14 Ağustos 2020 Cuma

✦ Salât-ı vitirde kunut dualarını okuduktan sonra, rükua varmadan önce salât-ı müncine’yi okuyup, öyle rükua varınız! Zira salât-ı vitir gecenin son namazı olduğundan, günde beş vakit kıldığınız namazın sonunda, vazifeli melekler alıp, vech-i rahmana arza götürürken, Rasulullah Efendimiz, kendisi üzerine getirilen salavât-ı şerife mührünü namazların âhirinde götürdüklerinde, tereddüt etmeden Cenab-ı Hakka arz ederler; namazlarınızın kabulüne vesile olur.S.H.T.efendi hazretleri

 Görüntünün olası içeriği: şunu diyen bir yazı 'Mezarındaki ölü, suya düşüp de her şeye sarılan kimse gibidir; evlâdından, anne ve babasından, kardeşinden ve bütün yakınlarından duâ bekler. Hayattakilerin duâlarından her gün mezârına dağlar gibi nurlar yağar. (Hadis-i şerif, İhya)'

HERKES ÜZERİNDE MUHÂFIZ MELEKLER VARDIR
Resûlullah Efendimiz (s.a.v.) buyurdular:

“Her mü'mine onu gücünün yetmeyeceği tehlikelerden korumak üzere yüz altmış melek vazifelendirilmiştir. Bunlardan yedi melek, sıcak günde bal kâsesini sineklerden korur gibi gözü zararlardan korur. Eğer siz şeytanları görebilseydiniz, her yerde onları ellerini ve ağızlarını açmış oldukları halde insanlara zarar vermek için beklediklerini görürdünüz. Eğer kul kendi başına bırakılsaydı, şeytanlar onu kapıverirlerdi.

Câbir bin Abdullah (r.a.) rivâyet etti: Âdem Aleyhisselâm yeryüzüne indirildiğinde Cenâb-ı Hakk'a:

“Yâ Rabbi, Şeytanla aramda düşmanlık kıldın. Eğer bana yardım etmezsen ona güç yetiremem” diye ilticâ etti. Cenâb-ı Hak: “Senin her doğan evladına -korumak üzere-bir melek vazifelendiririm” buyurdu.

Hazret-i Âdem: “Yâ Rabbi, artır” dedi.

“İşledikleri bir suçu bir günah olarak yazarım, işledikleri bir iyi amelin sevabını ise on sevaptan dilediğim kadar katlayarak yazarım” buyurdu. Hazret-i Âdem yine:

“Yâ Rabbi, artır” deyince,

“Ruh cesedde olduğu müddetçe tevbe kapısını açık tutarım” buyurdu. (İhyâu Ulûmiddîn)

NÜKTE: İYİLİĞİ BAŞA KAKMAMALIDIR

Zengin bir adam bir kış günü konağının karşısında oturan bir fakire acıyarak bir kat elbise almış. Ama her gün konağa gelen dost ve müsafirine bazen pencereden onu göstererek:

“Üzerindeki elbiseyi görüyorsunuz ya, ben alıverdim. Eğer almasaydım, zavallı soğuktan donardı!” dermiş. Bazen onu çağırtıp, “Efendiler üzerindekini görsün! Seyredenlere de, ‘Nasıl, beğendiniz mi? İyi etmemiş miyim?” der, ettiği iyiliği başına kakar, dururmuş.

Bir gün, yine elbiseyi misafirlere göstermek için adamı çağırmış. Fakir adamın ise artık canına tak dediğinden, elbiseyi üzerinden çıkarıp zenginin odasında bir köşeye koyduktan sonra:

“Efendim! Beni her vakit bulamazsınız, elbiseler burada dursun. Siz istediğiniz vakit, istediğiniz gibi seyrettiriniz!” demiş.


SİNİZÜTÜNÜZ BURUN POLİPLERİNİZ BURUN İÇİ ET OLUŞUMUNUZUN AT KESTANESİ İLE YOK OLUYOR Sağlığımızın müthiş şifreleri

1 tane at kestanesini kurutun ezin un gibi yapın çok az çay kaşığı ucu kadar 6 da biri olmalı çok az olmalı dikkat edin doz ayarına bu tozu burun deliklerinize hızla çekin yakacak ve akacak lavaboda olun çok akıtıyor ödemi temizliyor kırmızı kantaronla burun içine ve dışınada sürün tamamen onarsın şifa olsun

M.ulaş

Bulunduğunuz yerden memnun değilseniz, yerinizi değiştirin. Ağaç değilsiniz.

 Görüntünün olası içeriği: şunu diyen bir yazı 'Süleymanlı Cemaati 1972 yılından beri FETÖ'yü anlatırken, siz FETÖ'yü 15 Temmuzda öğrendiniz. o günlerde anlatılanlar karşısında cemaati fitne ve fesat çıkarmakla suçlayanlar, şimdide bu mümtaz cemaati FETÖ'ye benzetiyorlar. Sizlere kısa ve Öz cevabımız şudur. FETÖ'den hamile kalıp, kürtaj olanların asla konuşma hakkı yokturrrrr! Mustafa Nihat Yurtseven'

