9 Ağustos 2020 Pazar

GEBELIKTE AŞERME VE KUSMA Anne metabolizması bebeği ve annenin hayati organlarını korumak için toksinleri kendi belirlediği hız ve enerji ile çözer. Bu olay Cenabı Hakk'ın Merhameti, rızkı ve şifadaki bereketidir. Hayati organların korunması hamileliğin ilk aylarında en iyi çözücü ve inceltici olan mide organının çok aktif hale gelip toksinleri kusma yoluyla atması gerçekleşir Modern Tıp "aşerme dönemini ; " beden çocuk istemiyor , icinde yabancı bir cisim var Ona direniyor " diye anlamlarken; Alim hekimlerimiz bedenin annedeki Zehirli maddelerin çocuğa geçmemesi için mide yoluyla daha hızlı şekilde kusmayı gerçekleştirerek anneyi ve bebeği muhafaza ettiğini asırlar öncesinden bize haber vermektedir. Hamilenin iç organları kusma yoluyla temizlendikten sonra kalan son 3 ayda özellikle bebeğin kaslarının ve kemiklerinin çok hızlı geliştiği dönemde Böbrekler dışarıdan gelen ve içeride çamurlaşmış olan toksinleri çözmeye yine devam ederler ve annenin sağlığı ve bebeğin sağlığı garanti altına alınırken bu toksinler ödem ( sıvi ) yoluyla çözülerek atılır. Ödem yoluyla çözülmeyi şöyle açıklayabiliriz Örneğin kapınızı yağlı boya ile boyayacak sınız yağlı boyayı aldınız boya kaskatı ve oldukça yoğun fırçayı batırdınız ve tahtaya sürdünüz yoğun olduğu için o boya fırçadan tahtaya geçmiş olsada kuruduğu zaman dökülecektir Bu yüzden boyayı tiner ile seyreltiriz boyanın yoğunluğuna göre tiner dökerek bir sopa ile karıştıra karıştıra tahtanın onu emmesini sağlayacak kadar seyreltiliz işte vücudumuzdaki çamurlaşmış Hatta daha da sertleşmiş kalıplaşmış toksinleri vücudumuz hazırladığı özel sıvı ile çözmeye başlar Bu özel sıvının içinde metabolizmanın ürettiği asitler vardır Bu asitler oradaki toksinleri çözer toksinler çözüldükten sonra hızlı şekilde kan yoluyla mesaneye, makata , deri yoluyla atılmaya başlar. Metabolizma Atamadığı toksinleri de iç organlardan en uzak bölge olan ayaklara hapseder sonra oradan yavaş yavaş atmaya devam eder ..

 Görüntünün olası içeriği: şunu diyen bir yazı 'Hani derler ya, "Kimin yanında kendini ferah kimin yanında sıkıntılı hissediyorsun?" diye. İşte o ferah hissettirenlere yapışın, asla ayrılmayın derim. Belli o insancıkların beyin frekansları, tertemiz, berrak, huzurlu, size de o elektriği yolluyor. Kimisi de, birer enerji vampiri. Bana oluyor bazen. Yanından ayrıldığımda konuşacak, kaldıracak halim kalmıyor. Sadece ses tonunu duyunca bile öyle hissettiklerim var. Topuklayarak kaçasım geliyor onların yanından. Asla kötü değiller, ama öyleler işte. Benim beyin onlarla olmayı bir çeşit reddediyor sanırım.'

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder