“Dünyâ hayâtı azdan daha azdır. Ona âşık olan, alçakların alçağıdır. O sihriyle bir topluluğu sağır ve kör eder. Böylece onlar ortalıkta şaşkın ve delîlsiz ortalıkta kalırlar.”
https://vimeo.com/tomorhoca
- Ana Sayfa
- İlahi – Kur`an -İslam – Din -Tasavvuf – Belgesel – Dua – Hadis – Tarih – Şiir – Vs… – بِسْمِ اللهِ الرَّحْمَنِ الرَّحِيمِ
- Dini bilgiler
- Hatim duası Türkçe Hatim Duası
- Ahmet tomor hoca sohbetleri
- suleymaniye
- Ruhlar kabirde hep kalır mı?
- Şehitlik ve Fazileti
- İslami Eğitim
- ALLAH (C.C.) 'ÜN SIFATLARI
- Ahmet Tomor Hocaefendi Sohbetleri
- Veysel Gürler
- Umman'dan Şifâlar
- İSLAMİ BİLGİLER KİTAP SOHBET SEYRET MULTİMEDYA
- Safakat İslami Forumları
- sadakat.net
- Ehl-i Sünnet Hanefi
- HAVAS İLMİ-MÜCERREBAT-I İLAHİ ŞİFACILAR
- Sağlığımızın müthiş şifreleri Sayfadaki tüm bilgiler bilgi amaçlıdır kullanım tercihi size aittir önce araştırın inceleyin doktorunuza danışın saygılar
- Sayfa ve guruptaki bilgiler bilgi amaçlıdır araştırın araştırmadan doktorunuza danışmadan kullanmayın sakın saygılar hepinize m.ulaş
- MUHTASAR İLMİHAL | Fazilet
- İLİM BÖLÜMÜ
- İmam Suyuti Camius Sağir
- Dini Sorular Molla Cami dini sorular ve cevapları
- incemeseleler
- "Nazar, deveyi kazana, insanı mezara sokar."
- YAVRULARIMIZA ELİF CÜZÜ ÖĞRETELİM. BİZLERDE TEKRAR EDELİM...
- Hadis-i Şerif
- FAZİLET TAKVİMİ
- mektebun
- faydalı
- medine
- Zi tuva kuyusu...
- Ali Eren Hoca
- *FATİHA SURESİNİN SIRRI..*
- "Kişi sevdiği ile beraberdir."
- *FATİHA SURESİNİN SIRRI..*
19 Temmuz 2020 Pazar
MEVLANA CELALEDDİN-İ RUMİ Mevlana Celaleddin-i Rumi, asıl adı Muhammed, lakabı Celaleddin,ünvanı Hüdavendigar olup ‘’ Mevlana ‘’ diye meşhur olan bu zat devrin büyük alimlerindendir.1207 ( H.604 ) tarihinde Belh şehrinde dogdu ve 1273 ( H.672 ) senesinde Konya’da vefat etti. Mevlana zahiri ve Batıni ilimlerde allame olup aşk,vecd ve cezbe ehli idi. Şunun kesinlikle iyi bilinmesi gerekir:Mevlana, Ney,rebap,tanbur gibi çeşitli çalgı aletlerini çalmamış ve onlarla zikir etmemiştir.Mevlevi tarihine baktıgımız zaman, Ney,rebap tanbur gibi çalgı aletlerinin çalınarak yapılan tören ve sema meclisleri, ilk defa onbeşinci asırda ortaya çıkmıştır. İlk Mevlevi bestelerinin bestelenmesi de aynı zamana rastlar. Bu tarih Mevlana Hazretlerinin yaşadıgı dönemden 3-4 asır sonradır. Çalgı aletleri,Mevlana tarafından degil : gerçek aşk, vecd ve cezbeden yoksun olan bazı cahil kişiler tarafından zamanla Mevlevi tarikatına sokulmuştur. Ruhu’l Beyan tefsirinin kaynaklarından biri olan Mesnevi’nin birinci beytinde geçen ‘’ Ney ‘’ kelimesi bizim bildigimiz çalgı aleti olan ney degil : Mürşidi kamil demektir. ‘’ Ney ‘’den maksad’ın mürşidi kamil oldugunu, rahmetli Abidin paşa dokuz türlü isbat etmiştir. Mevlana Hazretleri, ney çalmak, ilahi okumak, oynamak,zıplamak, dans etmek, sema dönmek şöyle dursun yüksek sesle zikir bile yapmazdı. O, zikri hafi yani gizli zikir ile meşguldü. Bu konuda daha geniş bigi için bakınız : Merhum Abidin Paşa ‘’ Terceme-i ve Şerh-i Mesnevi Şerif c.1 – sahife 17
*Âllâh cc buyurdular ki;* *_[ Âl-i İmrân suresi, 104. Ayet: ]_* *_Siz müslümanlardan, hayra - hakka çağıran, iyiliği emreden ve kötülükten men eden bir topluluk bulunsun. İşte kurtuluşa erenler onlardır._* —————————— *Yâ râbbena yâ hâdi yâ mevlâna.! bizi; onlardan ve onlarla olanlardan eyle herdâim ..âmin *iman nimeti en kıymetli hazinemizdir , ağızları laf yapsada aklî melekeleri zayıf ve itikadı arızalı kimselerin peşine takılıp heba etmeyin.
AKÎKA KURBANI MÜSTEHABTIR
Yeni doğan çocuğun başındaki tüylere “akîka” ismi verilir. Çocuk için Cenâb-ı Hakk’a şükür olarak kesilen kurbana da “Akîka-nesîke kurbanı” denir.
Akîka kurbanı kesmek Hanefî mezhebinde müstehab, diğer mezheplerde sünnettir. Akîka kurbanı, çocuğun doğduğu günden îtibâren kesilebilir. Yedinci günü kesmek daha fazîletlidir.
Kurban olmaya elverişli bir hayvan, akîkaya da yeterli olur. Erkek ve kız çocuk için birer kurban kesilmesi kâfîdir. Bazı âlimler erkek çocuk için iki kurban kesilir demişlerdir.
Akîka kurbanı kesilirken çocuğun anası yâhut babası “Yâ Rabbi, bu benim çocuğumun akîkasıdır. Onun cehennem ateşinden kurtuluş fidyesi olsun.” diye duâ eder.
Vaktiyle akîka kurbanı kesilmemiş olan kimse kendi nâmına bir kurban kesebilir. Peygamber Efendimiz (s.a.v.), Allâhü Teâlâ’nın emri ile peygamberliğini îlan etmesinden sonra kendileri için ve doğduklarında iki torunu için akîka kesmişlerdir.
Akîka kurbanının etinden sâhibi yiyebilir, başkalarına yedirebilir ve etin bir kısmını, tamamını veya kurbanın kendisini bağışlayabilir. Çocuklar, Allâh’ın lütfudur. Bu kurbanlar da o lütfa karşı birer şükürdür.
18 Temmuz 2020 Cumartesi
Hadis-i Şerif : Dinde âlim olanı Allah korur ve ummadığı yerden rızklandırır. (İhya C.1 S. 19)
EVLENME ÇAĞINA GELMİŞ OLANLARI EVLENDİRMEK ÇOK SEVAPTIR..
..Hadis-i Şerif : Allah için evlenip, Allah için evlendiren Allah'ın dostluğunu kazanır. (İhya C. 2 S. 62)