20 Haziran 2019 Perşembe

Cennet Nasıl Bir Yer

Mezardakiler İle Ziyaretçileri Birbirlerini Görür ve Duyar mı ?


Görüntünün olası içeriği: yazı

Bu lastiklere hava basmak gerekmiyor, 2024’te de araçlarda kullanılması ...

En akılı insan, kabrin karanlığı için, Allah’ın nurundan faydalanandır. Hz. Osman (r.a.)

H.Ş : Bir kimse Mushaf’a bakarak Kur'an-ı Kerim okusa, Allahü Teâlâ kâfir de olsa ana babasından azabı hafifletir.

Ahmed Yesevî Hazretleri “Fakr-Nâme” adlı eserinde sahte şeyhler hakkında buyururlar ki: “Bizden sonra âhir zaman yakın olduğunda öyle şeyhler ortaya çıkacak ki; İblis aleyhillâne onlardan ders alacak ve bütün halk onlara dost olacak ve fakat müritlerini idare edemeyecekler. O şeyhler ki müritlerinden açgözlülükle bir şeyler dilerler ve canlarını küfür ve dalâletten ayırmazlar ve bid'at ehlini iyi görürler ve ehl-i sünneti kötü görürler ve şeriat ilmi ile amel etmezler ve nâmahremlere bakarlar ve kötülüğü âdet edip Allah-u Teâlâ'nın rahmetinden ümitli olurlar ve şeyhlik işlerini değersiz görürler. Onların müritleri de dinden çıkmış olur, kendileri de dinden çıkmış olur. Ve yine değersiz bir şekilde ve inleyerek müritlerinin kapısında dolaşırlar, o halde müritlerinden yardım alırlar. Eğer müritleri bağış ve yardımda bulunmasa, dövüşürler ve ‘Benim küskünlüğüm Allah'ın küskünlüğüdür.' derler. Şeyh odur ki, yardım alsa ihtiyacı olanlara verir. Eğer alıp kendisi yese murdar et yemiş gibi olur. Eğer elbise yapıp giyse o elbise eskiyinceye kadar Hakk Teâlâ onun namaz ve orucunu kabul etmez. Ve eğer aldığı yardımdan ekmek yapıp yese, Hakk Teâlâ onu cehennemde türlü azaba uğratır. Ve eğer öyle şeyhe bir kişi itikat etse kâfir olur. Öyle şeyhler melundurlar. Onların fitnesi Deccal'den beterdir. Şeriatte, tarikatte, hakikatte, marifette mürtettirler.”

Fotoğraf açıklaması yok.
Akincibay Arslan

 H.Ş : " Herhangi bir ölünün başında Yasin okunursa, mutlaka Allah ona kolaylık verir."

Hadis-i Şerif : "Kadın olsun, erkek olsun, ölüm halindeki herhangi bir müslümanın yanında Yasın okunursa, oraya Yasin Süresindeki harflerin sayısının on misli melek iner. Bu melekler, ölmek üzere olan o kimsenin önünde saf olup günahlarının affı için dua eder ve onun namına Allah'tan af dilerler. Yıkanırken yanında bulunur, cenazesinde de yanından ayrılmazlar."...Hammami Tercümesi . Ali EREN
Görüntünün olası içeriği: yazı
 H.Ş . “Ebu Bekir’i (r.a.) ve Ömer’i (r.a.) sevmek imandandır. O ikisine buğz etmek ise küfürdür. Ensarı sevmek imandandır onlara buğz etmek küfürdür. Arabı sevmek imandandır onlara buğz etmek küfürdür. Kim ashâbıma dil uzatırsa (söverse) Allah’ın laneti onun (dil uzatanın) üzerine olsun. Kim beni onlarda muhafaza ederse bende onu kıyamet gününde muhafaza ederim” (Suyûtî, Cem‘u’l-Cevâmî‘, c.4, s.571, h.no:13390)
Görüntünün olası içeriği: yazı
Hasan Bozkurt

 - Havas Eğitimi
İFTİRADAN KURTULMAK İÇİN CASİYE SURESİ OKU

Görüntünün olası içeriği: yazı


Peygamber Efendimiz (S.A.V) ve onun Eshabının yolunu müdafaada gösterilecek her türlü gayret, zamanımızın en kıymetli hizmetidir.

