22 Eylül 2019 Pazar

Karaciğeri 20 Kez Gençleştiren İnanılmaz Meyve Demirhindi

NEGUNDEM.COM
Prof. Dr. İbrahim Saraçoğlu ve Dr. Feridun Kunak kürleri olmak üzere, Sağlıklı Yaşamda Gündemin Öne Çıkanların Sitesi

Karaciğer Yağlanmasını Gideren ve Tüm Karaciğer Sorunlarını Tedavi Eden Meyve DEMİRHİNDİ!

Sağlımız açısından karaciğerin önemi çok yüksektir. Eğer Karaciğer uygunsuz bir şekilde tedavi edilirse tüm vücut sağlığını olumsuz etkileyebilir ve çeşitli hastalıklara yol açabilir. Karaciğer, K vitamini yardımıyla kan pıhtılaşmasına neden olan proteinleri üretmektedir. Ayrıca Karaciğer, tüm metabolik süreçlerde önemli rol oynamakta ve hasarlı eski kan hücrelerini parçalayarak onarmaktadır.

Karaciğer, yağ metabolizmasında yağları parçalayarak vücuda enerji katılmasına destek olur.  Karaciğerin biz özelliği de kendi kendini yenileyen güçlü bir organ olmasıdır. Onu sağlıklı tutmak ve doğal yöntemlerle tedavi etmek hiç zor değildir. Alkol tüketiyorsanız, kötü diyet yapıyorsanız ve bilinçsiz ilaç alıyorsanız bilin ki karaciğerinize hiç iyi davranmıyor olacak ve daha büyük hastalıklara yol açma yolunda ilerliyor olacaksanız.
Şimdi tüm bu kötü alışkanlıkları bir kenara bırakın ve sağlığınız için tavsiyelerimize kulak veriniz. Karaciğerde ki yağlanmaları gideren ve karaciğerde ki tüm sorunları tedavi eden muhteşem bir meyveden bahsedeceğiz. Bu sihirli meyvemizin ismi “Demirhindi”.  Aynı zamanda sindirim sistemine iyi gelen, kolesterolü düşüren, safra sıkıntılarını ortadan kaldıran muhteşem bir meyvedir. Bu kürün asıl amacı Karaciğer Yağlanmasına ve Hepatiti İyileştirmek için kullanılmasıdır.

Karaciğeri Besleyen Demirhindi Kürü Yapılışı

Karıştırıcının içerisine iki avuç dolusu soyulmuş demirhindi meyvesini koyunuz. Üzerine bir lt kadar su ilave edin ve karıştırmaya başlayın. Karıştırma işlemi bittiğinde bir kasenin içerisine suyunu sıkarak koyunuz. Bu karışım gündüzleri tüketilmelidir. Aynı zamanda demirhindi çayı da hazırlamanız mümkündür.

Demirhindi Çayı

Yaklaşık olarak 25 adet demirhindi yaprağını yıkayın ve bir litre suyun içerisine koyarak 15-20 dakika kadar kaynatın. Sonra bir süre ılıması için ocaktan alın. İçeriğine tercihen bal ya da kahverengi şeker ilave edin. Hazırlanan bu çayı sabah ve akşam olmak üzere günde iki kez tüketin. Böylelikle karaciğer sorunlarınız tedavi edilmiş olacak ve aynı zamanda daha sağlıklı olmanızı sağlayacaktır.
Bu faydalı kür tarifi sonrasında çok önemli organımız olan akciğerlerimiz için Keçiboynuzu ile Akciğerleri Temizleme Kürünü mutlaka okumanızı tavsiye ederiz. bağlantıya tıklayanız.

1 su bardağı dolacak kadar maydanozu rondoda çekin suyu çıksın yarım limonu kabuğuyla rondodan geçirin sabah akşam aç için

TC Figen Inevi Mustafa Ulaş ama bu şekilde değil. Bu tarifle değil Mustafa bey.
12 dal maydanoz 1 limon ve 1su bardağı su ile blenderdan geçirilir ilk 3gün 1diş sarmısakla sonraki 3gün sarmisaksiz ve yine 3 gün sarmısakla yapılıp sabah aç karna içilir. 7 gün ara veri
lir tekrar aynı sekilde yapilir yine 7 gun ara verildikten sonra 3 tane 3er gün son kez yapılıp kür sona erdirilir. Karaciğer yağlanması, koyu kan, toplamar damar tıkanıklikları için müthiş Güzel bir kür Bu. Bu kürü3 yıldır sık sık yaparım mecburen. Ayrıca ışıl ışıl bir cilde sahip olmak da kürün bonusu. Herkese bu şekilde uygulamasını tavsiye ederım. Ibrahim Saraçoğlu hocanın bu şekilde uygulanmasını önerdiği güzel bir kür

Mustafa Ulaş Mısır püsgülü kiraz sapı çayıda çok iyi geliyor


SAÇKIRANINIZDAN KURTULUN m.ulaş Sağlığımızın müthiş şifreleri karaciğerinizi ve troidinizi beraberinde onarın Saç kıran için 3 diş sarımsak ezin içine ev yapımı sirke 1 tatlı kaşığı koyun 15 damla lavanta yağı koyun 3 yemek kaşığıda su ekleyin karıştırın saç derinize yedirin 30 dakika beklesin sirkeli suyla yıkayın 20 gün devam edin sürün sabah akşam şifa olsun saygılar m.ulaş

Vücudumuzda kanser riski varsa biyopsi ve ameliyat riskli vücuda yayılıyor uyanalım 1 yıl sonra tazeliyor

DÖKÜLEN SAÇLARINIZ YENİDEN GELSİN SAÇLARINIZDAN TEK TEL DÖKÜLMESİN Sağlığımızın müthiş şifreleri sayfamda mevcut bilgiler okuyun araştırın 1 adet aspirini ezin havanda 5 diş sarımsağı soyun ezin havanda 2 yemek kaşığı sızma zeytinyağına karıştırın 1 yumurta sarısınıda karıştırın ilk 1 ay haftada bir yapın sonrasında 15 günde 1 yapın ilk kullanımdan sonra dökülmeler duruyor kesnlikle dökülmüyor 6 ay sonra dökülen saçlar çıkmaya başlıyor bu aradada karaciğeriniz tıkanmış dökülmelerin sebebi olan filitrelerinizide açın devedikeni enginarla bilginiz olsun saygılar geçmiş olsun M.ulaş

Genetik diye bişey yok kendimize bakımsızlık var

BASURUNUZDAN KURTULUN

BASURUNUZDAN KURTULUN BASİTÇE m.ulaş
Sağlığımızın müthiş şifreleri
Kırmızı kantaron yağı sürün ve için 1 yemek kaşığı sabah akşam günde 3 defa dıştan karahelile çayı ve üzerlik çayı için ayrı ayrı demleyin 1 rer su bardağı hazırlayın için ve sürün o bölgeye 20 günde gider merak etmeyin basurunuzdan kurtulun bu arada troid ve karaciğerinizide onarın buğdaygiller tatlılar hazır gıdalar hayvansal ürünler yasak bilginiz olsun tedavi süresince şifa Allah tan saygılar m.ulaş

MÜSLÜMAN! AMİSHLER Saint Louis’de iki ayımı doldurmak üzereyim. Oturduğum şehre 70 mil uzaklıkta Colombia’da oturan bir kardeşimin daveti üzerine onun misafiri oluyorum. Bir haftalık bebeğinin ismini verip kademli kısmetli olması için dua ediyor, ailesine hayırlı bir evlat olmasını diliyorum. Aile o

