22 Mart 2020 Pazar

* MİRAÇ MUCİZESİ * İsrâ Sûresi’nin 1. âyet-i kerîmesi ile bildirilen Mirac mûcizesi, Hicret’ten önce, Receb-i şerîfin 27. gecesi vâki olmuştur. Bir kimse, İsrâ’ya yani Peygamberimizin (s.a.v.) Mekke-i Mükerreme’den Beytü’l-Makdis’e az bir vakitte gittiğine inanmazsa kâfir olur. Sahîh hadîslerle meşhûr olan semâlara yükselişini inkâr eylese o kimse bid’at ehlinden olur. Zîrâ Allâh’ın kudretine mâni yoktur. Cebrâil Aleyhisselam, Peyg

amberimizi (s.a.v.), Ümmühânî (r. anhâ)’nın evindeki odasından Ka’be-i Muazzama’ya götürdü, göğsünü yardı ve kalbini yıkayarak Burak’a bindirip (Kudüs’teki) Beytü’l-Makdis’e ulaştırdı. Peygamberimiz (s.a.v.), orada peygamberleri ve melekleri gördü. Onlara imamlık edip sahreden (Mescid-i Aksâ’daki büyük kayadan) Burak’a veya Cebrâil Aleyhisselâm’ın kanadına binerek birinci kat semâda Âdem Aleyhisselâm’ı, ikincide Yahyâ ve Îsâ Aleyhimesselâm’ı, üçüncüde Yûsuf Aleyhisselâm’ı, dördüncüde İdrîs Aleyhisselâm’ı, beşincide Hârûn Aleyhisselâm’ı, altıncıda Mûsâ Aleyhisselâm’ı, yedincide İbrâhim Aleyhisselâm’ı gördü. Onlarla selamlaşıp konuştuktan sonra Sidretü’l-Müntehâ’ya vardı. Kendisine Beyt-i Ma’mûr ile Kevser ve Rahmet nehirleri gösterildi.
Oradan Refref’e bindi, huzûr-ı ilâhîye varınca (teşehhüdde okuduğumuz) “Ettehıyyâtü lillâhi vessalevâtü ve’t-tayyibât” ile Cenâb-ı Hakk’ı övdü. Allâhü Teâlâ tarafından kendisine ikrâmla “Esselâmü aleyke eyyühennebiyyü ve rahmetullâhi ve berakâtühû” diye hitâb olundu. Ve bu selâmın şerefine Peygamberimiz (s.a.v.), ümmetini de dâhil edip “Esselâmü aleynâ ve alâ ıbâdillâhi’s-sâlihîn” dedi. Bir gece ve gündüzde elli vakit namaz emrolunmuşken tekrar tekrar yalvararak beş vakte hafifletildi. Geri dönerken bütün dereceleri ile cennetleri ve bütün derekeleri ile cehennemi gördüler.
Beytü’l-Makdis’e gelip Mekke-i Mükerreme’ye doğru yola çıkınca, Kureyş kervânını gördü. Sabah olunca miracını insanlara haber verdi. Peygamberimize (s.a.v.) Beytü’l-Makdis’ten ve kervânlarının hâlinden suâl eylediler. Sordukları şeylerden birer birer açıkça haber verince, Allâh’ın yardımına mazhar olanlar tasdik ettiler; îmândan nasîbi olmayanlar ise inkâr ettiler.
(Tefsîr-i Mevâkib, Fazilet Neş.)

SÜLEYMAN HİLMİ TÜNAHAN Hazretleri : Evlatlarım! Biz bugüne kadar imkân nisbetinde bütün gücümüzü sarf ederek din-i mübîn-i İslâm’a hizmetimizi yapmaya çalıştık. Bu vazifeyi ve bu mes’ûliyeti bundan sonra siz götüreceksiniz. Bizim vazifemiz bitti, artık bu vazifeleri siz devam ettireceksiniz. Buna mecbursunuz, bunu yapmadığınız takdirde, şu on parmağımı mahşerde yakanızda bulacaksınız. En namüsait zamanlarda dahi talebe okutmaya devam edeceksiniz. Dağ başında olsanız, elinize bir kişi geçse ona Kur’ân’ı ve dini öğreteceksiniz. Siz Allah’ın memurusunuz, Kitâbullah’ın memurusunuz, Resûlüllâh’ın memurusunuz, feyz-i

Muhammedî’nin tevzi‘ memurusunuz. Memuriyet vazifenizi hakkıyla îfa etmediğiniz takdirde, yarın sizlerden ben dâvâcı olurum. Burada bulunanlar, bulunmayanlara aynen bunları tebliğ etsinler. Bir daha görüşmemiz mümkün değildir. Görüşmemiz İnşâallah rûz-i cezada olur.”
Dışarıya çıktıktan sonra durarak tekrar talebeye dönüyorlar. Bu esnada yanında bulunan Konyalı Mustafa efendi, “Efendim, taksi hazır” dediği zaman, “Dünya gözüyle bir daha göreyim evlatlarımı... Ne yapalım, yer melâikelerinden ayrılıyorum” diyerek veda edip, irtihallerinin yakın olduğuna işaret buyurmuşlardır

21 Mart 2020 Cumartesi

Koron vürüsüne karşı çözüm Üzüm sirkesi ile ellerimizi ovalayın sirke de Canlı hücre var zararlı bakterileri yok ediyor elma sirkesini

Zuraf Encu - civan perçemi
21 dk.
Koron vürüsüne karşı çözüm
Üzüm sirkesi ile ellerimizi ovalayın sirke de Canlı hücre var zararlı bakterileri yok ediyor elma sirkesini kaynatın Biraz tuz ekleyin gargara yapın sonra tekrar elma sirkesini suya katıştırın için bir miktar elma sirkesi bir miktar biberiye yağı katıştırın Burnunuza spreyle sıkın Allahın izni ile vürüs size zarar veremiyecek zuraf Encu tansiyonu olan tuz eklemesin Sirke ateşi hemen düşürüyor

Bunlar, Kolloidal gümüşün etkili bir şekilde ele alabileceği bazı hastalıklardır. Kolloidal gümüşün 650 farklı virüs ve bakteri öldürmek için yeterince güçlü olduğu rapor edildi, aşağıda listelenen bazı hastalıklar şunlardır: Sebore : Bu, aşırı yağlı seba

Ibrahim Değerli - gümüş suyu (Kollaidal Gümüş Suyu)
Bunlar, Kolloidal gümüşün etkili bir şekilde ele alabileceği bazı hastalıklardır.
Kolloidal gümüşün 650 farklı virüs ve bakteri öldürmek için yeterince güçlü olduğu rapor edildi, aşağıda listelenen bazı hastalıklar şunlardır:
Sebore : Bu, aşırı yağlı sebase bezlerin neden olduğu bir cilt durumudur. Bu hastalığın etkilenen insanlar aşırı derecede yağlı cilde sahip olma eğilimindedir; Hem erkeği hem de kadını etkiler. Kafa derisi ve yüz, seboreeden etkilenen başlıca bölgelerdir, ancak göğüs, göğüs, koltuk altı vb. Gibi vücudun diğer bölümlerini de etkileyebilir.
Artrit: Artrit, vücudun eklemine saldıran bir grup hastalıktan bahsedilen genel bir terimdir. Bunlar genellikle bir veya daha fazla eklemin çevresinde ve etrafında ağrı, sertlik, ağrı ve iltihaplanma ile karakterizedir. Artritin en yaygın türleri Romatoid artrit ve osteoartrittir.
Akne: Akne, insan kıl follikülleri deriden ve ölü cilt hücrelerinden yağlarla tıkandığında ortaya çıkan bir deri hastalığıdır. Sivilce, siyah nokta, yağlı cilt ve beyaz kafa ile karakterizedir.
Atlet ayağı: Atlet ayağı, genellikle ayak parmakları arasında görülen bulaşıcı mantar enfeksiyonudur. Hastalık ayaklardaki cildi etkiler; ancak kontrol edilmezse; Ayak tırnaklarına ve bazen de ellere yayılabilir. Etkilenen cilt kuru, kabuklu, kırmızı, kaşıntılı, kabarmış veya çatlamış olabilir.
Kan zehirlenmesi : Kan zehirlenmesi, bakteriler ya da ürünleri kan dolaşımında olduğunda ortaya çıkan olumsuz bir tıbbi durumdur.
Mesane enfeksiyonu: Mesane enfeksiyonu mesane içindeki bakteriyel bir enfeksiyondur. Üriner sistemin herhangi bir yerinde böbrek, mesane, üretra veya üreter gibi bulunan bakteri enfeksiyonudur. Üretra yoluyla giren ve mesane içine giren bakteriler, mesane enfeksiyonuyla sonuçlanır.
Bubonic Plague : Bu, Yersinia Pestis olarak bilinen tek bir bakterinin neden olduğu bulaşıcı bir hastalıktır ve genellikle enfekte olmuş sıçanlardan insanlara oryantal fare pireli ile bulaşır. Bubonic plague, boyun, koltukaltı, kasık vb. Cinsel buboların karakteristik özelliğinden dolayı isimlendirilir. Bubonic plague semptomları, vücut zayıflığı, titreme, baş ağrısı ve ateşi içerir ve zamanında ele alınmazsa veya tedavi edilmezse, doku ölümüne neden olabilir burun, parmak ve ayak parmaklarından.
Çıbanlar : kaynatın öncelikle bir saç folikülü veya yağ bezlerinde başlayan bir lokalize deri enfeksiyonudur. İlk olarak, cilt enfeksiyon alanında kırmızıya döner ve daha sonra aynı bölgede yumuşak bir yumak gelişir. Dört ila yedi gün sonra, topak, cildin altına itme toplanması nedeniyle beyaza dönmeye başlar. Aynı enfeksiyon derinin daha derin dokularına yayılırsa, apse veya furunkle olur. Kaynatmalar genellikle yüz, koltuk altı, omuz, cinsel organ ve kalçada görülür.
Yara Üzümlülüğü: Tezler, genellikle ağzın yakınında veya yüzün diğer bölümlerinde görülen kırmızı sıvı dolu kabarcıklardır. Genellikle yamalar halinde bir araya getirilirler ve çok nadir durumlarda burunda, parmaklarda veya ağızda soğuk yaralar oluşabilir. Yaralar, herpes simpleks olarak bilinen yaygın bir virüsten kaynaklanır ve enfekte kişilerle yakın temastan dolayı çok bulaşıcıdırlar.
Su çiçeği: Su çiçeği, çocukları etkilediği bilinen bir virüstür. Esas olarak vücudun her yerinde görme eğilimi gösteren kaşıntılı kırmızı kabarcıklar ile karakterizedir. Su çiçeği, varicella-zoster virüsü adı verilen bir virüsten kaynaklanır. Kırmızı kabarcıklar önce yüz, mide ve yüz üzerinde görülür. Tedavi edilmediği takdirde, vücudun tamamına yayılabilir.
Kolit: Kolit, kolonun iç astarındaki iltihaplanmayı ifade eder ve karın ağrısı, diyare, şişkinlik ve kanlı dışkı ile kolayca ilişkilendirilebilir. Bu iltihap, alerjik reaksiyonlar, enfeksiyonlar, kolona yeterli miktarda kan tedarik edilmemesi, inflamatuvar bağırsak hastalıkları vb. Neden olabilir.
Kolera: Kolera esasen kirlenmiş yiyecek veya su tüketiminden kaynaklanan ölümcül bir bakteriyel enfeksiyondur. Buna Vibrio Cholerae olarak bilinen bir bakteri neden olur. Bu hastalık, tedavi edilmediği takdirde aşırı su kaybına yol açabilecek ciddi sulanmış ishale neden olur.
Konjonktivit : Konjonktivit veya pembe göz, virüs veya bakterilerin neden olduğu göz enfeksiyonudur. Konjonktiva ya da şeffaf zarın göz kapağını açan ve gözbağınızın beyazımsı bölümünü örten iltihaplanmasıdır. Konjonktivadaki küçük kan damarları iltihaplanırsa daha görünür hale gelirler ve gözlerindeki beyazımsı kısımların pembe veya kırmızımsı görünmesine neden olur.
Sistit : Sistit, mesane iltihabıdır. Çoğu vakada, sistit bir üriner sistem enfeksiyonundan kaynaklanır ve bakteriler mesaneye girip çarpmaya başladıklarında bir İYE tetiklenir.
Dizanteri: Bağırsak yolunun, özellikle kolonun iltihabı ile karakterize edilen bir hastalıktır. Dışkılarda kan ve mukus ile hayatı tehdit eden ishale neden olabilir. Hastaların hafif ila şiddetli mide krampları veya karın ağrısı yaşadığı bilinmektedir.
Belsoğukluğu : Cinsel yolla bulaşan hastalıklar bilinmektedir. Öncelikle Neisseria gonorrhoeae adı verilen bir bakteri ile enfeksiyon neden olur. Üretra, vajina, anüs, göz, boğaz vb. Içeren vücudun nemli ve sıcak alanlarına enfekte olduğu bilinmektedir.
Gastrit: Bu iltihaplanma, tahriş veya mide astarının erozyonudur. Genellikle bir virüs veya bakteri neden olur. Gastritin aniden veya yavaş yavaş ortaya çıktığı bilinmektedir.
Lupus : Lupus, vücudun doğal bağışıklık sistemi dokularına ve organlarına saldırdığında ortaya çıkan şiddetli bir inflamatuvar hastalıktır. Bu hastalık tarafından tetiklenen iltihaplanma serisi, eklemler, akciğerler, kalp, kan hücreleri, cilt ve böbrekler gibi farklı vücut sistemlerine potansiyel zarar verebilir.
İmpetigo: Bakteriyel bir deri enfeksiyonudur. Açığa çıkabilen, sıvı salan ve sarımsı-kahverengi bir kabuğu geliştirebilen ihale kırmızısına neden olduğu bilinmektedir. Bu lezyonlar vücudun her yerinde farklı bölgelerde görülebilir.
Grip: Bu, öncelikle akciğerleriniz, burunleriniz ve boğazınız gibi solunum sisteminize saldıran viral bir enfeksiyondur. Grip genellikle grip olarak bilinir. Tedavi edilmediğinde grip komplikasyonlarına neden olabilir ve komplikasyonları hayatı tehdit edebilir.

HİNDİBA'NIN FAYDALARI.

Ham Çiçek Balları - Alternatif Tip Sifa Olsun
HİNDİBA'NIN FAYDALARI...
..
İbn-i Kayyim, Tıbb-ı Nebevi adlı kitabında hindibanın, mideye çok faydalı olduğunu, pişirilip, sirke ilâve edilerek yenirse, sindirim sistemini temizlediğini, özellikle zayıflayan mide fonksiyonlarını ıslah ettiğini söylemektedir. GUT hastalığına, gözün etrafındaki şişlere fayda sağlar. Ayrıca karaciğerde daralıp, tıkanan kanalları açar. Dalak hastalıklarına ve tıkanmalarına destek sağlar. Böbrek kanallarını açar. Karaciğere en faydalı olanı, en acı olanıdır. Sıkılarak elde edilen suyu, sarılık hastalığına fayda sağlar. Özellikle, taze rezene ile karıştırılırsa, daha etkili olur. Ezilip, merhem haline getirilirse, şiş ve iltihaplı apselere fayda sağlar. Göğüs ve akciğeri temizler. Kan ve safra kaynaklı sıcaklık hallerini dindirir. Sıkılarak elde edilen suyu içilirse, böcek ısırmaları, yaban arısı ve akrep sokmalarına fayda sağlar. Hindiba, MİDE VE KARACİĞERİN GÜÇLÜ DOSTUDUR. İdrar söktürücü etkisi vardır. İdrar yollarını temizlemede faydalıdır. Kabızlığa ve idrar tutukluğuna devadır. Birçok cilt hastalığında, şifaya vesile olur. Vücut hararetini düşürerek, normalleştirir. Bağırsak parazitlerini düşürür. Yeterli olmayan safra kesesi fonksiyonlarını düzenler.
..
Hindiba köklerinin, ilkbaharda sıkılarak suyunun içilmesi ile, tıkanan karaciğer kanallarının açılmasına ve hemoroide fayda sağlar. Elde edilen bu su, az miktarda sütle karıştırılarak, günde üç defa, birer küçük kaşık ölçüsüyle alınmalıdır. İlkbahar dışındaki diğer mevsimlerde, hindibanın diğer kısımları sıkılarak elde edilen sıvı, bu amaçla kullanılabilir. Kabızlık için: Yaprakları ile birlikte, 4 dal hindiba alınarak, bir litre suyun içinde 10 dakika kaynatılır. Bu sudan günde 4 bardak içilir. Hindibanın kökleri kurutularak, hafifçe kavrulup toz haline getirilir. Bundan yapılacak kahve türü içecek, bağırsakları yumuşatarak, güçlendirir. İştah açıcı olarak da fayda sağlar. Gıda olarak pişirilip yenirse, safra salgılanmasını rahatlatır. Hindiba pişirilirken, sarımsak ilâve edilirse, sindirim zorluğu çekenlere, çok fayda sağlar.
..
F.ERGÜN

Mustafa Ulaş Hocam.Ben 2006 ses tellerinden ameliyat oldum.Dr.um dediki yemek borusuyla nefes borusu arasında kaçak var dedi.biyopsi istediler kabul etmedim.Midem hâlâ ödemli(şiş)çok rahatsızım Ne önerirsiniz Allah rızası için cvp verin.Çok teşekkür

Mustafa Ulaş Çok basit kantaron yağı alın ağzınıza 1 tatlı kaşığı yavaş yavaş az az yutun 30 dakikada bitirin ve 1 saat yiyip.içmeyin günde 5 defa yapın 10 günde iyileşiyor merak etmeyin yetmezse süreyi uzatın saygılar

Vücudunuzda ödem varsa önce ödemi tedavi edin yoksa tedavilere vücut cevap vermiyor bilginiz olsun saygılar m.ulaş

Görüntünün olası içeriği: yazı
Teşekkürler canan hanımın kantaronla geçmeyen öksürüğünden kurtuluşu tedavisi