Gümüş Suyu; antibiyotiğe ihtiyaç duyulan ve antibiyotiğin yetersiz kaldığı hemen tüm alanlarda aktif olarak kullanılır. Ancak antibiyotikten farkı; tamamen doğal bir karışım olma özelliği sebebiyle; her türlü yan etkiye uzaklığı ve metabolizmada herhangi bir yok edici etkiye sahip olmamasıdır. ” Gümüş Suyu” oral yolla alındığı zaman; 6 dakika içinde etkisini göstermeye başlar. Basitçe söylemek gerekirse kolloidal gümüş suyu, gümüş parçacıklarının saf su içerisinde homojen olarak dağılmış halidir. Çözülen gümüş partikülleri aynı elektrik yüküne sahip oldukları için birbirini iterler. Bu sayede çözücü içerisinde tamamen homojen olarak dağılmış olur. Gümüş partiküllerinin aynı elektrik yüküne sahip olup birbirini itmesi ve homojen olarak dağılması, vücutta yığılma yapmamasına olanak sağlar. Belli bir süre dolaşım sisteminde görevlerini tamamladıktan sonra sindirim sistemi yoluyla dışarı atılırlar. Hem homojen olup birbirine temas etmemesi, hem de sindirim sistemi yoluyla kolaylıkla atılabilmesi özelliklerinden dolayı, kolloidal gümüş suyu hiçbir yan etkiye ve kalıcı etkiye sahip değildir. Gümüş Suyu, boyutları nano olması nedeni ile hücrelerin içine girebilir.
Bakteri ve virüslerin içerisine girerek onları parçalar.
Parçalanan bakteri ve virüsleri vücudumuz dışarı atar:
650 farklı bakteri ve virüse karşı son derece etkilidir. GÜMÜŞ SUYU KULLANIM ŞEKİLLERİ:
GÖZ, KULAĞA, BURNA VE AĞIZA FISFIS ŞİŞEİ İLE PÜSKÜRTÜLÜREKEK VEYA DAMLATILARAK-GARGARA YAPILARAK
CİLDE FISFIS İLE PÜSKÜRTEREK VEYA YARA BANDI GİBİ BİR MALZEMEYİ CİLDE YAPIŞTIRIP ÜSTÜNE DAMLATARAK.
ŞIRINGA İĞNESİ ÇIKARTILARAK VEYA BURUN POMPASINA ÇEKTİREREK.
NEBİLÜZATÖR (SIVI MADDELERİ GAZ HALİNE ÇEVİREREK MASKE YARDIMI İLE SOLUNMASINI SAĞLAYAN CİHAZ)
DAMLALIK İLE DAMLATILARAK. SABAH AKŞAM BİR TÜRK KAHVESİ FİNCANI ÖLÇÜSÜNDE YEMEKLERDEN 30 DAKİKA KADAR ÖNCE VEYA 30 DAKİKA SONRA YUDUMLAYARAK VE AĞIZDA MÜMKÜN OLDUĞUNCA UZUN TUTUP DİL ALTINDAN DİREK KANA KARIŞMASINI SAĞLAYARAK,
KULLANILDIĞI DÖNEMDE ALKOL VE SARIMSAK KULLANILMAMALIDIR.
KARANLIK SERİN BİR DOLAPTA “BUZDOLABI DEĞİL” SAKLANMALIDIR
İÇİLİRKEN KÜÇÜK YUDUMLAR HALİNDE ALINMALI MÜMKÜN OLDUĞUNCA UZUN SÜRE AGIZDA TUTULMALIDIR.
2-3 BİN KİŞİDE BİR GÖRÜNEN GÜMÜŞ ALERJİSİNE DİKKAT EDİLMELİDİR. GÜMÜŞ ALERJİSİ OLUP OLMADIĞINI TEST İÇİN AZ BİR MİKTARI BİLEGİN İÇ KISMINA SÜRÜLEREK BİR MÜDDET BEKLENMELİDİR. OLUMSUZ BİR DURUM OLURSA KULLANILMAMALIDIR. GÜMÜŞ SUYU KULLANIM ALANLARI:
DEZENFEKTAN OLARAK: TÜM YÜZEYLERE PÜSKÜRTÜLEREK MİKROPLARDAN ARINDIRILABİLİR.
SIVILARI BUHARLAŞTIRAN CİHAZLAR İLE UYGULANDIĞI ORTAMDA MİKROP BIRAKMAZ.
KLİMALARIN “DUVAR VE ARAÇ TİPİ “ÇALIŞIR DURUMDA İKEN FİLTRE KISMINA PÜSKÜRTÜLEBİLİR,
YARALARA PÜSKÜRTÜLÜRSE ÇOK ÇABUK İYİLEŞTİRİR.
CİLT PROBLEMLERİNE PÜSKÜRTÜLEREK VEYA YARA BANDI GİBİ BANT YAPIŞTIRIP ÜZERİNE DAMLATARAK.
GÖZ PROBLEMLERİNDE DAMLATILARAK,
KULAK PROBLEMLERİNDE DAMLATARK VEYA PÜSKÜRTEREK,
BURUNDAN DAMLATARAK VEY PÜSKÜRTEREK, SIRTÜSTÜ YATILIP KAFA GERİYE VERİLİR VE BURUN DEİKLERİNDEN İÇERİYE PÜSKÜRTÜLÜR GENİZDEN AKMASI SAĞLANIR,
CİLT YANMALARINDA MİKROP KAPMAMASI İÇİN PÜSKÜRTÜLEREK,
MİDE ÜLSERLERİNDE YARAYA BULAMIŞ MİKROPLARI YOK ETMEK İÇİN İÇİLEREK,
EKLEM ROMATİZMASI GİBİ RAHATSIZLIKLARDA İÇİLEREK.
PROSTAT GİBİ MİKROPLARININ YOK EDİLMESİNİN ZOR OLDUĞU RAHATSIZLIKLARDA ÇOK ETKİLİDİR.