İbrahim Çoraklı
MÜSLÜMAN! AMİSHLER
Saint Louis’de iki ayımı doldurmak üzereyim. Oturduğum şehre 70 mil uzaklıkta Colombia’da oturan bir kardeşimin daveti üzerine onun misafiri oluyorum. Bir haftalık bebeğinin ismini verip kademli kısmetli olması için dua ediyor, ailesine hayırlı bir evlat olmasını diliyorum. Aile o kadar mutlu oldu ki anlatamam. Beni memnun etmek için ne yapacaklarını şaşırdılar.
- Hocam ne arzu ederseniz lütfen söyleyin
- Teşekkür ederim, herşey var hiçbir eksik yok teşekkürler.
Ne kadar sağolun istemez desekte yemek, tatlı, meyve, kuruyemiş içeçek vs. getirip götürmekteler, tüm ev halkı adeta seferber olmuş iki kişiyi ağırlama telaşındalar.
- Hocam bu yakınlarda bir topluluk var Amishler, ilginizi çekecek alışkanlıkları var görmek istermisiniz?
- Peki görelim bakalım.
İlyas ve babası İsmail’le yola koyuluyoruz. Yol boyunca bizlere bildikleri kadarıyla Amishleri anlatmaya çalışıyorlar.
Bende merak tavan yapmış durumda, Amishler hakkında yerinde bilgi almak biraz da nostalji yaparak eğlenceli vakit geçirmek için Colombia şehrinin 15 mile yakınında bulunan Amish Village’e geliyoruz.
Amishler gerçekten çok enteresan adamlar, inanılması güç bir yaşam tarzları var. Elektrik kullanmıyorlar. Evlerinin önüne kadar devlet elektriği getirmiş. Ancak onlar evlerine sokmuyor, kullanmıyorlar. Evler de elektrik olmayınca aklınıza gelen günlük hayatta kullandığınız tüm elektrikli ve elektronik aletlerin hiç biri yok. Buzdolabı, Tv, klima, bilgisayar, internet hiç biri yok.
Üstelik en ileri teknolojiye sahip bir devletin tam ortasında, dünyanın en modern binaların arasında yapıyorlar bunu. Amishler gerçekten ilgi çekici bir topluluk.
Yüzyıllardır hiç değiştirmedikleri adetleri, gelenekleri, toplum yapıları, kendilerine özgü kılık kıyafetleriyle sanki orta çağ Avrupa’sındasınız.
Amishler hakkında daha fazla bilgi için küçük bir araştırma yapıyor ve şu bilgilere ulaşıyorum.
“Hristiyanlığın Protestanlık inancına yakın olmakla birlikte Anabaptisttirler. Anabaptistler yüzük takmak, yemin etmek, devlet memuru olmak gibi Hıristiyanlığın normal ögelerini reddedenler. Bu inançları yüzünden Avrupa’da hem Protestanlar hem de Katolikler tarafından dışlanmış, onlarda kendi yolları çizerek inançlarını yaşamak için kutsal saydıkları kitaba sıkı sıkı bağlanmışlardır”
Yanımdaki Amish ile konuşmak istiyorum ama Amishler yabancılarla sohbet etmekten çekiniyorlar. Şansımı zorlayarak rehberimiz vasıtasıyla sohbet edip birinci ağızdan, yerinden bilgi alıyoruz.
Amishlerin tümü neredeyse çiftçilik yapmaktalar. Bazıları mekanik aletlerin yapımında çalışsa da genel olarak tarım ve hayvancılık en büyük uğraşları. Teknolojik olmayan aletler, marangozluk, anahtarcılık, at arabacılığı gibi meslek dallarının dışında çalışan yok.
Evlerinin önünde elektrik direkleri var ama onların yaşam ve çalışma alanlarında yok. Yaz kış ayakkabı giymiyorlar, çocuklarını okula göndermiyorlar, kendileri okuma yazma ve rakamları öğretiyorlar.
Savaşa karşı olduklarından askere gitmiyorlar, politikanın yalan dolanlarına katkı vermemek için oy dahi kullanmıyorlar.
Şebeke suyu da kullanmıyorlar, çatılardan akan suları teneke borularla evin içine açtıkları su kuyusunda biriktirip su ihtiyaçlarını karşılıyorlar, yada yerden artezyen kuyuları yoluyla emme basma tulumba ile su çıkarıyorlar.
Amishler toplum yaşamını, birliği beraberliği kardeşliği daima öne alıyorlar. Öyleki kıskançlık çekememezlik, yalan, kandırmaca, aldatma, zina, kumar aklınıza gelecek tüm kötülükleri yapmak şöyle dursun düşünemiyorlar, düşünemiyorlar çünkü bilmiyorlar.
Gülümseme, yardım etme, alçakgönüllülük, aile hayatına bağlılık, çok çalışkanlık, tertip ve düzen ve modern dünyadan uzak durmak onların en öncelikleri arasında. Bu da onları gerçekten çok özel kılıyor.
Çocuklar, aman Allahım görmeliydiniz. Son derece masum, güler yüzlü, çalışkan, ruhları pırıl pırıl, elbiseleri kendilerine özgü, yıpranmış biraz ama çok şık. Davranışlarının güzelliği yüzlerine vurmuş, insanı insan yapan nurlu halleri görülmeye değer.
Bakmaya doyamazsınız, hepsi ahlaklı terbiyeli büyüklere saygılı, küçüklerine şefkat ve sevgi dolu, birbirinin yardımına koşan, insan gibi insanlar gerçekten.
Gördüklerimi anlatmakta zorlanıyorum ama gerçekten o çocukları görünce insan denen varlığı Allah’ın özenerek yarattığını anlıyorsunuz. Ve hemen Kuran’da geçen “Biz insanı en güzel şekilde yarattık” ayetini hatırlıyorsunuz.
İçinizde bir aydınlanma oluyor, sizde tüm kötülüklerden arınmak, insan olmak istiyorsunuz.
Tüm hücreleriniz bir nevi aslına rücu ederek ruh asaletini yeniden yakalıyorsunuz.
Hele duyduklarımın gördüklerimden aşağı kalır yanı yok. Bize rehberlik eden İsmail ve İlyas beyin anlatmalarıyla gerçekten şok geçirdim.
- Hocam bunlar her sabah gün doğmadan uyanırlar, kahvaltıdan önce yapılması gereken işler yapılır. Hayvanların bakımı, tarla işleri gibi kısa süreli bir çalışma yaptıktan sonra anne evde kahvaltıyı hazırlar. Bahçede, ahırda, tarlada çalışan çocukları kahvaltıya davet etmek üzere eline aldığı tokmağı kapı önüne asılı metala vurarak çağrısını yapar. Aile bireyleri bu sesin ne anlama geldiğini bildiği için herkes babanın başkanlık ettiği sofraya oturup kahvaltı edilir. Gelmeyen olmaz, eğer gelmeyen olursa diğer yemek saatine kadar yemek yemez, yiyemez.
Bir çocuk on altı yaşına geldiğinde amish olarak kalıp kalmayacağına kendisi karar veriyor. Şayet amişh kalmayı kabul ederse on sekiz yaşında evlenir ve hayata bu şekilde devam eder. Evlilikleri de kendi aralarında olur. Dışarıya kız vermek yada kız almak yoktur.
Şayet Amishlikten çıkarsa bir daha asla geri dönemez. Hayatına diğer Amerikalılar gibi devam eder.
Haftanın altı günü son derece sıkı çalışırlar. Öyleki dolaştığım amish ailelerinde bir tane şişman göbekli insan görmedim, hepsinin vücutlar fit. Hiç biri hazır gıda tüketmiyor, zira hazır gıdayı bilmiyorlar.
Çok çalışkan olduklarını gözlerimizle gördük. Yürümeye başlayan çocuğun bile bir işin ucundan tuttuğuna şahit olduk. Son derece doğal beslenen, hile hurda nedir bilmeyen bir topluluk...Üstelik Amerika’nın göbeğinde.
Şok geçirdim tekrar tekrar sordum, aldığım cevap aynı oldu.
- Evet hocam bunlarda kilit diye bişey yok bilmezlerde. Hırsızlık olmaz. Yabancı birisi gelip mallarını çalsa kovalamazlar.
Hakikaten gördüğüm evin anahtarlı bir kilit sistem yoktu.
Ürettikleri ürünler katkısız, gübresiz son derece organik doğal ürünler. Ürettikleri bu ürünleri satmak için kendi evlerinin yanına bakkala benzer bir yere bırakıyorlar ve yanına bir tartı ve fiyatını yazıyorlar. Tartı dediysem elektronik değil. Ne almak istiyorsanız alıp parasını hesap edip bırakıyorsunuz. Fiş fatura vergi filan yok yani.
Fiyat hususuna gelince ederi ne ise onu yazıyorlar. Normal de markette satılan elmalar gübreli,ilaçlı tatsız tuzsuz bilirsiniz. Ancak Amishler asla gübre, ilaç katmadıklarından son derece doğal ürünler. Fiyatı ise olması gereken kadar.
Fazla fiyat yazmıyorlar. Bir patatesin olması gereken fiyatı ne ise o. Benimki doğaldır, değerlidir diye bir şey yok. Ne ise o yani sonunda bu patatestir ve ederi bellidir. Zamana göre azlığa, çokluğa göre fırsatçılık, karaborsacılık yapmak hiç yok. Çok temiz bir anlayış çok.
İnekleri sağıyorlar, sonra herkes sütün fazlasını getirip mahallenin ortasında ki depoya boşaltıyorlar. Ve kaç litre ise oraya yazıp gidiyorlar. Sütleri toplayan tartma kontrol etme gereği duymuyor. Kim ne yazdı ise o miktardan parasını ödüyor.
Hemen aklımıza “ya az döktüler de çok yazdılarsa” geliyor değil mi?
Böyle birşey olmuyor, bir kere aldıkları terbiye ve dürüstlük onlara bunu yaptırtmıyor, düşündürtmüyor.
Sütleri toplayanda ki düşünce ise ; isterse bir döküp beş yazsın yazılan litreden parasını ödüyor, sorgulamıyor bile. Müthiş bir öz güven inanılmaz bir toplumsal güven.
Üstelik Amerika gibi bir ülkede…
Amishler fotoğraf çektirmenin insanın gururunu okşadığı gurur ve kibir vesilesi olacağı inancıyla reddediyorlar, kamera fotoğraf makinasına İnsanı günaha sokan aletler olarak bakıyorlar. Onların bu hallerini görünce çekinerek, utanarak uzaktan zoom yaparak fotoğraf çektim, hala düşünmekteyim günaha girdim mi diye.
Alçakgönüllülük, Amishlerin en önem verdikleri olmazsa olmazlarının başında geliyor .
Burnundan kıl aldırmayan Amerikalı gençlerin aksine, buradaki gençler ağırbaşlı ve çok yumuşakbaşlılar. Öyleki mütevazilik burada rutin şey, herkes öyle. İnanın çok şaşkınım.
Amishler her zaman doğallığını korumak için kişisel isteklerinden vazgeçmeleri gerektiğini bilerek yaşıyorlar. Çocuklara ilk öğretilen, verilen terbiyenin başında sabretmek ve güçlüklere dayanmak geliyor. Bu bir olgunluk işareti olarak görülüyor.
Ve onlar tüm yaşamlarını birbirlerinin yardımına koşmaya, çalışmaya ve dostluk kurmaya adamışlar.
Amishleri tanıyınca kendi kendime defalarca dedim ki adamlar gerçekten müslüman gibi yaşıyorlar. Sadece adını koymadıkları kalmış. Bir kelime i şehadet, cennet tamamdır. Zira zaten islami hayatı içerisindeler.
Peki ya biz?
Biz ise adı sanı büyük harflerle müslüman olan ancak hayatı yaşarken islamla hiç alakası olmayan bir toplumuz.
İçimiz başka dışımız başka. Sözümüz başka yaptıklarımız başka .
Kendi evimiz de başka toplumda başka.
Tezatlarla dolu bir dünyamız var. Dilimizle Allah var, ahiret var deyip, yokmuş gibi davranıyoruz.
Ve “inanmayan inananlar topluluğu” olduğumuzu maalesef farketmiyor, farkedemiyoruz.
Amishleri görünce hepimizin iman tazelemesi gerektiğine inandım.
Zira Kuranı Kerim’de Allah Teala şöyle buyuruyor:
“Ey iman edenler, iman edin.”
H.İbrahim ÇORAKLI

kürler.. rahim kanserinde enginar bire birdir. pelin otu 16 saat içinde 98% kanseri bloke eder.pelin otu kürü kullanın. son kedi tırnağı bitkisi var.ancak güney amerikada küçük bir bölgede yetişir çok pahalı bir bitkidir.bula bilirseniz daha kolay yenersiz. metastaz vermesin deye kırkkilit otu kürü kullanın pelin otu hemen kullanın.dozu geçmeyin .21 güne hastalığınızı kontrol altına alır .21 günden çok kullanma.6 gün ara ver tekrar 21 gün uygulayın

Fotoğraf açıklaması yok.