12 Haziran 2020 Cuma

İSLAM’IN ŞARTI ‘LÂ İLÂHE İLLALLAH MUHAMMEDÜN RESÛLULLAH’ DEMEKTİR Peygamberimiz (s.a.v.) Dıhye'nin Müslüman olmasını çok arzu ediyordu. Çünkü yediyüz kişilik kabilesinin reîsi idi. Onun Müslüman olmasıyla hepsi Müslüman olacaklardı. “Allâh’ım! Dıhyetü'l-Kelbî’ye İslâm’ı nasib et.” diye duâ ediyordu. Dıhye Müslüman olmaya karar verince, Allâhü Teâlâ bir sabah namazından sonra Peygamberimiz’e (s.a.v.) “Yâ Muhammed! Allâhü Teâlâ sana selam ediyor ve şöyle buyuruyor: Az sonra Dıhye huzuruna gelecek.” diye vahyetti. Dıhye Mescid-i Nebevî’ye gelince Peygamberimiz, mübarek hırkasını sırtından çıkardı ve yere Dıhye'nin önüne sererek “Buraya otur, yâ Dıhye” buyurdular. Dıhye Resûlullâh’ın bu iltifatından ağlamaya başladı, hırka-i saâdeti yerden alıp öptü ve başına gözüne sürdü. Sonra da ‘Müslüman olmanın şartları nelerdir? Bana anlatınız.’ dedi. Peygamberimiz (s.a.v.) “İlk önce ‘Lâ ilâhe illallâh Muhammedün Rasûlüllâh’ demelisin.” buyurdular. Dıhye kelime-i şehâdeti okudu, sonra da ağlamaya başladı. Peygamber Efendimiz (s.a.v.) “Allâhü Teâlâ seni İslam nimetiyle şereflendirdi, bu ağlama niye yâ Dıhye?” buyurunca ‘Ben çok büyük hatalar ve kötülükler işledim. Rabb’ine, bunların keffaretinin ne olduğunu sor. Eğer kendimi öldürmemi emrederse kendimi öldürürüm; bütün malımı vermemi emrederse malımın tamamını veririm.’ dedi. Peygamber Efendimiz (s.a.v.) “Bu günahlar nedir yâ Dıhye?” diye sordu. ‘Ben Arab meliklerinden biri idim. Kızlarımın dünyaya gelip onların da kocalarının olmasını gururumdan kabul edemedim ve tam yetmiş kızımı kendi ellerimle öldürdüm.’ dedi. Peygamberimiz (s.a.v.) hayret ettiler. Bu esnada Cebrâil (a.s.) geldi ve ‘Yâ Muhammed, Allâhü Teâlâ’nın sana selamı var. Dıhye'ye şöyle söylemeni emrediyor: “İzzetim ve celâlim hakkı için sen lâ ilâhe illallâh dediğin anda altmış senelik küfrünü ve altmış senelik günahlarını bağışladım. Kızlarını öldürmeni nasıl bağışlamam?” Peygamberimiz ve ashabı ağlamaya başladılar. Peygamberimiz “İlâhi! Sen Dıhye’nin bir defa ‘Lâ ilâhe illallâh’ demesiyle kızlarını öldürmesini bağışladın. Sana devamlı şehadette bulunan ve sadık söz ve hâlis amel işleyen mü’min kullarını bağışlamaz mısın?” buyurdular.

Görüntünün olası içeriği: şunu diyen bir yazı 'Münafıklar Kafirlerden Daha Tehlikelidirler.Kafir Pirincin İçindeki Siyah Taş Gibi Sırıtır,On Hemen Tanırsın. n.Münafık İse Pirincin İçindeki Beyaz Taş Gibidir,O Onu Ancak Pilavı Yerken Dişin Kırılınca Anlarsın.'
Görüntünün olası içeriği: yazı

Vesvese hastalığı - obsesif kompülsif bozukluk için kesin tedavisi çözümleri şunlardır.


Vesvese hastalığı - obsesif kompülsif bozukluk için kesin tedavisi çözümleri şunlardır.

1,Kesinlikle helal beslenmelisiniz . Yediğiniz etler , tavuklar %100 islami hassasiyetler gözetilerek kesilmelidir ve kazancınıza haram karıştı ise bunları temizlemeniz gerekir.

2.Abdestli bulunmaya gayret gösterin ve namazlarınızı Tadili erkan üzere kılmalısınız.Kabul edilmiş bir namaz şeytan ile insan arasında koruyucu bir perdedir.

3.Her belanın günahlardan sebep geldiğini unutmayın.Geçmiş günahlara tevbe etmek gerekir.Abdestli şekilde 100 defa ''Estafirullah el azim ve etubu ileyh'' zikrini çekmek çok çok faydalıdır.

