7 Temmuz 2020 Salı

Dünyanın en pahalı şeyi ah ALMAKTIR. Dünya'da öde öde bitiremezsin. Birazıda ahirete kalır.

Namazdan Sonra,”LEKAD CÂEKÜM...” (S. Tevbe:128-129) okuyan, belâlardan korunur. Ona o gün ölüm gelmez. Bir zât devam etmiş; “Okumayı bırak, bize gel” denilmiş.

Fotoğraf açıklaması yok.

KABİL HABİLİ ÖLDÜRMEDEN ÖNCE DAĞDAKİ HAYVANLAR, HAVADAKİ KUŞLAR İNSANLARDAN KAÇMAZLARDI. SONRA UZAKLAŞTILAR.

 Sual: Kurbanlık hayvanın, satışı anında fiyatı belirlenmeyip kesilip eti tartılarak et miktarına göre bedelinin ödenmesi kararlaştırılırsa caiz olur mu? ..........Cevap: Eğer muayyen, belirli bir hayvan üzerine pazarlık yapılıp satın alan kişi hayvanı kabz ederse (alıp götürürse) satılan hayvanın satış anında fiyatı bilinmediğinden "bey-i fasit olur. (Dürer. 2-169) ..Bey-i fasit, satıcının izniyle müşteri kabz ettiğinde (teslim aldığında) müşterinin mülkü olur. Lakin temiz olmayan, haram bir mülkiyet olur. Yemesi helal olmaz. Hem satana hem de alana bu akdi bozmak vacip olur. (Dürru'I-Muhtar - Reddi'l-Muhtar. 5-89/90) ..Bey-i fasit mülkiyet ifade ettiği için bu kurban caiz olur. (Fetava-i Hindiye, 5-302) ..Ancak böyle bir kurban, sevap elde etmeye uğraşırken günah işlemeye sebep olup fesadı izale etmeden yenmesi bile helal olmadığına göre, buna ne derece caiz denebilir? O halde bu şekilde kurban alıp kesmemelidir. Eğer pazarlıkta hayvan muayyen (belirtilmiş) olmazsa veya muayyen olsa bile müşteri hayvanı kabz etmezse o zaman satılan, mevcut olmayan et olduğundan bey-i batıl olup hiçbir şekilde caiz olmaz. Çünkü canlı hayvanın etini, derisini satmak batıldır. (Dürru'I-Muhtar, 5-63 - Dürerü'l-Hükkam tl Şerhi Mecelleti'l-Ahkam 1-326/327)
Eğer, "Pazarlık muayyen hayvan üzerine yapılırsa müşteri kabz etmese de bey-i fasit olur, batıl olmaz. Çünkü et değil, hayvan satılmıştır" denirse, deriz ki; bey-i fasit olduğunu kabul etsek dahi bey-i fasitte müşteri malı kabz edip teslim almazsa mülkiyet ifade etmez. Binae¬naleyh batıldan farkı kalmayıp asla caiz olmaz. Kesildikten sonra müşterinin malı olmuş olur.
Bey-i fasit ile bey-i batılın farklı olması Hanefi mezhebine göredir. Diğer üç mezhebe göre bey-i fasit de batıl hükmündedir. İkisi de aynı şeydir. (Kitabü'I-Fıkh ale'I-Mezahibi'l-Erbaa, 2/224)

İmam-ı Rabbânî K.S. Mektûbât’ında: “Âhir zamanda en tesirli silâh; lisân, kalem ve kelâmdır.” Demiştir.

.........Namazdan Sonra,”LEKAD CÂEKÜM...” (S. Tevbe:128-129) okuyan, belâlardan korunur. Ona o gün ölüm gelmez. Bir zât devam etmiş; “Okumayı bırak, bize gel” denilmiş.

Görün bakın tavuk nasıl temizleniyor

Doğu Türkistanlı bu çocuğa ses ver insanlık! Milyonlarca Doğu Türkistanl...

NİKÂHA TEŞVİK HAKKINDA HADİS-İ ŞERİFLER H.Ş. "Ey Gençler! Sizden evlenmeye gücü yeten hemen evlensin. Çünkü evlenmek gözü ve âzâları haramdan korur. Evlenmeye gücü yetmeyen de oruç tutsun; zîrâ, oruç şehveti kırar. (Kenzûl Ummal 44408)".

Görüntünün olası içeriği: bir veya daha fazla kişi
Ilim Irfan Sofrası


H.Ş. "Nikâh sünnetimdir. Benim sünnetimi işlemeyen benden değildir. Evleniniz ve çoğalınız. Zirâ ben kıyâmet günü diğer ümmetlere sizin çokluğunuzla sevinirim. (K. Ummal 44407).

H.Ş.:"Dört şey peygamberlerin sünnetindendir:

Güzel koku sürmek, evlenmek, misvâk kullanmak, hayâ (utanmak)... (İhyâ-ı Ulûm 2/141).

H.Ş.: "Kul evlendiği zaman, dininin yarısı tamamlanmıştır. Diğer yarısı hakkında Allah'tan korksun". (K. Ummal 44403).


H.Ş.: "Nikâhlanın, zirâ kadınlar malları (rızıkları) ile gelirler" (K. Ummal 44467).

H.Ş.: Fakirlik korkusu ile evlenmeyi terk eden bizden değildir (K. Ummal 44460).

H.Ş. "Oğullarınızı ve kızlarınızı evlendiriniz" (K. Ummal 44523).

H.Ş.: Kimin üç kızı olur da, bunlara sabrederse ve varlığından onlara giydirirse, ona, ateşten (koruyucu bir) perde olur (Ebûl Müfred).

H.Ş.: "Tevrat'ta yazılmıştır: Kimin kızı on iki yaşına geldikten sonra onu münasip biriyle evlendirmekten kaçınırsa, o kıza isâbet eden günâha ortaktır" (K. Ummal 45412).

H.Ş. "Evlinin kıldığı iki rek'at namaz, bekârın kıldığı seksen iki rek'at namazdan faziletlidir" (K. Ummal 44446).

H.Ş.: "İffetini korumak niyetiyle evlenen kişiye yardımda bulunmak, Allah üzerine bir haktır" (K. Ummal 44443).

H.Ş. "Bir kişi gençliğinde evlenirse şeytan "Eyvaah bu genç kendini benden korudu" diye üzülerek bağırır" (K. Ummal 44441).


H.Ş.: "Allah için evlenip, Allah için evlendiren, Allah'ın dostluğunu kazanır" (İhya 2/62).

H.Ş.: Kişinin ibadeti evlenmekle kemâl bulur (İhya 2/163).

H.Ş.: "Ömür boyu bekâr kalmaya kararlı olan bizden değildir" (K. Ummal 44414).

H.Ş..: "Sizin şerlileriniz, bekâr olanlarınızdır. Ölülerinizin rezîl olanları da bekâr olarak ölenlerdir" (K. Ummal 44455).

H.Ş. "Miskindir, miskindir, miskindir; evlenmeye gücü yettiği halde bekâr yaşayan kimse miskindir" (K. Ummal 44455).

H.Ş.: "Yâ Ebâ Hüreyre, evlen! Bekâr olarak ölme! Zirâ bekârların çoğu cehennemliktir (K. Ummal 45600).

* Efendimiz sual ettiler:

- Yâ İkâf, evli misin?

- Hayır yâ Resûlallah.

- Evlenmeye gücün yeter mi?

- Evet yâ Resûlallah.

- Öyleyse Hıristiyan râhibi olmak arzusunda isen evlenme. Eğer bizden olmayı istiyorsan, bizim evlendiğimiz gibi sen de evlen. Zira şeytan iyileri kandırmada kadından daha iyi silah bulamaz. Bu tuzaktan ancak evliler kurtulur (K. Ummal 45609).

* Eshâb-ı Kirâmdan bâzıları ibâdetle nefsini körletmek, Allah'a yaklaşmak için Resûlü Ekrem Efendimizden bekâr kalmak için izin istemişler, Efendimiz izin vermemiştir.

* Osman bin Maz'un R.A. "Eğer Rasû-lüllah, bize izin verseydi, hepimiz evlenmeyi engelleyen tedbirlere başvurmaktan kaçınmazdık" demiştir (Fethurrabbânî 16/142).

H.Ş.: (Evli için) en hayırlı kadın, geçimi en kolay (masrafı az olan)dır. (Muhtar)