14 Eylül 2019 Cumartesi

Sara Hastalığına Şifâ ve Cin ve şeytan musallat olmasından korunmanın yolu.

Beşir Mübeşşir
Sara Hastalığına Şifâ ve Cin ve şeytan musallat olmasından korunmanın yolu.
Sara hastalığına tutulan kişinin iyileştirilmesi ve cinleri ondan kovmak için bazen dövmeye ihtiyaç olunabilir….
Atılan bu dayaklar, (o kişiye musallat olan) cinnin üzerinde vaki olur. Sara hastalığına tutulan kişi, dayakların acısını hissetmez Eğer o dayaklar, o insanın üzerinde vaki olmuş olsaydı; elbette insanı öldürürdü.
Cinleri bir kişiden uzaklaştırmak ve sar’â hastalığına tutulan kişilerin şifâ’ya kavuşmaları dualar ile de mümkündür.
Bu konuda sağlam İslâmî kaynaklarda şöyle buyurmaktadır: Bilindiği üzere, cinler ateşin alev kısmından yaratılan, her şekle girebilen: evlenme, yeme-içme, çoğalmaları bulunan ve gözle görülmeyen varlıklardır…
Cinlerin insanlara zarar verdikleri, yardım ettikleri, insanların isteklerini yerine getirdikleri vakidir…
Bir kişi sara’ya tutulur veya bir kişiye cin çarpar da kişi şuurunu kaybeder veya bayılırsa, o kişinin hemen o anda kendisine gelmesi için “Kasîde-i Bürde“nin şu bu mübarek beyitleri; [ 1 ] İki gözlerinin arasına yazılır veya bu beyitler mavi bir beze yazılır. Bez yakılır. Bu beyitlerin yazılı olduğu bezin dumanları sara ve cin tarafından bayılmış olan kişinin burnuna gittiği anda o kişi hemen kendisine gelip uyanır. Cinler onu terk ederler. Ve bir daha ebediyen onun cesedine dönmezler…
Risâletü Havassı’l-Ebyâti’l-Büriyyeti Mudurriyeti, s. 12,
Sonra bu beyitleri, Kur’ân-ı kerimden bununla ilgili bazı âyet-i kerimelerle yazıp, ilgili kişi üzerine alsın, büyük acâiblikler, fayda ve menfaat görür. Tevfik Allah’tandır.
Cinlerden korunabilmek için yukarıdaki beyitle ilgili işlemler yaptıktan sonra ilgili âyet-i kerime ve duaları Müslüman kardeşlerime bir hediye olarak aşağıya alıyorum.
Cin ve şeytan musallat olmasından korunmanın yolu;
Aşağıdaki âyet ve dualar okunmalı veya yazılıp üzerinde taşınmalıdır…
1. Fatiha süresi
2. Bakara süresinin ilk dört ayetleri
3. Bakara sûresinin 163. âyet-i kerimesi
4. Ayetü’l-kürsi ve devamındaki bir ayet,
5. Bakara süresinin son iki ayetleri,
6. İsrâ süresi 45 ve 46. ayetleri
7. El-Mü’minûn Sûresinin son dört âyet-i kerimesi
8. Mü’min süresi ilk üç ayetleri,
9. Cin Sûresinin İlk dört âyet-i kerimesi,
10.Ihlâs sûresi,
11.Felak sûresi.
12.Nâs sûresi,
13. Kaside-i bürdenin bu mübarek beyitleri
14.Tehlil.
15. Ezân-i Muhammedi,
Daha geniş bilgi için “CİN, BÜYÜ ve NAZARDAN KORUNMANIN MANEVÎ YOLLARI, isimli kitabıma bakınız. Ömer Faruk Hilmi. Fatih yayınevi, lstanbul-2005,. Mütercim.
Kaynak : İsmail Hakkı Bursevi (k.s), Rûhu’l-Beyan Tefsîri:8/433-434.
[ 1 ] ( NOT ;O beyitler buraya yazılmamış ;Daha geniş bilgi için “CİN, BÜYÜ ve NAZARDAN KORUNMANIN MANEVÎ YOLLARI, isimli kitaba bakınız.)

İş sahibi olmak geçim sıkıntısından kurtulmak için:Sûrei Talak 5-7.ayetlere Sabah ve akşam namazından sonra 3-5-7-11 adet devam!

İsmail Yilmaz
Acı biber faydaları: Dünyanın en iyi ve en ucuz ilacı
Acı biber tıbbın bir mucizesi! Kanda şeker ve kolesterolü azaltıyor. Kanın pıhtılaşmasını engelliyor. Trigliseritleri düşürüyor. C vitamini ve beta karoten deposu. Daha birçok faydası var.
Son yıllarda doktorlar acı biberi romatizmal ağrıları dindirmek şekeri düşürmek ya da damar sertliğini önlemek amacıyla kullanmaya başladılar. Özellikle şeker hastalarının ayaklarında görülen yanma gibi ıstırapları dindirmede eşsiz bazı özellikleri nedeniyle bazı toplumların zaten binlerce yıldır ağrıyı dindirmek için kullandığı acı biber, güncel tıpta da hak ettiği yeri ve saygınlığı almaya başladı. Nöroloji Uzmanı Prof. Dr. Okan Bölükbaşı, acı biberin faydalarını paylaştı.
Acı Yemek Sağlıktır!
Acı biberin özü olan “capsaicin” beynin endorfin salgılamasına yol açar. Bunlar doğal ağrı kesicilerdir ve vücutta bir mutluluk-iyilik halinin oluşmasını sağlarlar. Sinirlerin yumuşaması ile salgılanan endorfin vücutta ağrı kesici etki yapar.
“Sürülerek uygulanan acı biber özü, romatizmal eklem hastalıklarına bağlı artrit, fantom ağrıları, tendonit, miyalji ve zonada kullanılmaktadır. Yine acı biber özü ile yapılan ağız yıkama solüsyonları ve burun spreyleri diş ağrısı, bronşit, astım ve migren için reçete edilmektedir. Burun spreyleri kronik burun akıntılarını durdurur hapşırma ve konjesyonu azaltır.
Acı biber, sindirime yardım eder, iştah açıcıdır ayrıca kanda şeker ve kolesterolü azaltır ve kanın pıhtılaşmasını engeller. Kanı inceltir.
Dünyanın en iyi ve en ucuz ilacı
Dr. Bölükbaşı; Acı, şeker hastalığında görülen ayak yanmalarında çok yararlıdır, diyerek devam etti: Akşamları az miktarda yanan yerlere sürüldüğünde ilk üç gün önce yanmayı artırıyor gibi görülse de, uygulamaya devam edildiğinde yanmayı geçirir ve ferahlık sağlar.
Sedef hastalığında merhem şeklinde uygulama çok yararlıdır. İçerisinde bulunan C vitamini ve beta karoten maddeleri sayesinde acı biber vücuda direnç sağlar ve dayanıklılığı artırır. Bu sayede gribe karşı vücudu bir kalkan gibi koruma altına alır.
Yapılan araştırmalar sonucunda acı biberin trigliseritlerin düşmesinde önemli rol oynadığı görülmüştür. Tüm bu özellikleri ile acı biber, dünyanın en iyi ve ucuz ilacı olmaya adaydır.
Vücuttaki mikropları öldürün!
Okan Üniversitesi Hastanesi Nöroloji Uzmanı Prof. Dr. Okan Bölükbaşı; “Acı biberin içerisinde bulunan beta karoten, antioksidan ve C vitamini sayesinde vücudu kanser ve kalp krizine karşı da koruma altına aldığı yapılan araştırmalar ile ortaya konuldu, ” dedi.
Vücutta kan dolaşımını hızlandırıyor
Bu sayede felç riskine karşı da koruma sağlar. Acı biberin midede mikropları öldürme özelliği vardır. Ülser gibi mide rahatsızlıklarına sebep olan mikropları öldürmek için acı biber tüketebilirsiniz. İştah açıcı özelliği herkes tarafından bilinmektedir. Bu dezavantaj gibi görünse de acı biberin metabolizma hızlandırma ve kabızlığı önleme etkisi daha fazladır. Bu sayede zayıflatıcı özelliği vardır. Ayrıca vücuttaki yağı yakma özelliği ile kilo verdiriyor. Lifli bir yapıya sahiptir. Gün içinde 1 tane yiyeceğiniz acı biber kabızlık sorununu önler.
Fazla acı yemek zararlı mı?
Acı biber görüldüğü gibi birçok faydası bulunan bir besindir. Fakat her besin gibi aşırı tüketiminde bazı dezavantajları ortaya çıkmaktadır. Aşırı tüketildiğinde hemoroid ve ülser gibi hastalıkları tetiklemektedir. Acı biber esansından yapılan krem gibi ürünler de mutlaka hekim önerisi alınıp, kullanılmalıdır. Sınırlı ve düzenli şekilde kullanarak, siz de vücudunuzda mucizeler yaratmasına izin verebilirsiniz.
