SOMUNCU BABANIN ŞÖHRET ve BURSA'DAN KAÇIŞI
Yıldırım Beyazıt Bursa’da Ulucami’yi yaptırınca caminin açılışında vuma günü ilk vaazı Emir Sultan’ın yapmasını talep eder.
Emir Sultan:
“Hünkârım, burada Somuncu Baba varken benim vaaz ve hutbe okumam uygun olmaz, bu vazifeyi o yapsa daha iyi olur.” Padişah:
“O ekmekçi vaazdan ne anlar?” Emir Sultan:
“Efendim, Somuncu Baba büyük bir âlim ve velîdir ama tevazudan kendisini gizlemek için ekmekçilik yapıyor.”
Padişah:
“Pekiyi o halde söyleyin, ilk vaazı o yapsın, namazı da o kıldırsın.”
Emir Sultan, Somuncu Baba’ya gelip padişahın emrini bildirince Somuncu Baba:
“Yaktın beni, niye söyledin?” demiş.
Padişahın emri gereği ilk vaazı yapmış ve hutbeyi o kadar etkili okumuş ki herkes hayran kalmış.
Fatiha'yı yedi türlü tefsir etmiş. İlk tefsiri normal vatandaş anlamış, daha sonra sırasıyla Allah dostları...
Cemaatin her biri içinden inşAllah benim çıkacağım kapıdan çıkarda bi elini öper musâfaha ederim, demiş.
Namaz çıkışında herkes birbirine ben içimden böyle dua ettim ve şükürler olsun benim bulunduğum kapıdan çıktı ve musâfa ettim demiş.
Kerâmete mazhar olup Ulu Cami'nin bütün kapılarından da aynı anda çıkmış.
Namazdan sonra Bursa'yı terk etmiş.
“İman edip de iyi davranışta bulunanlara gelince Rahmân onlar için (gönüllerde) bir sevgi yaratacaktır."