2 Ağustos 2020 Pazar

SAFRAKESENİZDE TAŞMI VAR ÇAMURLAŞMAMI VAR BÖBREĞİNİZDE TAŞMI VAR ERİTİN YOK EDİN ORGANINIZI ALDIRMAYIN BASİTCE YOK EDİN TAŞLARINIZI saygılar m ulaş Köy Tavuğun açık arazide gezen olmalı taşlığının iç zarlarını ayırın kurutun ezin un gibi yapın 1 su bardağı sıcak suya 1 tatlı kaşığı koyun 30.dakika bekletin aç.için 2 saat aç bekleyin akşam sabah yapın 30 günde kurtulun safrakesesi taşlarından böbrek taşlarınızdan tekrar oluşmaması içinde asıl sorun karaciğerinizi ve troidinizi tedavi edin derim sağlık kalıcı olsun m.ulaş şifa olsun hepinize yazılarımı isim ve gurupla paylaşınki birilerine şifa olsun saygılar hepinize nice sağlıklı günlere Rabbim nasip etsin .Amin Sağlığımızın müthiş şifreleri

ÖSTROJEN YÜKSEKLİĞİ BELİRTİLERİ m.ulaş

hissedebilirsiniz:
GÖĞÜSLERİNİZDE ŞİŞME VE HASSASİYET. ...
RUH HALİ ...
GÖĞÜSLERİNİZDEKİ FİBROKİSTİK TOPAKLAR. ...
SAÇ KAYBI. ...
KİLO. ...
DÜZENSİZ ADET DÖNEMİ ...
HER ZAMAN YORGUN HİSSETMEK. ...
UYKU PROBLEMİ


KARACİĞERİMİZ NEDEN ÇOK ÖNEMLİ VE 3 AYDA TEDAVİ EDİYORUZ İLK ETAPTA OKUYALIM m.ulaş

karaciğerimiz yılların birikim olan toksinleri zehirleri hemen 1 ayda atacağını düşünmeyelim tıkanmış olan filitreler hemen açılır diyede beklemeyin tedavi süresi en uzun olan hayati organımız karaciğerimiz hemen çabucak iyileşecek bir organımız değil bu sebeble en uzun tedavide karaciğerimizde sürüyor yılların birikmiş toksinlerinden kurtulmak hemen olmuyor kirli yağlı kan vucudumuzda dolaştığı sürece sağlık beklemiyelim kendimizde kirlilik arttıkça hastalıklarda çoğalarak devam ediyor organlarımızı bir bir kaybediyoruz böbrek bitmiş at troid gitmiş at dalak gitmiş at 3 filitreden birinide at ve safra kesesini atmak doğru değil bunlarsız yaşarsınız ama nasıl yaşarsınız düşünün kılcal damarlar hangi organda tıkanmaya başlıyorsa sorunlarda ordan başlıyor sırayla geliyor sorunlar yumağı büyür ve asidoza doğru gidiyor her şey gizlide bekleyen hastalıklar sırayla geliyor karaciğeri düzeltmekte hemen olmuyor ilk uygulama 3 aya kadar sürüyor sonraki yıllar 1 ay olarak uyguluyorum bende her yıl 1 ay bu 5 bitkiyi uygularım faydasını çok çok büyük görüyorum kolay kolay hasta dahi olmuyorum yaşam kalitem artıyor ve sağlığım mükemmel oluyor 20 yıldırda yaparım göz ve karaciğer bakımlarımı çok şükür Rabbime araştırın inceleyin sizde göreceksiniz ama araştırın derim sağlığımız birilerine emanet edilecek kadar ucuz ve basit değil Allah akıl vermiş irade vermiş araştırın her şeyi birileri benim için düşünür benim sağlığımı korur düşüncesi çok çok yanlış bunu sağlığımızı kaybedince anlıyoruz ben bunun bedelini ödedim ve gördüm yaşadım Şifa Allah tan saygılar m.ulaş

K.S : Ehl-i Zikrin yanında 70 bİn rûhânî bulunur. Evrâd-ı Şerİf okuyanın yanında, 700 bİn rûhânî bulunur.

Görüntünün olası içeriği: şunu diyen bir yazı '"Kurban Bayramınız Mübarek Olsun"'
Hasan Bozkurt

SARI NOKTA VE KARATAVUK GÖZ HASTALIĞINIZIN TEDAVİSİ m.ulaş

Sarı nokta ve karatavuk göz hastalığınızın tedavisi için gözlerinize 2 şer damla sarı kantaron yağı damlatıyorsunuz sabah akşam kullanın15 dakika yakar sulandırır geçer 2 saat puslu olur sonra oda geçer .sarı kantaronu damlatarak süreç devam ederken ilerleyen zamanda kantaronu damlattığınızda artık yakmıyorsa sarı kantaronun tedavisi bitmiş demektir bilginiz olsun

1 yemek kaşığı sarı kantaron yağından sabah akşam için alerjiniz yoksa tabiki bu yağa aç tok fark etmez saygılar Rabbim tüm hastaların şifasını versin Amin

M.ulaş

BU SEMBOLLER HAKKINDA

Görüntünün olası içeriği: iç mekan
Ilim Irfan Sofrası
BU SEMBOLLER HAKKINDA “KÜLTÜREL MİRAS(!)” NİTELEMESİNİN KULLANILMASI Ayasofya’daki mozaik ve semboller teslis şirkinin alamet ve işaretleri iken bu gerçeği ört bas etmeye çalışırcasına bunlara “insanlık mirası”, “kültürel miras” vs. denmesi, doğrusu son derece esef verici bir durumdur. Böyle bir yaklaşımda gerçeklerin hem gizlenmesi hem de saptırılması söz konusudur.
Gerçeklerin gizlenmesi şöyledir: Ayasofya’nın içindeki teslis figürleri insanlığın değil, Hıristiyan dünyasının kabulleridir. Dünyada çok sayıda dinî inanç ve telakki vardır. Bunları dikkate almadan sadece Hıristiyanlığın inanç ve değerlerini insanlığın inanç ve değeri gibi göstermek hem hakikati gizlemek hem de büyük bir haksızlıktır. Bu ifadeler teslisi temize çıkarmak anlamına gelmekte, hatta teslis hakkında olumlu bir imaj bile oluşturmaktadır.
Ayasofya’daki ve başka mekânlardaki resim ve mozaikler Hıristiyanlar için bir değer ifade edebilir. Bunu bir Hıristiyan gibi benimseyip bütün insanlığa mal etmek büyük haksızlıktır.
Hıristiyanlık değerlerini dünya kültür mirası gibi lanse eden zihniyet, acaba İspanya’da imha edilen 850 yıllık medeniyeti hiç gündem etmiş midir?
Memleketlerini terk etmeye mecbur bırakılan, Hıristiyanlaştırılan, öldürülen, yakılan milyonlarca müslümanın davasını gütmüş müdür? Yahut bu medeniyetten geriye kalan tek şey olan Kurtuba Camiinin ortasına dikilen koca bir haçın manası üzerinde durmuş mudur? Yine İspanya’dan Balkanlara, Kafkaslara, Kırım’a kadar sinemaya, gazinoya çevrilen camiler acaba dünya kültür mirası adına bir mana ifade etmiyor muydu? UNESCO’nun bunların takibini de yapması gerekmez miydi?
Şunu unutmayalım: Tarih boyunca medeni davranış gösteren toplumlar olduğu gibi, insanlık için ızdırap ve felaket sebebi toplumlar da olmuştur. Bu ayrımı yapmadan, hakla batılı, haklıyla haksızı ayırmak mümkün değildir. Şayet hak – batıl ayrımı yapmaksızın insanların ortaya koyduğu bütün her şey kültürel miras kapsamında değerlendirilecek ise, o zaman Sevgili Peygamberimiz (hâşâ) Mekke’yi fethettiğinde Kâbe’nin içindeki putları kırdırmakla bu kültürel mirasa mı kast etmiş oldu?
Onun kırılmasını, yıkılmasını emrettiği, yüzlerce yıllık geçmişe sahip Lat, Menat ve Uzza da bu mantığa göre birer kültür mirası mı idi? Bu sorular “Canım o zaman cahiliye dönemi idi, putperestlik de zaten artık güncelliğini yitirmiştir” diye geçiştirilemez. Çünkü o insanlar o putlara “kendilerini tanrıya ulaştıran aracılar” olarak tapıyorlardı. Peki bu davranışla teslisin sembolü olan haça tapmak arasında ne fark var?
O zaman buradan şu sonuca gelmek zaruri oluyor: Toplumların inanç ve faaliyetleri insanlığın hayrına ve menfaatine hizmet olabileceği gibi, helakine ve mahvolmasına da sebep olabilir. Bu ayrımı yapmak ilmî ve insanî bir görevdir. Aksi takdirde tarih boyunca insanlığa nice acılar yaşatan rejim, sistem, din ve telakkilerin hepsinin müspet kabul edilmesi gerekir. Böyle bir yaklaşım da vakıaya, hakka ve adalete uygun olmaz. O halde Hıristiyanlığın teslis ifade eden sembol ve mozaiklerini insanlığa mal ederek “kültürel miras” diye yutturmak haksızlıktır, insanlığa yapılmış bir zulümdür.

Görüntünün olası içeriği: şunu diyen bir yazı 'www facebook com/ ktebun ww.mektebun. wordpress. .com @nefsiyyun www.instagram com/mektebun Zilhiccenin ilk on günü, fazilette bin güne, Arefe günü ise on bin güne eşittir. Beybekî'
Ehl-i Sünnet Hanefi - İhvani Paylaşım Platformu

...... Hadis-i Şerif : -Kim, bu on günde oruç tutarsa Hazreti Allah da on şey ile o kimseye ikram eder. Ömründe bereket, malında ziyade (artırma), Aile efradını muhafaza, günahlarını af, hasenatına kat kat sevap, ölüm anında hayır tarafını ağırlaştırma, derekeler (cehennem tabakaların) dan kurtuluş ve yüksek derecelere çıkmak. (Hamât-ul Kulub)

♦️Ayasofya'daki sembol ve figürleri örtme yada karartma yolu ile ibâdete uygun hale getirmeyi planlayan Diyanet işleri başkanlığı'na ithafen;

Görüntünün olası içeriği: yiyecek, şunu diyen bir yazı '� 1 YIL ÖNCE @yokboy lebilgiler Peygamber Efendimiz(S.A.V): "İncir yiyin, çünkü o basuru keser, ayağın oynak yerlerindeki ağrılarıyok eder." "Herkim kalbinin rahat çalışmasını isterse, inciryemeye devam etsin.' buyurmuşlardır.'Görüntünün olası içeriği: şunu diyen bir yazı 'İbni Ömer (r.a)'den rivayete göre Rasülullah (s.a.v), şöyle buyurmuştur: "Arefe günü akşamı olduğunda, kalbinde hardal tanesi ağırlığında iman bulunan hiç bir kimse kalmaz ki mağfiret edilmiş olmasın. Denildi ki: "Ya Resulallah, bu yalnız Arafat ehline mi mahsustur?" Buyurdu ki: "Hayır, belki bütün müslümanlar içindir." (Ramuzul-Ehadis, S. 61/1)'

Görüntünün olası içeriği: 3 kişi
Hilmi Özer

♦️Ayasofya'daki sembol ve figürleri örtme yada karartma yolu ile ibâdete uygun hale getirmeyi planlayan Diyanet işleri başkanlığı'na ithafen;

♦️Sayın Diyanet işleri başkanlığı;

Adam evine geliyor, karısının yanında nâmahrem bir adam var.
Kocası eve gelince, kadın, nâmahrem adamın üstüne bir örtü örtse, yada kocasının gözüne ışık tutarak karartma yapsa ve kocası o adamı göremese,
Şimdi biz, o nâmahrem adamın odada olmadığına ve karı koca arasındaki ilişkinin sıhhatine hüküm verebilirmiyiz?

♦️Sayın Ali Erbaş; Camiler müslümanların namusudur. Bizler camimizde islâmî motiflerin dışında, bâtıl bir inanca ait olan sembol yada figürler istemiyoruz.
Siz her nekadar örtme yada karartma ile o figürleri setretsenizde onlar hâlâ ordalar.

