6 Ekim 2019 Pazar

Dua ve İbrahim Ethem Hazretleri….. İbrahim Ethem Hazretleri, tâcı tahtı terk ediyor, Seneler sonra Kendi yaptırdığı camide yatsı Namazı kılıyor, Dışarıda kar var, hava çok soğuk, “Şurada kıvrılayım da sabah olunca giderim” diye düşünüyor, Caminin bekçisi geliyor… Bekçi: “Ne yapıyorsun burada” diyor…

Beşir Mübeşşir
Dua ve İbrahim Ethem Hazretleri…..
İbrahim Ethem Hazretleri, tâcı tahtı terk ediyor, Seneler sonra Kendi yaptırdığı camide yatsı Namazı kılıyor, Dışarıda kar var, hava çok soğuk, “Şurada kıvrılayım da sabah olunca giderim” diye düşünüyor, Caminin bekçisi geliyor…
Bekçi: “Ne yapıyorsun burada” diyor…
İbrahim Ethem: “Müsaade et şurada yatayım, Sabah Namazından sonra gideceğim” diyor,
Bekçi bacağından tutuyor onu ve “İbrahim Ethem senin gibi çulsuzlar için yaptırmadı bu camiyi” diyor ve bacağından sürükleye sürükleye, kafasını merdivenlere vura vura atıyor onu dışarıya…
İbrahim Ethem “Ben bu camiyi yaptırdım” diyemiyor ” kibir ” olur diye, Çaresiz şehre gidiyor, Her taraf kapalı, sadece bir yer açık, bir ekmek fırını….
Kapıyı çalıyor ve sabaha kadar oturma müsaadesi istiyor, Orada çalışan işçi “Geç otur” diyor, Aradan bir-iki saat geçiyor, Sabah ezanı okunmaya başlıyor, Okunduktan sonra işçi dönüyor…
“Hoşgeldiniz nereden gelip nereye gidiyorsunuz isminiz ne?” diyor.
İbrahim Ethem de
“Ben iki saattir burada oturuyorum şimdi mi geldi aklına sormak” diyor…
Fırıncı “Ben bu fırında işçiyim, İki çocuğum var, iki de yetime bakıyorum, Ben onlara şimdiye kadar HARAM LOKMA YEDİRMEDİM, Senin geldiğin vakit benim mesai saatim dahilindeydi, Ezan okundu mesaim bitti, Seninle istediğin kadar konuşabiliriz, şimdi kazancıma HARAM karışmaz” diyor…
İbrahim Ethem “Sen ne güzel adammışsın, Sen ALLAH’tan bir şey isteyip de olmadığı vaki oldu mu..?” diye soruyor,
“Ben ALLAH’tan ne istediysem verdi, Fakat ALLAH’tan bir şey istedim, Onu bana vermedi, ALLAH’a yalvardım, bana İbrahim Ethem Hazretlerini göster diye, bana onu göstermedi” diyor…
“O ALLAH öyle bir ALLAH ki” diyor İbrahim Ethem Hazretleri “İbrahim Ethem’in bacagından sürükleye sürükleye , kafasına vura vura getirir sana göster, sen yeterki yürekten iste ” diyor…
Sevenin sevdiginden istedigi tek şeydir DUA…
Ayrı bedenleri bir muhabbette birleştirendir DUA…
Çaresizken sığındığımız tek limandır DUA…
Kulun RABBİY’le teke tek buluştuğu andır DUÂ…
Derlinin derman kapısıdır DUA…”
RABBİM Fırıncının Duası gibi İHLASLA Dua yapabilmemizi nasib etsin,
Kötü duygular ömrü yıpratır. Güzel duygular sevgi yaratır. Kötü insanlar kapı kapatır, iyi insanlar kendini aratır…
RABBİM şu kısa hayatımızda iyi insanlarla Olmayı nasip etsin. ( Âmin )

Ölü için yüksek sesle ağlamak, matem tutmak, siyah elbise giymek, siyah perdeler ve rozetler, işaretler asmak, matem işaretleri, resmini taşımak caiz değildir. (S. Ebediyye) Cenazeye ve cenaze çıkan yere siyah örtmek ve siyah giyinmek caiz değildir. (Hazânet-ür-rivâyât)

sumak vucudu temizliyor

Görüntünün olası içeriği: yiyecek ve yazı
Görüntünün olası içeriği: yiyecek

Sosyal hesaplarına bakılırsa hiç de çocuk havası yok.

Beşir Mübeşşir
Türkiye’de 18 yaş altına zina serbest.
Evlilik suç!
“Kızlarımız okusun, hayat bayram olsun…” hayalinden bir çıkıp gerçekleri görürsek iyi olur.
18 yaş 14 yaş arası kızların çoğunun sevgilisi var.
Sosyal hesaplarına bakılırsa hiç de çocuk havası yok.
Ve sevgilileri ile de cinsellik yaşayanların sayısı da oldukça yüksek. 18 yaş altındaki kızlar, dini nikahla evlendiğinde kocaları tecavüzcü sayılıp hapse atılıyor; fakat zina yapsalar bir problem yok, yeter ki evlenmesinler.
Erken evlilik olmasın, diye çabalayan muhafazakarlara ve feministlere bakıyorum hiçbirinin de erken yaşta nikahsız ilişkiyi önleme konusunda bir çalışması yok. Çocuklar evlenmesinmiş.
O çocuk dediğiniz ergenlerin yemediği halt kalmıyor, evliliğe gelince mi problem! Eğer samimi olarak gençleri düşünüyorsanız onlara faydalı eğitimler vermek ve zinanın önüne geçmek için çalışırsınız.
Biz Müslüman bir ülkeyiz.
Bizde zina olmaması lazım, evlilik değil. Zinaya giden yollar açık bırakılır fakat evlilik yollarına taş konulursa bu zinayı artırmaktan başka bir işe yaramaz.
Dinen reşit olmuş kişiler evlenebilir. Dinen reşit olmak için de ergenliğe girmiş ve aklı olgunlaşmış iyi ve kötüyü ayırt edebiliyor olması alış-verişten anlıyor olması gibi şartları var dinimizin. Bu olgunluğa sahip olan kişiler evlenebilir. Onlara evliliği yasaklamak zina yollarını açmak demektir.
Batı’da da böyle. Resmi evlilik yaşı 18 fakat ergenler 14 yaşında reşit sayılıyor evlenemiyor fakat cinsel birliktelik yaşayabiliyor. Bizde 18 yaş altına zina serbest, evlilik suç.
Geçmiş yıllarda evlendiği zaman karısı 18 yaş altında olduğu için hapis yatan binlerce erkek var içerde. Tek suçları dini nikahla evlenmek. Kadınların hiçbirinin şikayeti yok ve kocalarını hapisten kurtarmak için çabalıyorlar.
Resmiyette kocalarını kurtarmak için başvuran 4 bin üzerinde kadın var, diye açıklama yapılmıştı. Ki sayı bunun çok çok üstündedir fakat başvuranlar bunlar. Kadınlar “Biz kendi gönlümüzle, düğünle dernekle, dini nikahla evlendik, kocalarımızı seviyoruz, bizi zorlamadılar onları bırakın biz de çocuklarımız da mağduruz…” diyorlar. Bu rakamlar üzerinden en on bin çocuk da “anne-babası erken evlendi” diye babasız büyüyor. Kadınlar ve çocuklar maddi- manevi sıkıntıda.
Milletvekillerinin bir kısmının, bu mağdur kadınlara verilmiş sözü vardı ve kanun çıkacağı zaman feministler ayaklandılar ve “Tecavüzcü ile evlilik serbest bırakılıyor.” Diye yaygara çıkardılar öyle olmadığını bildikleri halde.
Kanun tekrar görüşülmek üzere notuyla geri çekildi, fakat tekrar görüşülmedi. Binlerce erkek dini nikahla evlenmenin cezası olarak içeride tecavüzden yatıyor. Hem de 8 den 16 yıla kadar ağır cezalarla. Eşleri ve çocukları dışarıda ağlıyorlar. O mazlumların göz yaşlarında hepimiz boğuluruz. Milletvekilleri bu kanunları nasıl içlerine sindiriyorlar acaba?
Tek suçları evlenmek olan kişileri hapse atmanın hesabını, kanunun düzenlenmesine engel olanlar, ve yetkililer nasıl verecek?
Gerçekten merak ediyorum, feministlerin nesinden korkuluyor? Neredeyse hepsi Avrupa fonundan besleniyor ve çoğunluğu hükümet düşmanı. Bunların nesinden korkuyor hükümet?
Sayıları da çok değil. Sadece sosyal ağları ve medyayı iyi kullanıyorlar. Feministlerden değil, bunların dediklerini yapmaktan korkun. Feministlerin hiçbir yere huzur getirdiği görülmemiş ancak kargaşa çıkarırlar.
Güya kadın hakklarını savunurlar o da yalan. Bakın, kocaları onlarla evlendi diye “nikah cezası olarak” hapiste olan kadınların haklarını neden savunmuyorlar feministler. Onların ve çocuklarını gözyaşlarını neden görmüyorlar. Zira ideolojilerine uymuyor.
Bırakın femisintler carlasın dursunlar; onlar carlamak için büyük paralar alıyorlar Avrupa fonundan, herkes görevini yapar, milletvekillerinin ve hükümetin hakkı ve adaleti seçmesi gerekir. Allah’tan gayri bir şeyden korkmayanın yardımcısı Allah’tır.
Sayın Milletvekilleri!
Lütfen bir an önce erken evlendiği için hapis yatanların, serbest bırakılması içi çalışmalar yapın. 15 yaş 18 yaş arası evliliği serbest bırakın.
Bakınız ne zaman Allah’tan gayri şeylerden korkuldu ayaklarınıza dolaştı.
18 yaş evlilikler, gençlerin cinsel olarak aktif olduğu, dinimizin izin verdiği, geleneğimizde de var olan bir kültür. Bunun alt sınırını belirlersiniz. 15 yaş olabilir. 18-15 yaş arası evlenecek olanlar uzman bir ekipten izin kağıdı alabilirler.
Burada aile baskısı var mı zorla mı evlendiriliyor, ya da erkekten yana bir tehdit ya da taciz var mı gibi konularda psikolog, polis ve diğer uzmanların olduğu ekip kızın tamamen kendi rızası ile geldiğine emin olursa izin verilir, o da evlenir. Bir kız zorla mı gönlüyle mi evleniyor anlamak zor değil bu devirde artık her imkan var.
Siz evliliğe izin vermezseniz ne olur? Zina olur. Vebali de üstünüze olur.
Batı’da evlilik yaşı 18. Fakat 13-14 yaşından sonra kızlar istediği erkekle ilişkiye girebiliyor ve aynı evde evli gibi yaşayabiliyor, yasak değil. 14 yaşından sonra çocuk olarak değil, genç olarak görülüyor. Bu yüzden evlilik yaşının 18 olması onları pek ilgilendirmiyor zina serbest 18 i geçse de zaten çoğu evlenmiyor. Bizde evlilik yaşının 18 olması ancak düzgün helal hayat sürmek isteyenlere ceza oluyor.
Geçen yıl Amerika’da 15-19 yaş arası 1000 kızdan 29.4 ü doğum yapmış.
İngiltere de 15-19 yaş arası 1000 kızın gebe kalma oranı (44.2) yarısı kürtaj yaptırmış yarısı doğurmuş.
Devlet bu kızların birlikte olduğu kişileri toplayıp toplayıp hapse atmıyor. Batı’nın serbestliğini alıyorsak modernlik diye, bari o konudaki kanunlarını da alalım. 14 yaş resit olarak kabul ediliyor ve ona karışılmıyor.
Bizde 18 yaş altında kızlara geri zekalı muamelesi yapılıyor ve kız “ben gönlümle evlendim” dese de hiç dikkate alınmıyor, “sen kız çocuğusun aklın ermez, bilmezsin” deyip kocası hapse tıkılıyor. Nasıl başarıyorsak Batı’dan aldığımız kanunlardan en çok dindarlar zarar görüyor.
Bu yüzden 18 yaş altı çocuklarımızı koruyalım, sahtekarlığından çıkıp, realiteden bakıp ona göre inançlı insanlar zarar göremeyecek şekilde, düzenlenme yapılsın acilen ve içerde evlenme cezasından yatan mazlumlar bir an önce çıksınlar, hanımlarının ve çocuklarının yüzü gülsün.
Sayın Milletvekilleri,
Sizin kendi oğlunuz 18 yaş altı bir kızla evlenmiş olsa, oğlunuzun 8 yıl hapis yatmasına hem de gerçek tecavüzcülerle birlikte aynı koğuşta kalmasına razı olur muydunuz?
Karısını ve çocuklarından ve sizlerden ayrı suçsuz yere en ağır cezadan gençliğini hapis çürütmesine razı olur muydunuz?
Müslüman kendisi için istemediğini, müslüman kardeşi için de dinihaber.com istemez. Sustuğunuz her şeyin hesabını vereceksiniz.
Bu vebalde kalmak istemiyorsanız bir an önce resmiyette reşit olma yaşını değiştirmeniz lazım. 15 yaş resit olmak için ideal bir yaş.
Daha önceki problem dini nikaha “dini nikah” demeyip “cinsel istismar” dendiği için yaşandı. Dini nikaha “tecavüzcüsü ile evlenme yasası” denirse siz de tecavüzcüleri serbet bırakanlar olarak ilan edilirsiniz elbette.
Lütfen Allah rızası için dini nikahı kabul edin ve dini nikaha dini nikah deme cesaretini bulun kendinizde.
Önce cesaret. Dinsizlerin cesareti kadar bir Müslümanın cesareti yoksa ağlayalım halimize. Bu mazlumların eşlerinin, çocuklarının, anne-babalarının döktükleri gözyaşlarında boğulmak istemiyorsanız bir an önce kocalarını serbest bırakın.”
Sema Maraşlı

Arkadaşlar merhaba, Şalgam suyu böbrek taşlarını kuma çeviriyor. Tavsiye ederim. Müthiş birşey.

Eğer hasta olmak istemiyorsan;

Beşir Mübeşşir
Eğer hasta olmak istemiyorsan;
Saklanan veya baskılanan heyecan ve duygular gastrit, ülser, bel fıtığı, bel ağrıları gibi hastalıklara yol açar.
Zamanla, duyguların bastırılması kansere dönüşür. Öyleyse, sırlarımızı, hatalarımızı birileriyle paylaşmalıyız! Diyalog, konuşma, kelime çok güçlü birer ilaç ve mükemmel birer terapidir!
Eğer hasta olmak istemiyorsan;
Karar vermelisin…
Kararsız kişi güvensiz, endişe ve ıstırap içinde olur.
Kararsızlık, sorunları, endişeleri ve çatışmaları çoğaltır. İnsanlık tarihi kararlardan oluşur. Karar vermek, diğerlerinin kazanması için vazgeçmeyi ve avantajları kaybetmeyi kesinlikle bilmektir.
Kararsız kişiler mide rahatsızlığı, sinir hastalıkları ve cilt sorunlarının kurbanıdırlar.
Eğer hasta olmak istemiyorsan;
Olduğundan Farklı Yaşama…
Gerçeği saklayan, rol yapan, her zaman mutlu olduğu görüntüsü veren, mükemmel görünmek isteyen kişi tonlarca ağırlığı biriktirmektedir. Ayağı kilden olan bronz bir heykeldir. Aldatıcı görünerek yaşamak kadar sağlık için kötü bir şey yoktur. Kaderleri ilaç, hastane ve acıdır.
Eğer hasta olmak istemiyorsan;
Kabullen…
Reddedicilik ve kendine saygı eksikliği, kendimizi kendimize yabancılaştırır. Kendimizle barışık olmak sağlıklı yaşamın anahtarıdır. Bunu kabul etmeyenler kıskanç, taklitçi, aşırı rekabetçi ve yıkıcı olurlar.
Eleştirileri kabullen. Bu bilgelik, akıllılık ve terapidir.
Eğer hasta olmak istemiyorsan;
Çözümler bul…
Olumsuz kişiler çözüm bulamazlar ve sorunları büyütürler. Üzülmeyi, dedikoduyu ve kötümserliği tercih ederler. Karanlığı kovmak için kibrit yakmalı.
Arı ufacıktır fakat var olan en tatlı şeylerden birisini üretir. Biz ne düşünüyorsak oyuz. Olumsuz düşünce, hastalığa dönüşen negatif enerji üretir.
Eğer hasta olmak istemiyorsan;
Güven…
Güvenmeyen kişi iletişim kuramaz, açık değildir, derin ve sağlam ilişkiler geliştiremez, gerçek arkadaşlıkları nasıl kurabileceğini bilemez. Güven olmadan, bir ilişki de olamaz. Güvensizlik sendeki inancın azlığıdır.
Eğer hasta olmak istemiyorsan;
Hayatı Üzgün Yaşama…
🍃Mizah. Kahkaha. Huzur. Mutluluk. Bunlar sağlığa güç verir ve daha uzun bir yaşam getirir. Mutlu kişi yaşadığı çevresini geliştirir
Hekim Alaattin Attar


Görüntünün olası içeriği: yiyecek

SAFRA KESESİNDEKİ ÇAMUR ve TAŞ İÇİN BİTKİSEL KÜR

Duru Öztürk - Alternatif Tip Sifa Olsun
🔥SAFRA KESESİNDEKİ ÇAMUR ve TAŞ İÇİN BİTKİSEL KÜR🔥
📌Bir su bardağı kaynayan klorsuz suya 5 adet kabuğu az soyulmuş iğde atılır ve kısık ateşte 5 dk. Kaynatılır. Suyu biraz bulanık olacak tir..
Sabahları aç karnına kahvaltıdan yarim saat önce için.
Bu kür 21 gün uygulanır.
📌Bir su bardağı kaynayan klorsuz suya 1 tatlı kaşığı kırkkilit otu atılır ve kısık ateşte 5 dk ..Kaynatılır.
Akşam yemeğinden 2 saat sonra 1 su bardağı içilir.
Ayrıca karahindibağ (radika, çıtlık) otuda safra kesesini temizlemekte oldukça şifalıdır.
Gün-de bir avuç aç karnına yenilmesi tavsiye edilir.
Sürekli antibiyotik kullanımı, safra kesesinde ki çamuru kurutarak sertleştirir ve taşa dönüştürür.
Bu taş kanala düşer ise pankreatit olur .
Pankreas kronik iltihaplanmasıdır.
Bu kürler ile 1 ay sonunda taş eriyerek vücuddan dışarıya atılır.
Safra kesesinde taş olanların sabah-akşam bir yemek kaşığı saf ZEYTİNYAĞI içmeleri faydalıdır.
Öğlen vakti yumurta yememeli bu taş oluşumunu artırır
..limonu küp küp doğrayın akşamdan..zeytinyağla harmanlayın..üzerine tülbent kapatın sabah aç karnına 2 yemek kaşığı tüketin ve 20 gün yapın safra da hiç bişey kalmaz biiznillah doğal kemoterapidir kendileri..bütün kum çamur iltihap taş hepsini eritir atar..ama beslenmenize dikkat etmek zorundasınız.
🔥Bu kürü uygulayın..daha önce uygulayan hanımların ameliyat durumu vardı onlar ameliyatsız kurtuldular ..
Bir de sabahları aç karnına 5 6 adet orta boy ekşi yeşil elmayı yiyin veya katı meyva sikacaginda sıkıp suyunu aç karnına için.. Bu safra taşını yumuşatır eriterek idrar ile atılımını sağlar.
İdrarınız yeşil gelir ise korkmayın taş temizleniyor demektir .
Safra taşını kollesterol yapar..
Yağlı kızartma hamur işi vb hazmı zor gıdaları iyileşme sürecinde yemeyin lütfen.
Tedavinin %50 perhiz % 50 si ise egzersiz ve ilaçları Duzen li kullanmaktır.
🔥BÖBREK TAŞI İÇİN 🔥
🎀: Böbrek taşı için genelde yapılır misvak kürü ama yinede safra taşı içinde önerilmiştir
🎀: Böbrek taşı için : 6 adet misvak / 6 litre suda kaynamaya başladıktan sonra 3 saat kısık ateşte kaynatın.
Mutlaka misvakları içine 2 cm şeklinde kırıp atın. Daha sonra kaynatılmış bu misvaklı suyu üç eşit miktarda bölün. Üç gün içilecek (gün içinde bitirilmelidir).
Sabah namazına kalktığı zaman ki ilk idrarını cam kavanoza alıp dibinde çökelti, tortu varmı bakılacak.
3. günde varsa bu formüle devam edin.
Üç günlük kürdür bu ama böbrek temizlenene kadar devam edebilirsiniz.
Misvak ta gümüş bileşikleri var idrarı dezenfekte ediyor ne varsa döküyor.
Kadın hastalıkları için, idrar yolu iltihabı temizlemek için, mide için ve bağışıklık sistemini kuvvetlendirmek için de yapılabilir.
🔥Önemli Not: Böbrek nakli olanların, Hamile olanların ve bayanların adetli iken bu kürü yapmamaları tavsiye edilir.
Diyaliz hastalarının danışanının gözetimi altında yapmaları gerekmektedir !!!
💧Misvak kürü için diğer bir tarif💧
1 er karış uzunluktaki 5 adet misvak her biri 15 parçaya bölünür 6 lt suda yarıya ininceye kadar kısık ateşte kaynatılır
3 lt kalıncaya kadar
(yaklaşık 6 saat kadar)
ve 1 er litre 3 gün içilir.
ve 3 litre bitirilir bütün kireçlenmeler çözülür.
🌹Bayan Hacamat Güler Sedefçi🌹