3 Şubat 2021 Çarşamba

BASİT KARACİĞER TEDAVİMİZ ÜLSERATİF KOLİT VE CROHN


Sadece karaciğer için basit bi tarifde vereyim
Devedikeni hapı sabah 1 enginar hapı sabah 1hap olarakta kullanabilirsiniz
Hap olarak içemiyorsanızda taze olarak aktardan hazırlatırsanız 50 gr deve dikeni tohumu 50 gr enginar yaprağı 50 gr karahindibağ otu 20 gr lavanta çiçeği 50 gr sinirli ot bunların tümünü beraberce aktarda un haline getirin sabah akşam 1 çay kaşığı sıcak suyla demleyin 1 saat beklesin aç için 2 saat aç durun etkili olması için daha iyi 2 ay devam edin şifa Allah tan kul vesile
Ekmek unlu gıdalar tatlı lar hazır ürünler hayvansal ürünlerden uzak duralım tedavi süresince sonrasında yiyorsunuz bunlarıda istiyorsanız
İlk tedavilerde 3 ay devam edilir.
Yılda bir bakımlarda ise 1 ay uygulanır
Rabbim şifa versin saygılar hepinize
M.ulaş

14s 
Sadece ben ile paylaşılıyor
Sadece ben
ÜLSERATİF KOLİT VE CROHN HASTALIĞI OLANLAR ÜLSERİ OLANLAR HİÇ BİTMEYEN REFLÜ GASTRİTİ ÇÖLYAK DAHİL ÇÖZÜM
Kantaron yağını yemeklerden 1 saat önce 2 yemek kaşığı için sabah akşam üzerine sıcak yakmayacak kadar sıcaklıkta su için 1 saat bişey yiyi içmeyin yemekten önce saf tahin için 1 yemek kaşığı kadar sonra yemeğinizi yiyin yemekten sonrada hiç bişey yiyip içmeyin yatmayın 2 saat kadar 30 gün devam edin yetmezse süreyi uzatın
PERHİZİNİZDE VAR
ekmek unlu gıdalar hazır gıdalar hayvansal ürünler asitli gıdalardan uzak durun endüstriel işlem görmüş gıdalardan uzak durun bunlar tamamen yasak 1 yıl kadar
BU HASTALIKLARI TEKRAR YAŞAMAMAK İÇİNDEKARACİĞERİNİZİ ONARIN TEDAVİ EDİN ASIL SORUN KARACİĞERİMİZ UNUTMAYALIM sayfamda karaciğer tedavisi tarifi var okuyun. saygılar geçmiş olsun
M.ulaş

Şanlı Peygamberimiz Efendimiz sav : “Dinin elden çıkışı, sünnetin terkiyle başlar. Halat nasıl lif lif kopup parçalanırsa, din de sünnetin birer birer terkiyle ortadan kalkar.” (Dârimî, Mukaddime, 16)


























AZÂBI ŞİDDETLİ OLACAK ÂLİM

İmâm Gazâlî rahimehullâh şöyle buyurmuştur:

Öğüt vermek kolaydır, zor olan onu kabul etmektir. Çünkü hevâsına ve nefsinin arzusuna uyan kimselere, nasihati kabul etmek zor gelir. Bu kimselere şerîatin yasakladığı şeyler de güzel görünür. Bilhassa ilmi, dünyada şöhrete ulaşmak için tahsil edenlere, nasihat hiç tesir etmez. Onlar amel etmeden, yalnızca ilmin kendilerine yeteceğini ve bu ilme sahip olmanın kendilerini ahiret azabından kurtaracağını sanırlar. Yine bu kimseler sahip oldukları ilmin, kendilerini yakın zamanda muratlarına kavuşturacağını zannederler. Bu bozuk fikirleri onlara, amele ihtiyaç olmadığını düşündürür de ilimleri ile amel etmezler. Biz, bu hâlde olmaktan Hazret-i Allâh’a sığınırız. Bu şekilde kendisiyle amel edilmeyen ilimler, sahiplerinin aleyhine delil olur.
Nitekim Peygamber Efendimiz (s.a.v.) şöyle buyurmuşlardır:
“Kıyamet gününde en şiddetli azaba uğrayacak olan insan, (amel etmediği için) ilmi kendisine fayda vermeyen âlimdir.”

MAGNEZYUM SÜLFATIN FAYDALARI VÜCUDUMUZ İÇİN NE KADAR ÖNEMLİ OKUYUN M.ULAŞ

 

12s 
Sadece ben ile paylaşılıyor
Sadece ben
MAGNEZYUM SÜLFATIN FAYDALARI VÜCUDUMUZ İÇİN NE KADAR ÖNEMLİ OKUYUN M.ULAŞ
Diğer adı epson tuzu veya ingiliz tuzunun faydaları m.ulaş
Epsom tuzu magnezyum sülfat olarak da bilinir. Magnezyum, kükürt ve oksijenden oluşan kimyasal bir bileşiktir. İsmini, ilk olarak keşfedildiği İngiltere'nin Surrey kentindeki Epsom kasabasından alır. İsmine rağmen, Epsom tuzu sofra tuzundan tamamen farklı bir bileşiktir. Kimyasal yapısından dolayı büyük olasılıkla "tuz" olarak adlandırılıyordu. Peki, Epsom tuzunun faydaları ve özellikleri nelerdir? Sofra tuzuna benzer bir görünüme sahiptir ve genellikle banyolarda eritilir, bu yüzden onu "banyo tuzu" olarak da biliyor olabilirsiniz. Sofra tuzuna benzese de tadı belirgin farklıdır. Epsom tuzu oldukça acı bir tada sahiptir
Bazı insanlar hala tuzu suda çözerek ve ardından içerek tüketiyorlar. Ancak, tadı nedeniyle, muhtemelen onu yemeğe eklemek istemezsiniz. Yüzlerce yıldır bu tuz kabızlık, uykusuzluk ve fibromiyalji gibi rahatsızlıkları tedavi etmek için kullanılmıştır.
Epsom tuzu iltihap giderici, kas ve sinir sistemini güçlendirici bir mineraldir. İçeriğindeki magnezyum ve sülfat deri tarafından emildiği için banyo yaparak bile kolaylıkla epsom tuzunun faydalarından yararlanılabilir.
Epsom tuzunun sayılabilecek bazı faydaları:
Stresi alarak vücudu rahatlatır. İçeriğindeki minerallerin cilt tarafından kolayca emilmesi sayesinde vücuttaki serotonin salgısı artarak vücudun rahatlamasını sağlar. Ek olarak ATP üretimini artırdığından enerji düzeyinin de artmasını sağlar. Kas ve sinir sisteminin doğru çalışmasını sağlar.
Ağrıları azaltır. Kaslar için faydalı olan estom tuzu aynı zamanda astıma, iltihaplara, migren ve baş ağrılarına iyi gelir.
Vücuttaki magnezyum ve sülfat mineral değerlerinin korunmasını sağlayarak insülinin artmasını sağlar ve böylece diyabet hastaları için faydalıdır.
İçeriğindeki sülfat ile toksinlerin ve ağır metallerin vücuttan atılmasına yardımcı olur. Bununla beraber kas ağrılarına iyi gelir.
Ayak ağrılarına iyi gelir ve ayak kokusunu giderir, cildin yumuşamasını sağlar.
Kan dolaşımını iyileştirir ve damar sağlığına iyi gelir, kalp hastalığı geçirme riskini düşürür.
Oral olarak alınması durumunda bağırsaklardaki suyu artırarak kabızlığa iyi gelir.
Saç ve cilt bakımında kullanılabilir. Saçların hacim kazanması, siyah noktaların azalması için kulanılabilir. Bunun dışında deri döküntüleri ve ciltteki yaralar için de epsom tuzu hastalıklarda faydalıdır ALINTI
kullanımı 1 çay kaşığı magnezyum sülfat 1 su bardağı sıcak suda eritilir aç içilir 2 saat aç durulur sabah akşam 3 gün devam edilir günde 1 elma yenir uyarı safarkesesi taşı büyük olanlar sakın kullanmasınlar tansiyonu olanlar böbrek dialize girenler kullanmasınlar kan gurubu 0 olanlar dikkatli olsunlar haftada bir gün kullansınlar günlük kullanmasınlar m.ulaş şifa Allah tan kul vesile saygılar hepinize

Mevlamız bizi affetsin Ibadetlerimiz bile tevbe istiğfara muhtaç

 



şanlı peygamberimiz sav bir Allah cc. dostunun rüyasında " anadolu benimdir benim kalacak" buyurmuştur. HZ. HÂRÛN ALEYHİSSELÂM

 Yalnızlığıyla yol alan bir insanı,

hiç kimse yokluğuyla korkutamaz. . .!!!
HZ. HÂRÛN ALEYHİSSELÂM
Hârûn aleyhisselâm, Mûsâ aleyhisselâm’ın ağabeyi, veziri ve peygamberlik vazifesinde yardımcısı idi. Pek güzel ve beyaz yüzlü, fasîh konuşan, halîm bir zât idi. Mûsâ aleyhisselâm ile beraber, Firavun’u dine davet etmekle emrolunmuştu.
Hz. Mûsâ, Tûr Dağı’na gittiği zaman yerine Hârûn (a.s.) vekil bırakılmıştı. Hz. Hârûn, İsrailoğulları’ndan buzağıya tapanlara “Sizin Rabbiniz, Rahman ve Rahîm olan Allâhü Teâlâ’dan başkası değildir. Bana tâbi olunuz, benim emrime itaat ediniz! (Sizi buzağıya tapmaya çağıran) Sâmirî gibi bir münafığın sözüne bakmayınız!” diye tesirli öğütler vermiş ise de, onlar kabul etmediler. Bunun üzerine kendisi bir tarafa çekilerek Hz. Mûsâ’nın dönmesini beklemiş, İsrailoğullarını tefrikaya, münakaşaya düşürmemek için başka bir şey söylememişti.
Hazret-i Mûsâ’dan yedi ay veya üç sene evvel, yüz yirmi üç yaşında iken Tih sahrası’nda vefat etti, Tûr-i Sînâ civarında Mürran Dağı’ndaki bir mağaraya defnedildi.

Zeytinyagi yiyiniz ve onunla vucudunuzu yaglayinIz; cunku zeytinyagi mubarek bir agactan cikar. HZ MUHAMMED (SAV) RIZIK GENİŞLİĞİ İÇİN İSRAF ETMEMEK AYAKTA SU İÇMEMEK EKMEK KIRIĞINI TOPLAMAK TABAĞI SÜNNETLEMEK.