31 Temmuz 2019 Çarşamba

"AYASOFYA EFSANELERİ." Resûlullah Efendimiz sallallâhü aleyhi ve sellem buyurdular: “Mîraç Gecesi melâike-i kirâmdan uğradığım hiçbir topluluk yoktur ki tamamı bana ‘Yâ Muhammed, sana hacâmatı tavsiye ederiz’ demiş olmasınlar.” (Sünen-i İbn-i Mâce) / FAZİLET TAKVİMİ Pazar-16-Haziran-2019



(Miraç'ta), Allah Teala buyurur: “Ya Muhammed! Dünyadaki Camiü’s-Suğra’da (Küçük Cami - ayasofya) bir kimse safi niyetle iki rekat namaz kılıp niyaz ederek sevabını sana bağışlarsa, o kulum günahlara batmış biri olsa bile onu cennet ehli yaparım. O iki rekat namaz yerine de kabul olunmuş yetmiş rekat namaz sevabı veririm. Ve kim kırk gün o camide, Ayasofya’da ibadetle meşgul olursa, ona dört peygamber sevabını veririm. Bu dört peygamberden birincisi Adem, ikincisi Nuh, üçüncüsü İbrahim, dördüncüsü de sensin ya Muhammed!. Hz. Muhammed SAV. Cebrail AS. ile vedalaşıp miraçtan döndükten sonra ashabına, Ayasofya makamını anlatır. Her biri kulaktan aşık olurlar ve “İnşallah ölmeden evvel o güzel makamın içine girip ibadet etmek kısmet olur” derler. Ayasofya açılmadan, Türkiye’nin felâha ermesi mümkün değildir. Eğer açılırsa kurtulur; çünkü orada Peygamberimiz (S.A.V.)’in iziyle beraber 70.000 ruhani vardır!”. .. “Allâhümme yâ müfettiha’l-ebvâb, iftah lenâ hayra’l-bâb." ..“Ey (kapalı bütün) kapıları açan Allah'ım! Bizim için de maddî-mânevî hayır kapılarını (ve bâ-husus Ayasofya’nın kapısını) açıver.” Amin... "AYASOFYA EFSANELERİ." Yrd. Doç. Dr. Ferhat Aslan .‘’ Hasan Bozkurt

Hacamat ve sülük tedavisi bulunmaz bir tedavidir aksatmadan yaptır Peygamberimiz miracta karşılaştığı her melek kafilesi Ya Rasulellah ümmetine hacamatı tavsiye et demişler İlaçsız ağrısız yan etkisiz bir mucizedir


Hacamat Sülük tedavisi Aksi takdirde vücut hastalıklardan kurtulamaz
Tıbbi Nebeviyi takip etmek lazım
Oradaki her bilgi altın değerinde

Cinler de kendisinden çok çekinir, itaat edip sözünü dinlerlerdi. Ebu Said Abdullah bin Ahmed isminde birinin kızına cinler musallat olmuştu. Halini, Seyyid Abdülkadir Geylani hazretlerine arz etti. O da; “Falanca yere git. Oraya cinlerin reisi uğrayacak. Ona benim gönderdiğimi söylersin, halini anlatırsın. O sana yardımcı olur.” buyurdu. O şahıs denilen yere gitti. Kendisini Abdülkadir Geylani’nin gönderdiğini ve kızının durumunu anlattı. Cinlerin reisi kızına musallat olan cini cezalandırdı. Ebu Said cinlerin reisine;”Bugüne kadar senin kadar Abdülkadir’in emrine canu gönülden itaat eden görmedim.” deyince; “Abdülkadir Geylani hazretleri her gece evinden bakar, cinleri seyreder. Cinler onu görünce korkularından sağa sola kaçışırlar. Allahü teâlâ sevdiği kulun emrine birçok insan ve cin verir.” dedi.

Fotoğraf açıklaması yok.

ENGİNAR TOHUMUNUN. KARACİĞERİMZE FAYDALARI m.ulaş. sağlığımızın müthiş şifreleri. Sayfamda Enginar tohumunun faydaları nelerdir? Enfeksiyona karşı korur, bağışıklığa etkisi yüksektir. Cilt güzelliğine etkisi yüksektir çünkü antioksidan özelliği vardır. Özellikle tip 1 diyabet olmak üzere, kandaki şeker miktarını düşürdüğü için diyabet hastalığına iyi gelmektedir. Karaciğer sağlığını korumada etkilidir. Sindirim sistemini düzenler. Kabızlık sorunu olan insanların boşaltım sisteminin düzene girmesini sağlar. Kolesterol dengesi sağlar. Kalbin günlük temposu sebebiyle yorulma oranını en aza indirir, kalp sağlığını korur. DİKKAT. KREM TARTARI ŞEKER HASTALARI KULLANAMAZ

SARI NOKTA VE KARATAVUK GÖZ HASTALIĞINIZIN TEDAVİSİ
Sarı nokta ve karatavuk göz hastalığınızın tedavisi için gözlerinize 2 şer damla sarı kantaron yağı damlatıyorsunuz sabah akşam kullanın15 dakika yakar sulandırır geçer 2 saat puslu olur sonra oda geçer .sarı kantaronu damlatarak süreç devam ederken ilerleyen zamanda kantaronu damlattığınızda artık yakmıyorsa sarı kantaronun tedavisi bitmiş demektir bilginiz olsun
1 yemek kaşığı sarı kantaron yağından sabah akşam için alerjiniz yoksa tabiki bu yağa aç tok fark etmez saygılar Rabbim tüm hastaların şifasını versin Amin
M.ulaş

Sorularınızın cevabı sayfada mevcut okuyalım lütfen saygılar

https://www.facebook.com/groups/1083620595162040/

ÇOK ÖNEMLİ UYARI SAYFAMDAKİ BİLGİLERİ ARAŞTIRIN DOKTORUNUZA SORUN ARAŞTIRMADAN KULLANMAYIN m.ulaş Bende hiç kimseye güvenmedim Allahtan başka Sayfamdaki bilgileri araştırarak hayat tecrübelerim ailecek edindiğimiz bilgilerdir sayfamdaki geri dönüşleri takip edin o kişilerede sorun neyi nasıl yapmış ne için yapmış sizde araştırın banada güvenmeyin illa kullanın demiyorum emin değilseniz kullanmayın diyorum doktorunuza danışın bakın banada inanmayın ama araştırın göreceksiniz sağlık hepimize lazım birilerinin eline bırakılacak kadar ucuz ve basit değil Allah ın verdiği akılı birlerine kiraya vermeyin derim iyi kullanalım SAĞLIK BİR GÜN DEĞİL BİR ÖMÜR LAZIM HEPİMİZE UNUTMAYALIM saygılar m.ulaş

Kemoterapiden ölen insanların neden hesabı sorulmuyor bu ülkede yüzde 2 şans için yüzde 98 i ölüyor



ÖSTROJEN YÜKSEKLİĞİ BELİRTİLERİ m.ulaş hissedebilirsiniz: GÖĞÜSLERİNİZDE ŞİŞME VE HASSASİYET. ... RUH HALİ ... GÖĞÜSLERİNİZDEKİ FİBROKİSTİK TOPAKLAR. ... SAÇ KAYBI. ... KİLO. ... DÜZENSİZ ADET DÖNEMİ ... HER ZAMAN YORGUN HİSSETMEK. ... UYKU PROBLEMİ

SİNÜZİTİNİZDEN KURTULUN
At kestanesini kurutun un haline getirin az az burun deliklerinden çekin hızla gözleriniz yaşaracak lavaboya yakın durun müthiş akıtıyor peçete yetişmiyor günde 1 sefer yapın 3 gün uygulayın sinizütünüzden eser kalmaz. şifa olsun
M.ULAŞ

UYARI Bitki çaylarını kullanırken dozları yarıya düşürün test edin sorun yoksa devam edin varsa bırakın dikkat VÜCUDUNUZDAKİ KİSTLERİ BASİTCE YOK EDİN Tüm kistler i.in bu kür sadece göğüs i.in değil bilin kistlerinizden kurtulun derim Rabbim kolaylık versin tüm hastalara şifa olsun Karbonat kullanın sabah akşam 1 rer tatlı kaşığı hazırlayın ayrı ayrı sıcak sıyla için 20 gün vede göğüslerinize karbı atı az suyla macun yapın sürün 1 saat dursun yıkayın kantaron yağı sürün geçiyor merak etmeyin daygılar Allah kolaylık versin saygılar M ulaş

CEVİZ YAPRAĞIYLA FELÇ HASTALARININ KESİN ÇÖZÜMÜ
ceviz yaprağını toplayıp bir kavanoza katıp hafif hafif bastır sonra soğuk sızma zeytin yaginida üzerini 1 parmak geçecek kadar doldur daha sonra 2sini blendirdan mama kıvamına getirip güneşe 21 gün bırak gün içerisinde ara bir çalkala güneş ceviz yaprağının zeytin yağına mucizesini bırakıyor 21 günden sonra bütün felç olan yerlerini iyice yağlayıp masaj yapın 2. Ayda eskisi gibi oluyor sağlığına kavuşuyor felçli hasta kurtuluyor Rabbim herkese sağlık sıhhat nasip etsin Amin
M.ulaş

Buraya kadar her şey normaldi…

Akincibay Arslan
DIŞARIDA YEMEĞE ÇIKARKEN , BİR KEZ DAHA DÜŞÜNÜN ..
Yeni restoran açan birisinin acı ve gerçek itirafları :
"Yeni restoranın açılması müşterilerden çok toptancıların ilgisini çekmişti.
İlk gelen sezonluk su stoğumu bana satmaya çalışan bayi oldu.
Toptan alırsam, büyük su 35 kuruşa, küçük su 15 kuruşa
geliyordu…
Onun ardından toptan gıdacı, meşrubatçı ve biracılar da geldi tabii.
Buraya kadar her şey normaldi…
Ancak arkası kapalı, üzerinde hiç yazı bulunmayan kamyonet geldiğinde ilk şokumu yaşadım.
Adam kaşar peyniri satıyordu.
Kilosu 6,5 liradan…
Ben, “Nasıl böyle ucuz satıyorsun?” deyince de adam açık açık
söylemekten çekinmedi,
“Abi bu dandik kaşar ama kimse ayırt edemez. Bak al bi parça…”
Nutkum tutulmuştu.
“Zararlı değil abi, patates püresine yağ ve kaşar aroması koyuyorlar…” demez mi?
O şokla adamı nasıl gönderdiğimi hatırlamıyorum.
Ertesi gün daha beterdi…
Kıymacı, köfteciydi gelen… Kilosu 3 buçuk liradan kıyma satıyordu…
Sinirlerime güç bela hakim olup kıyma denilen seyin muhtevasını sordum…
Et aroması, tavuk deri ve
kemikleri, soya vs gibi “Zararsız” maddelerden üretiliyormuş....
Adam öğünerek, “Her şey dahil otellerden alan var abi” dediği an kıçına tekmeyi yedi tabii…
Adamı kovdum kovmasına da, bu iş fena halde aklıma takıldı.
Kardeşim bu memlekette sahte olmayan bir şey yok mu?
Ben bu tip restoranlarda yemek yedim mi acaba? Yediysem kaç kere? Bu işin ucu nereye kadar gidiyor?
Oturdum bilgisayarın başına, başladım araştırmaya…
Aman Allahım! Neler neler varmış bu memlekette?
Yahu neredeyse gerçek bir şey yok piyasada. Her şeyin aroması var.
Üstelik bunlar internette online olarak satılmakta.
Aromalar saymakla bitmiyor.
Acı Biber Aroması,
Acıbadem Aroması,
Ahududu Aroması,
Alabalık Aroması,
Ananas Aroması,
Anason Aroması,
Antep Fıstığı Aroması,
Ayran Aroması,
Bal Aroması,
Bergamot Aroması,
Böğürtlen Aroması,
Çam Sakızı Aroması,
Çedar Peyniri Aroması,
Ceviz Aroması,
Çikolata Aroması,
Çilek Aroması,
Et Aroması,
Fındık Aroması,
Fıstık Aroması,
Keçi Peyniri Aroması,
Keçi Sütü Aroması,
Kekik Aroması,
Kimyon Aroması,
Koyun Peyniri Aroması,
Koyun Sütü Aroması,
Parmesan Peyniri Aroması,
Tereyağı Aroması,
Yoğurt Aroması,
Zeytin
Aroması, Zeytinyağı Aroması,
Ekmek Aroması…
Yahu, ekmeğin bile aroması var. Çakma ekmeği nasıl yapıyorsunuz kardeşim? Neden yapıyorsunuz?
Araştırdım, ekmekte durum bildiğiniz gibi değil…
Unun beyazlatıcısından tutun da maya besleyicisine (Yahu maya besleyici satıyor adamlar. Ninem ekşi mayadan, nohuttan yapardı ekmeği) hacim arttırıcısına kadar neler neler var. Adam gibi ekmek bile yedirmeyecekler bize.
Kahvelere köpük yapıcı satıyorlar yahu…
Köfte kızartılırken hacminin küçülmemesini sağlayan kimyasallar var.
Bilumum E-bilmemkaç maddelerini gördüm. Yeminle bin civarında ‘E’li madde var…
Bir o kadar da ‘E’siz katkı maddesi piyasada…
Tam bunları okurken, sahte kolacı, “ucuz” viskici, yaban domuzcu akın akın geldi…
Bunca gelen arasında bana da toplu halde geldiler, iyi saatte olsunlar…
Bütün bunları yaşayıp öğrendikten sonra tımarhanelik olmadığım için çok şanslı olduğumu düşünüyorum.
İşte bu yüzden pılıyı pırtıyı toplayıp dükkânı kapattım ve bu işe bir daha girmemeye, hatta turistik yerlerde iyi tanımıyorsam, restoranlarda yemek yememeye karar verdim."
Görüntünün olası içeriği: yiyecek

STRESE karşı ilaç olarak Osmanlı'nın düstûr edindiği 5 esas şunlardır: 1- Er-rızku al'Allah: Rızkı veren Allah'tır. Başkasının önünde eğilme! 2- Tevekkeltü al'Allah: Allah'a dayan! 3- Ya Nasip: Canını sıkma, eğer nasipse olur. ...4- Ya Sabır: Sabretmeyi bil, vaktinden önce bahar gelmez. 5- Bu da geçer Yâ Hû: Unutma! Zenginlik de fakirlik de, hastalık da sağlık da, mutluluk da, başarı da başarısızlık da... Hepsi geçicidir. Hatta hayat bile... Bakî olan Allah'tır!


Mustafa Ulaş
KARACİĞER TEDAVİSİNE BASİT YOL m.ulaş
Basitce karaciğerimiz için doğal çözüm
Devedikeni tohumu100 gr enginar tohumu 100 gr aktarda un gibi çektirin sabah 1 tatlı kaşığı tozdan yemek arası alın akşamda aynı
karahindibağ otu çayı 1 su bardağı günde 1 sinirli ot günde 1 su bardağı için 3 ay devam edin
Uyarı östrojen hormonu yüksek olanlar kullanmasınlar devedikenini
Östrojeni yüksek olanlarda maydanozu yeşil su halinde yarım limon sıksın içsinler günde 1 su bardağı kadar yeterli
Bunun yanında perhizinizde var ekmek unlu gıdalar tatlı ne varsa hazır gıdalar hayvansal ürünler yasak perhizi çok önemli şifa olsun M.ulaş
Mustafa Ulaş
ZERDEÇALIN FAYDALARI
Zerdeçal kansere karşı önlem ve tedavide yardımcı olarak kullanılmaktadır. Sindirim sistemine, eklem ağrılarını azaltmada, iltihap önlemede, şeker hastalarına faydaları vardır. Kalp ve damar sağlığı için olumlu etkileri vardır. Erken yaşlanmayı önler, alzheimer hastalığını önlemeye yardımcı olur, İşte gerek zerdeçalın adeta saymakla bitmeyen faydaları...
Zerdeçal kolon, meme, cilt ve prostat kanserinin önemlisine yardımcı olur; etken maddesi olan kur kurkumin kanser hücrelerinin yayılmasını geciktirir.
LDL’yi düşürerek kolesterol seviyesinin dengelenmesini sağlar.
Alzheimer’a yakalanma riskini azaltır.
Haricen uygulanarak ciltteki yaraların tedavi edilmesinde de kullanılabilir.
Karaciğer rahatsızlıklarına iyi gelen zerdeçal, antioksidan olduğu için vücutta biriken zararlı maddelerin dışarı atılmasını sağlar.
Antioksiden ve anti-enflamatuvar etkileri sayesinde yüksek kan basıncı ve inflamatuvar problemlerinin kontrol altına alınmasına yardımcı olur.
Araştırmalar damarda kireçlenme, plak oluşumu ve kan pıhtısı oluşumu engelleme özellikleri ile kalp krizi ve inmeye riskini azaltabilir. Kalp rahatsızlıklarına karşı faydalıdır.
Diyabet tedavisinde etkilidir. İnsülin gibi görev alarak kan şekerini sağlıklı bir seviyede tutmaya yardımcı olur.
İlerleyen yaşlarda romatizma ve eklem ağrılarına iyi gelir.
Bağışıklık sistemini güçlendirir.
Zerdeçalın safra kesesinin safra üretimini artırdığı ve böylece sindirimi rahatlattığı belirtilmektedir.
Antidepresan özelliği olan zerdeçal sakinleşmenizi sağlar.
Zengin asit içeriği sayesinde midenin oranını dengeler.
Zerdeçal suyu içilerek artrit olma riski azaltılabilir.
İltihap önleyicidir ve bir tür göz iltihabı olan üveitin tedavisinde şikayetleri azaltmaya yardımcı olarak kullanılır.

MUCİZEVİ KARBONAT (mutlaka okuyun çok işinize yarayacak) Evinizdeki halıları süpürseniz de silseniz de zamanla kokmayabaşlar. Halı yıkamacılara verdiğiniz halı bilin ki, en kötü kimyasal deterjanla, yerlerde araba yıkanır gibi yıkanmaktadır. Oysa kokuyu çıkarmak için şunu yapabilirsiniz. Bir iki avuç karbonatı halının her tarafına serpin ve 1-2 saat bekledikten sonra elektrik süpürgesi ile iyice süpürün. Halınızdaki o kötü kokudan eser kalmayacaktır. * Buzdolabınızdaki kokuyla baş edemiyorsunuz. Bütün yiyecekleri dışarı çıkar, sil, süpür, kurula vs. uğraşmak istemiyorsanız bir kâse karbonatı buzdolabının bir köşesine koyun. 4-5 günde bir karıştırın. Kötü kokuların gittiğini göreceksiniz. Ayrıca dolapta sakladığınız meyve sebzeler üzerinde koruyucu bir etkisi olacaktır karbonatın. * Halı, koltuk, elbise üzerine yağ mı damladı? Panik yapıp, deterjana saldırmayın! Çünkü deterjan leke olan bölgenin rengini açıp renk dokusunu bozacaktır. Bunun yerine yağ lekesinin üzerine karbonat dökün ve üzerini hafifçe ıslayın. 1-2 saat bekledikten sonra silin. Yağ lekesinden eser kalmayacaktır. Zira suyla birleşen karbonat yağları söküp atan doğal bir sabun haline gelir. * Mutfak tezgâhınızın mermerlerini ve fayanslarını limonlu karbonat ile ovun ve durulayın. En güzel temizleyicidir. Kimyasal deterjan kalıntısı kalmadığı için üzerine meyve- sebzelerinizi, ekmeğinizi rahatlıkla koyabilirsiniz. * Kirli lavabolarınız için krem deterjanlar yerine limon ve karbonat kullanın. Lavaboya karbonat döküp limonla ovun. Hem kirlerin kaybolduğunu hem de parladığını göreceksiniz. * Ayrıca tıkanan lavabolarınızı açmak için bir su bardağı karbonatı lavaboya dökün. Üzerine 1 bardak sirke ilave edip 2 litre kaynar suyu lavaboya boşaltın. Tıkanan lavabo açılacaktır. * Dibi tutan tava ve tencerelerinize akşamdan karbonat döküp, sıcak su ilave edin. Sabah temizlerken zorlanmayacaksınız. * Paslanabilecek eşyalarınızı karbonatla ovarsanız paslanmasını engellemiş olursunuz. * Porselen gibi kararan eşyalarınız varsa limonlu karbonat ile ovun. Rengi açılacaktır. * Aynı şekilde gümüş eşyalarınızı suyla macun haline getirdiğiniz karbonat ile ovarsanız, rengi açılıp parlayacaktır. * Elbise dolabınızda rutubet ve küf kokusu varsa ve naftalin kokusunu da sevmiyorsanız dolabınızı bir köşesinde ağzı açık şekilde kavanozda karbonat bulundurun. * Banyo duşa kabin camlarını karbonat ile silip durulayın. Duş alırken daha rahat nefes alacaksınız. * Banyo terlikleriniz ister tahta ister plastik olsun üzerine karbonat dökün ve öyle duş alın. Hem terlikleriniz hem de ayaklarınız rahat edecek. Bu yolla tahta takunyalarınızın ömrü uzayacağı gibi kimyasal temizleyiciler, cildinizden uzak tutmuş olacaksınız. * Çamaşır makinesinde kullandığınız deterjan miktarını yarı yarıya azaltıp gerisini karbonat ile tamamlayın. Çamaşırlarınız daha temiz ve kimyasal artıklardan uzak kalmış olacaktır. * Ağız sağlığı ve diş bakımı için de karbonat çok önemlidir. Akşamları yatmadan önce 1'e 1 oranında tuz ile karıştıracağınız karbonat ile dişlerinizi fırçalayın. Diş çürüklerinde yerleşip yaşayan ve vücudu kansere hazırlayan bağışıklık yokedici virüslerin iki düşmanından birisi karbonattır. Sabaha kadar ağzınızda ve dişlerinizdeki bakteri ve virüsler karbonat ve tuzun etkin temizleyiciliği ile tamamen temizlenmiş şekilde uyuyacaksınız. Ayrıca ağız ve diş kokuları da önlenmiş olacaktır. * Sonuç olarak; sirke, limon ve karbonat evinizde sadece mideniz için değil her türlü temizlikte ve pratikte kullanabileceğiniz doğal ürünlerdir. Mümkün olduğunca bu ürünleri kullanmaya özen göstermeniz; hem çocuklarınızın ve sizin sağlığınız için hem de yaşanabilir, nefes alan bir ev açısından önemlidir. EK NOT: Bu arada "implant" uygulamaları zayıf bünyelerde diş köklerinde bulunan yukarıda belirtilen virüslerin kana karışması sonucu bağışıklık sisteminin iflası ile kişinin 6 ay - 1 yıl gibi sürelerde kanserden hayatını kaybetmesine neden olmaktadır. Gelişmiş ülkelerde ve özellikle Amerikada bu uygulamalar çok zor ve kısıtlanmış durumdadır. Bu nedenle çene kemiği ile opersyonlardan uzak durmalıyız. * Bunu da mümkün olduğunca duyurmak insani bir görev. Yurdumuzda harıl harıl "implant" yapılıyor. Amaç TİCARET olsun tabi... İşte bu virüsü öldüren adı sanı olan bir ilaç var, bir de karbonat çok etkili.! Prof.Dr. Ayse AKIN Başkent Üniversitesi Kadın-Çocuk Sağlığı ve Aile Planlaması Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü

Görüntünün olası içeriği: bir veya daha fazla kişi, içecek ve yazı
Görüntünün olası içeriği: yazı ve doğa

Görüntünün olası içeriği: yazı
Görüntünün olası içeriği: yazı
Fotoğraf açıklaması yok.
Görüntünün olası içeriği: yazı

SAĞLIĞIMIZIN MÜTHİŞ ŞİFRELERİ KALP DAMAR SORUNLARIMIZA KESİN ÇÖZÜM VE NEDEN TIKANIYOR KARACİĞERİMİZİN ÖNEMİ OKUYALİM BOŞUNA ÇEKMEYELİM m.ulaş Damar tıkanıklığı için çobançökerten otu çayı alıç çiçeği çayı ve sirkesi kullanın gingo biloba çayı için ceviz yağı için veya yiyin 2 ay devam edin düzelirsiniz ama tekrarlar bir süre sonra Asıl sorunumuz karaciğerimiz filitrelerimiz tıkanınca kalp damar sorunlarımızda başlıyor kanımız vücudumuzda kirli ve yağlı dolaşmaya başlıyor kalp ve kılcal damarlardan tıkanmalar başlıyor giderek kalbin ana damarlarıda tıkanmaya başlıyor baypaslar bir zaman sonrada stendlar başlar takılır sorun büyüyerek devam ediyor damar bozulmaları varisler dolaşım yetmezliği başlıyor kalbi besleyen kılcal damarlarda tıkalı olduğu için kalp yeteri kadar çalışamaz oluyor Çaresi var önce karaciğerimizi temizleyelim onaralım karaciğer tedavisini basitce ve kararlı yapalım devedikeni tohumu enginar tohumu beraber çektirilir sabah akşam 1 rer tatlı kaşığı yemekle alınır karahindibağ otu çayı ve sinirli ot çayı 1 rer su bardağı içilir lavanta çayı içilir 1 su bardağı bunları güne yayın tok için 3 ay devam edin Perhizide var buğdaygiller ürünleri mısır ürünleri tatlı ne varsa hazır gıdalar hayvansal ürünler 3 ay kadar yasaklarımız perhizi tutacaksanız başlayın yoksa hiç başlamayın Rabbim Şafi ismiyle şifa versin tüm hastalara sağlık en büyük servetiniz unutmayın M.ulaş

Görüntünün olası içeriği: bir veya daha fazla kişi ve yazı
ünüz...” Kenzu’l-Ummal: 7323,

Yani kim (hasta olmadığı halde) hastalığını izhâr eder ve;
-“Ben hastayım!” derse; işte bu söz ve fiili (davranışı) onun hastalığı ümit ettiğini gösterir ve o kişi hastalığa tutular…
Kaynak : İsmail Hakkı Bursevi(k.s.), Ruhu’l Beyan Tefsiri: 9/113.
Görüntünün olası içeriği: 1 kişi

30 Temmuz 2019 Salı

BAMYA TOHUMUNUN MUCİZEVİ FAYDALARI B ve C vitaminleri, aynı zamanda da potasyum, demir, kalsiyum, çinko gibi mineraller bakımından zengin olduğunu bildiğmiz bamyanın tohumları da tüm bu faydalı maddeleri içinde barındırıyor. İçindeki tüm bu faydalı maddelerden aldığı güç sayesinde bamya tohumu, kan şekerinin düzenlenmesine yardımcı oluyor. Bu özelliği sayesinde diyabete yakalanma riskini en aza indiriyor, diyabet rahatsızlığı olanları destekliyor. Kolesterol üzerinde de olumlu etkileri olduğu bilinen bamya tohumu, kötü kolesterolün düşmesini sağlıyor. Güçlü antioksidan özellikler gösterdiğinden bağışıklık sistemimizi güçlendiriyor, vücudu hastalıklardan koruyor. Bu özelliği sadece grip, nezle gibi görece hafif sayılabilecek hastalıkların yanı sıra kolon kanseri başta olmak üzere birçok kanser türüne karşı da koruyucu etki oluşturuyor. Vücutta tümör oluşma ihtimalini en aza indiriyor, var olan hastalıklı hücrelerinse yayılıp çoğalma hızını azaltıyor. Bol lifli bir yapıda olduğu için bamya tohumu, uzun süre tok tutma özelliği taşıyor, bu da zayıflamak isteyenler için önemli özelliklerinden biri oluyor. Aynı zamanda sindirim sisteminin sağlıklı bir şekilde çalışmasına destek olan bamya tohumu, bu sayede hazımsızlık problemi çekenlere yardımcı oluyor. Karaciğerin sağlığını koruyor, işlevlerini sağlıklı bir şekilde yerine getirmesine destek oluyor. Astım ve bronşit gibi hastalıkların iyileşme sürecine destek oluyor. Dizlerde meydana gelen sıvı kayıplarına karşı da olumlu etkileri olduğu biliniyor. Hafızayı ve konsantrasyonu güçlendirici bir etki oluşturuyor. Beynin ve sinir sisteminin sağlıkla çalışmasına destek olduğundan sinir, stres ve buna bağlı uykusuzluk gibi problemlere çözüm oluyor. Bağırsakların temizlenmesine yardımcı olduğu da biliniyor.

ÇOK ÖNEMLİ UYARI
SAYFAMDAKİ BİLGİLERİ ARAŞTIRIN DOKTORUNUZA SORUN ARAŞTIRMADAN KULLANMAYIN m.ulaş
Bende hiç kimseye güvenmedim Allahtan başka Sayfamdaki bilgileri araştırarak hayat tecrübelerim ailecek edindiğimiz bilgilerdir sayfamdaki geri dönüşleri takip edin o kişilerede sorun neyi nasıl yapmış ne için yapmış sizde araştırın banada güvenmeyin illa kullanın demiyorum emin değilseniz kullanmayın diyorum doktorunuza danışın bakın banada inanmayın ama araştırın göreceksiniz sağlık hepimize lazım birilerinin eline bırakılacak ucuz değiliz Allah ın verdiği akılı birlerine kiraya vermeyin derim iyi kullanalım SAĞLIK BİR GÜN DEĞİL BİR ÖMÜR LAZIM HEPİMİZE saygılar m.ulaş

DİKKAT. KREM TARTARI ŞEKER HASTALARI KULLANAMAZ



Mustafa Ulaş Şekeri azda olsa artırıyor


KREM TARTARIN KULLANILIŞI.
sabah akşam 1 rer tatlı kaşığı krem tartarı ılık suda eritin için aç olarak 15 gün kadar kilo kilo zehirlerinizden kurtulun şifa olsun

M.ulaş

SAFRANIN SAĞLIĞIMIZA MÜTHİŞ FAYDALARI

SAFRANIN SAĞLIĞIMIZA MÜTHİŞ FAYDALARI
Acımsı ve hoş bir kokusu vardır. Yağışlı ve ılıman iklimi sever. Az miktarda Safranbolu'da yetişir.
Safranın faydaları nelerdir?
Çok pahalı bir bitkidir. Genellikle zerdeçal bitkisi ile karıştırılır. Bu sebeple aktarlardan satın almadan önce kırmızı renkli kurutulmuş ve uzun ince yapısı olduğunu unutmamak gerekir.
İlaç, boya maddesi ve baharat olarak kullanılabilir. Safran, su ile temas edince suya sarı bir renk bırakır. Yumurta sarısı ile karıştırılıp çorbalara da katılabilir.
Safran içerdiği C vitaminin yanı sıra demir, bakır, kalsiyum, fosfor, selenyum, çinko, manganez gibi mineralleri de içerir. Ayrıca lifli bir yapısı vardır.
Depresyona ve strese karşı etkilidir.
Güçlü bir antioksidan ve anti kanserojen bitkidir. Kanserli hücrelerin büyümesini önleyerek anti kanser etki gösterir.
Göz sağlığı açısından faydalıdır.
Antioksidanlar sayesinde kan basıncını düşürür, böylelikle kalp ve damar rahatsızlıklarına karşı iyi gelir. Kalp ritim bozukluğunu giderir. Vücudun kan dolaşımını hızlandırır.
Ateş düşürücüdür.
Diş sağlığında faydalıdır.
Kötü kolesterolü düşürür.
Beyindeki seratonin hormonunu etkileyerek mutluluk sağlar.
Balgam söktürür.
Kokusu yatıştırıcı ve rahatlatıcıdır.
Acı tadının vermiş olduğu haz sebebi ile iştah açıcıdır.
Regl öncesinde yaşanan sendromu hafifletir. Regl gecikmelerinde faydalıdır.
Bronşit, öksürük ve astıma iyi gelir.
Vücudu rahatlatır, vücuda dinçlik verir.
Hafızayı güçlendirir.
Kabızlığı giderir. Sindirim sistemini düzenler.
Sedef gibi bazı cilt problemlerine karşı kullanılır. Cilt maskesi olarak kullanıldığında cildi temizler, erken yaşlılığı ve cilt kaşıntılarını önler. Akne, leke ve sivilceler üzerinde de etkilidir.
Saç dökülmelerini önler.
Karaciğer rahatsızlıklarına iyi gelir.
Obeziteyi önlemede yardımcıdır.
UYARI: Fazla oranda kullanımı zehirleyici etkiler gösterebilir. Hamilelerde rahim kanamalarına sebep olabileceğinden tüketilmemesi önerilir. Ayrıca aşırı tüketimlerde böbreklere zarar verebilir.

Üç boyut baskılı havasız araba lastiği

Şanlı Peygamberimiz sav. Buyuruyor ki . “Allah’a yemin ederim ki bana Hatîce’den daha hayırlı bir hanım verilmemiştir. İnsanlar beni inkâr ettiği zaman o bana iman etti. İnsanlar beni yalanladığı zaman o beni tasdik etti. İnsanlar beni mahrum ettiği zaman o bana malıyla sahip çıktı. Allah beni ondan, diğer hanımlara nasip olmayan çocuklarla rızıklandırdı.” ( Taberânî, el-Mu’cemu’l-Kebir, XXIII, 13.)

"AYASOFYA EFSANELERİ."




(Miraç'ta), Allah Teala buyurur: “Ya Muhammed! Dünyadaki Camiü’s-Suğra’da (Küçük Cami - ayasofya) bir kimse safi niyetle iki rekat namaz kılıp niyaz ederek sevabını sana bağışlarsa, o kulum günahlara batmış biri olsa bile onu cennet ehli yaparım. O iki rekat namaz yerine de kabul olunmuş yetmiş rekat namaz sevabı veririm. Ve kim kırk gün o camide, Ayasofya’da ibadetle meşgul olursa, ona dört peygamber sevabını veririm. Bu dört peygamberden birincisi Adem, ikincisi Nuh, üçüncüsü İbrahim, dördüncüsü de sensin ya Muhammed!. Hz. Muhammed SAV. Cebrail AS. ile vedalaşıp miraçtan döndükten sonra ashabına, Ayasofya makamını anlatır. Her biri kulaktan aşık olurlar ve “İnşallah ölmeden evvel o güzel makamın içine girip ibadet etmek kısmet olur” derler. Ayasofya açılmadan, Türkiye’nin felâha ermesi mümkün değildir. Eğer açılırsa kurtulur; çünkü orada Peygamberimiz (S.A.V.)’in iziyle beraber 70.000 ruhani vardır!”. .. “Allâhümme yâ müfettiha’l-ebvâb, iftah lenâ hayra’l-bâb." ..“Ey (kapalı bütün) kapıları açan Allah'ım! Bizim için de maddî-mânevî hayır kapılarını (ve bâ-husus Ayasofya’nın kapısını) açıver.” Amin... "AYASOFYA EFSANELERİ." Yrd. Doç. Dr. Ferhat Aslan .‘’ Hasan Bozkurt

Sakın yılmayın! Üzüntüye kapılmayın! Eğer iman ediyorsanız, mutlaka üstün gelirsiniz! (Âl-i İmran 139)

MÜMİNLERİN FEDAKAR ANNESİ. HZ.HATİCETÜL KÜBRA RA.

Görüntünün olası içeriği: yazı

Allah Yolunda Nöbet Tutmak Ne demektir Rasüllullah(S.A.V.) bir racülün cenazesine çıkmışlardı. Naaş musallaya konulduğun da Ömer Bin Hattab(r.a.) dedi ki onun üzerine namaz kılma Ya Rasülullah ! O facir bir racül idi dedi. Peygamber efendimiz insanlara iltifat etti,döndü nazar etti. Buyurdu ki sizden herhangi biriniz onu İslam ameli üzerine gördümü? Bir racül dediki evet Ya Rasülullah ben gördüm dedi. ‘’Bir Gece Allah Yolunda Nöbet Tuttu’’deyince Rasülullah Efendimiz(S.A.V.) onun cenaze namazını kıldı ve naaşı üzerine toprak attı. Buyurduki Arkadaşların senin Cehennem ehlinden olduğunu zandediyorlar. Ben de senin Cennet ehlinden olduğuna şahadet ediyorum buyurdular

 yemeğe başladı. Addas, Peygamber Efendimiz'in yüzüne baktı ve "Vallâhi, bu sözü bu beldelerin halkı söylemezler ve bilmezler!" diyerek kendi kendine söylenince, Peygamberimiz O'na; "Ey Addas! Sen hangi diyar halkındansın ve dînin nedir?" diye sordu. Addas; "Hıristiyanım. Ninova'lı bir kimseyim!" dedi. Peygamber Efendimiz; "Demek sen, O sâlih kişi, Yûnus Peygamberin hemşerisisin?" dedi. Addas; "Sen, Yûnus Peygamberi nereden biliyorsun?" diye sordu. Peygamber Efendimiz; "O benim kardeşimdir. O bir Peygamberdi, ben de Peygamberim!" deyince, Addas, sarılıp Peygamberimiz'in başını, ellerini ayaklarını öptü. Müslüman oldu. Bunu gören Rebîaoğullarından birisi, diğerine; "Senin adamın, gözünün önünde kölenin inancını bozdu!" dedi. Addas, dönüp yanlarına gelince de, her ikisi birden ona; "Yazıklar olsun Addas sana! Sen o adamın başını, ellerini ve ayaklarını öptün ha!" diye çıkıştılar. Addas onlara; "Efendim! yeryüzünde bu Zât'dan daha hayırlı bir kişi yok! Bana bir şey bildirdi ki, onu ancak bir Peygamber bilebilir." dedi.
.....Hasan Arikan - Muhtasar Islam Tarihi. siyer-i nebi.
Fotoğraf açıklaması yok.

Zamanın sahibi nasıl bulunur? Ahirette herkesin kendi imamı ile çağırlacağı bir hakikattir. Tasavvuf yolu ile Seyri sülükte manevi kariyer elde etmek isteyen bir müridin ilk ve enn önemli işi manen kendisine irşad vazifesiverilmiş zatı bulabilmektir. “Ey iman edenler! Allahtan korkun ve ona yaklaşıp vasıl olmak için vesile arayın…”(s. Maide 35) ayeti kerimesi ; “Kim ki zamanın sahibini bilmeden ölürse cahiliyet üzerine ölmüştür” hadisi şerifi ve “Şeyhi olmayanın şeyhi şeytandır” gibi bir çok nass ve delaleti nass, mürşid-i kamile temessükün elzemliğinden bahsetmektedir. Ayette geçen vesileden muradı Fahreddini Razi Hazretleri tefsirinde, “mürşidi kamil” olarak ifade etmiştir. Emr-i ilahi olan bu muazzam devlete müracat etmek akıllı bir müminin ilk yapacağı iştir. Yavuz Sultan Selim hazretlerinin de dediği gibi Cihana (dünyaya) sahip olmak kuru bir kavgadan ibaretmiş, bir mürşidi kamile bent olmak(onun müridi olmak onun terbiyesi altında yetişerek nefsini tezkiye etmek ) her şeyden evla imiş.Bu mukayese ve bent olmak aklın tartıp anlayacağı bir şey değildir.Akıl ne kadar zorlarsa zorlasın müritlik mürşitlik rabıta tasavvuf vs. kavramların özünü tartamaz.Başka bir ifade ile maneviyat aklın bittiği yerde başlar.Bu ifadelerle kalbimizi tenevvür ederek gönlümüzü neş’elendirdikten sonra ibtida-i kelam yapalım; Yukarıdaki uyarılar hak olunca şer’i emirleri kusursuz bir şekilde yerine getiren her müminin yapmakla yükümlü olduğu husus, zamanın sahibinin emrinde hareket ederek ona mürid olarak nefsini tezkiye etmektir. Fakat hikmet-i ilahidir ki; zamanın sahibi ve mürşidi kamil olan zatları bulmak herkese nasip olmamaktadır. Hatta bir kimseye nasip olmayınca demir ayakkabı giyerek ve Nuh a.s. kadar yaşayarak bu zatı bulmak için gayret sarfetse bile onu emeline ulaştıramaz. Fakat nasip derken tesadüfen bulunması, ya da şansa bağlı olmak anlamında düşünülmemelidir. Bu kapıya adım atan her mürid bunu ya akıttığı göz yaşı ırmaklarına ya bir hayır duaya ya ecdadına ya da başka Rıza-i İlahiyi celb eden durumlara borçludur. Madem ki nasip işi, o halde nasibim varsa zaten ulaşırım o zata diye kenarda oturmakta çok yanlış bir harekettir. Zira o uğurda gayret sarf etmek bile ne yüce bir saadettir. Asıl nasipsizlik hiç umursamadan bu zatları arama peşinde olmayan tembel ve cahillerdir. Her şeyin sahtesi olduğu gibi bu yüce zatları da taklit edip halkı kandıranların olduğu da unutulmamalı ve bu zatların alametlerini çok iyi bilerek hakikisi sahtesinden ayırt edilmelidir. Bu zatlar kimlerdir? Efradını câmî ağyarını mani şekilde nasıl izah edilmelidir? Zamanın sahibi, aynı zamanda mürşid-i kamillerdir. Malum olduğu gibi Peygamberler hidayeti beşer ile vazifeli olup bu makam kesb ile yani gayretle elde edilen bir makam değildir.Hazreti ın tensibi ve takdiri ile ezelden muayyendir. Hatem-ül Enbiya olan Efendimiz s.a.v’den sonra yüzyıllar geçeceği ve bunun neticesinde de insanların dinden soğuyacakları göz önünde bulundurulduğu zaman, insanları İslamiyet’e tekrar ısındırmak ve zayıflayan dini celili İslamı kıyamete kadar canlı tutacak müceddidler, Peygamber varisleri, zamanın sahipleri, mürşidi kamiller geleceği haber verilmektedir. Bu makam da kesbi değil vehbidir.Yani bu makamlarda ezelden belirli olup çalışmakla gayretle binlerce kitap yazmakla, gece gündüz ibadet etmekle, zikirle, ulaşılacak makam değildir.Mürşidi kamillerdeki ezelden muayyenlik evsafı, kesbi sonucu velayet yolunda mesafe kat eden evliyaullah ile Mürşid-i kamilleri birbirinden ayırır.Yani mürşidi kamillik ezelden belirli olup kişinin kendi isteği ile ulaşacağı makam değilken evliyalık makamı ise kişinin kendi gayreti ile elde edeceği bir makamdır. Mesela İmam-ı Gazali hazretleri iman hakikatleri ile ilgili başta olmak üzere yüzlerce mevzuda harika eserleri olmasına rağmen, unutulması mümkün olmayan gönül sultanlarımızın başında olmasına rağmen, bütün ilimleri yutmasına rağmen, tüm bunlar mürşid-i kamil olması için yeterli olmamış ve hiç bir zaman da böyle iddiada bulunmamıştır.Hiç bir zaman ben şu kadar kitap yazdım o halde ben müceddidim dememiştir. Hatta o müstesna zatları ve müntesiplerini övgü için, velilik ve velayet sırları hakkında “el munkızu mineddalal” isimli eserinde şu izahatı yapmaktadır: “Zahiri ilimleri bırakıp, çalışma ve gayretimi tasavvuf üzerine verdim.Yakinen anladım ki, hak yolunda olanlar ancak tasavvuf erbabı olan sofilerdir.Onların iç alemleri (kalpleri ), yolları ve ahlakları en güzel şekildedir.Eğer akıl, ilim ve hikmet sahipleri bir araya toplanıpda sofilerin tarikatini değiştirip ondan daha yüksek ve daha güzel bir yol bulalım diye birleşseler, mümkün değil bulamazlar.” Hatta tasavvufa sonradan da olsa girmesi neticesinde geçmiş hayatı ile ilgili şu itirafları yapmıştır. “Anladım ki hakiki kurtuluş Rasülüllah’ın ruh ceryanına bağlanmaktan ibaretmiş.Gerisi (binlerce kitap yazmak vs.) hayal ve vehimden ibaret.”Aynı şekilde amelde mezhep İmamımız İmam-ı Azam hazretleri de mezhep kurmak kadar maddi ve ledünni ilme mazhar olmasına rağmen “(tasavvufa girdiğim) son iki senem de olmasaydı helak olmuştum” diyerek mürşid-i kamillik makamının müstesnalığını ifade etmişlerdir. Nasıl ki Peygamberler günah işlemekten masumdurlar, bu zatlarda mahfuzdurlar.Bu zatlar o kadar geniş yetkilere sahiptirler ki hadisi şeriflerde de zikredildiği gibi yağmur onlar sebebi ile yağar, yardım olunanlar onlar sebebi ile yardım olunur hatta yeryüzü onlar sayesinde ayakta durur.Yeryüzünün gerçek çivileridir, harcının demirleridir en yüksek tepeleridir.Mektubat-ı Rabbanide de buyrulduğu gibi; Onların irşadının ve hidayetinin nurları bütün dünyaya yayılır. Yer küresinin ortasından ta arşa kadar herkese; rüşd hidayet iman ve marifet onların yoluyla gelir. Bu mübarek zatlar her devirde mutlaka bulunurlar.Sayıları bir, iki en fazla 3 tür.Veliliğin en üst derecesindeki bu zatlara kutbul aktab, gavsül azam ve kutbul üla denir.Bunların en büyüğü de kutb-ul aktabtır.İşte bu zat Peygamber efendimizin tam varisidir.Peygamberimizin tam varisive her biri tasavvuf müntesibi olan bu zatlar bölük bölük parça parça değil bir bütün halinde Hz Ebubekr r.a. dan itibaren kopmadan, tasarrufu sona eren diğerine görevini devrederek bir silsile halinde aynı meşrebten ve aynı menbağdan feyizlenerek, aynı doğrultuda aynı metodlarla görevlerini devam ettirmişlerdir.İşte bu tasarruf sahibi zatlara silsile-i sadat (seyyidler zinciri) denmektedir.Kendi aralarında derece olan bu zatların en alt derecesindeki makamda olan birisiyle bu silsileden olmayan en büyük evliyanın arasında bile mukayese edilemeyecek kadar fark olduğu büyüklerimizden haber verilmektedir.Bulundukları zaman içerisinde tasarruf sahibi olan bu mürşidi kamiller, silsilei sadatın bu müstesna şahsiyetleri, tam varis olmaları hasebiyle zamanlarının sahibidirler. Tasavvuf hakkında bilgisi olmasına rağmen, o balı anlatmasına rağmen tatmamış, hem hal olmamış, bir mürşidi kamil olarak etrafına feyiz ve nur dağıtma yetkisi kendisine verilmemiş, ya da tasavvuf ehli olsa da sadece bir mürid olarak bu müessesede yer almış,bu silsilei saadatın devamı şeklinde olarak kendisinden önceki mürşid-i kamilden emaneti teslim almamış, zamanında yapmış olduğu hatalara her ne kadar tövbe etse de “o mürşidi kamiller ki günah işlemekten mahfuzdurlar” kaidesine uymayan bir evliyaya; gösterdiği birkaç keramet ve yazdığı etkileyici kitaplardan esinlenerek; “-bu kadar muhteşem bir zat ancak zamanın sahibidir.” diye sadece aklı kullanarak yorum yapmak, o zata olan bir saygısızlık ve aynı zamanda akılla anlaşılamayacak olan tasavvuf müessesine, zamanın gerçek sahibine, hakiki mürşide, kendisine bu asrın veraset-i tammesi verilmiş zata karşı olan bir nasipsizliktir.Çünkü ilim erbabı bir zat bilir ki; denizde yürümek, hava da uçmak, kılık değiştirmek, binlerce kitabı kısa zamanda ezberlemek, zamanındaki alimlerin hepsini mağlup etmek gibi kerameti evliyalar bu manevi yolda çok basit ve oyuncak mesabesindeki hallerdir.İmam-ı Rabbani Hazretlerinin de mektubatta ifade ettiği gibi, bu kerametlere kendisini kaptırmak tıfılların işidir.Asıl keramet müminlerin kalbine nuru ilahiyi tutuşturabilmek ve akıtabilmektir. O halde; zamanın sahibine kavuşma yolunda olan bir mümin, her zaman bu nimete mazhar olabilmek için bol bol dua ve iltica etmeli ve Cenab-ı Allaha yalvarmalıdır. Abdülkadir Geylani (k.s.) Hazretleri bir sohbetinde dinleyenlerine şöyle der; “Salih zatların peşine takıl.Kimin Salih kimin münafık olduğunu bilemediğin için gece kalk; iki rekat namaz kıl ve ardından şöyle dua et: - Ya Rabbi! Bana Salih kullarını göster.Beni sana getirecek klavuzu göster.Gözümü sana yakınlık nuru ile nurlandırarak mükemmelleştir.Bana başkalarının gördüklerini anlatan değil, bizzat gördüklerini haber verecek bir klavuzu bildir.” Bu tür halis muhlis bir niyetle, zamanın sahibi zata bağlanıyorum niyetiyle başka birisine intisap etse bile bir kişi, zamanının sahibinden feyz alacağını İmam-ı Rabbani hz’leri Mektubatında haber vermektedir.Yeter ki tasarruf sahibi zat incitilmesin.Beyazid-i Bestami hazretlerinin de söylediği gibi “Hakikat yolu aramakla bulunmaz ama bulanlarda arayanlardır” sözünü de unutmayarak bu aşkından şevkinden hiçbir zaman sapmamalıdır.Ne mutlu tasarruf sahibi zatı bulup o devletten istifade edenlere, müjdeler olsun Peygamberimizin sünnetinden zerre miktarı sapmadan İslamı yaşayabilenlere.... Miftahulkuluub

Görüntünün olası içeriği: bitki, çiçek, yazı ve doğa
Bir gün Hz. Süleyman AS. askerleri ile birlikte Kâbe’ye uğradı, orada putlara ibadet ediliyordu. (Mekke’ye geldi, Mekke’de evler gördü, “Bu ahir zaman peygamberinin gönderileceği yerdir.” dedi, durdu içine girmedi geçti gitti. Mekke onu gördü) Kâbe ağladı ve “Ya Rab! Şu (Süleyman) peygamberlerinden bir peygamberdir, yanındaki topluluk ise velilerinden bir topluluktur. Yanımdan geçip gittiler, ama beni ziyaret edip tavaf etmediler." ..Bunun üzerine Allah Kâbe’ye şöyle vahiy etti: “Muhakkak, ben seni secde eden yüzlerle dolduracağım, ahir zamanda benim için peygamberlerin en sevgilisi olan bir peygamber göndereceğim. Mahluklarımdan sende öyle kimseler vücuda getireceğim ki sürekli ibadet edecekler. Seni ziyaret etmeyi kullarıma farz kılacağım. Devenin yavrusuna, güvercinin yumurtasına karşı gösterdiği sevda gibi sana sevdalı olacaklardır. Ve seni putlardan arındıracağım.” .Sonra Allah Süleyman peygambere Mekke’ye gitmesini ve orada kurban kesmesini emretti. Bu emri yerine getiren Hz. Süleyman Kâbe’nin civarında beş bin deve, beş bin öküz ve yirmi bin davar (geçi-koyun) kesti. Sonra Tîbe’ye/Medine’ye vardı ve “İşte burası ahir zamanda gelecek peygamberin hicret edeceği yerdir. Ne mutlu ona iman edip onu tasdik edenlere!” ( Sefvurî, Nüzhetu’l-mecalis ve Muntehabu’n-nefais, 1/170 - Mealimü't- tenzil fi Tefsiril Kuran İmam Begavi......1.7.2019 fazilet takvimi.).

İmâm-ı Rabbânî hazretleri buyurdular ki: Kıymetli evlâdım! İnsanın inancını, kurtuluşa erecek olan fırkanın (Ehl-i Sünnet ve Cemâat'in) görüşlerine uygun olarak tashih etmesi, düzeltmesi lâzımdır. Bu Fırka-i Nâciye; Ehl-i Sünnet ve Cemâat (rıdvânullâhi teâlâ aleyhim ecmaîn) üzere olan fırkadır ki onlar sevâd-ı a'zam ve pek kalabalık bir cemâattir. Akâid bu şekilde tashih edilirse uhrevî ve ebedî kurtuluş mümkün olur. Kötü (bozuk) îtikat -ki bu Ehl-i Sünnet ve Cemâat'a uymayan inançlardır- öldürücü zehirdir ve ebedî ölüme ve azâba götürür. Amelde ihmâlin mağfiret edilmesi ümid olunur. Ancak i'tikatta ihmalin mağfiret edilmesine ihtimâl bile yoktur. Allâh-ü teâlâ şöyle buyurmuştur (meâlen): “Doğrusu Allah kendine şirk koşulmasını mağfiret etmez, ondan berisini dilediğine mağfiret buyurur.” (Nisâ sûresi, âyet 48) | Mektûbât-ı Şerîfe 2/ m. 169

Hz. Ali buyurdu ki:
“Âyet-el kürsî’yi okumadan uyuyan kimseye akıllı demem."
CİNLERİN ŞERRİNDEN EMİN OLMAK İÇİN
Aşağıdaki dua İmam-ı Gazali Hz'nin el-Afak adlı kitabında şöyle nakledilir.
Büyük imam Zeynel Abidin Hazretleri:
"Ben bu duayı okuduğum zaman, bütün insanlar ve cinler alemi bir araya toplansalar bana zerre zarar veremezler. Çünkü ben bu duayı okuyunca Mevlanın koruması altındayım." buyurmuştur.
Bu duayı sabah okuyan akşama kadar, akşam okuyan sabaha kadar korunmuş olur.
بِسمِ اللّٰهِ الرَّحْمَنِ الرَّحِيمِ
بِسْمِ اللّٰهِ وَبِاللّٰهِ وَمِنَ اللّٰهِ وَاِلَي اللّٰهِ وَعَلَي اللّٰهِ وَفِي سَبِيلِ اللّٰهِ اَللّٰهُمَّ اِلَيْكَ اَسْلَمْتُ نَفْسِي وَعَلَيْكَ وَجَّهْتُ وَجْهِي وَاِلَيْكَ فَوَّضْتُ اَمْرِي فَاحْفَظْنِي بِحِفْظِ الْاِيمَانِ مِنْ بَيْنِ يَدَيَّ وَمِنْ خَلْفِي وَعَنْ يَمِينِي وَعَنْ شِمَالِي وَمِنْ فَوْقِي وَمِنْ تَحْتِي وَادْفَعْ عَنِّي بِحوْلِكَ وَقُوَّتِكَ فَاِنَّهُ لَا حَوْلَ وَلَا قُوَّةَ اِلَّا بِاللّٰهِ الْعَلِيِّ الْعَظِيمِ
Duanın latin harfleri ile yazılışı:
Bismillahirrahmanirrahim
Bismillahi ve billahi ve minellahi ve ilallahi ve alellahi ve fî sebilillah.Allahümme ileyke eslemtü nefsî ve aleyke veccehtü vechî ve ileyke fevvaztü fehfaznî bi hıfzil îmani min beyni yedeyye ve min halfî ve an yemînî ve an şemâlî ve min fevgî ve min tahtî vedfağ annî bi havlike ve kuvvetike fe innehü la havle ve la kuvvete illa billahil aliyyil aziym
Bu, kıymetli bir bilgidir, dikkat edelim...
Ele almışken, fırsatı gelmişken şu cin, sihir, büyü, zihin kontrolü konularına devam ediyoruz. Ailenizde ve etrafınızda bunlardan mustarip kişiler varsa bu tavsiyemize de dikkat edin...
"Yedi uyurlar"ın yani "ashab-ı kehf"in yani "mağara arkadaşları"nın isimleri, Yemliha, Mislina, Mekselina, Mernuş, Debernuş Kefeştatayyuş, Şazenuş'tur.
Bunlar, nasıl ki asırlarca bir mağarada uyku hali gibi bir halde yemeden, içmeden hayatta kaldılar ve akıl almaz haller yaşadılarsa, kıyamet sabahına kadar tıpkı şehitler gibi, bizim iyice akledemediğimiz bir surette diri/hayatta kalacaklar ve bunların Allah indinde makamları, dereceleri de şehitlerden çok ama çok yüksek... Bu mübarek zatlar, asırlardır sayısız Müslümana göründüler, konuştular, yardım ettiler, bazı harplere iştirak ettiler, kumandanlara destek verdiler Allah'ın izni ile...
Bu asırda da onlar hz. üstazımız Süleyman Hilmi Tunahan hazretlerinin yardımcılarıdırlar. Darda kalan Müslümanlar, hususi ile şeytanların yani kafir cinlerin tasallutu altında kalan, kendilerine sihir büyü yapılmış Müslümanlar ashab-ı kehfin isimlerini sesli şekilde ve onlara hitap eder gibi söylese, Allah'ın izni ile gelirler, yardım ederler. Görünmeleri şart değil, onların ruhaniyetleri yani bedensiz ruhları oraya geldiğinde, şeytanlar orada duramazlar. Rahatsızlık yaşayan insanlar da hemen rahatlarlar.
Bir de şu dua sık sık ihlasla (haram karışmamış bir karın, haram geçmemiş bir ağız, günahlarla kararmamış bir kalp ve üzerinde haram yollardan temin edilmemiş bir elbise olan vücut ile) okunursa, çok faydalı olur:
Ashâb-ı Kehf duası:
“Allâhümme innî es’elüke bi İslâmi Yemlîhâ ve rağbetihî, ve bi imani Mekselînâ ve kurbetihî ve bi tevhıydi Mernûş ve hıdmetihî ve bi ma’rifeti Debernûş ve uzletihî ve bi şehâdeti Şâzenûş ve rivâyetihî ve bi ihlâsı Mislînâ ve muvâfakatihî ve bi iştiyâki Kefeştatayyûş ve ı’tikadihî ve bi vefâi Kıtmîr ve himayetihî en takdıye hâcetî yâ Kaadıye’l-hâcâti ve yâ mücîbe’d-deavât. Ve sallellâhü alâ seyyidinâ Muhammedin ve âlihî ve sahbihî ecmeıyn.”..
TÜRKÇESİ:
Ey Allah'ım senden Yemliha'nın islamı ve rağbeti ile, mernuş'un tevhidi (birliğini kabul etmesi) ve hizmeti ile, Debernuş'un marifeti (seni bilmesi) ve yalnızlığı ile, Şazenuş'un şehadeti ve rivayeti ile, Mislina'nın ihlası ve muvafakatı ile, Kefeştetayyuş'un iştiyakı ve itikadı ile, Kıtmir'in vefası ve himayesi ile senden hacetimi gidermeni istiyorum ey hacetleri giderici ve dualara icabet edici.

.
ÖŞÜR UNUTTURULMUŞ BİR FARZDIR
ÇİFTÇİLİKLE GEÇİMİNİ KAZANCINI TEMİN EDEN MÜSLÜMANLAR ÖŞÜRÜNÜ VERMESSE ALİN TERİ İLE HARAM YER AİLESİNİDE HARAMLA BESLER
ÖŞÜR FARZI AYINDIR
HER MÜSLÜMAN KAZANCININ DİNİ BOYUTUNU İYİCE ÖĞRENMELİ İYİCE BELLEMELİDİR
BU İŞ ÖNEMSEMEMEYE GELMEZ GAFLETE GELMEZ
SORUN SORUŞTURUN ÖŞÜR Ü İYİ ÖĞRENELİM
ÇOLUK ÇOCUĞUMUZU EV HANEMİZİ HARAMLA BESLEMEYELİM
UNUTULMUŞ BİR SÜNNETİ İHYA EDENE VERİLMİŞ MÜKAFATA UNUTULMUŞ BİR FARZI İHYA ETMEĞE VERİLECEK MÜKAFATI AKIL TERAZİSİ ALMAZ TARTMAZ
Öşür ve hükmü nedir ve miktarını beyanı
Cevap: Öşür; ziraat mahsullerinin zekatıdır ve farzdır. Miktarı; öşür arazisi, eğer yağmur veya ırmak suyu ile sulanırsa onda bir , eğer dolap, hayvan veya satın alınan sularla sulanırsa yirmide bir öşür alınır.
Görüntünün olası içeriği: bulut, gökyüzü, yazı, doğa ve açık hava

SİNİZÜTÜNÜZ BURUN POLİPLERİNİZ BURUN İÇİ ET OLUŞUMUNUZUN AT KESTANESİ İLE YOK OLUYOR 1 tane at kestanesini kurutun ezin un gibi yapın çok az çay kaşığı ucu kadar bu tozu burun deliklerinize hızla çekin yakacak ve akacak lavaboda olun çok akıtıyor ödemi temizliyor kırmızı kantaronla burun içine ve dışınada sürün tamamen onarsın şifa olsun M.ulaş

KARBONAT VE KANSER HAKKINDA OKUYUN DERİM
İtalyan doktordan şok iddia! Kanser bu yöntemle kolayca ortadan kaldırılabilen bir mantardır!
İtalyan doktordan şok iddia! Kanser bu yöntemle kolayca ortadan kaldırılabilen bir mantardır!
23 Ocak 2018 Salı 00:53
Bu tedavi hiç zararlı değildir ve kaybedecek bir şeyin yok. Zamanımızın en zor ve ölümcül hastalığının gerçek tedavisini bulmak ahlaki ve etik sorumluluğumuzdur “diyor Dr. Simonchini.
Kanser bir mantar!
“Yaklaşık yüz yıl önce, kansere genlerin yanlış çalışmasından kaynaklanan büyük bir teori vardı; bu da hastalığın hücre içi olduğu anlamına geliyor. Bununla birlikte, bence kanser mantar enfeksiyonu ve özel bir hücresel olgu “diyor Dr. Simonchini, tıb camiasında şok etkisi yarattı bu iddiası.
Candida mantarı nedir?
Bitki dünyasında, tümör mantar enfeksiyonlarından kaynaklanır ve insanlarda aynı gerçekleşir. Mantarlar daima onlarla birlikte bir tümör taşırlar – bu çalışmalarla kanıtlanmıştır. Bununla birlikte, bilim adamları hastalık ortaya çıktıktan sonra geliştiklerini düşünüyorlar.
Simonchini mantarlar kanser yaratır, bağışıklık sistemimizi zayıflatır ve ardından tüm vücuda saldırır. Her kanser türü, çeşitli çalışmalarla doğrulanan Candida mantarından kaynaklanır. Zamanla dokularımız zayıflar ve yorgun olurlar ve tanımlanamayan hücreler üretmeye başlarlar. Simonchini‘ye göre, kanser deforme olmuş hücrelerin toplandığı ve kolonileri oluşturduğu bir yapıdır.
Karbonat
Simonchini, “Bu mantar kolonilerine saldırabilecek şeyleri tespit ettim – kanser için, karbonat ve iyot tentürü cilt kanseri için en iyi madde” diyor Dr. Simonchini. Pek çok çalışma, karbonatın kansere karşı hücresel hareketi olduğunu doğrulamıştır.
Tedavi
“Tedaviyi hastalarımda 20 yıldan fazla kullandım. Bu hastaların birçoğu, doktorlar onlara şans tanımadıklarında bile, hastalığı iyileştirdi. Bir tümörü ortadan kaldırmanın en iyi yolu, sindirim kanülleri için lavman, beyin ve akciğer tümörleri için intravenöz enjeksiyon ve üst solunum sistemindeki tümörler için inhalasyon olarak uygulanabilen karbonat ile temasa girmektir.
Meme, lenf sistemi ve subkutan tümörler lokal perfüzyon ile tedavi edilebilir. İç organ tümörleri, direkt olarak arterlere uygulanarak karbonat ile tedavi edilmeli ve her kanser türünün uygun dozu ile tedavi edilmesi önemlidir, “diyor Dr. Simonchini. Karbonatın yan etkisinin susuzluk ve zayıflamadan başka bir şey olmayacağını söylüyor.
Özetle
Yukarıdaki yazı biraz bilimsel o yüzden size daha açık bir şekilde özetliyoruz
Kanserin nasıl tedavi edildiğini yazmak gerekirse, her gün 1-2 çay kaşığı karbonatı bir su bardağı suya karıştırıp içeceksiniz. Olay bu kadar basit. Bunu bulan doktorun başka yöntemleri de var. Olayın özü vücudun alkali hale getirilmesi. Kanserin asıl sebebi mantarlar. Candida yani. Yediğimiz içtiğimiz genetiği oynanmış yiyecekler, işlenmiş gıdalar, cipsler, kolalar hepsi ‘asidoz’a yol açıyor. Asidoz demek hücrelerin oksijen alamaması demek. Oksijen alamayan hücre çürüyor.
Çürüyen hücre de mantar oluşuyor. Mantarların yayılmasını önlemek için, vücut mantarların etrafını sarıyor ve bu da tümörleri oluşturuyor. Doktorlar tümörü kesip aldıklarında mantarlar diğer yerlere de yayılıyor.
Tüm bunları günlerdir yaptığım araştırmalarda izledim. Asidozun çaresi ne niye baktığımda vücudun PH seviyesinin yükseltilmesi gerektiğini okudum. Ph nasıl yükselir diye baktım, karbonatlı su bunu yapıyor. Karbonatın mide ülseri olanlar hariç zararı yok. Siz de araştırın göreceksiniz. Olay bu kadar basit aslında,
Hasta olmamak için her gün 1 çay kaşığı karbonatlı su içebilirsiniz. Bunu yarım çay kaşığı sabah, yarım çay kaşığı akşam 1 bardak suya karıştırıp 3dk bekleyip iyice karışmasını bekleyin sonra tekrar karıştırıp için. Her beden ve her bedenin göstereceği tepki farklı olucak’tır. Çünkü herkesin farklı beslenme biçimi var. Bundan dolayı herkesin kendi bedenini dinleyip buna bağlı olarak karbonat miktarını ayarlaması gerekir.
Unutmayın karbonatı eczaneden alacaksınız kabartma tozunu içmeyin!
Önemli not: Eğer yüksek Tansiyonunuz varsa ya da yaşlıysanız Karbonatlı suyu içtikten sonra Kanape ya da yatağa 10 – 20 dk uzanıp dinlenin. Bazı insanlarda tansiyonda yükselme yaratabilir ama kısa sürer bu.alıntı

Varisli damarları tedavi etmek için Varisli damarlar kabarmış kan damarlarıdır ve vücudun her yerinde görünebilirler. Özellikle bacaklarda ve yüzde (cuperosis facial) oluşurlar. Bazı durumlarda içeriden oluşarak görünmez olurlar ama yine de ağrıya sebep olurlar. Hemoroid de varisli damarlarla oluşan bir durumdur ve tıbbi çaylarla onları da tedavi edebiliriz. Güvercinağacı bitkisi (Witch hazel) Bu enteresan isimli bitki, varisli damarları iyileştirmekte en etkili ve yararlı şifalı bitki olarak bilinmekte ve kullanılmaktadır. Buna ek olarak, damar büzücü özellikleri sayesinde hemoroid, ishal gibi durumlara da iyi gelmektedir. Herhangi bir hemoraji, bu bitkinin bölgesel kullanımı ve ağızdan alınmasıyla iyileştirilebilir. Güvercinağacı yapraklarının çayını yapmak için kurutulmuşunu 3 dakika kaynatın, ateşten alın ve 3 dakika boyunca bekletin.  At kestanesi Bu bitkinin kan dolaşımıyla ilgili özellikle dünya çapında bilinmektedir, bu yüzden varisli damarların tedavisinde her zaman bulunur. İçeriğindeki maddeler damar fonksiyonlarını geliştirir ve boyutlarını küçültür. Ayrıc, şişmiş karaciğer ve yorgun bacaklar için de kullanılmaktadır. At kestanesinden çay yapmak için kurutulmuş bitkiyi 3 dakika kaynatın(kabuk ve meyveleri de kullanılır) ve bir 3 dakika daha beklettikten sonra için. Ayrıca bakınız: At Kestanesi: Varise Karşı Yoldaşınız Selvi Selvi yüzyıllardır kullanılan inanılmaz bir damar büzücüdür. Meyveleri damar büzücü özellikler taşır ve bu da onu kan damarları problemleri için harika bir çözüm yapar. Ayrıca terletir ve böylece istenmeyen ve tutulan sıvıların vücuttan atılmasına yardımcı olur. Bu çay genelde kozalakları ve ince filizleri ve yapraklarıyla hazırlanır. Fındık Fındık çok lezzetli bir kuruyemiş olarak bilinir. Ancak fındık yaprakları tanen ve flavanoidler açısından çok zengindir. Bu iki içerik varisli damarların iyileştirilmesi, tedavisi ve varisli damar oluşumundan korunmak için kullanılır. Bu çay sıvı tutulumunu ve yüksek kolesterolü önlediği, anemi ve kemik erimesiyle savaştığı için çok önerilir. Ayrıca stresi azaltır ve bağırsakların işlevini arttırır.  Üzüm asma Kırmızı asma lezzetli meyveler oluşu ve bir çok özellikleriyle bilinir. Bunların yaprakları damarları sıkılaştırır ve yorgun bacaklara iyi gelir. Asma vitamin ve tanenler açısından çok zengindir ve kılcal damar direncini arttırmanın yanı sıra damarsal yetersizlikle savaşmakta birebirdir. Çayını hazırlamak için kurutulmuş yaprakları 10 dakika kaynatın ve 5 dakika dinlenmeye bırakın. Diğer öneriler Şifalı bitkilerden hazırlanan bu çaylarla tedavi aşağıda sıraladığımız iyi alışkanlıklara eşlik ettiğinde çok daha etkili olacaktır: Duş alırken sıcak su kullanmayın. Onun yerine özellikle de etkilenmiş varisli bölgelere soğuk veya ılık su kullanın. Bazı durumlarda kabızlık özellikle pelvis bölgesindeki damarları etkiler ve kan dolaşımını kötüleştirir. Bunun için bağırsaklarınızı düzenlemeniz gerekecek. Bu şifalı bitkiler ayrıca doğal yağlar, sebze yağları ile karıştırılmış halde yüzeysel olarak uygulanabilir. Badem ve susam yağı gibi yağlar kullanabilirsiniz. Öylesine ve kötü alışkanlıklarla yaşamakla savaşmanız çok önemli. Tembel olmayın. Her gün egzersiz yapın veya en az bir kilometre yürüyün. Ayrıca bakınız: Varis İçin Topikal ve Oral Doğal Tedavi Yöntemleri Güneşe aşırı maruz kalmaktan kaçının. Yatağa girdiğinizde bacaklarınızı bir yastıkla destekleyin. Öğünlerin dışında ve bu çaylara ek olarak her gün 1 buçuk veya 2 litre su için. Aşırı kilolu olmak varisli damarların gelişimine sebep olacak bir diğer faktördür. Her zaman dengeli beslenmeli ve yediğiniz öğünleri yavaş yavaş azaltmalısınız. Böylece mideniz olaya adapte olur ve tok hissetmek için çok fazla yiyeceğe ihtiyaç duymaz. Varisli Damarları Tedavi Etmek İçin 8 Kural Eğer hedefiniz varisli damarları iyileştirmekse, sağlıklı alışkanlıklar edinmelisiniz. Bu sayede varislerin yeniden ortaya çıkmasını engelleyebilirsiniz. Daha fazla oku »

Sorularınızın cevabı sayfada mevcut okuyalım lütfen saygılar