“Dünyâ hayâtı azdan daha azdır. Ona âşık olan, alçakların alçağıdır. O sihriyle bir topluluğu sağır ve kör eder. Böylece onlar ortalıkta şaşkın ve delîlsiz ortalıkta kalırlar.”
https://vimeo.com/tomorhoca
- Ana Sayfa
- İlahi – Kur`an -İslam – Din -Tasavvuf – Belgesel – Dua – Hadis – Tarih – Şiir – Vs… – بِسْمِ اللهِ الرَّحْمَنِ الرَّحِيمِ
- Dini bilgiler
- Hatim duası Türkçe Hatim Duası
- Ahmet tomor hoca sohbetleri
- suleymaniye
- Ruhlar kabirde hep kalır mı?
- Şehitlik ve Fazileti
- İslami Eğitim
- ALLAH (C.C.) 'ÜN SIFATLARI
- Ahmet Tomor Hocaefendi Sohbetleri
- Veysel Gürler
- Umman'dan Şifâlar
- İSLAMİ BİLGİLER KİTAP SOHBET SEYRET MULTİMEDYA
- Safakat İslami Forumları
- sadakat.net
- Ehl-i Sünnet Hanefi
- HAVAS İLMİ-MÜCERREBAT-I İLAHİ ŞİFACILAR
- Sağlığımızın müthiş şifreleri Sayfadaki tüm bilgiler bilgi amaçlıdır kullanım tercihi size aittir önce araştırın inceleyin doktorunuza danışın saygılar
- Sayfa ve guruptaki bilgiler bilgi amaçlıdır araştırın araştırmadan doktorunuza danışmadan kullanmayın sakın saygılar hepinize m.ulaş
- MUHTASAR İLMİHAL | Fazilet
- İLİM BÖLÜMÜ
- İmam Suyuti Camius Sağir
- Dini Sorular Molla Cami dini sorular ve cevapları
- incemeseleler
- "Nazar, deveyi kazana, insanı mezara sokar."
- YAVRULARIMIZA ELİF CÜZÜ ÖĞRETELİM. BİZLERDE TEKRAR EDELİM...
- Hadis-i Şerif
- FAZİLET TAKVİMİ
- mektebun
- faydalı
- medine
- Zi tuva kuyusu...
- Ali Eren Hoca
- *FATİHA SURESİNİN SIRRI..*
- "Kişi sevdiği ile beraberdir."
- *FATİHA SURESİNİN SIRRI..*
21 Ağustos 2019 Çarşamba
Kurban Kesmenin Fazileti. Sual: Kurban kesmenin önemi nedir? CEVAP Kurban nisabına malik olan kimsenin kurban kesmesi vaciptir. Zaruretsiz kurban kesmemek günah olur. Kurban kesmesi vacip iken, içindekilerin kurban kesmediği ev, inleyerek, sahibine beddua edip, “Kurban kesmediğin gibi Cenab-ı Allah sana iyilik yapmayı nasip etmesin!” der. O ev, o yıl belalara düçar kalır. Kurban kesenin evi ise, memnun olur, sahibine hayır dua eder. Bu bakımdan kurban kesmeyi bir nimet bilmelidir! Kurban kesen müslüman, kendini Cehennemden azat etmiş olur. Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki: (Cimrilerin en kötüsü [vacip iken] kurban kesmeyendir.) (Hali vakti yerinde olup da kurban kesmeyen, namaz kıldığımız yere gelmesin!) [Hakim] (Kurbanın postunun her kılına ve her parçasına bir sevap vardır.) [Hakim] (Kurbanlarınız, semiz olsun. Onlar, Sıratta bineklerinizdir.) [Zâd-ül mukvin] (Kurbanın derisindeki her tüy sayısınca size sevap vardır. Kanının her damlası kadar mükafat vardır. O sizin mizanınıza konacaktır. Müjdeler olsun!) [İbni Mace] (Kurbanlarınızı gönül hoşluğu ile kesin! Çünkü hiçbir müslüman yoktur ki, kurbanını kıbleye döndürüp kessin de, bunun kanı, boynuzu, yünü, her şeyi kıyamette kendi mizanına konan sevabı olmasın!) [Deylemi] (Sevap umarak kurban kesen, Cehennemden korunur.) [Taberani] (Kurban bayramında yapılan amellerden Allahü teâlâ katında kurban kesmekten daha kıymetlisi yoktur. Daha kanı yere düşmeden Allahü teâlâ, onu muhafaza eder. Onunla nefsinizi tezkiye edin, onu seve seve kesin!) [Tirmizi] (Kurbanların en hayırlısı boynuzlu koçtur.) [İbni Mace] (Ya Fatıma, kurbanının yanına git! Kesilirken orada bulun! Yere akacak ilk kan damlası ile, geçmiş günahların affedilir.) [İbni Hibban] (Kesilen kurban, Kıyamette, etiyle, kanıyla 70 kat büyüyerek mizana konur.) [İsfehani]
Mutlaka ilmihâl okuyun! Bir gün, birkaç talebesi, “Muhammed Bâki Billah” hazretlerine gelerek; – Efendim, bir araya geldiğimizde ne yapmamızı tavsiye edersiniz? diye sordular. Cevaben; – Faydalı şeyler konuşun, yâhut açın, bir “İlmihâl kitabı”okuyun! Çünkü dinden bir mesele öğrenmek, gece sabaha kadar ibâdet yapmaktan daha sevaptır. buyurdu. Ve ekledi: – Hem “dînini öğrenmek”, kalbi de temizler. Unutmayın, herşeyin bir “rızkı” vardır. Sordular: – Kalbin de mi hocam? – Elbette. Kalbin rızkı da, büyük zâtların “Sohbeti”ni dinlemek veya onların yazdığı “İlmihâl kitapları”nı okumaktır. Yoksa, kalb rızıksız kalır, hasta olur. – Bu, nasıl anlaşılır efendim? – Kalbi temiz ve nurlu olanlara, günahlar “Çirkin” gelir. Eğer “Tatlı” geliyorsa, o kimsenin kalbi “Hasta” demektir. Tedâvi edilmezse ölebilir de. – Kalbin ölmesi ne demek efendim? – Mâzallah “Kâfir”olmasıdır. .
Deprem, sel, fırtına, yangın.... Memleketimizin her köşesinde meydana gelen ve gelmeye devam eden doğal afetler.
Münafık Oyunlar Gafil Olma
Deprem, sel, fırtına, yangın....
Memleketimizin her köşesinde meydana gelen ve gelmeye devam eden doğal afetler.
Memleketimizin her köşesinde meydana gelen ve gelmeye devam eden doğal afetler.
Ve milletimizin bütün bu olanlar karşısı da tartıştığı tek konu alt yapı üst yapı meselesi ve nihayet bulduğu nokta siyaset ve parti .
Peki hiç düşünüyormu bu millet kendi alt yapısı ne alemde.
Ahlakî alt yapı çökmüş
Dînî alt yapı çökmüş
Ailevî alt yapı çökmüş
İctimaî alt yapı çökmüş
Öz cümle manevî alt yapı çökmüş
Bırak şehrin alt yapısıda çöksün.
Ahlakî alt yapı çökmüş
Dînî alt yapı çökmüş
Ailevî alt yapı çökmüş
İctimaî alt yapı çökmüş
Öz cümle manevî alt yapı çökmüş
Bırak şehrin alt yapısıda çöksün.
Mevlamız bir Nuh Tufanı verse (Hafazanallah) hangi alt yapı bizi kurtarır. Dolayısıyla iş Hz. Nuh'un gemisine binebilmekte.
Rasulullah efendimiz (sav) başımıza gelenlerin ve geleceklerin sebebini bakınız nasıl beyan buyuruyor:
“Devlet malı belirli çevrelerin menfaati yapıldığı, emanet kelepir ve zekât angarya sayıldığı, ilim dinden başka gaye için tahsil edildiği, kişi karısına itaat edip annesine âsi olduğu ve dostunu kendisine yaklaştırıp babasını uzaklaştırdığı, mescidlerde gürültüler baş gösterdiği, fâsık kimsenin kabilenin başına geçtiği ve aşağılık adamın milletin lideri olduğu, şerrinden korkulduğu için kişiye ikramda bulunulduğu, şarkıcı kadınlar ve çalgı âletleri türediği, şaraplar içildiği ve bu ümmetin sonunda gelenler evvel gelenleri lânetlediği zaman; işte o zaman kızıl bir rüzgâr, zelzele, yere batma, şekil değiştirme, taşlanma ve ipi kopan bir kolyenin tanelerinin birbiri ardı sıra gitmesi gibi birbirini takip eden alâmetler beklesinler.” – Tirmizî: 2308
Bugün Nuh'un gemisinde delik açmaya çalışanlar, yüksek mevkilerin makamların gölgesinde kibrinden taviz vermeyenler, bu gemiyi beğenmeyenler hor ve hakir görenlere sesleniyorum.
"Nuh aleyhisselâm sular yükselmeye başladığında, oğlu Kenan’ı bir köşede gördü. Babalık ve peygamberlik şefkati ile son bir defa daha, bu asi evlada nasihat etti. İman etmesini söyleyerek buyurdu ki: -Ey oğulcuğum! Bizimle beraber gemiye bin ki, inananlarla beraber selamete eresin! Kâfirlerle beraber olma! Allahü teâlânın iman nasip etmekle rahmet buyurdukları hariç, bugün boğulmaktan kimse kurtulamaz!
Kenan buna karşılık şu cevabı verdi: -Ne iman ederim, ne de gemiye binerim. Bir büyük dağa sığınırım. O dağ beni, suda boğulmaktan korur!.. Kenan, bunları söyledikten hemen sonra dağa tırmanmaya başladı. Fakat sular hızla yükselip onu yuttu...
Kenan buna karşılık şu cevabı verdi: -Ne iman ederim, ne de gemiye binerim. Bir büyük dağa sığınırım. O dağ beni, suda boğulmaktan korur!.. Kenan, bunları söyledikten hemen sonra dağa tırmanmaya başladı. Fakat sular hızla yükselip onu yuttu...
Sular ısındı şimdide yükseliyor. Bu tufanda o yüksek tepeler dağ gibi mevkiler ve makamlar sizi kurtarmaz. Nuh'un gemisine yönelin ve Rasulullah'ın (sav) ikazına kulak verin.
Hemen tanışmanız gereken 5 şifalı ot Modern tıbbın hayatımıza girmesiyle birlikte ilaç isimlerini şifalı bitki isimlerinden daha iyi bilir olduk. Oysa eski zamanlarda biri bir hastalığa yakalandığında otlardan anlayanlar soluğu dağların, tepelerin yamaçlarında alır, o hastalığa iyi gelecek otları toplardı. Son dönemde doğal tedavi yöntemlerinin yeniden gündeme gelmesiyle birlikte dikkatimizi çeken otlar, kullandığımız ilaçların da hammaddeleri olan çok etkili bitkiler. Bu nedenle bilip bilmeden kullanılmaması gerektiğini de vurgulamakta yarar var. Abdestbozanotu (Pimpinella Saxisfrage) Rutubetli yerleri seven ve 70 cm boylarındaki gülgillerden olan bu ot; mideye iyi gelmesi, ateş düşürmesi ve ağrıları kesmesiyle biliniyor. Balgam söktürücü özelliği nedeniyle öksürük kesiyor ve bademcikleri indiriyor. Diğer bir özelliği ise burun kanamalarına iyi gelmesi. Aslandişi (Karahindiba) Yol kenarlarında ve çayırlarda bile rahatlıkla karşılaşabileceğiniz bu bitkinin sarı çiçekleri var. Taze yapraklarını salata olarak da kullanabileceğiniz aslandişinin yapraklarını ilkbaharda, köklerini ise sonbaharda toplamak gerekiyor. Kökünde torexacin, inulin ve levulin olan bu bitki, iyi bir idrar söktürücü. Sadece idrarla kalmıyor, kalınbağırsak ve mesanede bulunan iltihapları da gideriyor. Diğer özellikleri ishali kesmesi, böbrek ve safra taşlarını düşürmekte etkili olması. Beşparmakotu (Kazotu) Yeşil çayırlarda bol bol karşılaşabileceğiniz gülgillerden olan bu ot yabani bir bitki. Yaprakları beş parmağa benziyor ve adını da bu yapraklardan alıyor. Yaprakları ve kökleri yazın sonunda ağustos ayında toplanıyor ve kurutuluyor. Vücudu kuvvetlendiren beşparmakotu mideye iyi geliyor ve ishali önlüyor. Ayrıca iyi bir ağrı kesici ve bademcik, boğaz, diş ağrılarını kesiyor. Çörekotu (Siyah susam) Susama benzeyen güzel kokulu siyah tohumlu bir bitki olan çörekotu hamur işlerinde bol kullanılıyor. Vücuda can veren bu bitki iyi bir iştah açıcı. Ayrıca mide ve bağırsaklarda oluşan gazları sökerek hazmı kolaylaştırıyor. Devekulağı (Büyük dulavratotu) Büyük yapraklara sahip bu bitkinin kökleri toplanıyor ve ince ince dilimlendikten sonra kurutulup kullanılıyor. Ayrıca yaprakları da gölgede kurutularak saklanıyor. Devekulağının en büyük özelliği çok iyi bir idrar yolu söktürücüsü olması. İdrar yollarında oluşan kum ve taşların düşmesine yardımcı. Ayrıca vücudu rahatlatıcı bir etkisi de var.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)