Görüntünün olası içeriği: yazı

Görüntünün olası içeriği: bir veya daha fazla kişi ve çizim
Mustafa Arabacı
"Yoksulluk 24 şeyden gelir.
1-Ayakta bevl etmek
2-Cünüp olarak birşeyler yemek
3-Ekmek ufaklarını hor görüp basmak
4-Soğan ve sarımsak kabuklarını ateşe atmak
5-Baba ve Anasını adı ile çağırmak
6-Eline geçirdiği ağaç ve süpürge cöpü ile dişini karıştırmak
7-Büyüklerinin önünce yürümek
8-Elini balcıkla yıkamak
9-Eşik üzerine oturmak
10-Bevl ettiği yerde abdest almak
11-Tabağı çanağı yıkamadan içine yemek koymak
12-Elbiselerini üzerindeyken dikmek
13-Yüzünü eteğine elbisesiyle silmek
14-Aç iken soğan yemek
15-Evinde örümcek barındırmak
16-Sabah namazından sonra mescitten acele ile çıkmak
17-Pazara erken gidip geç dönmek
18-Yoksul kimseden ekmek satın almak ( dilenerek ekmek alan ve onu satmak isteyen kişiden ekmek almak,yerine parasını vererek hiybe etmek )
19-Baba ve Anaya kötü dua da bulunmak
20-Çıplak yatmak
21-Kap kaçağı örtüsuz bırakmak
22-Çırayı mumu üfleyerek söndürmek
23-Hey şeye Bismillah dememe
24-Elbiselerini ayakta giymek"
Kaynak: Mızraklı İlmihal

19 Haziran 2019 Çarşamba

Yer yüzünde geçmişte dev insanlar yaşamadı. Adem aleyhisselam da, Havva validemiz de dev değildi, o günden bu güne kadar geçen sürede hiç bir dev ırk yaşamadı. 17 metrelik mezarı olduğu iddia edilen Yuşa aleyhisselam da ortalama bizlerin boyunda olan bir peygamberdi. Dev insan iskeletleri bulunduğuna dair fotoğrafların tamamı montajdır. Üstelik bu montajları yapanlar da bellidir ve gizlenmezler. Bunları montaj yarışması için yaptıklarını da hep söylediler.