Acı biberdeki kapsaisin maddesi birçok hastalığa iyi geliyor
Amerikan Klinik Araştırma Dergisi’nde yayımlanan çalışmaya göre, acı biberde bulunan kapsaisin adlı madde kalın barsak kanseri riskini azaltıyor.
Acı biber Amerika kökenlidir. Bütün dünyada yiyecek ve ilaç malzemesi olarak kullanılmaktadır. Acı biber, Amerika’da MÖ 7500’lü yıllardan beri insanların beslenmesinin bir parçası. Amerika’ya Avrupalıların gelmesiyle birlikte, önce İspanya ve Portekiz’de, daha sonra tüm Avrupa ve dünyada yayılmış.
Araştırmacıların elde ettiği verilere göre acı biberde bulunan kapsaisin, farelerin barsağında, tümör gelişimini baskılayan TRPV1 adlı bir ağrı reseptörünü (reseptör: ışığa, ısıya, veya harici uyarılara yanıt veren ve duyu sinirlerine bir sinyal ileten hücre) aktive etmektedir.
TRPV1 ilk olarak duyu nöronlarında keşfedilmiş; hücreyi ısı, asit ve baharat kimyasallarının potansiyel hasarına karşı koruduğu bulunmuş, bu nedenle de TRPV1 ağrı reseptörü olarak tanımlanmıştır.
TRPV1 barsak tümörlerini baskılar
Bu yeni çalışmada, epidermal büyüme faktör reseptörü (EGFR) ile uyarılan barsak epitel hücrelerinin de TRPV1 üretttiği ortaya çıkmıştır. Epidermal büyüme faktör reseptörü (EGFR) barsaklarda hücre büyümesinde kritik role sahiptir.
EGFR sinyali arttığında, bu, hücre büyümesinin kontrol dışına çıkmasına sebep olur ve tümör gelişme riski artar. Araştırma ekibinin ortaya çıkardığı sonuçlara göre TRPV1, EGFR tarafından aktive edildiğinde, EGFR üzerinde “direk negatif geribildirim” etkisiyle barsakta istenmeyen hücre büyümesini azaltır ve sonuçta tümör gelişim riski azalmış olur.
Ekip, fareleri genetik olarak TRPV1 eksikliği taşıyacak şekilde modifiye etmiş ve bu farelerde barsak tümör gelişiminin çok daha sık geliştiği gözlenmiştir. Buradan yola çıkarak, TRPV1’in çoğunlukla barsakta tümörleri baskıladığı ifade edilmiştir.
Kapsaisin, acı biberde bulunan ısı üreten bir bileşen
İnsan gibi memelilerde kapsaisin tahriş edicidir, dokularımızla temas ettiğinde yanıcı bir hisse sebep olur. Biber gazının da aktif bileşenidir. Bu çalışmada ekip, barsaklarında çok sayıda tümör gelişme riski genetik olarak yüksek bir fare grubunu kapsaisin ile beslemiştir. Sonuç olarak bu farelerde TRPV1’in aktive olduğu ve yaşamlarının beklenenden en az %30 daha uzun olduğu gözlenmiştir. Ek olarak, bir “COX-2 inhibitörü” (steroid olmayan anti-inflamatuvar bir ilaç) olan Celecoxib ile kombine edildiğinde, bu tip etkilerin arttığı kaydedilmiştir.
Karsinoma türü kanserlere karşı koruyucu olabilir
Bu verilerden yola çıkarak TPRV1’in barsak hücrelerinde çoğalmayı düzenlediği görülmüştür. Ayrıca gıdalarla aldığımız kapsaisinin TPRV1’i tetiklemesi ile barsakta tümöral gelişim baskılanmaktadır. Sonuç olarak, gelecekte, TRPV1’i tetikleyici bir ilaç ile COX-2 baskılayıcı bir ilaç kombine edilerek insanlara uygulandığında, bu durum, adenoma ve karsinoma türü kanserlere karşı koruyuculuk sağlayabilir.
Kalp krizi riskini azaltıyor
Başka bir çalışmada, uzun süreli kapsaisin tüketmenin “kardiyak hipertrofi ve fibrozisi” (kalp krizine yol açabilen kalp kası değişiklikleri) azalttığı yönünde kanıtlar sunulmuştur. Yine başka bir çalışmada, beyindeki kapsaisin reseptörünün, geliştirilme aşamasında olan bir kimyasalla baskılanmasının, özellikle karın ağrısı, duygusal stres ve anksiyete (tedirginlik) tedavisinde umut olabileceği vurgulanmaya çalışılmıştır. Kapsaisinin tek başına veya non-steroidal antiinflamatuvar ağrı kesicilerle kombine edilerek kullanıldığında, mide-barsak sisteminde koruyucu ve tedavi edici özelliklerinin olduğunu gösteren çalışmalar da mevcut.

cüneyt arkın

Görüntünün olası içeriği: 1 kişi, yazı

Buhari yi açıklamak içindir

Görüntünün olası içeriği: yazı

tahta yastığın rolü

Uyghur tıbbi Sağlık rehberi
4 Mayıs
tahta yastığın rolü
Hayatımız uykudan ayrılamaz, uyku hayatımızın üçte birini oluşturur, iyi bir ahşap yastık size yeni bir gün karşılamak için iyi bir uyku getirir. peki tahta yastıkların rolü nedir? Kullanımı kolay mı? Ne tür bir ahşap yastık boyutu uyku için en iyisidir?
Tahta yastık, tahtadan yapılmış bir tür yastıktır, boyun omurga hastalıkları önlenmesi ve hastalıkların tedavi edilmesinde çok faydalıdır, deforme boyun omurga hastalıkları restorasyonunda ve düzeltilmesinde iyi derecede rol oynar Modern ahşap yastıklar genellikle kavak ve Paulownia ağacından yapılır. Peki tahta yastık ne yapar? Tahta yastığın kullanımı kolay midir? Bugün, bu makalede ahşap yastıkların işlevini tek tek açıklıyor.
Tahta yastık İlk olarak, tahta yastık kullanımı kolaydır, tahta yastık sağlık rolü:
Herkesin tahta yastıkların tahtadan yapıldığını bildiğine inanıyorum, bazı yumuşak yastıklarla karşılaştırıldığında, Bazı sert yastık kullanan kişiler için kullanımı kolaydır. Yumuşak yastık kullanmaya alışkın olan bazı insanlar için tahta yastık kullanmak nisbeten zor gelir. Tahta yastıklar herkesin alışkanlıklarına göre düşünmek iyidir, ancak ahşap yastıklar boyun omurga hastalıkları önlenmesi ve tedavisi için rol oynuyor, çünkü normal sağlıklı insan boyun omurgası yay şeklindedir ama boyun omurga hastalıkları olan kişilerin ve boyun omurga düzleşmiştir. Tahta Yastık, boyun omurgaları başın ve boynun yerçekimi ile etkili bir şekilde geri yükler ve düzeltir ve boyun omurga hastalığını önler ve tedavi eder, tahta yastık kasları gevşetir, kasların gerginliğini hafifletir, yerel kan dolaşımını iyileştirir ve hasta için faydalıdır. Yüksek tansiyon, uykusuzluk, nevrasteni ve donmuş omuz hastalıkları olan insanlar için iyi bir terapötik etkidir.
Böylece size uygun, iyi bir ahşap yastık seçmek sadece rahat, huzurlu bir uyku getirmekle kalmaz, aynı zamanda uykunuzun kalitesini garanti eder ve boyun omurga hastalıklarını etkili bir şekilde önler ve tedavi eder.

Ayakta su içmeyin

Görüntünün olası içeriği: yazı
Fotoğraf açıklaması yok.

BİZİ YAĞSIZ BIRAKTILAR.

Vefasız DünyaTakip Et
BİZİ YAĞSIZ BIRAKTILAR.
MİLLETİN BEYNİ ÇALIŞMAZ OLDU. ..
Prof. Dr. Canan Karatay, "Çocuklar mutlaka yağ ve proteinle beslensin. Protein yağla yenildiği zaman vücuda çok daha iyi etki ediyor.
Yıllarca bizi yağdan korkuttular. Yağ olmasa beyin çalışmaz, beynimiz çalışmasın diye bizi yağsız bıraktılar."
Sağlık için sadece beslenmenin değil, yaşamın da çok önemli olduğunu vurgulayan Karatay, çocuklara şeker verilmemesi gerektiğini, şekerin çocuklar için adeta zehir olduğunu dile getirdi.
Ekmeklerin de vücutta şekere dönüştüğü için aynı etkiyi yaptığına dikkati çeken Karatay, piyasadaki ekmeklerin vücuda girer girmez şeker olduğunu ifade etti.
Karatay, özellikle bazı tatlı ürünlerde çocukların fizik ve ruh sağlığı gelişimi için gerekli hiçbir besinin bulunmadığını savundu.
- "Çocuklarımızın maalesef büyük bir çoğunluğu hasta"
Çocukların tükettiği şeker, çikolata, gofret ve mısır gevreği gibi birçok gıdanın ultra işlenmiş gıdalar olduğunu vurgulayan Karatay, şunları kaydetti:
"Bu tür ürünleri hakikaten vücutları kaldıramıyor. Çocuklarımızın maalesef büyük çoğunluğu hasta. Gençlerimizin büyük çoğunluğu hasta. Bu ülkede 20 yaşındaki çocukların tiroit kanseri olmasını artık düşünmemiz lazım. Bunun bir milli politika olması lazım. Japonya'da çok önemli bir uygulama var. Bu uygulama örneğini bütün dünya uygulamaya başladı. Güney Kore'de uyguluyor. Bunları lütfen inceleyelim. Çocuklarımıza okullarda eğitim verilecek. Eğitimle beraber örnek yiyecekler verilecek. Japonya'da çocukların beslenme çantası yok. Okullarda yiyeceklerini kendileri hazırlıyor. Bulaşıklarını da yine kendileri yıkıyor."
- "Japonya'da akşam mutlaka deniz ürünü yiyorlar"
"Japonya'da iki öğün yiyorlar ve akşam mutlaka deniz ürünü yiyorlar. Bol protein ve bol yağ, o güzel çocukların vücuduna girmesi lazım. Bizim en faydalı ürünümüz yumurtadır, köy yumurtasıdır. Köy yumurtasını mutlaka çocuklarımızın tüketmesi lazım. Japonya'da yedi yaşından sonra çocuklara günde mutlaka iki yumurta yediriliyor. Japonya, bugün nasıl süper zeka çocuklarla dolu."
Karatay, Güney Kore'nin de Japon modelini uygulamaya başladığına işaret ederek, "Bizim de bu modeli uygulamamız lazım. Bu, okullarda başlar. Çocuklar mutlaka yağ ve proteinle beslensin. Protein yağla yenildiği zaman, vücuda çok daha iyi etki ediyor. Yağdan korkmayacağız. Yıllarca bizi yağdan korkuttular. Yağ olmasa beyin çalışmaz. Beynimiz çalışmasın diye bizi yağsız bıraktılar. Şekeri, unu yüklediler. Tahıl beyni çalıştırmaz. Çocuklar hazır ve paketlenmiş gıdaları yedikleri zaman, hiperaktif oluyorlar. Çocuklara yanlış besin verildiği zaman hücreleri, beyni çalışmıyor, hiperaktif oluyorlar. 12 yaşındaki çocuklara bugün antidepresan veriliyor." değerlendirmesinde bulundu.
Yanlış beslenmenin çocuklarda çeşitli rahatsızlıklara neden olduğunu vurgulayan Karatay, çocukların beyninin, sinir sisteminin, gözünün, kalbinin ihtiyacı olduğu hakiki besinin, çocuklara verilmediğini savundu.