Kiralık arazilerde zekat(öşrü)
Eğer arazi ekilmek üzere belli bir ücretle kiralanmışsa, zekâtı yani öşrü kiracı (müste’cir / kiralayan) tarafından ödenir. Eğer arazi, yarıcılık (ortaklık / müzâraa) usûlü ile kiralanmışsa, mal sahibi ve mahsulü eken kişi, hisselerine düşen mahsulün zekâtlarını (öşürlerini) ayrı-ayrı verirler.
Yani, arazî mahsullerinin öşrünü, arazi sahibi değil, ürünün sahibi verir. Bu itibarla mal sahibi hiçbir karşılık beklemeden tarlasını ekilmek üzere başka birisine verirse, çıkan mahsulün zekâtını eken şahıs öder.
N e t i c e :
Arazi belli bir ücret karşılığında ekilip biçilmek maksadıyla kiralanmışsa, elde edilen mahsulün öşrünü İmam-ı Âzam’a (rh.) göre mal sahibi, İmameyn’e (İmam Ebu Yusuf ve İmam muhammed rahımehumallah) göre ise kiralayan verir. Fetva da bu görüşe göredir. Yani öşrü kiralayanın vermesi gerekir. Şayet sulama parayla değilse onda bir, değilse yirmide bir olarak verir.
Masraflara gelince…
Günümüzde sulama, kanallar ve motopomplar vasıtasiyle yapılıyor. Ayrıca bol mahsul almak için sun’î gübreler kullanılıyor ve mahsulü korumak için külfetli ilâçlamalar yapılıyor. Evet, zirâî yatırımın bu çeşit girdileri, hayvan veya âlet ile su çekip sulama külfetinden daha az değildir. Ancak unutmamak lazım; müçtehidlerimiz, sulama dışında kalan külfetlerin-masrafların (kira bedeli dâhil), öşrü yirmide bire indirmeyeceği görüşündedirler.
Bazı fukaha, sulama dışında kalan külfet ve masrafların tutarının mahsulden çıkarılmasını ve geri kalandan -sulama şekline göre- onda veya yirmide bir verilmesini daha uygun bulurken, Hanefîlerin de dâhil bulunduğu diğer bazı âlimler ise buna muhâlefet etmişler, öşrün, bu masraflar düşülmeden hesaplanması gerektiğini söylemişlerdir. [İbn Hümâm, Fethu’l-Kadîr, 2/8 vd.] Mevzu ile ilgili ayrıca bkz.
Hak üzere olan bir taife bulunur.
Bir toplum ne kadar bozulursa bozulsun, içinde hak üzere olan bir taife bulunur. Nitekim hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:
(Ümmetimden bir taife, mansur ve muzaffer olmakta kıyamete kadar devam eder. Onları yardımsız bırakanların kendilerine bir zararı olmaz.) [Tirmizi]
(Ümmetimden hak üzere bir taife, kıyamete kadar galip olarak cihad eder.) [İbni Asakir]
(Ümmetimden bir taifeye Hakkın yardımı kıyamete kadar devam eder. Bunları bırakıp ayrılanların bu taifeye bir zararı olmaz.) [İbni Mace]
(Ümmetimden hak üzere bir taife, düşmanlara galip olarak cihad ederler. Sonuncu taife, Deccal ile savaşır.) [Ebu Davud]
(Ümmetimden bir taife, Hakkın yardımı ile cihada devam eder.) [Buhari]
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder