19 Ağustos 2019 Pazartesi

SAĞLIĞIMIZIN MÜTHİŞ ŞİFRELERİ ZAYIFLAYAN KASLARINIZI KUVVETLENDİRİN M.ulaş Marketten hazır çemen al 2 yemek kaşığı al çemenden küçük cam kavanozda 2 yemek kaşığı zeytin yağında karıştır 1 gün dursun zayıflayan kaslara sürün 1 saat dursun yıkayın sirkeli suyla 30 gün yapın kaslarınız kuvvetlensin güçlensin düzelsin tecrübesi vardır bilginiz olsun Rabbim Şafi ismiyle şifa versin Amin M.ulaş

İŞTE HASTANEDE LABARATUAR TAHLİLLERİNİN NASIL ÇALIŞTIĞINI OKUYUN VE KENDİZİ DÜŞÜNÜN NEDEN HASTAYIZ ACABA HALA
Vücudumuzdaki karaciğerimiz dünyanın en iyi labaratuarı olduğunu biliyormusunuz bu gükü hastane labaratuarlarının nasıl çalıştığını okuyun şahit olun
Niye hastanede sağlığımızı muayene ettirdiğimizde hepsi iyi çıkıyor ama vücut yinede rahatsız hissediyoruz?
Acı bir hakikat söyleyim:
1. Karaciğer 50% işten çıktığında bile, hastanede muayene ettirdiğimiz de yine normal gözüküyor. 90% işten çıktığından sonra karaciğer sertleşmesi, karaciğer karın süyü, karaciğer kanseri gibi teşhis çıkıyor.
2. Kan damarlar 30% tıkandığında, sonuç aynı normal gösteriyor. 50% tıkandığından sonra yüksek tansiyon diye teşhis ortaya çıkıyor.
3. Böbrek 50% iltihaplandığında yine normal gösteriyor. İki böbrek aynı işten çıktığından sonra idrardan zehirlenme teşhis veriliyor ve hemen tedavi edilmesi gerektiğini söylüyor.
Bizim vücut hastanenin en yüksek teknolojik makinelerinden daha sezgisi artıdır. O yüzden vücudunuzda meydana gelen gayrı değişmeler size vücudun verdiği en iyi sağlıklı olup olmadığı belirtileridir.
LÜTFEN İYİ OKUYUP ANLAYALIM NEDEN HASTA GEZİYORUZ İYİLEŞMİYORUZ AMA HASTANE TAHLİLLERİNDE SAĞLIKLI GÖRÜNÜYORUZ

