20 Temmuz 2020 Pazartesi

KURBAN: !!!!! Unutulmamalıdır ki; iktisadî vaziyeti müsait olduğu halde kurban almaktan imtina‘ edenleri Rasûlüllah (s.a.v.) Efendimiz, “Bir kimse malî bakımdan imkân bulur da kurban kesmezse, sakın bizim namazgâhımıza yaklaşmasın!”(2) buyurarak îkaz ve irşad etmişlerdir. Görüldüğü üzere bu hadîs-i şerifte; 1. Kurban kesmeye gücü yeten kimsenin bunu terk etmesi hâlinde cemaatin (topluluğun) içine çıkamayacağı uyarısı ile bu sû-i misâlin (kötü örnekliğin) cezasını tek başına kalarak çekmesi ihtar edilmektedir. 2. Hâl böyle olduğuna göre; kurbanınızı kesin, namazgâha çıkın, din kardeşlerinizle müşterek sevincinizi paylaşın, ayrı-gayrı duruma düşmeyin, yoksulları gözetin ikazına kulak verin denilmektedir. Hanefî mezhebine göre kurban vaciptir. Kurban kesmekle mükellefiyet için İmam-ı A‘zam ve İmam Ebû Yusuf’a (rahımehümallâh) göre akıl ve bülüğ şart değildir. O bakımdan zengin olan çocuğun veya mecnunun malından velisinin kurban kesmesi lâzımdır. Bu çocuk veya mecnun, o kurbanın etinden yer,

BİR DAHAMI GELECEZ DÜNYAYA DEYİP DİMİZDEN TÂVİZ VERMEYELİM⚠️

DÜĞÜNLERİMİZİ KAPİTALİST DÜZENİN OYUNCAĞI YAPMAYALIM

👉Kapitalist düzenin sanki olmazsa olmazmış gibi gösterdiği, halbuki İslâm'a göre olmaması gerektiği bazı şeylerden bahsedelim.
Hepimizi yanlışa sürükleyen dilimizdeki ''Bir daha mı dünyaya geleceğiz sanki!'' sözü ile yapılan hataların ucu bucağı yok.
 Evlenecek kişi sanki cüzdanının hepsini boşaltmak zorundaymış gibi, islâm'dan illaki taviz vermeliymiş gibi bir algı var. Halbuki düğünümüzde islâmı yaşamayacaksak, normal hayatta yaşıyor olmamız neyi değiştirebilir?
Normalde tesettürlü giyinip, düğünde çıkarıyorsak tesettüre verdiğimiz değeri küçük bir şeyde hemen alaşağı ediyorsak ne önemi kaldı o düğünün?
Normalde erkeklerin yüzüne çıkmıyorken, düğünümüzde bir çok erkekle aynı ortamda bulunuyorsak haremlik selamlığımızın değeri nerede kaldı?
Onlarca borç ile bir yuva kurduğumuzda huzuru, mutluluğu ince bir iple sallandırdığımızın farkında mısınız? Elbette maddi durumumuz hangi düzeydeyse o düzeyde bir düğün yapabiliriz. Lakin kapitalist düzenin kurbanı olup bir çok taviz ve israfla yapılan düğün, açlıktan karnına taş bağlayan peygamber'in (sav) ümmetine yakışır mı?

Nasıl ki Namazı kılarken, Orucu tutarken bir ibadet maksadı ile yapıyorsak, aynen düğüdede öyle olmalıdır zira evlilik bizim için ibadet hükmündedir. İbadet için yapılacak bir işe, haramların karışması ne derece mantıklı olabilir?

👉Velhasılkelâm; Boşverin haramların cirit attığı düğün hayallerini. Kapitalist düzenin bizlere dayattığı tüm israfları ellerinizin tersiyle itin. Boşverin kabarık, tesettüre uygun olmayan gelinlikleri. Boşverin boya kutusuna batırılmış gibi duran tüm makyajları.
Sade mütevazı bir gelinlikle, Kur'an ve tekbir sesleriyle süslenen bir düğün olsun hayallerinizdeki.
Tesettürünüzden taviz vermeyeceğiniz, düğün davetlilerini günaha sokmayacağınız, maddi yönden sıkıntı çekmeyeceğiniz bir düğün olsun hayalinizdeki düğün.
Tüm dünyalığı ellerinizin tersiyle itin ki, cenneti istemeye yüzümüz olsun. Hazreti Fâtıma ile Hazreti Âli'nin (ra) evliliğini istemeye yüzümüz olsun. ''Senin için tüm dünyalıktan vazveçtim Allah'ım!'' demeye hakkımız olsun.

Şerife sevval kardelen

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder