26 Ağustos 2019 Pazartesi

Böbrek taşı dökme ve zayıflama çayı (Avokado Yaprağı Çayı)


Böbrek taşı dökme ve zayıflama çayı (Avokado Yaprağı Çayı)
Avokado Yaprağı; içersinde barındırdığı yağ yakıcı bir antioksidan olan Glutathion sayesinde, hem hücre yaşlanmasını yavaşlatır, hem de kilo verme ve zayıflama amacıyla kullanılmaktadır.
Ayrıca, 5 günlük kullanım sonunda, böbrek taşı, böbrek kumu ve safra taşını dökmeye yardımcı olduğu kanıtlanmıştır.
Çok sayıda meyve ve sebzede bulunmasına rağmen, Avokado yaprağı bünyesinde bol miktarda yer alan antioksidanların, bedensel yaşlanmayı yavaşlattığı ve kansere neden olan anormal hücre üremelerine iyi geldiği gözlenmiştir.
Meyvesi, protein bakımından yeryüzündeki çok sayıda meyveden daha zengin olması yanında, aynı zamanda E vitamini ve mineral deposudur. Bu sayede kalp-damar hastalıklarına önemli faydası bulunmaktadır.
Ayrıca içinde barındırdığı potasyum, çinko, fosfor ve B6 vitamini de kadınların doğurganlığını artırırken, cildin diri bir görünüm kazanmasını sağlar.
Hazırlanışı: Kaynayan bir su bardağı suya, bir tatlı kaşığı kurutulmuş ya da 3 yaprak yeşil avokado yaprağı atılır. Yaklaşık 10 dakika kaynatıldıktan sonra, sıcakken süzülür. Daha sonra yarım saat kadar demlenmeye bırakılır.
Akşam yemeğinden 2-3 saat sonrasında ya da yatmadan önce kullanımı tavsiye edilir. Her 5 gün kullanım sonunda 3 gün ara verilir. Toplamda 20 gün kullanımdan sonra 20 gün kadar ara verilmeli, ayrıca tadını güzelleştirmek için herhangi bir katkı ilave edilmemelidir.
Faydaları:
- Böbrek kumu ve taşı, safra taşı dökülmesinde önemli yardımcıdır.
- Cildin nemlenmesine ve diri görünmesine katkı sağlar.
- Selülitlerin giderilmesine yardımcı olur.
- Kas gevşetici olarak kullanılabilir.
- Tansiyon ve kolestrolün düşürülmesine yardımcı olur.
- Kalp ve damar hastalıklarında şifa kaynağıdır.
- Kabızlık etkisi bulunmaktadır.
- Ayrıca mutluluk hormonu olan seratonin sayesinde insana dinçlik verir ve depresyon uyuşukluğunu üzerinizden atar.
- Demir kaynağı olan Avokado, bağışıklık sistemimizi korur.
- Zararlı toksinlerin vücuttan atılmasını sağlar.
- Kandaki alkalin dengesini korur ve kırmızı kan hücrelerinin oluşumuna yardımcı olur.

Marşal yardımlarıyla Ege ve Akdeniz bölgemizdeki milyonlarca zeytin ağacımız kökünden sökülerek gemilerle Avrupaya götürüldü.


Bu ağaçlar yandığı zaman kozalakları patlıyarak yanar halde 200 metre uzağa fırlamakta oradaki çam ağaçlarınıda tutuşturmsktadır.
Bugüne kadar kimi gördüysem yetkili yetkisiz,beyinli beyinsiz herkese anlattım
"ABD leri bizim gibi haini bol ülkelerin coğrafyasını çam (ÇIRA) ormanlarıyla dolduruyor,içimizdeki hainlerin sayesinde bir kibrit çakmasıyla 100 savaş uçağının verdiği zararı veriyorlar.
Şimdi soruyorum size devletimiz bu çam ağaçlarının yerine zeytin,ceviz,badem,incir,sakız ağacı dikse hem bu ağaçlar kolay kolay yanmaz hemde köylümüze bir gelir olur.
Halaa çam dikiyoruz bıkıp usanmadan.
Bir tana akıllı yönetici bir tane milli yönetici gelmiyecekmi bu memlekete...
ABD uşakları hala güzel birşey yapıyormuş gibi çam ormanı yapacağız diye kıçlarını yırtıyorlar.
"E-Y TÜRK MİLLETİ ÜLKEME DİKTİĞİNİZ BU ÇAM AĞAÇLARI SAATLİ BOMBADIR.ZEYTİN DİKİN,CEVİZ DİKİN,BADEM DİKİN,ÜRÜNÜ KİMMİ ALACAK KİM ALIRSA ALSIN KÖYLÜMÜZ TOPLASIN FENAMI OLUR.
NE OLUR ÇAM (ÇIRA)DİKMEYİN BU GÜZEL MEMLEKETE,YANIYOR BU GÜZEL COĞRAFYA
YAPMAYIN,ÇAM DİKMEYİN

ALZAIMIRINIZDAN PARKİNSONUNUZDAN KURTULUN Günde 1 çay kaşığı boraksı 1 su bardağı sıcak suda eritin aç için 5 gün kadar iyileşme olmazsa 30 güne kadar kullanabilirsiniz alzaımırınızdan parkinsonunuzdan kurtulun boşuna çekmeyin saygılar şifa Allah tan Asıl sorununuz karaciğeriniz filitreleriniz tıkalı açın karaciğer tedavisi ile saufada var okuyun rabim şifa versin inşallah M.ulaş

MUŞMULA YANİ DÖNGEL YAPRAĞININ FAYDALARI işini bilene sağlık bedava m.ulaş
Muşmulanın hem meyvesi hem de yaprakları tam bir şifa kaynağıdır. Muşmula yaprağı ekstresi bağışıklık sistemini güçlendirdiği gibi aynı zamanda vücuda enerji vermektedir. Özellikle şeker rahatsızlığı olan kişilerin muşmula meyvesini daha sık tüketmeleri gerekir. Kan dolaşımını düzenlemektedir, astım ve bronşit rahatsızlıklarına çok iyi gelmektedir ve gebelikte muşmula meyvesini tüketmek düşük riskini azaltmaktadır. Ayrıca muşmula yaprağı karaciğere de önemli fayda sağlamaktadır. Çoğunlukla karaciğer organını zehirli maddelerden korumaktadır. Aynı zamanda cilt kanserini önleyici etkisi bulunmaktadır. Sakinleştirici özelliği sayesinde depresyon hastalığına iyi gelmektedir. Mide bulantıları için birebirdir. Ayrıca ağrıları hafifletici özelliği bulunmaktadır.
Muşmula meyvesini düzenli olarak tüketmek, bağırsak hareketlerini arttırarak sindirim sistemini hızlandırmaktadır. Sindirim sisteminin çalışması ile zayıflamaya iyi gelmektedir. Özellikle kilo vermek isteyen kişilerin veya kilo problemi olan kişilerin çok fazla tüketmesi gerekir.
Muşmula ve muşmula yaprakları nasıl kullanılmalıdır;
Muşmula yaprakları ve meyvesi kaynatılarak çay şeklinde suyu içilir. Meyvesi taze iken yenir, meyvesinden kompostosu ve reçeli yapılarak tüketilir alıntı

SAYFAMDAKİ BİLGİLERİ ARAŞTIRIN HALA ARAŞTIRIRIM SİZDE BİLİNÇLİ OLUN DOKTORUNUZA SORMADAN SAKIN KULLANMAYIN UYARILARI OKUYUN m.ulaş


ERİĞİN SAĞLIĞIMIZA ÇOK ÖNEMLİ FAYDALARI

ERİĞİN SAĞLIĞIMIZA ÇOK ÖNEMLİ FAYDALARI
. Olgunlaşma dönemine bağlı olarak tatlı ya da tatsız olabilirler. Yapılan araştırmalar, eriğin düşük kalorili olduğunu ve tokluk hissi vererek kilo alımını önlediğini gösteriyor.
Diyet yapıyorsanız listenizin başına eklemeniz gereken meyvelerden biri de erik. Çünkü eriklerin her biri 0.2 gramdan daha az yağ içerir. Dolayısıyla erik özleri, obezite ve obezite ile ilişkili diğer komplikasyonları tedavi etmek konusunda oldukça değerlidir. Araştırmalar, erik gibi çekirdekli meyvelerde bulunan biyoaktif bileşiklerin (vücutta biyolojik aktiviteyi sağlayan madde) metabolik sendromla mücadelede yardımcı olduğunu göstermiştir. Ayrıca eriğin içerisinde yer alan antosiyaninler, klorojenik asitler, kersetin, kateşinler, flavonoidler ve fenolik bileşenler gibi bileşenler, yağ hücreleri de dahil olmak üzere, vücut hücreleri üzerinde anti-obezite ve anti-inflamatuar etki sağlarlar. Böylelikle vücut iltihaplanmalara daha dirençli bir yapıya bürünür. Erik, aynı zamanda tokluk hissi vererek kilo alımını dengeler.
GÜNDE 10 ADET KURU ERİK
Eriğin meyve olarak tüketilmesi kadar kurusu da sağlık üzerinde pek çok önemli fayda sağlar. Yaz aylarının en güzel meyvelerinden biri olan eriğin mevsiminde taze olarak tüketilmesini öneririm. Ancak eriği çekirdeğiyle birlikte kurutarak sonbahar ve kış aylarına da saklayabilirsiniz. Kuru erik bağırsak hastalıklarının giderilmesinde etkin rol oynarken; kabızlık, hazımsızlık gibi durumların da iyileştirilmesini sağlar. Kuru erikten tam bir fayda için günde en az 10 adet tüketilmelidir. Erikler zamanla daha da kuruyacağından onları tüketmeden önce ılık suda bekletebilirsiniz. Çocukların tüketimi içinse çekirdeğinin çıkarılması çok önemlidir. Onlar için eriği ufalayarak yoğurda karıştırabilir ya da en sevdiği yiyeceklerle birlikte verebilirsiniz.
GÜÇLÜ BİR ANTİOKSİDANDIR
Erikler; sağlıklı bileşenler, vitaminler ve minerallerden oluşan geniş bir yelpazeye sahiptir. Vitamin A, C ve K ve folat açısından mükemmel kaynaktır. Ayrıca vücudun ihtiyaç duyduğu B1 (tiamin), B2 (riboflavin ), B3 (niasin), B-6 ve E vitaminin (alfatokoferol) sağlanması konusunda adeta şifa deposudur. Eriğin içerisinde bulunan mineraller ise sırasıyla; potasyum, florür, fosfor, magnezyum, demir, kalsiyum ve çinko şeklindedir.
İki ortaya boy erikte ortalama 12 mg. C vitamini bulunur. C vitamini antioksidan özelliğe sahiptir, vücuttaki yaraların iyileşmesine katkı sağlar, stresin dağılmasına yardımcı olur ve hücre temizleyici özelliği bulunur. A vitamini ise özellikle göz hastalıklarının tedavisinde etkin rol oynar.
FAYDALARI SAYMAKLA BİTMİYOR
A'dan Z'ye şifa deposu olan eriğin pek çok hastalık üzerinde olumlu etkileri bulunmaktadır;
Şeker hastalığı: Erikler diyabetle mücadelede önemli rol oynar. Çalışmalar, erik ekstraktlarının tüketilmesinin kan şekeri ve vücuttaki trigliserit seviyelerinin düşürülmesine yardımcı olduğunu göstermiştir. Plaklarda bulunan flavonoidler, insülin direncine karşı koruyucu etkiler bırakır ve vücuttaki insülin duyarlılığını artırmaya yardımcı olur.
Osteoporoz (Kemik erimesi): Kuru erik tüketimi, sağlıklı kemiklerin korunmasına yardımcı olan anabolik ve anti-resorpsiyon özellikler içerir. Her ikisi de özellikle kadınlarda meydana gelen osteoporoz hastalığını önlerken; kemik dokularındaki bozulmayı durdurucu etki gösterir. Kuru eriklerde bulunan potasyum içeriği ile birlikte polifenoller, kemik oluşumunu sağlar, kemik yoğunluğunu artırır ve yumurtalık hormonu eksikliğinin neden olduğu kemik kaybını önler. Araştırmalar; kurutulmuş eriklerin düzenli olarak tüketilmesinin, yaşlanma nedeniyle kaybedilen kemik yoğunluğunun onarılmasına yardımcı olduğunu göstermiştir. Florida State ve Oklahoma Eyalet üniversitelerinden araştırmacılar, kemik yoğunluğu açısından 12 ay boyunca iki grup kadını gözlem altında tuttu. Bir grup günde 100 gram erik yerken (yaklaşık 10 kuru erik); diğer grup 100 gram kurutulmuş elma yedi. Araştırma sonunda her iki grubun da bol miktarda kalsiyum ve D vitamini aldığı gözlemlendi.
Sindirim: Erik sindirim sisteminin düzenlenmesine yardımcı olan sorbitol ve isatin bileşenleri açısından iyi bir kaynaktır. Araştırma çalışmalarına göre kurutulmuş erikler, kabızlık gibi sindirim bozukluklarının tedavisinde etkilidir.
Bilişsel sağlık: Günde üç ila dört eriğin, hafızanızı olumsuz etkileyen serbest radikallerle savaşarak anılarınızı taze tuttuğunu biliyor muydunuz? Araştırmalar, erik suyundaki flavonoidlerin Alzheimer'a karşı koruma sağlamada etkili olduğunu göstermiştir. Eriklerde bulunan yararlı bileşenler, öğrenme ve hafıza işlevlerini iyileştirerek, nörolojik alanlardaki iltihaplanmayı azaltır. Düzenli erik tüketimi ayrıca Parkinson hastalığının önlenmesine katkı sağlar.
Sinir sistemi: B vitamini açısından zengin olan erik, sinir sisteminin düzgün işleyişine yardımcı olur ve AIDS hastalığına karşı koruma sağlar. Ayrıca düzenli erik tüketiminin hormonları etkileyen ruh durumunun pozitif kalmasına yardımcı olduğu belirtilmiştir. Dolayısıyla eriğin serotonin hormonunun artmasında önemli rol oynadığı söylenebilir.
Kardiyovasküler sağlık: Eriklerin düzenli tüketilmesi kardiyovasküler sağlığın korunmasına yardımcı olur. Araştırmalar, kuru eriğin düzenli alımının arterlerdeki kan akışkanlığını artırmaya yardımcı olduğu gerçeğini göstermiştir. Bu koruyucu etki, çeşitli kardiyak bozuklukların önlenmesinde, ateroskleroz gelişimi, kalp krizi ve felç riskinin azaltılmasına katkı sağlar.
Hamilelik: İçerisinde pek çok vitamin ve mineralin bulunması nedeniyle erik ve erik ürünlerinin gebelik sırasında tüketilmesi çok faydalıdır.
ERİK SEÇERKEN NELERE DİKKAT EDİLMELİ?
Pek çok meyve ve sebze seçiminde olduğu gibi erik seçerken de dikkat edilmesi gereken birkaç ipucu bulunuyor:
Seçtiğiniz erik ne çok büyük ne de çok küçük olmalıdır. Eriğin boyu avuç içini geçmemelidir.
Eriğin üzerinde beyazımsı lekeler bulunmalıdır. Bu lekeler eriğin organikliği hakkında ipucu verir. Dolayısıyla seçtiğiniz eriğin mor ve beyaz alacalı renklerde olmasına özen gösterin.
Erik seçiminde önemli olan bir diğer özellik ise olgunlaşmış eriğin tercih edilmesidir. Lekeli ve çürük erikler tüketilmemelidir.
Erikler çok yumuşak olmamalıdır. Çok yumuşak eriklerin buzdolabında muhafaza edilmesi de zordur.
Eriği tüketmeden önce iyi yıkandığından emin olunmalıdır. Bir süre suda bekletmeniz hijyen açısından önemlidir.
Son olarak eriği kurutmaya karar verdiyseniz, kurutacağınız yerin toz ve nemden uzak olduğuna dikkat etmelisiniz alıntı

DOKTORUNUZA DANIŞIN BİTKİLERİ AYRI AYRI ÇAY GİBİ DEMLEYİN KAYNATMAYIN AYRI SAATLERDE İÇİN AÇ OLARAK M.ulaş TRODİNİZDEN GUATIRINIZDAN KURTULUN.

TRODİNİZDEN GUATIRINIZDAN KURTULUN.
Guatr troid aynı toz 1 tatlı kaşığı zencefili 1 su bardağında çay gibi demleyin yudumu bekleterek ağzınızda için birazda ayırın günde 5 defa sürün boğazınıza troidin olduğu yere kuruyuncada ceviz yağı sürün 1 tatlı kaşığıda ceviz yağı için geçmiş olsun Rabbim şafi ismiyle şifa versin tüm hastalara saygılar
M.ulaş

HER NAMAZI BİTİRİNCE NEDEN "Allahümme ente'sselâm ve minke'sselâm tebârekte ve teâleyte yâze'lcelâli ve'l-ikrâm. DERİZ.!

HER NAMAZI BİTİRİNCE NEDEN
"Allahümme ente'sselâm ve minke'sselâm tebârekte ve teâleyte yâze'lcelâli ve'l-ikrâm. DERİZ.!
Eskiden beri Mekke’deki hanîf ve zâhitler, recep ayında inzivâya
çekilirlerdi. Her biri, Mekke’nin 3 mil (bir saat) kuzeyinde Nûr
Dağı’nda bir köşeye çekilir, tefekküre dalardı..
Mekke’ye yaklaşık 5 km. mesafede bulunan Hira (Nur) dağında inziva dönemi başlar. 860 m. yüksekliği olan bir dağdır, Hira… Hemen dikkati çeken tuhaf bir görünüşü vardır. Çevresindeki diğer tepelerden kolaylıkla ayırt edilebilen Hira’nın tepesindeki inziva mağarası ise üst üste göçmüş kayalardan oluşmuş küçük bir kubbeli kovuktur. İçi,
bir insan boyunda yüksekliğe ve aynı ölçüde bir genişliğe sahiptir. Ve mağaranın içinde ancak yüz Kâbe’ye dönük olacak şekilde oturulabilir.
Efendimiz (s.a.v.)Bazen, bugün “İcabe mescidi” olarak bilinen ve yarı yolda kalan bir yerde buluşup, hasret giderirler. Hatta bazen O’nun azığını Hz. Hadice bizzat Hira’ya kendi taşır ve o da birkaç gün O’nun mağarasının
yakınına kurduğu bir çadırda kendi inzivasına çekilir.
Hz. Hatice Vâlidemiz, muhterem eşi Hira Mağarası’na inzivaya
çekildiğinde, emrinde çok sayıda hizmetçi olmasına rağmen yemeğini bizzat kendisi götürürdü. (5 yıl). Peygamber Efendimiz (sav) de Hz.
Hatice Validemizin geleceğini hisseder, dağın eteklerine kadar iner onu karşılardı. Zira Hira Mağarası’na çıkan yolun meşakkatini bilir ve
değerli eşine kıyamazdı.
Yine bir gün, Hz. Hatice Validemiz, Efendimiz (sav)’i her zaman olduğu gibi damda beklerken yakınları: “Ey Hatice neden böyle yapıyorsun,
hava çok sıcak, yaşlı vücudun yorgun düşecek.”dediler. O da “Benim efendim güneşin altında iken ben gölgede duramam.” diyerek eşler arası muhabbettin, bir olmaklığın ne manaya geldiğini bizzat yaşayarak göstermiştir.
(Rivayet Olnur ki) Bir gün Peygamberimize daha paygamberlik gelmezden
önce, yine Hadice annemiz yemek getirdiğinde
Peygamberimiz:
- Müjdeler olsun ey Hadice , senin bu yaptığından Hz.Havva Annemiz çok memnun oldu ve Allah sana selam söyledi deyince;
Çok zeki olan Hadice validemez, (sen de Allah a selam söyle dese
olmayacak) en uygun olanını şu şekilde söyledi:
"Allahümme ente'sselâm ve minke'sselâm tebârekte ve teâleyte yâ ze'lcelâli ve'l-ikrâm. (Allah'ım sen selamsın. Selamet de sendendir.
Ey celâl ve ikrâm sâhibi sen münezzehsin, sen yücesin)" derdi.
İŞTE HER NAMAZI MÜTEAKİP HADİCE VALİDEMİZİN DEDİĞİNİ
TEKRAR EDİYORUZ... ALLAH SON NEFESİMİZE KADAR ZİKRİNDEN ACİZ BIRAKMASIN... ÂMİN