BİTKİLERİN GİZLİ YAŞAMI

BİTKİLERİN GİZLİ YAŞAMI
1966 yılında, Amerika’nın tanınmış yalan makinesi uzmanı Clee Backster, güvenlik görevlilerine poligraf aygıtının kullanımı eğitimini verdiği okulunda uykusuz bir gece daha geçirdi. Sonra sırf eğlence olsun diye, yalan makinesinin elektrotlarını kocaman yapraklı tropikal bitkisinin üzerine yerleştirdi. Yalan makinesi çeşitli korku, sevinç, şaşkınlık gibi durumların elektriksel değişimlerini ölçtüğüne göre, belki bitki de su dökünce seviniyordur diye alaylı alaylı güldü.
Bitkiyi suladığında galvanometre zikzaklar çizerek aşağı doğru indi. Oysa yukarı doğru bir hareket bekliyordu Backster. Yaprağını sıcak kahveye soktuğunda da beklediği tepkiyi görmedi. Sonunda kibriti alıp bitkiyi yakmayı düşündüğünde her şey değişti. Bitki çılgınca galvanometrenin ibresini tavan yaptırdı. İnanamadı Backster. “Nasıl yani?” dedi kendi kendine, “Bitki düşüncelerimi mi okudu?”.
İnsanlık tarihinin önünde yeni bir dünya açılıyordu artık. Deneyler deneyleri kovaladı. Bitkilerin sadece düşünceleri okumakla kalmayıp çevrelerindeki her şeyi hissettikleri de çıktı ortaya. Kaynar suya atılan karideslerin ölümlerini, eline iğne battığında duyulan acıyı da hissediyordu bitkiler. Hatta kilometrelerce ötede olunsa bile yaşanan sevinç ve üzüntüleri de hissediyordu. Hatta korkudan baygınlık bile geçiriyordu.
Bir gün şehir dışından gelen bir botanikçi bayan içeri girdiğinde bütün bitkiler sessizleşti. Hiç birinden tepki gelmiyordu. Sanki hepsi birden sessizliğe bürünmüştü. Taaa ki o bayan havaalanından uçağa binip gittikten 45 dakika sonra yeniden tepki vermeye başladılar. Bayan botanikçinin bitkileri kurutup ölçümler yaptığını öğrendiği zaman anladı Backster, bayanı görünce bitkilerin korkudan bayıldıklarını.
Bir deney tasarladı. 6 yardımcısına aynı gece aynı saatlerde yapmak üzere farklı görevler verdi. Görevlerden biri gece yarısı gelip laboratuvardaki bitkilerden birini söküp parçalamaktı. Ertesi gün o gece bitkiyi parçalayan yardımcı içeri girdiğinde bütün bitkiler çılgınlar gibi haykırmaya başladı (galvanometrelerin ibrelerinin tavan yapmasını böyle adlandırıyor Backster). Bu deneyden anlaşıldı ki bitkiler sadece hissetmiyor, aynı zamanda hafızaları da var. Ve Amerika’da bazı adlî vakalarda bitkilerin şahitliğine başvurulmaya başlandı. Bitkiler asla yanlış sonuç vermiyordu çünkü yalan nedir bilmiyorlardı.
Bu çalışmalar makale olarak yayınlanmaya başlayınca dünyanın dört bir yanından bilimadamları konu üzerinde çalışmalara başladılar. Sonuçlar akıl almaz.
Koparılmış bir yaprak, kendisine güzel sözler söylenmesi durumunda normal yapraktan aylarca daha uzun süre canlı kalabiliyor. 120 km mesafedeki bir acıyı, sevinci hissedebiliyor.
İnsanların düşüncelerini okuyabiliyor, kötülük yapanları hafızasına kaydedebiliyor. Aynı zamanda bu bilgileri diğer bitkilerle de paylaşıyor.
Kendisine kötü davranılan bitki üzüntüsünden intihar bile ediyor.
Yanındaki bitkinin susuz kalması durumunda kendi suyunu onunla paylaşıyor.
Bitkiler, bütün canlılarla iletişim kurma konusunda bizim hayallerimizin ötesinde bir hassasiyete sahip. Her biri doğanın bir parçası. Belki bir gün onları daha iyi anlama imkânımız olursa bize tarihin bütün yaşanmışlıklarını bile anlatabilirler. Avatar filminin esin kaynağı da bu çalışmalar ve elde edilen sonuçları.
Bilelim ki dünyanın herhangi bir yerinde bir bitkiye kötü davranılırsa, bütün bitkiler bunu hissediyor.
Hani “Kirazlı Kaz Dağı değil” diyorlar ya, emin olun Kirazlı’da kesilen bir ağacın acısını sadece Kaz Dağlarında değil, Munzur’daki, Kuzey Ormanlarındaki, Salda’daki, Toroslardaki ağaçlar da hissediyor. Bir gün biz de hissedeceğiz...
Kaynak: Bitkilerin Gizli Yaşamı, Peter Tompkins/Christopher Bird, 1973, Sungur Yayınları, Çev: Sulhi Dölek. Derleyen: Osman Kutlu alıntı

18 Ağustos 2019 Pazar

MUTLAKA OKUYUN Evinizde çöp biriktirmeyin, çöpler bereketi götürür, düşük enerjili varlıklar çöplerden beslenir, destursuz çöp dökmeye gitmeyin.. Özellikle gebe hanımlar, lohusalıktaki hanımlar çöple fazla uğraşmasınlar. "Müslümanlık temizdir, kirsizdir. Siz de temiz olun, temizlenin, Zira cennete temizler girer." "G.Ahmed Ziyaüddin, Ramuz El Hadis, 1. cilt," Yataklarınızı, elbiselerinizi düzenli tutunuz, eşyaların düzenli olması güzeldir. Efendimizin bu konu üzerine tavsiyeleri bulunmakta, düşük enerjili varlıklar dağınıklıktan beslenirler. “Elbiselerinizi (çıkardığınızda onları güzelce) katlayın... Çünkü, şeytan katlanmış olarak bulduğu bir elbiseyi giymez, fakat katlanmamış/dağınık halde bulduğu bir elbiseyi giyer.” el-Mucemu’l-Evs at Banyo yaptığınız yerde küçük abdest bozmayın. Banyonun Gusul abdesti alınan yer olduğunu unutmayın. Aklınız karışır, delirme tehlikesi vardır.. “Sizden biriniz banyo yaptığı yere idrar etmesin. Sonra bu idrar ettiği yerden abdest almasın. Vesvesenin çoğu bundan ileri gelir.” Tirmizî İnsanlar evladlarına bakıcı tutuyorlar, o yavruların manevi kanalları açıktır, onlar melekler ile münasebetteler, onları namazında zikrinde olan, güzel ve iyi niyetler besleyen bakıcılara verin, bu noktada namaz zikir önemlidir, Evladınızı her önünüze gelene öptürmeyin, her insanın kucağına vermeyin, yazıktır, karşıdaki insanın ruhaniyeti bebeğe aksedebilir. Bu nokta önemlidir. Bismillâhirrahmanirrahim Lavabolarınızı logar bağlantılarını mutlaka tıpalarla kapayın. Evin bereketi, huzuru, parası, duyguları oradan logar kanalıyla akar gider. Klozetlerinizi kapalı tutmayı unutmayın. Tavsiyeye uyduğunuz zaman iç güdüsel olarak ne demek istediğimi anlarsınız. evladlarınızı saatlerce çocuk arabasında gezdirmeyin arada bir kucağınıza alıp onu bu günün deyimiyle auranızla besleyin. çocuğa yollarda nazar vs ler etki eder zayıf bırakır, onları şifa ayetleriyle besleyin. Yemeklerinizin üstünü kapak vs kapatın, açıkta kalmasın. Besmelesiz yemek yapmak doğru değildir, yemeklerin kokusundan beslenen varlıklar olduğunu unutmayın. (Gece yatarken, su kaplarının ağzını ört, yemek kaplarının üstünü ört! Eğer kapayacak bir şey yoksa, Besmele çekerek bir çubuğu üstüne koy!) [Müslim] (Gece kapları kapayın, boş kapları da kapatın veya ters çevirin!) [Buhari] Okuduysanız Paylaşalım bu güzel bilgileri herkes okusun

"Dört (sınıf kimse), dünya ve âhirette lanetlenmişlerdir. Melekler de "Amîn" demiştir.
1- Allah erkek olarak yarattığı halde kendini kadınlaştırıp hanımlara benzemeye özenen.
2- Allah dişi olarak yarattığı halde erkekleşen ve kendini erkeklere benzeten kadın.
3- Kör bir kimseyi (yanlış yola çevirip) kaybolmasına sebep olan kimse.
4- Evlenmeye (mâli ve bedeni gücü olup da bekâr duran) adam! Allah, ancak Zekeriyya (a.s.) m oğlu Yahya (a.s.)ı bekar olduğu halde günaha bulaşmaktan korumuştur." (et-Terğib ve't-Terhib c. 3, s. 105).

Görüntünün olası içeriği: yazı

Ruhumu kudret altında tutan Allah'a yemin ederim ki cennete sadece güzel ahlak sahipleri girer (Hadisi şerif)

Görüntünün olası içeriği: yazıGörüntünün olası içeriği: yazı

TRODİNİZDEN GUATIRINIZDAN KURTULUN. Guatr troid aynı toz 1 tatlı kaşığı zencefili 1 su bardağında çay gibi demleyin yudumu bekleterek ağzınızda için birazda ayırın günde 5 defa sürün boğazınıza troidin olduğu yere kuruyuncada ceviz yağı sürün 1 tatlı kaşığıda ceviz yağı için geçmiş olsun Rabbim şafi ismiyle şifa versin tüm hastalara saygılar M.ulaş

KARACİĞERİMİZ NEDEN ÇOK ÖNEMLİ VE 3 AYDA TEDAVİ EDİYORUZ İLK ETAPTA OKUYALIM m.ulaş
karaciğerimiz yılların birikim olan toksinleri zehirleri hemen 1 ayda atacağını düşünmeyelim tıkanmış olan filitreler hemen açılır diyede beklemeyin tedavi süresi en uzun olan hayati organımız karaciğerimiz hemen çabucak iyileşecek bir organımız değil bu sebeble en uzun tedavide karaciğerimizde sürüyor yılların birikmiş toksinlerinden kurtulmak hemen olmuyor böbrek bitmiş atın troid çalışmıyor atın dalak bitmiş üç filitreden birinide at safrakesesi gitmiş atın bunlarsız yaşarsınız ama nasıl yaşarsınız siz düşünün kirli yağlı kan vucudumuzda dolaştığı sürece sağlık beklemiyelim kendimizde kirlilik arttıkça hastalıklarda çoğalarak devam ediyor kılcal damarlar hangi organda tıkanmaya başlıyorsa sorunlarda ordan başlıyor sırayla geliyor sorunlar yumağı büyür ve asidoza doğru gidiyor her şey gizlide bekleyen hastalıklar sırayla geliyor karaciğeri düzeltmekte hemen olmuyor ilk uygulama 3 aya kadar sürüyor sonraki yıllar 1 ay olarak uyguluyorum bende her yıl 1 ay bu 5 bitkiyi uygularım faydasını çok çok büyük görüyorum kolay kolay hasta dahi olmuyorum yaşam kalitem artıyor ve sağlığım mükemmel oluyor 20 yıldırda yaparım göz ve karaciğer bakımlarımı çok şükür Rabbime araştırın inceleyin sizde göreceksiniz ama araştırın derim sağlığımız birilerine emanet edilecek kadar ucuz ve basit değil Allah akıl vermiş irade vermiş araştırın her şeyi birileri benim için düşünür benim sağlığımı korur düşüncesi çok çok yanlış bunu sağlığımızı kaybedince anlıyoruz ben bunun bedelini ödedim ve gördüm yaşadım Şifa Allah tan saygılar m.ulaş

İŞTE HİÇ AKLIMIZA GELMEYEN DALAĞIMIZIN ÖNEMİNİ OKUYALIM Kİ ALINMASI DURUMUNU YAŞAMAYALIM KAYBEDİLEN HER ORGANIN İŞLEVİ ARANIYOR Dalak ne işe yarıyor?

İŞTE HİÇ AKLIMIZA GELMEYEN DALAĞIMIZIN ÖNEMİNİ OKUYALIM Kİ ALINMASI DURUMUNU YAŞAMAYALIM KAYBEDİLEN HER ORGANIN İŞLEVİ ARANIYOR
Dalak ne işe yarıyor?
Büyürse başınıza iş açar. Ağrı yapar. Kasıktan yukarı sol arka tarafınızda kürek kemiğinizin altına kadar uzanan garip bir ağrı sizi huzursuz edecektir. Gidin bir iyi muayene olun. Hekim derse ki, a "Alalım kurtulun.." Hiç paniklemeyin. Bir sürü dalaksız var. Organınızı at kurtul mantığı olmasın Dalağınız alınsa da yaşarsınız! İşte atmamak için korumalıyız nedenmi okuyalım
Dalak ne işe yarıyor?
Dalak, vücutta karaciğerin görevlerine destek olan bir organdır. Vücutta üstlendiği birçok görev vardır. Fakat dalağın görevlerinin neler olduğu bugün dahi tam olarak bilinmemektedir.
Vücudun sol tarafında midenin hemen arka üstündedir. Diyafram denilen ince zar ile mide arasına sıkışmış olan dalak kaburgalarımızın altında sırtımıza daha yakın bir yerdedir.
Kan hücrelerinin yıkılmasına ve bu hücrelerdeki minerallerin tekrardan kana verilmesinde görevlidir.
Vücudun savunması onda
Dalak kan damarlarındaki fazla kanın depolandığı son durak gibi iş görür. Buna göre kan damarlarda en son dalağa gelerek burada ya parçalanıp yok edilir ya da depolanarak gerekli görüldüğünde tekrardan kullanılır.
Normalde insan kanı kemik iliği tarafından yapılan bir dokudur. Fakat anne karnındayken kemikler ve kemik iliği tam olarak oluşmamıştır. Henüz anne karnındayken insan kanının dalak tarafından yapıldığı bilinmektedir.
Yapılan bazı araştırmalara göre kandaki mikroplara karşı savaşan yapıların da üreticisi konumundadır. Kandaki antikorlar ve lenfositler yabancı madde ve canlılara karşı vücudun savunma hattını oluşturur.
Dalak kanın yabancı kimyasallardan temizlenmesini sağlayan değerli bir iç organdır.
Bazı hastalıkların anlaşılmasında dalağın boyutları önemlidir.
Büyürse sıkıntı!
Dalak birçok hastalık nedeniyle büyüyerek canlıya ciddi rahatsızlık verecektir. Bu durumda organın cerrahi bir müdahaleyle alınması şart olur. Özellikle kanın yapısını ve kan sayısını etkileyen hastalıkların dalağın büyümesine neden olduğu bilinen bir gerçektir.
Dalağı alınan bir kimse rahatlıkla yaşayabilir. Çünkü bu organın yaptığı görevleri vücudumuzdaki diğer bazı organlar da yapabilir. Bu durumda dalağı alınan ölmez..
Dalak Hastalıkları
Dalak büyümesi diye tabir edilen hastalık aslında kandaki diğer hastalıklara karşı bir tür davranış şeklidir. Buna göre dalak kanda meydana gelen hastalıklara karşı büyüyerek tepki vermektedir. Özellikle kan sayısını azaltıcı hastalıklardan sıtma, kansızlık, virütik rahatsızlıklar dalak büyümesine sebep oluyor. Diğer yandan siroz gibi karaciğer hastalıkları, hemolitik anemiler, lösemiler, lenf kanserleri, metabolizma hastalıkları aynı sonucu verebiliyor.
Hipersplenizm: Dalağın aşırı faaliyet göstermesi durumuna denir. Organın normalden çok çalışarak kan hücrelerini heba etmesi en tehlikeli durumlardan birisidir. Primer ve sekonder olmak üzere iki tür Hipersplenizm vardır.
Hiposplenizm: Dalak fonksiyonlarının düşmesi anlamına gelir. Daha açık ifade etmek gerekirse organın görevini tam olarak yapmaması durumudur. Bazı hastalıklar, özellikle bebeklerde ve yaşlılarda sıklıkla Hiposplenizm görülür. Bazı ameliyatlar da bu rahatsızlığa neden olan yan etkilere sebeptir.
Dalak Kistleri: Kist parazitlerden kaynaklanabildiği gibi parazite bağlı olmayan sebeplerle de kist oluşturabilmektedir. Organın normal ya da anormal aktiviteleri kist oluşumu için zemin hazırlayabilir. Karaciğer ve akciğerden sonra en çok kist görülen organ dalaktır.
Dalak Apseleri: Bazı bakteriyel veya virütik hastalıklar zamanla dalakta apselere sebep olmaktadır. Genelde antibiyotik tedavilerinin uygulandığı dalak apseleri zor durumlarda splenoktomi (dalak çıkarılması) ile ancak tedavi edilebilir.
Splenoktomi dalağın bütününün ya da bir kısmının alınması anlamına gelmektedir.
Ektopik Dalak: Gezici dalak da denilen duruma organı yerine bağlayan bağların zayıflığı ya da sonradan tahribatı yol açar. Bu durumda dalak karın içerisinde bağların izin verdiği mesafede yer değiştirecektir.
Dalak Tümörleri: İyi huylu ya da kötü huylu olabilirler. Genellikle dalak hücreleri bir başka sebebe bağlı olarak kanserleşir.
Dalakta damar çatlaması:
Kan damarı çatlaklarına Anevrizma denir. Dalaktaki kan damarlarının çatlaması insanlarda ikinci en çok görülen anevrizma şeklidir. Kadınlarda erkeklere nazaran daha sık görülen bir durumdur. Tedavisi genellikle dalağın alınması şeklinde yürütülür.

ZAYIFLAYAN KASLARINIZI KUVVETLENDİRİN

SAĞLIĞIMIZIN MÜTHİŞ ŞİFRELERİ
ZAYIFLAYAN KASLARINIZI KUVVETLENDİRİN
M.ulaş
Marketten hazır çemen al 2 yemek kaşığı al çemenden küçük cam kavanozda 2 yemek kaşığı zeytin yağında karıştır 1 gün dursun zayıflayan kaslara sürün 1 saat dursun yıkayın sirkeli suyla 30 gün yapın kaslarınız kuvvetlensin güçlensin düzelsin tecrübesi vardır bilginiz olsun Rabbim Şafi ismiyle şifa versin Amin M.ulaş