. ATASÖZÜ : Ye yağlıyı iç suyu donarsa donsun, Ye tatlıyı içme suyu yanarsa yansın. * * * 1 BARDAK SUDA 7 SÜNNET VAR : 1) Besmele İle İçmek, 2) Oturarak İçmek, 3) Sağ Elle İçmek, 4) Üç Yudumla İçmek, 5) Bardağa Üflememek, 6) Aile Arasında da Olsa İkram Etmek, 7) Bitirince ELHAMDÜLİLLAH Demek... * * * SU İÇME ADABI : 1– Su bardak ve benzeri bir kaba konularak "besmele" çekilerek içilir. 2– Su ayakta ve yatarak vaziyette içilmez. 3–Su içmeye başlamadan önce suyun bulunduğu kabı kontrol edilmeli. 4–Su içerken, su kabından su akmamasına, damlamamasına dikkat edilmeli. 5–Su içerken nefes almamaya, geğirmemeye dikkat edilmeli. 6–Suyu üç yudumda içmeli. Birinci yudum az, ikinci yudum orta, üçüncü yudum da kanaat edinceye kadar olmalı. 7–Su içtikten sonra "elhamdülillah" denilmeli. Daha makbul olanı ilk yudumdan sonra "elhamdülillah" ikinci yudumdan sonra "elhamdülillahı Rabbil âlemin" üçüncü yudumdan sonrada "elhamdülillahı Rabbil alemin, errahmanır rahim" denilir. * * * SÜNNETE GÖRE SU İÇME USULÜ : Suyumuzu ağız tadıyla içerken “Sünnet olan su içme tarzı nasıldır? Bazıları ayakta içilen suyu hemen çıkarın, ondan hayır gelmez diyorlar. Doğru mudur?” Yediğimiz ve içtiğimiz şeylerde dikkat edeceğimiz en mühim nokta, helâl olmasıdır. Boğazdan—maazallah—haram bir lokma geçtiği anlaşılırsa bu tükürülmeli, çıkarılmalı veya kusulmalıdır. Haram lokmadan hayır gelmez. Bu tamam. Fakat ayakta su içmek bu derece değil. Aksi takdirde ölçüsüzlük ve dengesizlik olur. Yediğimiz ve içtiğimiz şeyler helâl olmak kaydıyla sünnette olan hususları uyguladığımızda sünnet sevabı kazanırız. Fakat sünneti farz gibi algılayamayız ve anlatamayız. Sünnet teşvik edilmelidir; fakat zorlama yapılmamalı, uygulaması kişinin tercihine bırakılmalıdır. Su içmenin tek farzı vardır: Suyun helâlinden olması. Nitekim Cenâb-ı Hak “Size verilen nimetlerden hesaba çekileceksiniz”2 buyurmuştur. Su içmenin sünnetlerine gelince: 1- Suyu hızlı değil, yavaş içmek. Hazret-i Ali (ra) bildirmiştir: Peygamber Efendimiz (asm): “Su içtiğinizde emerek için, ağzınıza dökercesine içmeyin”3 buyurmuştur. 2- Suyu bir defada değil, iki veya üç defada içmek ve içerken içine nefes vermemek. Ebû Katâde (ra) bildirmiştir: Resûl-i Ekrem Efendimiz (asm) buyurdu ki: “Sizden biriniz su içtiğinde su kabına üflemesin.”4 Ebû Saîd (ra) anlatmıştır: Resûlullah Efendimiz (asm) buyurdu ki: “Su bardağını ağzından uzaklaştır, sonra nefes al.”5 3- Suyu mümkünse oturarak içmek, mümkün değilse ayakta içmek. Ebû Said el-Hudrî, Resûlullah’ın (asm) suyu ayakta dikilerek içmeyi yasakladığını bildirmiştir.6 Fakat Hazret-i Ali’den (ra) gelen bir rivayet de şöyledir: Hazret-i Ali (ra) Kûfe mescidinin kapısında ayakta su içti ve şöyle dedi: “Bazı kimseler birisinin ayakta su içtiğini fena görürler. Hâlbuki ben Peygamber Efendimiz’in (asm) benim içtiğimi gördüğünüz gibi su içtiğini gördüm.”7 4- Suyu sağ eliyle içmek. İbn-i Ömer (ra) bildirmiştir: Resûl-i Ekrem Efendimiz (asm) buyurdu ki: “Biriniz yemek yediği zaman sağ eli ile yesin. İçtiği zaman da sağ eliyle içsin. Çünkü şeytan sol eli ile yer, sol eli ile içer.”8 5- Suyu içerken “Bismillahirrahmanirrahîm” demek. İçtikten sonra Allah’a hamd etmek, yani “Elhamdülillah” demek. Ebû Hüreyre (ra) uzunca bir hadisin sonunda bildirmiştir: “Resûlullah (asm) süt kâsesini aldı, Besmele çekti, içti ve Allah’a hamd etti.”9 Ömer ibn-i Seleme (ra) bildirmiştir: Ben Resûlullah’ın (asm) terbiyesinde bulunuyordum. Yemek yerken elim yemek kabının her tarafında dolaşırdı. Resûlullah (asm) bana: “Çocuğum! Allah’ın adını an. Sağ elinle ye ve sana yakın olan taraftan ye” buyurdu.10 6- Suyu aile içinde de olsa, ikram etmek: İrbad bin Sâriye (ra) bildirmiştir: Allah Resûlü (asm) şöyle buyurdu: “Erkek hanımına su dahi içirse ondan sevap kazanır.”11 Dipnotlar: 1- 2- Tekâsür Sûresi: 8; 3- Câmiü’s-Sağîr, 1/392; 4- A.g.e., 1/294; 5- a.g.e., 1/38; 6- Müslim, Eşribe, 114; 7- Buhârî, Eşribe, 7/200; 8- Müslim, Eşribe, 105; 9- Tirmizî, Kıyâmet, 2595; 10- Tirmizî, Eşribe, 108; 11- A.g.e., 1/380

İHANET EHLİ ZEHİRİ PASLI TENEKEDE DEĞİL, ALTIN KUPADA SUNARLAR. PROFİLLERİ KABR-İ ŞERİF VE MUBAREK ZATLAR OLANLARA ALDANMAYINIZ.
Görüntünün olası içeriği: bir veya daha fazla kişi, şunu diyen bir yazı 'Kimseye muhtaç olmamak, ana-baba ve çoluk -çocuğunuda muhtaç etmemek için işe gidenin her adımı ibadettir. Hadis-i Şerif'
Görüntünün olası içeriği: yazı

GÜZEL VASIFLARDAN AFÂF (İFFET) Afâf, fenalıktan ve günahtan kaçınmak, insanı alçaltıcı olan rezilliklerden nefsi tutmak ve bu şekilde bütün âzâlarını eziyet ve zulümden alıkoymaktır. İffetli olmak mürüvvetin kemali ve güzel ahlâkın neticesidir. Bir kimse nefsini ve âzâlarını iffetli yaparsa, yani günahlardan korursa, o kimsenin dünyada işleri düzenli olduğu gibi, âhirette de ebedî nimete nâil olur. Âzâlarını iffetli yapmak: Gözünü harama bakmaktan korumak ve ‑kendisine yasaklanıp görmemesi lazım gelen örtülü ve gizli şeyleri araştırmaktan‑ kendini uzak tutmak ile olur. Zîra Resûl-i Ekrem (sallallâhü aleyhi ve sellem) Hazretleri: “Haramlara bakmak, şeytanın oklarından zehirli bir oktur. Bir kimse, sadece Cenâb-ı Allah’tan korkusundan dolayı harama bakmaktan vazgeçse, Cenâb-ı Allah (azze ve celle) o kimseye iman tadını ihsan edip, o tat ile kalbi lezzet bulur.” buyurmuşlardır. Ebu’d-Derdâ (radıyallahü anh) şöyle buyurur: “Bir kimse, harama bakmaktan gözünü çevirirse, Cenâb-ı Allah, (Firdevs bahçesinde) dilediği huriyi o kimse ile evlendirir. Bir kimse harîm-i gayre (başkalarının eşine) bakarsa, kıyamette âmâ olarak haşr olunur.” İffet; kulağını, insanların çirkin sözlerinden, gıybetten, koğuculuktan korumak, bulunduğu meclisi haram olan çalgılı eğlencelerden uzak tutmaktır. Abdullah bin Ömer (radıyallâhü anhümâ): “Bizler, gıybetten ve gıybeti dinlemekten; koğuculuktan ve koğuculuğu söylemekten yasaklanmışızdır.” buyurdular. İffet; aynı zamanda yalancılıktan, gıybetten, dedikoduculuktan ve lüzumsuz şeyler söylemekten lisânı muhafâza etmektir. Hadîs-i şerîfte buyrulmuştur ki: “Her kim lisânını ve nefsini haramlardan ve yasaklardan korumaya kefil olursa, ben de Cenâb-ı Allâh’ın o kimseyi Cennet-i A’lâ ile mükâfatlandıracağına kefil olurum.

Görüntünün olası içeriği: şunu diyen bir yazı 'Kıyamet günü insanlar hesaba çekilirken, bir münadi üç egiin Allah'tan alacağı olanlar, kalksın ve Cennete girsin" diye seslenir. Bunu duyanlar, Allah'tan alacaklı olanlar kimler ki?" derler. "İnsanları affedenlerdir" denir. Bunun üzerine binlerce kişi ayağa kalkar, sorgusuz sualsiz Cennete girerler. [Taberani] HADİS-I ŞERİF'
Görüntünün olası içeriği: şunu diyen bir yazı 'Resul-i Ekrem (s.a.v) bir gün şöyle buyurdu: "Yazıklar olsun ahir zaman babalarına!" Bunun üzerine ashap sordu: "Yoksa müşrik mi olacaklar?" Peygamberimiz (s.a.v) şöyle buyurdu: "Hayır, Müslüman kalacaklar; ama çocuklarına dini öğretmeyecek ve hatta çocukları dini öğrenmek istediklerinde onlara engel olacak ve onları dünya malı kazanmaya sevk edeceklerdir. İşte ben böyle babalardan uzağım; onlar da benden uzaktırlar. [Müstedrek'ül-Vesâil, c.2, .625] www.facebook facebook om/mektebun mektebun.wordpress.com'
Sadakat ve İhanet .........Roma imparatoru Sezar, Mısır kraliçesi Cleopatra'nın saraylarını savaşmadan fethetmişti. Bu olayda sezar çok basit bir yöntem kullnmıştı. Cleopatranın adamlarından birini satın aldı. Bu kişi bir mikdar altın için sarayın gizli geçitlerini sezara gösterdi ve böylece kan dökülmeden Cleopatranın saraylarına girdi. Bu olaydan sonra sezar haini yanına çağırdı ve vaadettiği altınları ona verdi. Sonrada kellesinin alıınmasını emretti. Kurmaylardan biri şaşkınlık içinde Sezara sordu: "Yüce Sezar size Cleoparanın saraylarını teslim eden adamı önce mükafatlandırdınız sonrada kellesinin alınmasını emrediyorsunuz. Neden?" Sezarın cevabı ibret vericiydi: "Bugün kendi kraliçesini bir mikdar altın için sattıysa beni çok daha az altın için düşünmeden satar!" unutmamalı ki halkın menfaati şahsın menfaatinden üstündür. Tarih sadakat ve ihaneti asla unutmaz...

ÇOCUĞU OLMAYANLARIN DİKKATİNE

ÇOCUĞU OLMAYANLARIN DİKKATİNE
Sağlığımızın müthiş şifreleri sayfamda mevcut okuyun tüm bilgiler m.ulaş

Günde sabah akşam 1 rer talı kaşığı karbonatı sıcak suda eritin için
15 gün karbonat kullandıktan sonra Çakşır kökü erkeklere ayrı bayanlara ayrı oluyor erkek ve dişi olarak alın kullanın çobançökerten azgın teke otu çaylarını için arı sütü fındık kadar dil altına koyun erisin yutun bunlar her iki cinstede kullanılacak. 45 gün kadar Çocuğu olmayanların mükemmel ilacı tüm bunlara rağmen olmuyorsa karaciğerinizi tedavi edin sağlığımızın müthiş şifreleri sayfamda var okuyun Rabbim hayırlı evlatlar nasib etsin saygılar

M.ulaş

Görüntünün olası içeriği: yazı

DÖKÜLEN SAÇLARINIZ YENİDEN GELSİN SAÇLARINIZDAN TEK TEL DÖKÜLMESİN

DÖKÜLEN SAÇLARINIZ YENİDEN GELSİN SAÇLARINIZDAN TEK TEL DÖKÜLMESİN
Sağlığımızın müthiş şifreleri sayfamda mevcut bilgiler okuyun araştırın

1 adet aspirini ezin havanda 5 diş sarımsağı soyun ezin havanda 2 yemek kaşığı sızma zeytinyağına karıştırın 1 yumurta sarısınıda karıştırın ilk 1 ay haftada bir saç ve saç derinize yedirin sürün 1 saat dursun sonra yıkayın yapın sonrasında 15 günde 1 yapın ilk kullanımdan sonra dökülmeler duruyor kesnlikle dökülmüyor sürülür içilmez bu karışım 6 ay sonra dökülen saçlar çıkmaya başlıyor bu aradada karaciğeriniz tıkanmış dökülmelerin sebebi olan filitrelerinizide açın devedikeni enginarla bilginiz olsun saygılar geçmiş olsun

M.ulaş

Görüntünün olası içeriği: şunu diyen bir yazı '"Her sabah bal şerbeti içenlerin Akciğerleri temiz ve kuvvetli olur"'

VELÎME (Düğün Ziyâfeti) H.Ş.: "Bir koyunla da olsa düğün için yemek hazırlayınız". (K. Ummal 44618) H.Ş.: "Sizden biriniz düğün yemeğine çağırıldığında kabul etsin". (K. Ummal 44617) H.Ş.: "Düğünde bir gün yemek vermek sünnet, iki gün fazilet, üç gün ise gösteriş ve riyadır." (K. Ummal 44620) H.Ş.: "Düğün yemeği haktır. Kim (meşrû surette hazırlanmış) bu yemeğe çağrılır da gitmezse, âsî olmuştur." (K. Ummal 44629) "Düğün yemeğinde Cennet kokusu bulunur" hadis-i şerifi vârit olunca Hz. Ömer’den bunun hikmeti sorulmuştu: "Düğün yemeği üzerinde Hz. İbrahim A.S.'ın ve Hz. Fahr-i Âlem S.A.V. Efendimizin duâsı var" demiştir. (K. Ummal 45621) H.Ş.: "Aç ve fakirlerin çağırılmayıp, tok ve zenginler çağırılan düğün yemeği şerli bir yemektir." (K. Ummal 44633)

Türkiye'yi yabancılara ait koca bir Lunapark'a çevirdiler;

Denize girmek için Para ödüyoruz, Manzara seyretmek için Para ödüyoruz, Yolları, Köprüleri ve Tünelleri kullanmak için Para ödüyoruz, Tarihi yerleri ve Müzeleri gezmek için Para ödüyoruz, Arabayı sokağa Park etmek için Para ödüyoruz...

Vatanın bizim olduğuna emin misiniz?