♦️Sayın Ali Erbaş; bütün fıkıh kitaplarimizda sûret olan bir mekanda namaz kılmanın mekruh olacağı yazarken, sizler aksine cevaz verdiniz.
Kaldıki bu sıradan bir sûrette değil. Teslis inancının hz ALLAH'a şirk koştuğu putlaştırdığı tasvirler.

♦️Ayasofya tüm dünyanın ortak paydası dediniz. Hayır hayır sayın başkan. Ayasofya hz Fatih'in kılıç hakkı olup kendi öz malıdır ve sadece islâm âleminin ortak paydasına vakfetmiştir.

♦️Lütfen bu milletin vicdanına kulak verin, HZ Fatih'in vakfiyesine, emânetine sahip çıkın.
Sahip çıkın ki hem Türkiyemiz üzerindeki dolayısıyla islam âlemi üzerindeki lânet kalksın. Hemde emânete ihtiramınız vesilesiyle hz Fatih'in şefaatine nâil olasınız.

SAYGILARIMLA
Hilmi Özer

ABDESTLİ VE DUA OKUYARAK UYUMAK Mü’min her gece yatmadan önce, beden temizliğini yapıp (misvak kullanarak abdest alıp) gece teheccüde kalkmaya niyet etmelidir. Bir zarûret olmadığı müddetçe abdestsiz uyumamak lâzımdır. Uyumadan evvel ve uyandıktan sonra okunması tavsiye edilen duâları da okumalıdır. Bunda Allâh’ın rızâsı vardır. Bu duâları okuyan kişinin sabaha kadar şeytanlardan muhâfaza olunacağı beyan buyrulmuştur. Uyumadan önce: “Allâhümme bismike emûtü ve ahyâ.” Uyanınca: “Elhamdü lillâhillezî ahyânâ ba’de mâ emâtenâ ve ileyhi’l-ba’sü ve’n-nüşûr.” duâları okunur. Abdestli olarak uyumak ve uyumadan evvel duâ okumak, kalp ve uzuvlara hafiflik vererek gece kalkmaya yardımcı olur. Birçok kimseler bunu tecrübe etmişlerdir. Zikir, âlim ve sâlih kimselerin ruhlarının gıdası, abdest de silâhıdır. Abdestli olarak uyumaya dikkat etmek gayb âleminde Allâhü Teâlâ’nın huzurunda daha fazla bulunmaya sebeptir. Zîrâ abdestli olarak uyuyanın ruhuna, uyanıncaya kadar Allâhü Teâlâ’nın huzurunda secde etme izni verilir. Eğer abdestsiz olarak uyursa ruh, Allâhü Teâlâ’nın huzurundan uzak kalır. Böylece o kimse melekler gibi sadece rûh ile Allâhü Teâlâ’ya ibâdet etmekten mahrum kalır. İşte bu, abdestli uyumanın en güzel sırlarındandır. Resûlullah Efendimiz (sallallâhü aleyhi ve sellem) buyurdular ki: “Kim abdestli olarak gecelerse, bir melek de başucunda onunla beraber geceler. Uyandığı zaman melek onun için: ‘Allâhım, falan kulunu mağfiret et. Çünkü o abdestli olarak geceledi.’ diye duâ eder.” “Kul abdestli olarak yattığı zaman, ruhu Arş-ı A’lâya yükselir ve gördüğü rüyâsı sâdık olur. Şâyet abdestli uyumazsa ruhu Arş’a yükselmekten mahrum kalır ve gördüğü rüyalar sâdık olmaz.” “Yatacağın zaman Fâtiha-i Şerîfe ve İhlâsı Şerîf’i okursan (sabaha kadar) ölümden başka (sana ezâ verecek) her şeyden emin olursun.” (Levâkihu’l-Envâr)

Rasûlüllah s.a.v. Efendimizin Dilinden Arefe Günü

“Günlerin en üstünü arefe günüdür. Faziletçe cumaya benzer. O, cuma günü dışında yapılan yetmiş hacdan faziletlidir.
Duaların en üstünü de arefe günü yapılan duadır. Benim ve benden önceki peygamberlerin söylediği en faziletli söz de, ‘Lâilâhe illallahu vahdehuu lâ şerîke leh. (O’ndan başka ilah yok, tek Allah vardır, O'nun ortağı da yoktur.) sözüdür.” (Muvatta)

“Allah (c.c.), hiçbir günde, arefe günündeki kadar çok kulu ateşten çok âzâd etmez. Allah Teâla mahlûkata rahmetiyle yaklaşır ve onlarla meleklere karşı iftihar eder ve, ‘Bunlar ne istiyorlar?’ der.” (Müslim)

“Arefe gününe hürmet edin! Arefe, Allah'ın kıymet verdiği bir gündür” (Deylemî)

“Arefe günü tutulan oruç, bin günlük nafile oruca bedeldir.” (Tergîb ve Terhîb)

“Arefe günü tutulacak orucun önceki ve sonraki senenin günahlarına keffaret olacağını Allah’tan ümit ediyorum.” (Tirmizî)

“Beş gece vardır ki duâ reddolunmaz: Receb’in ilk gecesi, Şaban’ın on beşinci gecesi, Cuma gecesi, Ramazan Bayramı gecesi, Kurban Bayramı gecesi.” (Suyûtî)

"Kim ki Arefe gününde bin kere ‘Kulhüvallahü ehad suresi’ni okursa, Allah Teâlâ ona istediğini verecektir." (Münavi)

Arefe günü sabah namazından itibaren bayramın dördüncü gününün ikindi namazına kadar, yirmi üç farz namazının arkasından birer defa "Allahu ekber Allahu ekber, Lâ ilâhe illallahu vallahu ekber. Allahu ekber ve lillahi'l-hamd" diye tekbir getirilir ki, buna "teşrîk tekbiri" denir.
Tekbirlerin bu şekli Hz. Ali ve Abdullah b. Mes'ûd (r. anhümâ)'ya dayanır.

Fotoğraf açıklaması yok.
Ilim Irfan Sofrası

Müslüman hasreti çekilen insandır

* Müslüman demek, hasreti çekilen insandemektir. Bir kimsenin hasreti çekilmiyorsa, son nefeste imanı tehlikededir.

* Bir müslüman, bir müslümanın yanına, herhangi bir iş için, rahat gidemiyorsa, çekinerek gidiyorsa, o kendisinden çekinilen müslümanın son nefesinden korkulur.

* Güzel ahlak, kimseye yük olmamak, fakat herkesin yükünü çekmektir.

* Kendini beğenmeyip haramlardan sakınanın kabına, rahmet dolmaya başlar, ihlası artar, istifade etmeye başlar. İşte bu istifadenin hasıl olup olmadığı, kimseye yük olmayıp, herkesin yükünü çekmeye başlaması ile anlaşılır.

* Herkeste şef olmak arzusu vardır. Bu insanın tabiatında vardır. Bu hâl yalnız yüzü ahirete dönük olanlarda olmaz.

* Güler yüzlü olmayanın, insanların itimadını, sevgisini kazanması zordur. Cömert olmayan, vermekten hoşlanmayan, insanların sevgisini kazanamaz. Sırf Allah rızasını gözetmeyenin, yaptığı hizmetlerde insanlardan takdir veya maddi bir karşılık bekleyenin ihlası zedelenir. Allahü teâlâ da ihlassız kimseyi muvaffak kılmaz.

* Nefse tâbi olmak, kötü arkadaşlarla düşüp kalkmak sıkıntı verir. Seadet-i ebediyyeye kavuşmak için çok engeller var. En büyük engel, akla, nefse tâbi olmaktır.

* İnsan, ölüme hazırlanırsa, huyu güzel olur. Ölümü hatırlatmak, mümin için müjdeli haber gibidir.

* Ölümü unutup, çok yaşama arzusuna kapılan, üç şeye hasret gider. Topladığına doymaz, umduğuna kavuşamaz. Ahiret yolculuğu için yeterli hazırlık yapamaz.

* Hiçbir zaman, hiçbir şekilde, halinizden şikayetçi olmayın. Her zaman şükredici olun. Beterin beteri vardır.

* Mertlik demek, herkes ile iyi geçinmektir.

* Herkese iyilik yapamayız; fakat, hiç kimseye kötülük yapmaya hakkımız yoktur.

* Mümin kardeşinizin duasını almaya çalışın. Kurtuluşun onun duasında olabileceğini unutmayın.

* Başarının sırrı, güler yüz, tatlı dil ve güzel siyasettir. Güzel siyaset, herkesin memnun olması demektir. Sevgi yakınlık ister, kaçan mahrum kalır, gözden ırak olan gönülden de ırak olur. Kendisini seveni, başkası sevmez.

* Gıybet aileyi parçalar, toplumu çökertir, cemiyeti felakete götürür. Zinadan daha büyük günah olduğu halde, çok kolay işlenen bir günahtır.

* Herkese sıkıntı veren kibirlilerdir. Herkesi şikayet etmesi kibrindendir. Mütevazı demek ölmüş, demektir. Ölü kimseyi şikayet etmez, ölüyü şikayet eden olmaz.

* Kızdığınız zaman bir kefen yapın.

* (Nefsini bilen Rabbini bilir) hadis-i şerifinin sırrına eren, nefsini sokakta gördüğü köpekten aşağı bilir.

* Her sıkıntıya sebep, günah işlemektir.

* En büyük günah, günahı bilmemektir. Ondan büyük günah, günahı ibadet olarak yapmaktır.

* Başarılı olmak ve ahirette de bu başarısının faydasını görmek isteyen namazlarını aksatmayıp, iki şey yapsın; Sabretsin, ihlaslı olsun.

Tasavvuf Nedir ? Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Yani dâimâ ilâhî müşâhedenin, -diğer bir ifâdeyle- ilâhî kameraların gözetimi altında bulunduğumuzun farkında olarak, bu şuur ve idrâk ile yaşamaktır. Tasavvuf; bir arınma disiplinidir.

Görüntünün olası içeriği: şunu diyen bir yazı 'TASAVVUF NEDİR? www.yukarikayalar.wordpress.com'
Ilim Irfan Sofrası

Tasavvuf Nedir ?

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır.

Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır.

Yani dâimâ ilâhî müşâhedenin, -diğer bir ifâdeyle- ilâhî kameraların gözetimi altında bulunduğumuzun farkında olarak, bu şuur ve idrâk ile yaşamaktır.

Tasavvuf; bir arınma disiplinidir.

Allahʼtan uzaklaştıran her şeyden sakınarak “takvâ”ya erebilme yoludur.

Nefsânî ihtirasları dizginleyip rûhânî istîdatları inkişâf ettiren bir mânevî terbiyedir.

Tasavvuf; Peygamber Efendimiz’e vâris olmuş gerçek mürebbîlerin elinde; nefsin tezkiye, kalbin tasfiye edildiği mânevî bir mekteptir.

Tasavvuf; nefse karşı sulhü olmayan bir cenktir.
TASAVVUF, TAKDİR-İ İLÂHİ’YE RIZA GÖSTERMEKTİR
Tasavvuf; ilâhî takdîre her hâlükârda rızâ göstererek Allah ile dâimâ dost kalabilme mârifetidir.

Hayatın med-cezirleri ve acı-tatlı sürprizleri karşısında, gönül dengesini korumaktır. Varlıkta şımarmayıp yoklukta daralmamaktır.

Başa gelen cefâları, ilâhî bir imtihan bilip, bunları kendisine bir tezkiye (mânevî arınma) vesîlesi kılabilme olgunluğudur.
Şikâyet ve sızlanmayı unutarak dâimâ hamd ile şükreden “güzel bir kul” olabilme mahâretidir.

MUHABBET, ŞEFKAT VE MERHAMET İNSANI OLABİLMEK

Tasavvuf; maddî-mânevî bakımdan kendini ikmâl etmiş mü’ minlerin, diğergâm bir gönülle mahlûkâta yönelerek, onların mahrû miyet ve ihtiyaçlarını telâfî mes’ûliyetidir. Yaratan’dan ötürü yaratılanlara şefkat, merhamet, muhabbet ve hizmetin, tabiat-i asliye hâline gelmesidir.

TASAVVUF KUR’ÂN VE SÜNNET’E UYMAKTIR!

Tasavvuf; Kitap ve Sünnet’le hemhâl olabilmek, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip hayatın her safhasında yaşamaya çalışmaktır.

Hâsılı tasavvuf; Allah Rasûlüʼnü aşk ile yakından tanıyabilme, Oʼnun yüce karakter, şahsiyet ve ahlâkından nasîb alarak, dîni, özüne ve rûhuna uygun bir tarzda, vecd içinde yaşayabilme gayretidir..

Günümüz CUMA ve KURBAN Bayramına açılırken Kapından eli boş çevirme ALLAH'ım.... Cümleten Hayırlı CUMALAR ve BAYRAMLAR.🐑🐫

Karaciğer büyümesini önleyen çaylar
Kurtpençesi, demirhindi ve karahindiba ile hazırlanan çaylar, karaciğer büyümesi ve yağlanmasına çare oluyor.

Kandaki kimyasal maddeleri düzenlemek, safra üretmek, karından ve bağırsaklardan çıkan kanı işlemek, vücudun toksik maddeyle dolmaması için ilaçları metabolize etmek ve kan plazması için protein üretmek gibi görevleri olan karaciğer karnın sağ üst kısmında bulunur.

Beslenme şeklini değiştirin

Karaciğer büyümesi veya diğer adıyla hepatomegali, karaciğerin normalden daha büyük bir boyuta ulaşmasına denir. Hepatit virüsü, yüksek miktarda alkol tüketmek, kimyasal maddelerin veya toksinlerin yutulması, bakteriyel enfeksiyonlar ve yağlı beslenme alışkanlığı karaciğer büyümesini tetikleyebilir. Bitkisel tedavi uzmanları büyümeyi önlemek ve karaciğeri rahatlatmak için şu önerilerde bulunuyor:

Demirhindi

Vücudu arındırmak için etkili bir yöntemdir. 500 gram kabuklu demirhindiyi yarım litre su ile birlikte bir tencereye koyun. En az 20 dakika kaynatın. Demirhindileri sudan alın ve içeceği soğumaya bırakın. Bu çayı bütün gün içebilirsiniz.

Karahindiba çayı

Vücuttaki toksinleri gideren arındırıcı özelliklere sahiptir. 50 gram kara hindibayı, 1 fincan suyla bir kaba koyun.15 dakika kaynatın. Karahindibaları sudan alın ve kalan suyu için. Bu çayı günde dört kez içebilirsiniz.

Kurtpençesi

Karaciğerin bağ dokusunu ve bağışıklığını yenileme özelliği olan kurtpençesi, karaciğerin safra bölümünde bulunan duvarları yok eder. Aynı zamanda karaciğerin tahribatına dur diyebilecek kadar güçlü bir bitkidir. Bir çay kaşığı kurtpençesinin çeyrek litre kaynar suyla 3 dakika demlenerek kahvaltıdan yarım saat önce aç karnına 1 bardak içilmesi yeterlidir.

Görüntünün olası içeriği: şunu diyen bir yazı 'SİNEKLERDEN KURTULUN Lavanta yağı Yazın sineklerden korunmak ve huzurlu bir uykuya dalmak için, 100 ml. suyun içerisine 2 kapak lavanta yağı karıştırın. Her gece yatmadan önce yatağınıza bu karışımı püskürtün. Sinekler asla sizi rahatsız etmeyecektir. Lavanta yağını aktarlardan temin edebilirsiniz'

Görüntünün olası içeriği: yiyecek, şunu diyen bir yazı 'İLTİHABI KURUTUN Zencefil yüzlerce yıldır hazımsızlık, kabızlık, kolik ve diğer mide-bağırsak sorunlarının sıra romatoid artrit ağrısını tedavide kullanılmaktadır. Kolayca uygulayabileceğiniz bir kürle kronik iltihapları vücudunuzdan uzak tutabilirsiniz. Zencefil kürü: 1,5 bardak suyu kaynatıp içine bir parça (yaklaşık 4gr.) kök zencefili atın ve 5 dakika daha kaynatın. Ilıyınca süzüp kahvaltıdan 15 dakika önce aç karnına için. Bu kürü 21 gün boyunca uygulamalısınız. İsterseniz her ay uygulayabilirsiniz. Ayrıca toz zencefili yemek içeceklerinize baharat gibi katabilirsiniz.'