Hutbe esnasında konuşana "Sus" dahi denmez Ebû Hureyre (r.a.), Rasûlullah Efendimizin (s.a.v.) şöyle buyurduğunu haber vermiştir: "Cuma günü imam hutbe okurken, sen (yanıbaşında konuşan) arkadaşına, "Ensıt: Sus!" desen, lağvde bulunmuş (boş, beyhûde ve faydasız lâf etmiş) olursun." [Buhârî, Sahih, Cuma 36; Müslim, Sahih, Cuma 11] Yine Ebû Hureyre (r.a.) anlatıyor: Rasûlullah (s.a.v.) Efendimiz buyurmuşlardır ki; “Kim güzelce abdest alır, Cumaya gider, dinler ve susarsa o cumadan bir önceki cumaya kadar olan günahları bağışlanır ve buna üç gün de ilave edilir…" [Ebû Davûd, Sünen, Cuma, 1050.] Hz. Ali kerramallâhu vechehu’n-nûrânî, Kûfe'de minberden şöyle hitap ettiği rivayet edilir: "Cuma günü olduğunda şeytanlar bayraklarıyla birlikte çarşı-pazarı dolaşır insanları Cumaya gitmekten alıkoyacak bir kısım bahaneler ortaya çıkarır. Melekler de erken çıkar, mescidin kapısında oturur, imam minbere çıkıncaya kadar birinci saatte ve ikinci saatte gelenleri kaydederler. Kişi imamı görüp işiteceği bir yere oturur, sesini çıkarmaz ve lağivde bulunmazsa iki sevap kazanır. İmamı görüp işiteceği bir yere yerleşir de lağiv yapar, susmazsa bir günah kazanır. Cuma günü arkadaşına, ‘sus!’ diyen lağivde bulunmuş olur. Lağivde bulunanın bu Cumadan alacağı kalmaz.’ Hz. Ali sözünü şöyle bitirdi: ‘Rasûlullah’ın (s.a.v.) böyle söylediğini işitmiştim." [Ebû Davûd, Sünen, Cuma, 1051]

 

Muhteşem

 Görüntünün olası içeriği: şunu diyen bir yazı 'Ehli Sünnet Yaşadıkça; 1-İslam güncellenemez... 2-Mezhebsizlik, mezhep haline gelemez... 3-Dinler arası diyalog hedefine ulaşamaz... 4-Mukaddesata hürmet kaldırılamaz...'

♦️Fazilet♦️ ehlinin Faziletini , ancak ve acak ! Fazilet ehli bilir...!🌸

 Görüntünün olası içeriği: şunu diyen bir yazı 'Abdullah bin Muhammed el-Osmani rahimehullah buyurdu ki; Hasetçinin yâni başkalarını çekememenin alâmeti üçtür. ! Haset ettiği kimse, yanında yoksa, gıybetini eder. ! Yanında bulunduğu zaman dalkavukluk yapar. ! Onun başına bir belâ geldiği zaman sevinir."'

12 Ağustos 

Görüntünün olası içeriği: şunu diyen bir yazı 'Ebu Hasanil Harkânî kuddise sirruh hazretleri buyurdu ki; "Eğer bir mümini ziyaret edersen, hasıl olan sevabı, yüz adet kabul edilmiş nafile hac sevabı ile değiştirmemen lazımdır. Çünkü bir mümini ziyaret verilen sevap, fakirlere verilen yüz bin altın sadakanın sevabından daha fazladır. Bir mümin kardeşinizi ziyaret edince, Allahü teâlânın rahmetine kavuşursunuz." "Bir mümin kardeşini sabahtan akşama kadar incitmeyen kimse, o gün akşama kadar Peygamber efendimizle yaşamış gibi olur. Eğer incitirse, Allahü teâlâ onun günkü ibadetini kabul etmez."'


"“Kabre hazırlıksız giren, denize kayıksız açılmış gibidir.” Hz.Ebu Bekir (r.a)


✦ Salât-ı vitirde kunut dualarını okuduktan sonra, rükua varmadan önce salât-ı müncine’yi okuyup, öyle rükua varınız! Zira salât-ı vitir gecenin son namazı olduğundan, günde beş vakit kıldığınız namazın sonunda, vazifeli melekler alıp, vech-i rahmana arza götürürken, Rasulullah Efendimiz, kendisi üzerine getirilen salavât-ı şerife mührünü namazların âhirinde götürdüklerinde, tereddüt etmeden Cenab-ı Hakka arz ederler; namazlarınızın kabulüne vesile olur.S.H.T.efendi hazretleri

Görüntünün olası içeriği: şunu diyen bir yazı 'Nebiyy-i Ekrem Efendimiz'in bildirdiğine göre: "Kıyâmet günü kulun hesâba çekileceği ilk amel, namazdır. Eğer kul, namazlarını Allah'ın istediği şekilde edâ etmiş ise, felâha erer ve maksûduna nâil olur. Namazlarını edâ etmemiş veya gafletle kılmışsa, kaybeder ve hüsrâna uğrar. Şayet farzlarından bir şey noksan olursa, Azîz ve Celil olan Rabbimiz: «Kulumun nâfile namazları var mı, bakınız?> buyurur. Farzların eksiği nâfilelerle tamamlanır. Sonra kul diğer amellerinden de bu minvâl üzere hesâba çekilir." Tirmizî, Salât, Nesâî, Salât, Ebû Dâvûd'

Hiç şimdiye kadar bu sayfadaki bilgilerden faydalanarak iç alemimizde bir istikamet oluştumu BIR günah işlemeye engel yada bir sevap işlemeye vesile yada Allaha karşı kullukta bir adım daha yaklaştırdımı Dilimizi tövbeye alıştırdımı Kalbimizi şükre zikre yönlendirmi Bir kelimede dahi olsa Din adına müslümanlık adına bize bişey kattımı Cevap yazarmisiniz

 

Görüntünün olası içeriği: ‎şunu diyen bir yazı '‎"Eğer Muhäbbetin sonunu Allah'a bağlayamadıysak Boş konuşmuşuz Demektir..." ساالل‎'‎