7 Şubat 2020 Cuma

İmam-ı Gazâlî, insanın ruhunun cismi suretinde olduğunu ve güzelliğinin sonsuz bulunduğunu söylemiştir. Ehl-i Sünnet ve’l-Cemâat’e göre insan, ruh ve cismin tümüdür. Yâni insan, hem ruh ve hem de cesedle insandır. Bunun için insan öldükten sonra her ikisiyle dirileceği gibi sevab ve ikab, mükâfat ve mücâzat da her ikisinedir. Aynı zamanda insanın en şerefli parçası ruhudur, kalbi de ona bağlıdır. Keşif erbabı, ruhun parçalanmayı kabul etmeyen lâtif bir cevher olup emr-i Rabbânî’den olduğunu söylemişlerdir. Ruhlar, ulvî -yüksek- ve süfli -alçak- olmak üzere ikiye ayrılır, insan ve meleklerin ruhu ulvî, cinn ve şeytanların ruhu süflidir. Hayvanların ve bitkilerin ruhları ise, kendi tabiatlerinden gelir ve yine tabiatlerine döner.

SÜFYAN

AKP ye oy verenler dünyası için ahiretini satmış MÜFLİS lerdir.
SÜFYAN aldandığını iddia edip her zaman halkını aldatandır.

El ve ayakta çat varsa EBEGÖMECİ bir dolu avuc iki bardak suda 10 dakika kaynatın el ve ayakları bu suya koyun ve 15 dakika bu suda bekletin.


Tehran Turqutlu

Kaşıntı ve ekzema varsa iki tepeleme kaşık beyaz dut kurusun bir bardak suda 12 dakika kaynatın ve dutun kendisin sulu sulu direk ekzemalı bölgeye bolca sürün ve bezle sarın.2 saat ötdükde sonra açın.
Günde iki defa hazırlayıp uyğulayın

Zencefil zerdeçal tarçın çörekotu kimyon karabiber nane kekik birer yemek kaşığı(çekilmiş,toz olarak) aldığı kadar balla macun yapıyorum öksürük bademcik, üst solunum yolları,ve sindirim sistemi hastalıklarımide yanması ekşimesi ve reflü kabızlık vs, da çok istifade ediyorum Geçinceye kadar,birer tatlı kaşığı devam ediyoruz!!!

(Sünnete uygun) ezan okunurken konuşmak ölürken lisanın tutulmasına sebep olur.
Ilim Irfan Sofrası
BU İŞİN HELALİ OLMAZ LAKİN ZAMANE MÜSLÜMANLAR MİNAREYE BÖYLE KILIF BULUYORLAR
Ilim Irfan Sofrası
Namaz İlla namaz namaz olmassa Müslüman insan ölü gibidir Her şeyin başı namazdır Namaz kılmayan bir insan cinlerin ve sufliyatın saldırılarını açıktır korumasızdır namaz kılan bir insan Cenabı Hak tarafından koruma altına alınmıştır Onun için namazlarımızı kılalım kardeşlerim

Dr. Aidin Salih hanım diyor ki; *- Erzakınızı Kur'an okunan yere koyun!* Suya *şifâ ayetleri okuyup için,* Kur'an okuyun! *Alın size doğal antibiyotik; canlı hücr

Fotoğraf açıklaması yok.Dr. Aidin Salih hanım diyor ki;
*- Erzakınızı Kur'an okunan yere koyun!*
Suya *şifâ ayetleri okuyup için,*
Kur'an okuyun!
*Alın size doğal antibiyotik; canlı hücreli, anne nefesi değmiş gibi.*
Çünkü kişi *îmân gücünü yükselttikçe, manevî mizacı*
tüm hücrelerine *galip olmaya başlar.*
*Manevî hâliniz güçlendikçe;*
• geçmişiniz,
• sıkıntılarınız,
• bunalımlarınız *siliniyor.*
* Kaygılarınıza,
* vesveselerinize takılıp kaldıkça
*ya da*
*"O niye öyle dedi?"*
*"Bu niye böyle yaptı?*
diye düşündükçe,
*farkında olmasak da önce Ruhumuz, sonrasında da bedenimiz ve beynimiz hasta oluyor.*
Bu sebebledir ki, *biz davamızda yol alamıyoruz.*
Bırakalım davayı, *ailemizde dâhi huzuru bulamıyoruz.*
*Herkes,* şekerleme tüketir gibi *Antidepresan tüketir hâle gelmiş.*
Neden?
*Mevlâmız ile aramızı açtığımızdan,*
*Duâ etmeyi unuttuğumuzdan,*
*Mevlâmıza dertlenmeyi bilmediğimizden,*
*Tevbemizi azalttığımızdan...*
Sadece ama sadece bir *Besmele'nin manevî gücünü yazsak sayfalar yetmez...*
Hangimiz *avuçlarımızın içine duâlar, Felâk-Nas'lar okuyup bedenimizi mesh ediyoruz?*
Bunu *çocuklarımıza da yapıyor muyuz?*
Biz *manevî huzurumuzu kaybettiğimiz an, ruh ve beden sağlığımızı da kaybetmeye başladık, kardeşler...*
Bakın, bunu misallendirmek istiyorum.
*Hz. Yakub (as) Yusuf'unu kaybettiğinde ne yaptı?*
• Kaygılandı,
• vesveselendi,
• buhranlara düçar oldu...
Streslendi, düşüne düşüne, ağlaya ağlaya sonunda bu hâller onu hasta etti ve gözleri görmez oldu!..
*Ama ne zaman* vazgeçti,
*manevî unsurunu kuvvetlendirdi,*
*Allah (cc)'a tam bir teslimiyet gösterdi,*
*işte o zaman* Allah (cc) *Yusuf'unu ona geri verdi.*
*Kaygısı çok iken,* evinin yakınındaki Kenan kuyusundaki Yusuf'unu görmüyor, hissetmiyordu.
*Kaygılarını atınca,* 10 günlük mesafeden *Yusuf'unun kokusunu almaya* başladı.
SubhanAllah!..
Biz de bu misalden *çok nasihat çıkarmalıyız,* kardeşlerim...
İçine düştüğümüz buhranlardan dolayı;
* sağlıklı düşünemiyor, neticesinde de
* sağlıklı kararlar alamıyor ve
son olarak da ruh ve beden sağlığımızı kaybediyoruz.
Sonrasında;
*Antidepresan Ağına* düşüyor, kendi ellerimizle kendimizi delirtiyoruz...
Oysa Allah (cc),
*bize bir susam tanesini bile şifa olsun diye göndermedi mi?*
*NEDEN Yahudi'nin KORTİZON ilâcına inandık da İslâm'ın her derde devâ ÇÖREKOTUnu şifadan saymadık?!..*
Biz, iyileşmek için şifâyı temiz yollardan aramadık ki!..
Keyfimize göre, *"zarurettir, zarurettir"* dedik ve her türlü şeyi nefsimize helâl saydık.
Oysa Allah (cc),
*Haram kıldığı hiçbir şeyin içine şifâ koymamıştır.*
Gelin, evvelâ manevî olarak İslâm mizacımızı kuvvetlendirelim!
Size *en tatlı reçeteyi yazıyorum;*
• Vaktinde kılınan namaz,
• Allah'a yalvarırcasına okunan bir cüz Kur'an,
• İçine Kur'an'dan duâ okunup içilen bir bardak su,
• Gözyaşlarıyla ıslanmış bir seccade ve elbise;
Emiin olun ki, *ruh ve beden sağlığınız için en şifâlı* ilâçtır.
Hem de *hiç yan etkisi ve komplikasyonu yok.*
Allahümme salli alâ Seyyidinâ ve Nebiyyinâ Muhammed.

HZ ALİ R.A. RABBİM ŞEFAATLERÎNE NAİL EYLESİN.

Görüntünün olası içeriği: şunu diyen bir yazı 'Ne güzel demiş Hz.Ali Ey benim gibi nefis taşıyan dostlarım. Dikkat edin! Dünya arkasını dönmüş gidiyor; ahiret yüzünü çevirmiş bize doğru geliyor. İkisinin de taliplileri var. Siz ahiret insanı olmaya bakın; unutmayın, bugün amel var hesap yok, yarın da hesap var amel yok. Rabbim affına merhametine, bereketine ve en sonunda cennetine nail olan kullarından eylesin... Cumanız mübarek olsun'

🌷🕋HACER-ÜL ESVED TAŞI🕋🌷 Hacer-ül Esved Siyah taş demektir. Siyah parlak bir taştır . Dünyaya ilk indirildiğinde sütten daha beyazdı fakat insanların Günahları onu kararttı. Hacer-ül Esved Taşı Cennetten indirilmiştir. Hz İbrahim Kabeyi ilk inşaaettiginde Tavaf başlama yeri belli olsun diye oğlu ismaile Taş getirmesini söyler. Oğlu İsmail asm ise Kâbe'nin yanında bulunan Ebu kubeys dağından ( şuan üstünde kocaman kralın sarayı var ) Allah'ın önceden meleklerine koydurttuğu bembeyaz taşı bulur ve getirir. Tavaf başlama yönüne yerleştirilir.

Peygamber efendimiz hacer-ül Esvedi öpmüş ve orada ağlamıştır bunu gören sahabeler niye ağladığını sormuş, Peygamber efendimiz ise " Burası ağlanılacak yerdir ." Demiş ve orda dua etmiş ve edilen duaların kabul olacağının haberini vermiştir. Hacer-ül Esved'in için Hakem olayı gerçekleşmiştir. ( Kâbe hakemliği iseMekke’deki bir kadın, Kâbe Hareminde buhurdanlıkta Öd ağacı yaktığı sırada, buhurdanlıktan sıçrayan bir kıvılcımdan Kabe’nin kat kat olan örtüsü tutuşup tamamı ile yanmış, bu yüzden duvarlar da her taraftan gevşeyip çatlamıştı. Zaman, zaman sahilden gelen sel baskınları ile de Kabe’nin tabanı ve duvarları da iyice yıkılmıştır. Ve tekrar inşa ettiklerinde hacer-ül Esvedi kim koyacak kavgası çıkmıştır.Kureyşiler, bu durumda dört veya beş gece beklediler. Sonrasında Kureyşin yaşlılarından Ebu Ümeyye b. Mugire bir teklifte bulundu; Teklifine göre, mescidin kapısından giren ilk kişi bu taşı koymak için hakem olacaktı. Bütün kavmin büyükleri bu teklifi kabul ettiler.
Tam bu sırada peygamberimiz içeri girdi, bütün Kureyşliler el çırparak El-Emin olan Sevgili Peygamberimizin hakemliğine razı olduklarını belirttiler.
Allah Rasulü’de cübbesini çıkardı, yere serdi, Hacerülesved‘i cübbenin üzerine koydu. Hz. Peygamberimiz de hakemlik yaparken bütün kabilelerden birer kişi alarak onu konulacak yere getirttikten sonra mübarek elleriyle taşı kaldırdı ve yerine koydu. Böylece çok ciddi bir ihtilaf önlendi.)
Peygamber efendimiz Hacer-ül Esvedi öpenin ve dokunanın günahların affedileceğini söylemiştir. Ve kıyamette bizlerin Hacca ve umreye gittiğimize şahitlik yapacaktır. Ona selam veren herkesi kayıt etmektedir.
Fotoğraf açıklaması yok.