26 Ağustos 2020 Çarşamba

MÜSLÜMANLARIN YILBAŞISI .... Önceleri Hicrî takvim kullanılan memleketimizde, Cumhuriyet’in kuruluşundan sonra, 1925 yılından beri, resmen kabul edilen Mîlâdî takvim kullanılmaktadır. Dedelerimiz kayıtlarını Hicrî takvime göre aldıklarından, onlardan kalan ve kültürümüzü taşıyan belgeler hep Hicrî takvime göre olduğundan, en önemlisi de ibadetlerimiz bu takvime göre ayarlandığından Hicrî takvim hakkında bilgimiz olmalıdır. Kamerî ayları bilmeyenler mutlaka öğrensinler. O kadar öğrendiklerimiz arasında bir müslüman olarak, aylarımızı bilmemek büyük bir eksikliktir. Hazreti Ömer (r.a) zamanında Hicret’in 17. senesinde, takvimin 1.senesi ve o senenin Muharrem ayı Hicrî yılbaşı kabul edilir. O sene 1 Muharrem’in rastladığı 16 Temmuz 622 tarihi de Hicrî takvimin başlangıcı kabul edilir. Hicrî takvimde kullanılan aylara “Kamerî aylar” denir. Kamer, “Ay” demektir. Kamerî ayların hesaplanmasında gökteki ayın dünya etrafındaki hareketi esas alınmaktadır. Ay, dünyanın etrafındaki dönüşünü 29.5 günde tamamlar. Yani, aylar bazen 29, bazen 30 gün olur. Hiçbir ay 31 gün olmaz. Bundan dolayı, Kamerî/Hicrî yıl 12 ay, 354 gündür. Kamerî günler güneş battıktan sonra başlar ve diğer gün güneş batımına kadar devam eder. (Miladi takvime göre “Perşembe Akşamı” Hicrî takvime göre “Cuma gecesi”dir ve Cuma günü ertesi gün güneş batımına kadar devam eder) Hicrî sene, Mîlâdî seneye göre 11 gün eksik olduğundan, oruç ve kurban aylarıyla diğer mübarek gün ve geceler, kullandığımız Mîlâdî seneye göre her sene 11 gün önce gelir ve 33 senede bir bütün seneyi dolaşır. Bu da ilâhî adaletin ayrı bir güzelliği ve tecellisidir. 11 günlük farktan dolayı, Hicrî takvim her 33 senede bir Mîlâdî takvimden 1 sene öne geçer.

 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder