1 Şubat 2020 Cumartesi

Kefir ve yoğurt pirobiyetik dirler,barsak filorasini düzenler,hasta olmayı önler, nasıl mı? Okumadan ogrenemeyiz! Kafkasya’da yaşayan insanların uzun ömürlü ve sağlıklı olmalarının nedenlerinden biriside kefir içmeleridir. Kefir bağışıklık sistemini güçlendirerek hastalıkları engeller ve bazı hastalıklara da iyi gelir. Kefirin yararları aşağıda sıralanmıştır. Mikrobik enfeksiyonlara karşı direnci arttırır, Serinletici aromasıyla kronik yorgunluğu giderir, stres azaltır, sakinleştirir ve kolesterolü düşürür, Sinir sistemini güçlendirir, Uykusuzluğu ve sinirsel depresyonu ortadan kaldırır, Damar sertliğini ve kas kasılmalarını önler,


Yüksek tansiyonu düzenler ve dengeler,
Kan bozukluklarını giderir ve kanı temizler,
Karaciğer rahatsızlıklarını iyileştirir,
Cildi güzelleştirir ve parlaklık verir,
Egzema ve benzeri deri hastalıklarına iyi gelir,
Yara ve yanıkların hızla iyileşmesini sağlar,
İdrar yolu iltihaplarını tedavi eder,
Mide ve bağırsak rahatsızlıklarına iyi gelir,
Safra kesesi ve böbrek hastalıklarına iyi gelir,
Sindirim sistemini mükemmel şekilde düzenler,
Sağlıklı diyet için önemlidir, kilo almayı önler.
Bebeklikten ergenliğe kadar; kemiklerin ve dişlerin oluşumu ile sağlıklı dokuların ve kasların gelişimini olumlu etkiler.
Vücudun gelişmesi için gerekli olan vitamin, mineral ve protein desteğini sağlar.
Bağışıklık sistemini güçlendirdiği için mikrobik enfeksiyonlara karşı direnci arttırır.
Aşırı çikolata, şeker ve sakız tüketen çocukların sağlık risklerini azaltır.
Diş çürüklerini önler.
Şekerin özümlenmesini sağlar ve şekeri enerjiye dönüştürür.
İştah açar ve beslenmeye güçlü destek oluşturur.
Asabi hastalıklarda rahatlatıcı görevi görür.
İshale ve kabızlığa karşı etkindir.
Kansızlığı önler ve kan bozukluğunu giderir.Tırnakların sağlıklı kalmasını sağlar.
Görme yeteneğini güçlendirir.
Kesiklerin ve yaraların hızla iyileşmesini sağlar.
Zekâ gelişimine önemli katkı ve zihinsel aktiflik sağlar.
Astım ve Alerjiye karşı direnç oluşturur.
Çocukların büyümesinde doğal koruma ve güvenli Beslenme sağlayan nefis bir süt içeceğidir.
Büyümeye güçlü destek sağlar.
Boy uzamasına ve sağlıklı gelişime yardımcı olur.
Ergenlik dönemine Pozitif etkinlik katar.
Hormon dengesinin kuruluşuna yardımcı olur.
İhtiyaç duyulan enerji için mükemmel destek verir.
Zihinsel ve fiziksel gelişime benzersiz katkı sağlar.
Beyin hücrelerini aktifleştirir ve beyinsel dinamizmi arttırır.
Aşırı şişmanlamaya veya zayıflamaya karşı frenleyici görev üstlenir.
Sindirim sistemini inşa eder ve tam beslenme sağlar.
Sindirim esnasında protein sentezine olumlu yardım eder.
Bağırsak florasını inşa eder.
Böbrek fonksiyonlarını düzenler.
Vitamin ve mineraller arasında işbirlikçi yapısıyla simbiotik çimento görevi görür.
Cilt güzelliğine ve parlaklığına olumlu etkiler yapar.
Ciltteki yağlanmayı ve kepeklenmeyi önler. Saçları kuvvetlendirir.
İç ve dış kanamalarda kanamaları durdurmaya yardımcı olur.
Yanıkların hızlı iyileşmesini sağlar.
Dokuları tamir eder.
Vücudun Sıvı dengesini optimum seviyede tutar.
DNA sentezini ve yenilenmesini olumlu etkiler.
Hücrelerin Oksijen almasında etkili görev üstlenir.
Gençlik döneminin etkin, enerjik ve aktif bir dönem olmasında unutulmaz bir partnerdir.
Gençlik ve dinçlik duygusunun sürekliliğini sağlar.
Yorgunluk ve strese karşı koruyucu bir kalkandır.
Cinsel fonksiyonların devamlılığında aktiflik kazandırır.
Vücudun bütün organlarının uyumlu ve senkronize çalışmasını düzenler.
Kanı temizler, klosterolü dengeler ve yüksek tansiyonu düşürür.
Damar sertliğini ve kalp krizi riskini önler.
Uykusuzluğu giderir. Spor yapanlar için enerji deposudur.
Ferahlatıcı hoş kukusu ve benzersiz tadıyla rahatlık verir, dinlendirir ve gevşetir.
Yemeklerde keyfinize keyif katar.
Hazmı kolaylaştırır.
Diyet yapanlar için en ideal içecektir.
Kilo aldırmaz ve beslenme sentezi oluşturur.
Kemoterapi tedavisi sürerken vücudun güçlü kalmasını ve Beslenmenin devamlılığını sağlar.
Kas kasılmalarını ve krampları önler.
Selülitlere karşı etkindir.
Yağ dokularını çözümleyici fonksiyon içerir.
Sindirim sistemindeki trafiği düzenler.
Birçok hastalığın oluşumunu ilk başlangıçtan itibaren hemen önler.
Başta üreme hormonları östrojen, progesteron, testesteron olmak üzere kortizon, ensülin, trioid, serotonin ve adrenal hormonları üzerine olumlu etkiler yapar.
Mide asitleri ile salgıların düzenli ve verimli üretilmesine katkıda bulunur.
Alkol alanlar açısından kaybolan vitaminlerin geri alımında tam bir takviye sağlar.
Zehirlenmelere karşı kanı temizler.
Vücuda giren siyanürü etkisizleştirir.
Saç dökülmesini azaltır.
Doğum kontrol hapı ve idrar söktürücü ilaç alanlara yardımcı olur.
Antibiyotik ilaçlar vücuttaki tüm vitaminleri ve bakterileri öldürdüğünden; doğal savunma ve savaş ordularını kurarak doğal antibiyotik görevi üstlenir.
Sinir sistemini sürekli reorganize ettiğinden çelik gibi güçlü yapı oluşturarak sakinlik ve rahatlık verir.
Antioksidan özellikleri ile hücre yenilenmesine katkı sağlar.
Menopoz dönemindeki riskleri azaltır.
Aşırı yıpranmayı ve yaşlanmayı yavaşlatır.
Damar sertliğini engeller.
Uzun ve sağlıklı bir ömür trendine yönelik met@bolizmanın mimarıdır. Kemiklerin ve kasların güçlü kalmasına destek sağlar.
Osteoporoz ve Alzheimer hastalığına karşı direnç oluşturur.
prostat ve Bağırsak Kanseri başta olmak üzere birçok kanseri önleyici etkisi olduğu bilinmektedir.
Adale kasılmaları ile felce karşı etkindir.
Ellerdeki titremeler ile bellek zayıflığını ve dikkat azalmasını önler.
Kronik güçsüzlüğe karşı kuvveti arttırır.
Sinir iltihaplarına bağlı olarak el ve ayaklardaki uyuşma ile karıncalanmaları azaltır.
Görme zayıflığını ve katarakt oluşumunu engeller.
Serbest radikallerin, ağır met@llerin ve zehirli Gazların vücuttaki olumsuz etkilerini azaltır.
Kronik depresyona karşı olumlu iyileştirmeler yapar.
Genç yaşlanmayı sistemize eder.
Mutlu bir yaşlılık dönemi için vazgeçilmez doğal bir dosttur.

Her gün sirke tüketmek için 9 sebep ! Sirke Neye İyi Gelir: Sirkenin faydaları saymakla bitmez. Saçlarınızdan cildinize kadar birçok alanda faydası olduğunu biliyor musunuz? Ünlü birçok isim sirkeyi yalnızca salatalarda değil, güzelliklerine katkı sağlaması için de kullanmaktadır. İnsan sağlığına olan faydalarını ve diğer önemli katkılarını öğrenmek için yazımızı mutlaka okuyun. İşte, her gün sirke tüketmek için 9 sebep; 1- Saçlarınızı parlatır: Banyodayken saçlarınızı şampuanladıktan sonra durulamada sirke kullanabilirsiniz. Sirke kullandığınızda saç köklerinizi güçlendirdiğiniz gibi parlamasını da sağlayabilirsiniz. Banyoda sirke ile saçlarınızı durulamak için boş bir şampuan şişesine iki yemek kaşığı kadar sirke koyarak suyla doldurun. Saçlarınıza faydası olabilmesi için her hafta birkaç defa şampuanlamadan sonra sirkeli karışımı kullanabilirsiniz. 2- Cildin pH’ını dengeler:


Doğal elma sirkesi cildinizin pH dengesini sağlar. Cildiniz için tonik yerine doğal elma sirkesini pamuk kullanarak cildinize uygulayabilirsiniz. Bu uygulamayı gece yatmadan önce yüzünüzü yıkadıktan sonra ya da sabahları yüzünüze nemlendirici sürdükten sonra da gerçekleştirebilirsiniz. Sirkeyi hafif bir şekilde yüzünüze kompres yaparak uygulayın ve gece boyunca yüzünüzde kalmasına özen gösterin. Bu sayede ciltteki yaşlanma lekelerini ve sivilceleri yok edebilirsiniz.
3- Diş lekelerini giderir:
Diş sağlığınız için doğal elma sirkesi kullanabilirsiniz. Dişlerinizi elma sirkesiyle fırçalayarak hem dişlerinizi beyazlatabilir hem de sağlıklı olmasını sağlayabilirsiniz.
4- Güneş yanıklarına iyi gelir:
Küvetiniz varsa bir kahve fincanı kadar sirkeyi doldurduğunuz küvete ekleyin ve içinde 10 dakika kadar bekleyin. Bu uygulama ile güneş yanıklarının rahatsızlık yaratan etkilerini yok edebilirsiniz.
5- Kilo vermeye yardımcıdır:
Yarım litre içme suyunun içine iki yemek kaşığı elma sirkesi eklemeniz gerekmektedir. Hazırladığınız bu sirkeli su gün boyu tüketilebilir. Doğal elma sirkesinin içinde bulunan asetik asit her gün alınırsa kilo vermeye katkı sağlamaktadır. Bir araştırma sonucuna göre 12 hafta süreyle asetik asit tüketmek vücut ağırlığında, özellikle bel çevresi ve karın bölgesindeki yağlarla birlikte trigliseritte de azalma görülmüştür.
6- Vücut sistemini düzenler:
İnsan vücudu sürekli olarak dengede kalabilmek için çalışır. Vücudumuzun sağlıklı alkali pH seviyesini sürdürebilmek için doğal elma sirkesi çok önemlidir. Yapılan araştırmalarda asit düzeyindeki yükseklik enerjinin düşmesine ve enfeksiyon etkisinin artmasına yol açar.
7- Detoks etkisi vardır:
Vücut pH’ının dengelenmesine katkıda bulunan doğal elma sirkesi, aynı zamanda vücudun toksinlerden arınmasını da sağlamaktadır. Elma sirkesinin kardiyovasküler dolaşımı uyardığı ve karaciğerin toksinlerden arınmasını sağladığı bilinmektedir.
8- Lenfatik sistem için faydalıdır:
Sirkenin mukusun vücuttan atılmasını ve lenf düğümlerinin temizlenmesini sağladığı belirlenmiştir. Bu konuda yapılan araştırmalarda doğal elma sirkesinin tıkanıklığı ve mukusu azalttığı ve alerjiye iyi geldiği görülmüştür. Alerjinin etkileri azaldığında sinüs enfeksiyonları, baş ve boğaz ağrıları gibi semptomlar da azalmaktadır.
9- Evdeki zehir etkisini yok eder:
Ev temizliğinde eşyalarınızı temizlerken sirkeli su kullanmak, kimyasal temizlik maddelerinin kullanımını da ortadan kaldırır. Elma sirkesi ile banyo ve tuvaletlerinizi de temizleyebilirsiniz. Bunun yanı sıra bulaşık makinenizde deterjan yerine de kullanma imkanına sahipsiniz. Bir bardak suyun içine yarım bardak kadar sirke katın ve bununla diğer elektrikli mutfak aletlerinizi, aynalarınızı, pencerelerinizi ve aklınıza gelen bir çok yeri temizleyebilirsiniz.

Tüm duâlari içine alan duâ: اللهم انى اسءلك من كل خير ما سءلك نبيك محمد صلى الله عليه وسلم ونستعيذ بك من كل شر ما استعاذك نبيك محمد صلى الله عليه وسلم وانت المستعان وعليك البلاغ لا حول ولا قوة الا بالله العلى العظيم

Görüntünün olası içeriği: şunu diyen bir yazı 'Cibrîl-i Emîn yeryüzüne inerek Resûlüllah Efendimiz'e geldi ve "Ya Muhammed!" dedi Rabbin sana selâm ediyor ve buyuruyor ki: Çocuğuna öğreten kimse on bin defa (nâfile) haccetmiş gibi olur. Aynı zamanda on bin ömre haccı yapmış sayılır. On bin (Hz. İsmâil soyundan) köle hürriyetine kavuşturmuş gibi olur. On bin defa girmiş pâyesine ulaşmış sayılır. On bin müslümânı yedirmiş olur. bin müslümanı giydirmiş sayılır. olur; kalkıncaya kadar onun yakınlığı devam eder. Terâzisi ağır gelir Sırât'ı şimşek hızıyla geçer. Arzu ettiği kerâmetlerin üstününe erişinceye kadar Kur' ondan ayrılmaz."'

Çin Kur'an'a ve müslümanlara yaptığının cezasını çekiyor! Resimde foseptik logarindan çıkarılan Kur'an'ı Kerim ler görülüyor!

Çin Kur'an'a ve müslümanlara yaptığının cezasını çekiyor!
Resimde foseptik logarindan çıkarılan Kur'an'ı Kerim ler görülüyor!
Ya diğerleri sessiz kalanlarda aynı cezayı ,kaderi paylaşmak,kurunun yanında yaşlarda yanmak zorunda,!
Korana Türkiye yede sıçradı, Adana'da bir şehir hastahanesi garantinaya alındı!

Senden daha iyi hizmet edecek olan varsa, makamını ona ver. İşte vatanseverlik budur!...…. ks.

CORONA VİRÜSÜNÜ HİSAR HOSPİTAL FARKIYLA ÖĞRENELİM İlk olarak 1960’lı yıllarda görülmeye başlayan Corona Virüs’ün, Çin’in Hubei Eyaleti Wuhan Şehrinde ortaya çıkması nedeniyle, hastalık oldukça merak edilir bir konu oldu. Akciğer hastalığına neden olabilen ve tedavi edilmediğinde ağır akut solunum yolu yetersizliği sendromu gibi hastalıklara yol açan Corona virüsü hakkında Hisar Hospital Intercontinental Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Dr. Ramazan Gözüküçük bilgi verdi.

Corona virüsü nedir?
Corona virüsler, çoğu insanın hayatının bir anında karşılaştığı virüslerdir. İnsan corona virüsleri genellikle hafif ve orta şiddette üst solunum yolu hastalıklarına neden olur. Corona virüslerin alfa, beta ve gama olarak bilinen üç alt grubu vardır; ayrıca delta corona virüsleri denilen dördüncü yeni bir grup vardır; SARS-CoV. İnsan corona virüsleri ilk olarak 1960’ların ortasında tespit edilmiştir. 2020’ye kadar sadece Suudi Arabistan, Katar ve Ürdün’de görülen virüs 3 kişinin ölümüne neden olmuştu.
Corona virüsü solum yollarını hedef alıyor
Coronavirüsler (CoV), hafif düzeyli soğuk algınlığından, şiddetli solunum sıkıntısına kadar farklı tablolara neden olan büyük bir virüs ailesidir. Orta Doğu solunum sendromu (MERS), 2012 yılında Suudi Arabistan’da ilk kez tanımlanan yeni bir korona virüsün (Orta Doğu solunum sendromu koronavirüs veya MERS CoV) neden olduğu viral bir solunum hastalığıdır.
Nasıl bulaşır?
Corona virüsler birçok farklı canlıda hastalıklara neden olabilir. Ancak, SARS-CoV insanlar ve maymunlar, Himalaya misk kedisi, rakun köpeği, kedi, köpek ve kemirgenler gibi hayvanlara bulaşabilir. Kış aylarında daha çok görülen bu virüs; özellikle solunum yolları, karaciğer, mide, barsak ve sinir sistemini etkileyebilir. Grip gibi kolayca, öksürme ve hapşırma ile havaya saçılan virüslerin alınması, enfekte materyale dokunulmasının ardından ağız ve buruna temas sonucunda bulaşabilir.
Özellikle hayvanlardan geçebiliyor
Virüsün insanlara hayvanlardan( develer, yarasalar) bulaştığı düşünülmektedir. Özellikle deve eti ve sütüyle bulaşma ön plandadır. Hasta insanlardan diğerlerine enfekte kişiyle aynı ortamda yaşamak veya bakımını yapmak gibi yakın temasla bulaşır. Mikroplarla kirlenmiş yüzey ve eşyalarla temas etmiş ellerle ağız, burun ve gözlere dokunmakla; hapşırma, öksürme ve konuşma esnasında havaya atılan damlacıkların solunum yoluyla alınmasıyla virüs insanlara geçer.
Belirtileri nelerdir ve tanısı nasıl konulur?
Çoğunlukla üst solunum yolu hastalıkları belirtileri olan burun akıntısı, öksürük, boğaz ağrısı ve ateş olabilir. Bu virüsler bazen zatürre gibi alt solunum yolu hastalıklarına yol açabilir. Bu durum, kalp-akciğer hastalığı, bağışıklık sistemleri yetersizliği veya yaşlı olan kişilerde daha sık görülür. Klinik belirtiler hafif olduğundan laboratuvar testleri genellikle çok sık kullanılmaz. Ancak gerektiğinde serolojik tetkikler ve polimeraz zincir reaksiyonu (PCR) gibi laboratuvar testleri kullanılabilir.
Ateş, ishal ve kusma varsa dikkat!
MERS-CoV’a maruziyetten semptomların başlamasına kadar olan süre (inkübasyon süresi) 2-14 gündür. MERS-CoV enfeksiyonu teyit edilmiş birçok insanda ateş, öksürük, nefes darlığı semptomlarıyla, ciddi akut solunum hastalığı ortaya çıkar. Bazı hastalarda ishal, bulantı, kusma şeklinde sindirim sistemi bulguları da tabloya eşlik eder. Birçok hastada zatürre ve böbrek yetmezliği gibi ciddi komplikasyonlar gelişir ve bu hastaların yaklaşık % 30’u ölür. Ölenlerin çoğunda altta yatan başka tıbbi problemler (şeker, kanser, kronik akciğer, kalp ve böbrek hastalıkları gibi) vardır. Bazı enfekte insanlarda, semptomlar soğuk algınlığı belirtileri gibi hafiftir veya hiç belirti yoktur ve bunlar genellikle iyileşirler.
Özetle Hastalığın Belirtileri;
Ateş
Öksürük
Nefes darlığı
İshal
Bulantı – Kusma
Nasıl tedavi edilir?
Corona virüs hastalığı olan çoğu kişide hafif seyirli olduğundan ilaç tedavisine gerek kalmadan iyileşir. Ancak, bazı belirtileri azaltmak ve hastayı rahatlatmak için ağrı kesici-ateş düşürücüler, öksürük ilaçları ile bol sıvı desteği ve istirahat önerilir. Ek hastalığı ve durumu ağır olanların hastanede yatarak tedavileri gerekebilir.
Corona virüsünden korunmak için mutlaka bu önlemleri alın
Enfeksiyonun yayılmasını önlemek için standart öneriler arasında düzenli el yıkama, öksürme ve hapşırma sırasında ağız ve burnun kapatılması, et ve yumurtaların iyice pişirilmesi yer alır. Öksürme ve hapşırma gibi solunum yolu rahatsızlığı belirtileri gösteren kişilerle yakın temastan kaçınmalıyız.
Şu an MERS-CoV enfeksiyonuna karşı aşı yoktur.
Coronovirüs dahil tüm solunum yolu hastalıklarından korunabilmek için aşağıdaki önlemlerin düzenli olarak uygulanması önerilmektedir:
Ellerinizi sık sık, 20 saniye süreyle su ve sabunla yıkayın ve küçük çocukların da aynı şekilde yıkamasını sağlayın. Su ve sabun bulunamıyorsa, alkol bazlı bir el dezenfektanı kullanın.
Öksürürken veya hapşırırken ağzınızı ve burnunuzu kağıt mendille kapatın, ardından mendili mutlaka çöpe atın.
Kirli ellerle ağzınıza, burnunuza ve gözlerinize dokunmayın.
Hastalarla aynı kaptan yemek yemek, aynı bardağı paylaşmak veya öpüşmek gibi kişisel temastan kaçının.
Kapı kolları ve oyuncaklar gibi sık dokunulan yüzeyleri temizleyin ve dezenfekte edin.
Dünya Sağlık Örgütü, riskli bölgelere seyahat eden herkesi, çiftlikler, pazarlar, ahırlar ve hayvanların bulunduğu diğer yerleri ziyaret ederken genel hijyen kurallarına uymaları, hayvanlarla temas öncesi ve sonrası düzenli olarak ellerini yıkamaları, hasta hayvanlarla temastan kaçınmaları, çiğ ya da iyi pişmemiş hayvan ürünlerini tüketmemeleri konusunda uyarmaktadır.
Ayrıca DSÖ (Dünya Sağlık Örgütü) aşağıdaki ilave önlemleri tavsiye etmektedir:
Develerle temastan kaçının,
Çiğ deve sütü ve deve idrarı içmekten kaçının,
İyi pişmemiş et özellikle de deve eti yemeyin.
{Hisar Hospital Intercontinental Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Dr. Ramazan Gözüküçük}

H.Ş : Kul abdestli olarak uyursa rûhu arşa yükseltilir, rüyası doğru çıkar.

Hasan Bozkurt .. Şanlı Peygamberimiz sav. Buyuruyor : Kul abdestli olarak uyursa rûhu arşa yükseltilir, rüyası doğru çıkar. Eğer abdestli uyumazsa rûhu bu mertebeye ulaşamaz, rüyasında gördükleri karışık olup doğru çıkmaz.”..“Her kim abdestli olarak uyursa, yatağı ona mescid (gibi), uykusu sabahlayıncaya kadar namaz (kılmış gibi) olur…” .fazilettakvimi.