4,Sağlıklı beslenin.Kaliteli Protein , karbonihidrat ve yağlar mühimdir.''Unutmayın ne yerseniz o olursunuz'' Dolayısı ile vücudunuza giren sağlıklı besinler zihin gücünüzü de etkiler.
Ayrıca kaliteli beslenmek bağırsak sağlığı açısından da önemlidir ve bağırsaklar insan vücudunda ''ikinci beyin'' gibidir.
Sık sık gerçek elma sirkesi tüketin , sıkıntınız büyükse imkanınız da varsa haftanın iki günü kuzu kelle çorbası yiyin çok büyük şifadır.

5,Düzenli olarak en az haftanın en az 5 günü Spor yapın.
Sporun vesvese üzerinde çok etkili olduğu açıktır.

6, Dedikodu yapmayın.Hem büyük günahtır hemde kalbinize saplanan zehirli ok gibidir.Beyniniz sürekli dedikodusunu yaptığınız konuya yönlendirilerek şeytan sizi boş kuruntular ile oyalayacaktır.Sizi yoran insanlardan uzaklaşın .Kaliteli insanlar ile beraber olun.

7,Gerçek alimlerin sohbetlerinde bulunun .Ayette geçtiği gibi ''Salihlerle beraber olun(Tevbe 119)'' Sohbet ortamlarına Allah'ın rahmeti iner ve şeytanlar o ortamlara giremezler.

8, Manevi bedeninizi güçlendirin .Saydığımız ilk 7 madde zaten sizin manevi bedeninizi güçlendirecektir.Siz bu 7 maddeye bir de bol bol zikrullahı ekleyin.Örneğin 100 defa ''la havle ve la kuvvete illa billah'' zikri manevi bedeninizi tamir edecek ve güçlendirecektir.

Mustafa Kamil Adıtürk

Görüntünün olası içeriği: 1 kişi

11 Haziran 2020 Perşembe

Teşekkürler Binnur hanımın oksijenli tedavisi şifa Allah tan kul vesile saygılar hepinize UYARI Her iki sayfada 85 000 kişiye soru cevaplarınızı yetiştiremiyorumm hiç birinize ayrım yok geri dönüşleride okuyun tüm bilgiler var cevapları okuyun bilgi amaçlıdır kullanım tercihi size aittir sağlığımız için araştırın derim doktorunuza danışmadan kullanmayın saygılar hepinize m.ulaş AVAKADO YAPRAĞININ FAYDALARI OKUYUN.

Görüntünün olası içeriği: yazı

AVAKADO YAPRAĞININ FAYDALARI OKUYUN.
Sağlığımızın müthiş şifreleri

Avakado yaprağı; yeşil yapraklı, 12-25 cm uzunluğunda olan, içinde. bol miktarda yağ yakıcı antioksidan enzim bulunan bir bitkidir. Bir çok hastalığın şifasında etkilidir.

Avakado yaprağı demir deposudur.

Damar tıkanıklığı ve kalp hastalarına iyi gelmektedir.
Kolestrol ve tansiyonun düşmesine yardımcı olur.
Zararlı toksinleri vücuttan atar.
Hücre yenileyici ve yaşlandırma geciktiricidir.
Kas gevşetici olarak da kullanılabilir.
Cildin nemlenmesine ve canlı gözükmesine yardımcı olur.
Kilo vermeye yardımcı olur.
Kişi üzerinden depresyon ve uyuşukluğu kaldırır.
Kabıza karşı etkili, bağışıklığı güçlendirir.

2 yaprağı ufak dilimleyin 1 litre kaynar suyla demleyin 1 saat sonra sabah akşam için 1 su bardağı 25 gün kadar

İbn-İ Arabî KS. Hazretlerİ : Allah'Im! Benİ (BİZLERİ) her türlü kötülük ve İsyandan uzak, bütün salİh amellere de yakIn tut.. Bİr Allah cc. Dostu VaazInda bİr ara kürsüde, dİzlerİnİn üstünde doğrularak : - “Ayasofya İbâdete açIlacaktIr!” .

Ayasofya sahte İmza İle müze oldu. Sağlam İmza İle camİİ olur..
Yüzlerİnİ yakma. Çünkü dünyâda İken, çok kere secde ettİler. kalblerİnİ de yakma. Çoğu kez Ramazan orucu tuttular susadIlar.

Ehl-i Sünnet Hanefi .......... Büyük günah işleyenlerin âkibetleri ...Cehennem bekçibaşı (günâhkârlara) sorar: - Siz kimsiniz, hangi ümmettensiniz? Derler ki: - Biz, kendilerine Kur’ân gönderilen ümmetteniz. Ramazan orucu tutanlardanız. Bunun üzerine cehennem bekçibaşısı: - Kur’ân yalnız Muhammed (s.a.v.)’e gönderildi, der. Bu ismi ondan duyar duymaz hemen hep bir ağızdan bağırırlar: - Tamâm işte biz Muhammed (s.a.v.) ümmetindeniz. Bundan sonra, cehennem bekçibaşısı onlara sorar: - Peki, Kur’ân’da, Allâh’a isyânı yasak eden bir âyet yok muydu? Böyle konuşup giderken, cehennem ateşine ve zebâ-niye iyice yaklaşmış olurlar. Günâhkârlar derler ki: - Ey bekçibaşı, bize izin ver de hâlimize ağlayalım. Onlara ağlama izni verilir. Gözyaşı dökmeye başlarlar. Gözyaşları tükenir; kan ağlamaya başlarlar. Bekçibaşı der ki: - Bu gözyaşları ne kadar güzel, fakat, dünyâda olsaydı ve Allâh korkusundan böyle ağlasaydınız, o zaman sizi ateşten kurtarırdı. Bundan sonra bekçibaşı, zebâniye döner: - “Bunları cehenneme at!” emrini verir. Cehenneme atılır atılmaz: - Lâilâhe illallâh (Allâh’tan başka ilâh yoktur, derler. Ateş onlardan kaçar. Bunu gören bekçibaşı, ateşe emreder: - Onları tut!... Emrini verir; ama ateş yakalamaz, şöyle der: - Onları nasıl yakalarım? Allâh’tan başka ilâh yoktur, diyorlar. Bundan sonra, bekçibaşı şöyle söyler: - Evet, tutacaksın! Öyle deseler bile yakalayacaksın. Çünkü Arş’ın Rabbi öyle emrediyor. Bundan sonra, ateşe tutulurlar. Ateş bir kısmının ayağına kadar yükselir. Bir kısmının diz kapaklarına kadar çıkar. Bir kısmının beline kadar gelir. Bir kısmının da boğazına kadar uzar. Ateş yüzlerine doğru yükselmeye başlayınca, bekçibaşı şöyle söyler: - Yüzlerini yakma! Çünkü dünyâda iken, çok kere secde ettiler. Sonra kalblerini de yakma! Çoğu kez Ramazan orucu tuttular susadılar. Allâh’ın dilediği kadar öyle kaldılar.......(Ebu’l Leys Semerkandî (r.a.),Tenbihül Gâfilin Bostânül Ârifin, 69-70.S.)

RAMAZAN-I ŞERİF AYI GİRİNCE NASILKİ GELDİĞİ ANLAŞILIYOR. AYASOFYADA TEKBİRLERLE İBADETE AÇILINCA AÇILDIĞI ANLAŞILACAK. VATANIMIZ MANEN VE MADDEN ÇOK DEĞİŞECEK HERKES ANLAYACAK, FARKEDECEK..


........... İmâm Rabbânî KS. : Teheccüd namazını çok kıymetli tut! Şefâat makamı olan Makâm-ı Mahmûd’dan nasîp almak isteyenler, teheccüd namazını hiç kaçırmasınlar.

Görüntünün olası içeriği: bitki, çiçek ve doğa

M. Hadİmİ hazretlerİ buyuruyor kİ: Dİndekİ dört delİl, müctehİdler İçİndİr. Bİzİm İçİn delİl, mezhebİmİzİn bİldİrdİğİ hükümdür.

Ehl-i Sünnet Hanefi ..... M. Hadimi hazretleri buyuruyor ki: Dindeki dört delil, (kuran-ı kerim, hadis-i şerif. ümmetin icması, kıyas-ı fukaha) müctehidler içindir. Bizim için delil, mezhebimizin bildirdiği hükümdür. Çünkü bizler, âyet ve hadisten hüküm çıkaramayız. Mezhebin bir hükmü, âyete, hadise uymuyor gibi görünse de yanlış değildir. Çünkü âyet ve hadis ictihad isteyebilir, başka bir âyet veya hadisle değişmiş olabilir veya bilmediğimiz bir tevili vardır. (Berika s. 94)

....... İMAM-I ŞARANİ KS. : Ayn-ül-ülaya yükselmemiş bir âlimin, dört mezhepten birini taklit etmesi vaciptir. Taklit etmezse, doğru yoldan sapar. Başkalarını da saptırır.

ZAMAN İÇİNDE ZAMAN HALK EDEN YÜCE RABBİM. TEKBİRLERLE AYASOFYAYI İBADETE AÇARAK BİZLERİ MANSUR VE MUZAFFER EYLE.. Kurban hatalarI sİler; belalarI def eder. KEMER KAZADAN, KURBAN BELADAN KORUR.

.... Hadis-i Kutsi : “Ümmetine kurban kesmeleri için emir ver; zira kurban müminin fedaisidir. Tıpkı İsmail’in (as) fedaisi olduğu gibi…” (Gunyet’üt Talibin)