5 Ağustos 2020 Çarşamba

Talebeye zekât ve sadaka vermekle İlİm tahsİlİne yardIm etmİş ve İlİm sevabIna ortak olunmuş olur. (İhyâ, İmam-I Gazâlî )

Rızık genişliği ve bereket kapılarının açılması için

: Değerli kardeşim;
Öncelikle şunu hatırdan çıkartmamak lazım; rızkın bolluğu da darlığı da bizler için Rabbimizden (c.c.) birer imtihandır. Bunu böyle bilip böyle inanıp ne zenginlikte şımarmalı, ne de fakirlik halinde isyan etmelidir… 
Peki, bu durumlar karşısında Müslümanın makbul olan tutumu ne olmalıdır? 
Mü’min, her şeyden evvel varlıkta şükretmesini, darlıkta da sabretmesini bilmelidir. Unutmamak gerekir ki, dünya mutluluğunun hatta ahiret saadetinin de şifresi, 
, “Rızık genişliği ve bereketin celbi için on tavsiye” başlıklı öğütler var. Hem de son devir dersiâmlarından ve Tarîkat-ı Aliyye-i Nakşibendiye-i Müceddidîn kolu zincirinin son halkası bulunan büyük âlim-ârif-fâzıl, vâris-i Rasûl Süleyman Hilmi Tunahan (k.s.) hazretlerinden… Kimlere? Bütün mü’minlere / müntesiplerine, kısacası hepimize…

Eğer bunları hayatımıza tatbik edebilirsek, netice muhakkaktır. Yeter ki bu reçetedeki ilaçları yerli yerinde, tarife uygun şekilde ve zamanında almasını bilelim…

Rızık kapılarını ardına kadar açacak söz konusu reçete, aşağıdaki maddelerden teşekkül etmektedir. Buyrun hep birlikte ve dikkatle okuyalım.

(1) Namazı ta’dil-i erkân ile kılmak... Hadis-i Şerifte, “Bir adamı namazın ruku’ ve secdesini hafifletir (ta’dil-i erkânı terk eder) görürseniz, onun çoluk çocuğuna acıyınız.” [Bursevî, İsmail Hakkı, Tefsîru Ruhu’l-Beyan] Yani ta’dil-i erkânı terk eden maişet darlığına düşer, ta’dil-i erkâna riayet eden ise maişet genişliğine kavuşur.

(2) Zekâtını tam, hatta fazla-fazla vermek... Malın şükrü mal iledir. Zekât, malın şükrüdür. Toprak mahsullerinin zekâtı onda birdir ve “öşür” diye isimlendirilmiştir, ticari malların ve paranın zekâtı ise kırkta birdir. Şükür ise malın artmasına sebeptir. Ayet-i kerimede “…Eğer nimetime şükrederseniz onu elbette ve elbette çoğaltırım…” [Sure-i İbrahim 7] buyurmuştur. Yani zekât, malı hem telef olmaktan muhafaza eder, hem de ilahi hazineden artmasını temin eder,

(3) Sabah vakti uyanık olmak... Hadis-i Şerif: “Sabah uykusu rızka manidir” [el-Münzirî, et-Terğîb ve’t-Terhib] Yani bir Müslüman sabah namazını ve manevi ilticalarını ihmâl etmemelidir.

(4) Vâkıa suresini okumaya devam etmek... Hadis-i Şerif: “Kim ki vâkıa süresini her gece okursa ona ebediyyen sefalet isabet etmez, kim ki bu sureyi her sabah okursa ona ebediyyen fakirlik yaklaşmaz.” [Havâssu’l-Kur'an, İmam Ya’fi rh.]

(5) Duhâ namazına devam etmek... Duhâ namazı güneş doğduktan 45 dakika sonra başlayıp öğle namazına 15 dakika kalıncaya kadar kılınan ve en büyük fiili teşekkür olan 6 rek’atlık nafile namazdır. Duhâ (kuşluk/teşekkür) namazının ilahi ücretinin yüzde 75’i dünyada verilir.

(6) Geçim darlığı çeken ve borçlarını ödemekte zorlanan kimselerin Allah rızası için kurban keserek ve o kurbanı tasadduk ederek tıkanıklığı açmaya çalışmaları ehlullâhın tavsiyesidir.

(7) Güneş doğarken 1 “Eûzu”, 300 “Besmele” ve 100 “salavat-ı şerife” okumaya devam edenleri ummadıkları yerden Allahu Teala rızıklandırır ve bir sene geçmeden zengin (nisaba malik) hale getirir. [Tefcîru’t-Tesnim fî Kalbin Selîm, Sh.18]

(8) Namazlardan sonra okunması sünnet olan tesbîhatı (33 Sübhânellah, 33 el-Hamdülillah, 33 Allâhu Ekber) okumayı asla terk etmemek… Çünkü kelime-i tenzih (Sübhanellah) günahları söküp atar, kelime-i tahmid (el-Hamdülillah) her türlü nimete şükürdür, kelime-i tekbir (Allahu Ekber) ise kulun ibadetini ve tevbesini Allahu Teâla’ya lâyık hale getirir.

(9) Yemeklerden sonra mutlaka yemek duası yapmak… (Mümkünse Hz.Üstazımın tavsiye ettiği yemek duasını okumak.) Çünkü bu dua, hem şükür hem de rızık duasıdır. Duaya başlarken 3 kere “el-Hamdülillah” denilmesindeki hikmet; kul birinci defa ‘el-Hamdülillah’ dediğinde Cenab-ı Hak ‘Kulumun şükrü bana ulaştı’ der, ikinci defa ‘el-Hamdülillah’ dediğinde ‘Sana nimetlerimi artıracağım’der, üçüncü defa ‘el-Hamdülillah’ dediğinde ise ‘Kulumu affettim’der.

(10) Nimeti israf etmemek… Ayakta su içmemek… Ekmek kırığını toplamak ve tabağı sünnetlemek…

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder