27 Aralık 2020 Pazar

Dinimize hizmet, mıknatıs gibidir Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki: İhlâsı olanlar, dine hizmet eder. Zira dine hizmet bir mıknatıstır, kalbinde cevheri olan, bu mıknatısa yakalanır. İhlâssız olan, saman çöpü gibidir. Başka yerde başka işler yapar veya hizmet ederken, başka yere gider. Çünkü bu mıknatıs onları çekemez. Onun için, ihlâslı kimseler var oldukça dine hizmet devam eder. Bu hizmetlerin yapısında bir eksiklik yoktur. Dolayısıyla kalbdeki cevheri muhafaza edip hizmetlere iştirak etmek bize bırakılmıştır. Eğer bizim cevherimiz, yani ihlâsımız bozulursa, saman çöpü oluruz ve düşeriz. Onun için hizmetlerin devamı, bizim ihlâsımızın varlığına ve devamına bağlıdır.

 


Kalbdeki bu cevheri korumak için hırs ve tamahı bir kenara bırakmalıdır. Allahü teâlânın takdir ettiği rızık, dünyanın öbür ucunda olsa da geliyor, farkında değiliz. Allahü teâlâ, kim bilir hangi denizlerden bulutlar kaldırıyor, tepemize kadar getiriyor, yağmur yağdırıyor, toprağa da bitki verme hassasını veriyor. Buğdayı biz mi yetiştirdik? Bulutu biz mi getirdik? Üç paralık bir gelir için endişeye kapılıyoruz. Cenab-ı Hak toprağı kurutsa, yağmuru yağdırmasa, milyonlarımız olsa ne faydası olur? Allahü teâlâ toprağa ekini yetiştirme özelliğini vermemiş olsa, para ne işe yarar?
Allahü teâlâ, bütün mahlûkatını her an bol rızıkla rızıklandırmaktadır. Önce hava, oksijen vermektedir. Cenab-ı Hak oksijeni alsa, ne yaparız? Havanın vasfını değiştirse, ne iş yapabiliriz? Hangi gücümüz var? İçimizdeki kan damarlarını, içimizde dolaşan alyuvarları bir an çalıştırmasa veya damarlarımızdan herhangi biri tıkansa, vücudumuz felç olur, her şey biter. Şuurumuzun, bilgimizin dışında, o kadar çok servete sahip iken, üç kuruşluk bir dünya için mi endişeye kapılıyoruz? Yazık! Kalbdeki ihlâs cevherini, şu üç kuruşluk dünya için elden kaçırmayalım.
Kalbinde cevher olanları aramak, bulmak zorundayız. Çeşitli vasıtalarla bu mıknatısı, yani Ehl-i sünnet kitaplarını mümkün olduğunca çok gezdirmemiz lazım ki kalbinde cevheri olanlar yakalansınlar. Evet, kalbinde cevheri vardır, ama Amerika’da, Almanya’da veya Afrika’dadır, bir el beklemektedir. Dünyanın her yerine ulaşmak lazımdır. Aksi hâlde, vebali büyüktür.

Müslümanım diyen bir hanımefendinin kendisi ve ailesiyle beraber fotoğrafını sosyal medyada teşhir etmesine üzülüyorum..

 

20s 




Sabah haberlerde Türkiye'deki Hristiyanların çam ağacı ve çeşitli süslerlerle, yılbaşı ve Noel dini bayramlarına kutlamalarına hazırlandıklarından bahsetti..
Aklıma "yılbaşı dini bayram değildir" deyip aynı adetlerle kutlama yapan "müslümanlar" geldi de üzüldüm yine..

Ünlü yemek eleştirmeni Vedat Milor diyor ki. Midye o kadar pis ki PİL kemirseniz daha iyi....

 



Çok şey bilmek insanı kurtarmaz. Şeytan da alimdi. İlmi vardı ama ihlas yoktu. Selmanı Farisi (ra) Şeytan mükemmel ilme sahipti, Melaikei kiramların hocasıydı ama akıbeti malüm..! İnsan ölünce Ruhu Berzâh Âlemine götürülecek ve kıyamete kadar Ruh orada hakettiği üzere ya cennet bahçelerinden bir bahçede ya da cehennem çukurlarından bir çukurda yaşam sürecek.

 

14s 






















13s 
Herkese Açık ile paylaşılıyor
Herkese Açık
Görüntünün olası içeriği: oturan insanlar, ateş ve gece
İnsan ölünce Ruhu Berzâh Âlemine götürülecek ve kıyamete kadar Ruh orada hakettiği üzere ya cennet bahçelerinden bir bahçede ya da cehennem çukurlarından bir çukurda yaşam sürecek.
Bu arada dünyada kıyamet kopacak ve yeniden yaradılış için Ruhlar tekrar dünyaya getirilecek. Ruhlar yeniden yaratılmış bedenlere üflenerek Mahşer yerindeki Mahkeme-i Kübra'ya götürülecek.
Ve Hesap görülünce demek ki herkesin nereye gideceği tam olarak kendilerine bildirilmeyecek ki, Cehennem üzerinde kurulu olan Sırat köprüsünden teker teker geçiş başlayacak. Köprüden düşen cehenneme düşecek, karşıya geçen ise Cennete çıkacak.
Şimdi...
İnsanlar o anda Ruh meal Ceset dünyada bulunduklarına göre, ya Miraç bahsindeki gibi Ruh meal Ceset bazı bineklerle mi Cennet veya Cehenneme götürülecekler, yoksa Stargate misali o Âlemlere bir Kapı mı açılacak ve insan Ruh meal Ceset bu geçişlerden mi ( köprüden) geçecek...
Cehennemin getirileceğini bildiren Ayetlerin tefsirlerinde Cehennemin kafirlere gösterileceği şeklinde izahat var.
Sinan Akkuş

HEP BERABER AMİN DİYELİMMİ,,

 

HEP BERABER AMİN DİYELİMMİ,,
Üç Amerikan askeri Iraklı bir amcanın bakkalına girerler alış veriş yaparken "Kahrolsun Amerika"’ diye bir ses duyarlar.
Etrafa bakınırlar, bakarlar ki ses bir papağandan geliyor.
Bunun üzerine bakkala "Bu papağanı ya buradan yok et ya da terbiye et, yarın geldiğimizde bu şekilde konuştuğunu duyarsak seni mahvederiz" diye tehdit ederler.
Askerler gittikten sonra bakkal amca kara kara
düşünmeye başlar çünkü papağanını çok sevmektedir.
Derken aklına cami imamının papağanı gelir.
Hemen imam efendiye koşar, durumu anlatır ve ‘Hocam eğer sakıncası yoksa papağanları değişelim’der Hoca kabul eder.
Ertesi gün işgalci Amerikan askerleri gelir, papağanı görürler
"Biz sana bunu yok edeceksin demedik mi? ‘
Bakkal, "O artık o lafı söylemiyor" dese de inanmazlar...
Askerlerden biri ben şimdi anlarım durumu diyerek bağırır:
‘Kahrosun Amerika!!
Papağandan ses çıkmayınca askerlerin hepsi beraber bağırırlar:
-Kahrolsun Amerika!
(ses yok)
Askerler bu defa daha yüksek sesle tekrar ederler
-Kahrolsun Amerika!
Papağan nihayet kımıldanır,
--Amiiiin evlatlarım…