130 milyon yıllık insan parmağı ve eli, 150 milyon yıldan daha eski insan ayak izleri bulundu ve bunların boyları tıpkı bizler gibi... Dünyanın hiçbir yerinde iddia edilen devlerin kullandığı mağara, eşya ve bunların tasvir edildiği çizim ya da yazı da bulunamadı. Dev insan ırkları olduğuna dair dini bir delil de yok. Tevrat'tan delil bulanlar var ki o Tevrat hak Tevrat değil, hahamlar tarafından nerede ise tamamı bozulan ve ekleme çıkarmalar yapılan bir Tevrat o...
Ensest sapıklığı bile ibadet olarak emir eden, bebek katletmeyi bile ibadet olarak emir eden, insan kanı içmeyi, içme su kaynaklarına zehir atmayı, şehirleri toptan yok etmeyi ve insanları bebeklerine kadar parça parça etmeyi ibadet olarak emir eden, yüzlerce meselede bir birini yalanlayıp duran bilgiler veren sözde ayetler ile dolu o kitabı aklı başında hangi insan kaynak olarak kabul edebilir ve hak Tevrat olduğunu iddia edebilir?
- Nuh aleyhisselamın yanında, ona gemi yapmakta yardımcı olan ve okyanusa girse ancak beline kadar gelen bir acayip mahluk yoktu. Bu da tamamen uydurma bir bilgidir. Nuh aleyhisselamın gemisi tahtadan değildi. Ayette buna işaret var ki, o gemi yakıt tankı olan, muhtemelen nükleer enerji ile ya da mikro dalga iticiler ile çalışan, iki metal parça kaynak yapılsa kaynak izi bile görülemeyen çok ileri teknoloji ile üretilmiş bir devasa gemiydi.
O zamanlar da yüksek teknoloji vardı ve Süleyman aleyhisselam zamanında gezegenimizden yüksek teknoloji kaldırıldı. Hz. Allah yer yüzünden bir anda bilim ve teknolojinin kaldırılmasına da, bütün dünya çapında bir devletin hükümdarı ve aynı zamanda peygamber olan Süleyman (a.s.)ın, veziri Asaf'ı vesile kıldı. Asaf dünya tarihinin en müstesna şahsiyetlerinden birisidir ve halen araştırılıp insanlığa yeniden tanıtılmayı bekleyen isimlerdendir.
O zamanki bilim ve teknoloji seviyesine bu günümüzde hala ulaşamadık. Onlar, şimdi gâvurların "Sonsuz uzay boşluğu" demek zorunda kaldığı uzayı aşıp, sema/gök katlarını görüntülemeyi bile başarmışlardı. Laboratuvarlarda ruhsuz insan bedenleri üretiyorlardı. Piramitler ve daha akıl sır ermeyen pek çok yapı bu zamanlarda yapıldı. Zülkarneyn aleyhisselam da dünya geneline hakim bir devletin lideriydi. Onun zamanında dünya insanları ışınlanmanın çok daha ötesinde, belki binlerce kat ötesinde bir hızla yol alabilen vasıtalar ile yıldız sistemleri arasında gidip geliyorlardı. Ye'cüc ve Me'cüc isimli iki uzaylı ve gayri müslim ve zalim, kan dökücü kavme, onun zamanında set çekilmişti. Bu set de dünyada ya da dünyanın yakın çevresinde değil. Ve günümüzdeki bilim ve teknoloji seviyemiz, bu setin nasıl bir şey olabileceğini anlamamız için yeterli değil.
Uzayda milyonlarca değil, milyarlarca değil, belki de milyar üzeri milyar tane gezegende hayat var ve uzaydaki bu diğer insan ırklarının/medeniyetlerinin belki de binlercesinin gezegenler kadar büyük, hatta dünyamızdan onlarca, yüzlerce kat büyük uzay araçları var. Bunlar son on sene içinde NASA'nın güneşi incelemek için gönderdiği özel uydular vasıtası ile görüntülendi ve geçen sene içinde NASA'ya bağlı bilim adamları "Mega uzaylı yapıları" şeklinde isimlendirerek bu gerçeği itiraf etti. "Nuh dünyadaki bu kadar canlı türünü hangi gemiye sığdırdı?" bahanesi ile din düşmanlığı yapanların kafalarına büyükçe bir balyoz inmiş oldu.
- Eyüp aleyhisselamın yaraları hiçbir zaman kurt bağlamadı. Bu kurtlar yaralarından düşünce alıp tekrar yaralarına da koymadı. Bu bilgi de halk arasında uydurulup inanılmış bir bilgi ve gerçekliği yok.
- Peygamberimizin asıl ve meşhur müezzini Bilal-i Habeşi (r.a.) değildi. O sadece teheccüde kalkmak isteyenleri ezanla kaldırırdı. Peygamberimizin (s.a.v.) dört müezzini vardı. İsimleri: Bilal-i Habeşi, İbni Ümmü Mektûm, Ebu Mahzûre ve Sa'dü'l-Kurâzi'dir. Diğer üçü, Bilal-i Habeşi'den daha öne çıkmış isimlerdir.
- İslam dininin belirli bir rengi yoktur. Ne yeşil, ne siyah rengi yoktur. Seyyid ve şerif (Hz. Hüseyin'in ve Hz. Hasan'ın soyundan) olanlar yeşil ve siyah renk sarık sararlar. Bu usul olmuştur ama bu, bu dinin bir rengi olduğu ve o rengin kullanılması gerektiği anlamına gelmez.
- Kaf dağı bir efsane değildir. Kaf dağından hadislerde söz edilmiştir. Sırran anlatılan bu hadislerde bahsedilen şeyin dünyamızda olmadığını, uzayda bir dağ/set olduğunu, günümüz bilim ve teknolojisi sayesinde anlamamız, kabul etmemiz mümkün olmuştur. Dünyanın her yeri uydulardan karış karış görüntülendi ama bir kaf dağı görülemedi. Ye'cüc ve Me'cüc kafirlerinin önüne çekilen set de görülemedi. Daha önceki pek çok hak peygamber zamanında, başka dünyaların müslüman insanları ile iletişim halinde idik. Hatta gidilip geliniyordu.
Göbeklitepe kazılarında elde edilen bilgiler de gösteriyor ki, geçmişte binlerce defa daha yüksek bilim ve teknoloji çağları yaşandı ve yine. Göbeklitepe kazıları gösteriyor ki, dünyada bir dünyalar savaşı yaşandı. Muhtemel Hz. Zülkarneyn Ye'cüc ve Me'cüc ile dünya geneline yayılmış bir savaş yaparken, Göbeklitepe civarı bu dünyalar savaşının merkez noktalarından biriydi.
İstanbul boğazı bile yapay bir boğaz ve Hz. Zülkarneyn zamanında çok yüksek teknoloji ile açıldı.
Ve dünya tarihinin acilen silbaştan yazılması gerekiyor.
Görüntünün olası içeriği: yazı ve açık hava