16 Ocak 2020 Perşembe

DİLPASI VE AĞIZ SAĞLIĞI TEDAVİSİ Evde ve iş yerlerinizde kullandığınız diş fırçalarının belli bir ömrü vardır. Mutlaka fırçaların belli aralıklarla değişmesi gerekmektedir.

Mustafa Ulaş

Diş fırçanızı seçerken yumuşak dokulu dil temizleyicisi olmasına dikkat edin.
Dişlerinizi fırçaladığınız zaman dilin yüzeyini de günde bir temizlenmesi gerekir.
Tuzlu gargara ağız ve diş sağlığını korur.
Sigara, alkol ve kafeinli içecek tüketmemeye özen gösterin.
Özellikle sigara ve kafeinli içecek kullandıktan sonra bol su için.
Dişlerinizi fırçalamadan yatmayın.
Karbonat
Ağızdaki ph seviyesinin normale dönmesine yardımcı olur. Karbonat ve limon suyunu karıştırıp ağzınızı bu karışım ile ovabilirsiniz.
Tuz
Bir bardak ılık suyun içine bir çorba kaşığı tuz ekleyin ve tüm ağzınızı bu su ile durulayın. Tuz dil yüzeyindeki bakterilerin yok edilmesine yardımcı olacaktır.
Zerdeçal
Bir çay kaşığı zerdeçal ve birkaç damla limon suyunu karıştırın. Diş fırçası ile dilinizin üstüne hafifçe uygulayın. Ağzınızı bol su ile durulayın.
Neem Yaprağı
Antibakteriyel özelliklere sahip olan neem yaprağını dil pasından kurtulmak için kullanabilirsiniz. Birkaç tane neem yaprağını ağzınızda çiğnemeniz yeterli olur.
Probiyotikler
Bağışıklık sistemimizi güçlendiren ve ağızdaki mikroplarla savaşan probiyotikler, dil pasını önleyerek dil yüzeyindeki iltihabı azaltmaya ve vücutta birikmiş mikropların yok edilmesini sağlar.
Probiyotiklerden yeterli miktarda alabilmek için her gün öğle yemeklerinden sonra yoğurt yiyebilir veya probiyotik kapsüllerden kullanabilirsiniz.
Yoğurt dengeli beslenme programına uymak için doğal bir gıdadır.
Gliserin
Ağız içinde birikmiş bakterilerin yok edilmesini sağlayan gliserin dil pasıyla savaşmada etkili bir çözümdür.
Dil pası için etkili ve sürekli bir çözüm önerisi istiyorsanız gliserinden günde bir kez, dil pası çok fazla yayılmışsa günde iki kez kullanmalısınız.
Yapmanız gereken tek şey dişlerinizi fırçaladığınızda gliserinden 3 damla fırçaya damlatmanız yeterli olacaktır. En az 2 dakika boyunca fırçaladıktan sonra ağzınızı ılık suyla iyice durulayın.
Hindistan Cevizi Yağı
Antibakteriyel özelliği sayesinde ağızda biriken tüm bakterileri yok eder. Tek yapmanız gereken kaliteli, organik Hindistan cevizi yağı markasını tercih etmenizdir. alıntıdır

SEDEF ARTIK BAŞA BELA DEĞİL Sedef hastalığı, tıp dilinde Psoriasis olarak da bilinen bir deri hastalığı. Derinin belli bölgelerinde kızarıklık ve gümüş renkli kabuklanmalarla kendini gösteriyor. Vücudun en çok saçlı deri, dirsek, sırt ve diz kısımlarında görülüyor. Tüm vücudu etkisi altına aldığı gibi tesir ett

iği alanın küçüklüğünden ötürü bazı kişilerce varlığı farkına bile varılamayabiliyor.
Bulaşıcı mıdır?
Hastalıkla ilgili detaylı bilgiye sahip olmayanlarca 'bulaşıcı' olarak nitelendirilse de, sedef hastalığı aynı aileden farklı kişilerde görülse de aslında bulaşıcı değil. İyileşme ve tekrarlama ile bir ömür boyu sürebilen bu cilt hastalığında, hem genetik hem de çevresel faktörler rol oynayabiliyor. Aile ağacınızda sedef hastası olması, bu hastalığa karşı yatkınlığınızı artırabilir, fakat ailesinde hiç sedef hastası olmamış kişilerde de bazı ilaçların kullanımı ve duygusal iniş-çıkışlar da hastalığı ortaya çıkarabilmekte. Ayrıca boğaz ve vücutta gerçekleşen bazı enfeksiyonların da hastalığı tetiklediği düşünülmekte.
Nerelerde Görülür?
Sedef hastalığı toplumun yaklaşık olarak %1 ilA 2'sinde görülüyor. Bazı sedef hastalarında eklem şikAyetleri de olabiliyor. Hastalığın en sık rastalanan tipi, 'plak tipi sedef'. Plak tipi sedef hastalığında, daha çok dirsek ve dizlerde pullanma ve kabuklanma görülüyor. Kasıklar, koltuk altı gibi derinin katlandığı bölgelerde ortaya çıkan türüne ise 'ters sedef' deniliyor. Kişide sıvı ve elektrolit dengesizliğine neden olabildiğinden hastanede tedavi gerektiren bir başka sedef hastalığı tipi de hastanın cildinin neredeyse her bölgesinde yaygın kızarıklık ve deri dökülmesi olarak karşımıza çıkan 'eritrodermik sedef'. Sedef hastalığı çocuklarda da görülebiliyor maalesef. Hastalığın yaraların damla şeklinde vücuda dağıldığı, çocuklarda görülen bu tipine de 'damla tipi sedef' adı veriliyor. Sedef hastalığı nokta biçiminde çöküntüler şeklinde tırnaklarda da görülebiliyor.
Sizde sedef hastalığına yakalanmış ve bu hastalıktan bir an önce kurtulmak istiyorsanız, mutlaka lavanta çayını denemelisiniz. İşte Saraçoğlu'ndan lavanta çayı kürü...
Malzemeler:
- Lavanta çayı
- Kaynatılmış su
Hazırlanışı:
Öncelikli olarak yapmanız gereken ilk şey, bir su bardağın içinde bir tatlı kaşığı lavantayı 10 dakika boyunca kaynatmak olacaktır.
Uygulanışı:
Hazırlamış olduğunuz bu çayı akşamları uyumadan önce tüketmelisiniz. Böylelikle hem sedef rahatsızlığının iyileşme sürecini hızlandırmış olacak hem de verimli bir uyku gerçekleştirmiş olacaksınız.
Kırmızı pancar kürü:
250 gram kırmızı pancarın üzerinde oluşmuş olan kötü etkileri temizlemek için, 1 gece önceden sirkeli suya koyup, bekletin. Sabah, pancarın kabuklarını soymadan, 1 litre kaynar suya koyarak, 3 dakika kaynatın. Bir süre demlendirdikten sonra, suyunu süzün ve cam bir kavanoza koyun. Bu suyu 3 hafta boyunca, günde 3 kez aç karnına için. Bu cam kavanozdaki pancar suyunu, 3 gün bozulmadan buzdolabınızda saklayabilirsiniz.
#şifaarabul

DÂRENDE ÇORBA SINI DUYAN VARMI ? RAMAZAN YAKLAŞIYOR. RAMAZAN DA ÇOK ACIKANLARA , SUSAYA

DÂRENDE ÇORBA SINI DUYAN VARMI ?
RAMAZAN YAKLAŞIYOR.
RAMAZAN DA ÇOK ACIKANLARA , SUSAYANLARA
AYRICA DİYET YAPANLARA GELSİN BU MAKALEMİZ. MUTLAKA NOT ALIN.
Sahurda tıka basa yiyoruz. Ama yine acıkıyoruz ve yine susuyoruz. Azda yesek çokta yesek aynı. Geçenlerde sahurda ne yapabirimde hem acıķmam hemde susamam diye düşünürken ibrahim saraçoğlunun videosunu gördüm.
Hoşumada gitti ve @şifa ara bul ailesi olarak sizinle paylaşmak istedim. Yapımı kolay olan bu muhteşem çorbanın tarifini aşağıda anlatacağım.
"Vücuttan ne kadar su atılırsa o kadar susarız. Bu çorba vücuttan su atılmasını önlüyor. Sahurda içmeniz halinde sizi gün boyu tok tutacak ve çok az su ihtiyacı hissedeceksiniz. Yöresel bir çorba tarifidir. Soğuk içilir. Bu yönüyle yaz aylarında daha çok tercih edilir."
Ramazan haricinde başka günlerde de tüketilebilir. Özellikle diyet yapanlara 'Darende Çorbasını' tavsiye ederim. Mutlaka deneyin.
Malzemeler
1,5 su bardağı aşurelik buğday
Yarım su bardağı nohut
6-7 su bardağı su250 gr. yıkanıp doğranmış ıspanak
Yarım kg.süzme yoğurt
Az tuz.
Hazırlanışı
Aşurelik buğdayları ve nohudu 4-5 saat önceden suda ıslatın.
6-7 bardak suyu kaynatın. Kısık ateşte bekletin.
Buğdayları ve nohudu kaynayan suyun içine atın.
Suyunu çektikten sonra soğumaya bırakılır.
Ilıdıktan sonra ıspanak ve yoğurt ilave edilir.
İçerisine hiç bir şey ilave etmeden servis tabağına alın.
Buzdolabında 2 güne kadar saklayabilirsiniz.
Afiyet olsun.
#şifaarabul

Alerjim yaz kış fark etmeksizin devam ediyordu. Ta ki bir sağlık grubunda yorumların birinde çörek otu ile bal karışımını görene kadar... ❗️Çörekotu dövülmüş olacak

Bende çok ileri derecede halk dilinde saman alerjisi vardı ve hayatımı çok kötü etkiliyordu,
levmont adlı ilacı kullanmadan da kesinlikle yapamıyordum ki, tam anlamıyla faydasını da göremiyordum.
Alerjim yaz kış fark etmeksizin devam ediyordu.
Ta ki bir sağlık grubunda yorumların birinde çörek otu ile bal karışımını görene kadar...
❗️Çörekotu dövülmüş olacak
400gr bala 6 yemek kaşığı katılacak ❗️
Sabah aç karnına faydalı olur yazısını görüp uygulamaya başladıktan sonra, ilaç kullanmadan yaşayamayan ben, şimdi bu karışım sayesinde 4 aydır ilaç kullanmadan yaşıyorum. Çok şükür Rabbim'e 🤗 Burda bu hastalıktan dolayı çok fazla yazı yazan arkadaşlar için paylaşmak istedim. Bütün hastalarımıza acil şifalar dilerim...
Alıntı

Şeytana neden işini yapıyor diye kızamazsın, sen müslüman yediğini içtiğini araştırmak zorundasın.

Şeytana neden işini yapıyor diye kızamazsın, sen müslüman yediğini içtiğini araştırmak zorundasın.

ÇAM KOZALAĞI DEYİP GEÇMEYİN BAKIN NELERE ŞİFA Çam Kozalağının pekmezinin Faydaları Nelerdir? Solunum Rahatsızlıkları: Çam kozalağı, öksürmede, balgam, bronşit gibi hastalıklarda kesin şifa sunmaktadır. Özellikle astım rahatsızlıklarında, tedavi edici bir etkiye sahiptir. Akciğer Sorunları: Çam Kozalağı akciğerin temizlenmesine yardımcı olur. Vücudun gerekli olan mineralleri karşılamasından dolayı akciğer rahatsızlıklarına neden olan ve sigara gibi zehirli dumanların kalıcı zararlarını ortadan kaldırmaktadır. Ayrıca verem le mücadelede çok etkilidir. Grip ve Nezle: Bugün birçok doktor ve uzman bilim insanları çam

kozalağının işlenmesi, yağının çıkartılması ya da reçel yapılmasıyla ve tüketilmesi halinde tüm kış boyunca hastalık geçirmeyeceğini belirtmektedirler. Bağışıklığı arttıran bir etkiye sahip olan Çam Kozalağı, nadir bulunan özel bileşenleri içeriğinde barındırmaktadır.
Saçları Besler: Çam yağının saçlara sürülmesi saç kökleri beslediği bilimsel olarak ispatlanmıştır. Özellikle kadın ya da erkeklerin saç dökülmeleri şikayetlerinde Çam Kozalağı yağı, etkili bir formül olarak kendini kanıtlamaktadır. Böylece dökülen saçların yerini, yeni saçlar alarak Çam Kozalağı, birçok mucizevi şifasını ortaya koymaktadır.
Çam Kozalağının Faydaları
Çam kozalaklarında bulunan pinen solunum kaynaklı sorunların tedavisinde kullanılır.
Öksürme, bronşit, boğaz ağrıları, nefes darlığı gibi sorunları tedavi edicidir.
Akciğeri temizler, nefes almada çekilen rahatsızlıkları giderir.
Bağışık sistemini güçlendirir.
Hastalık yayıcı mikroplara karşı vücudun daha dinç kalmasını sağlar.
Psikolojik sorunlardan kaynaklı salgılanan hormonlarda kişinin daha rahat hissetmesini sağlamaktadır.
İnsan metabolizmasını düzene sokar, uyku sorunlarına çözüm getirir.
Odaklanma kabiliyetini arttırır.
Çam Kozalağı Yan Etkileri (Zararları)
Olgunlaşmayan Kozalak: Mide sindirimi için olumlu bir tepki vermez ve mide rahatsızlıklarına yol açabilir.
Çam Kozalağı Suyunun Fazla Tüketilmesi: Aşırı tüketim yarardan çok zararlı etkenleri oluşturabilir. Bu yüzden yerinde ve kararında Çam kozalağı reçeli, çayını ya da suyunun içilmesi günlük 1 bardağı geçmemelidir.