31 Ağustos 2019 Cumartesi

Sayfadaki tüm uyarıları okuyun lütfen saygılar m.ulaş

https://www.facebook.com/groups/1083620595162040/?multi_permalinks=1134647856725980&notif_id=1567250422847701&notif_t=group_activity
Mustafa Ulaş

KARACİĞER TEDAVİMİZ Sadece karaciğer için basit bi tarifde vereyim devedikeni habı sabah 1 akşam 1 çekilmiş tozu 1 tatlı kaşığı alınır yemeklerde enginar habı 1 sabah 1 akşam alınır enginar tozu veya çayıda içilir yemekte karahindibağ. Otu çayı 1 su bardağı içilir sabah akşam aç içilir. Sinirli ot çayı içilir sabah akşam 1 su bardağı aç olarak. Ekmek unlu gıdalar hazır ürünler hayvansal ürünlerden uzak duralım İlk tedavilerde 3 ay devam edilir. Yılda bir bakımlarda ise 1 ay uygulanır Rabbim şifa versin saygılar. M.ulaş

Mustafa Ulaş
Okuduğumuz bilgileri araştıralım inceleyelim biliçlenelim sağlık çok çok önemli hepimiz için m.ulaş

"ASHÂB-I KEHF” Peygamber efendimiz buyuruyorlar ki: Evlatlarınıza ashâb-ı kehf’in isimlerini öğretiniz. Çünkü onların isimleri: 1. bir binada bulunursa, o bina yanmaz, 2. bir eşya üzerine yazılırsa, o eşya çalınmaz, 3. bir hayvan üzerinde bulundurulursa o hayvan kaçıp gitmez, 4. yangında bir bez parçası üzerine ashâb-ı kehf’in isimleri yazılıp ateşin ortasına atılsa yangın söner, 5. çok ağlayan çocuğun beşiğinde başının altına konulsa, çocuk ağlamaz, 6. çekirge için, bir kâğıt üzerine yazılıp bir ağaca takılıp tarla ortasına dikilirse çekirgeler gider, 7. hamile kadının sol oyluğuna bağlanırsa, doğum kolay olur, 8. uyuyamayan bir kimseye, haşr sûresinin sonunda 'lev enzelnâ' dan başlayarak 4 âyet, arkasından da ashâb-ı kehf’in isimleri okunursa, o kimse uyur.. Ashâb-ı kehf’in isimleri 1. yemlîhâ, 2. mislînâ, 3. mekselînâ, 4. mernûş, 5. debernûş, 6. şâzenûş, 7. kefeştatayyûş, 8. kıtmîr (köpeklerinin ismidir) 'Osmanlı sigorta şirketi.' İngiliz büyükelçisi, eski müslüman-türk evlerinin dış duvarlarına asılan, 'ashâb-ı kehf ve yâ hâfız ey muhâfaza eden, koruyan rabbimiz' levhalarını görünce dayanamamış ve keçecizâde fuad paşa’ya bunların ne olduğunu sormuş. fuad paşa, İngiliz’in tam anlayacağı dille cevap vermiş: 'o gördükleriniz, osmanlı sigorta şirketinin levhalarıdır.'

Fotoğraf açıklaması yok.



KARACİĞERİMİZE ÇOK İYİ BAKALIMKİ ODA BİZE VİTAMİNLERİYLE HORMONLARIYLA KORUYUCU SIVILARI İLE VÜCUDUMUZA MÜKEMMEL BAKSIN m.ulaş

Daha doğrusu hiç içmeyin!

Daha doğrusu hiç içmeyin!

Görüntünün olası içeriği: yazı

Başlamadan önce 3 gün sabah akşam elma yerseniz daha rahat oluyor. Sağlığımızın müthiş şifreleri safra taşları

7 HALDE SU İÇİLMEZ: 1- Banyodan sonra su içilmez, içilirse organlar yaşlanır. 2- Acı yedikten sonra su içilmez, içilirse reflü, gastrid ve bağırsak rahatsızlığı yapar. 3- Uyku arasında içilmez, çünkü beyni etkiler. 4- Meyveden sonra içilmez, içilirse asit ortaya çıkar. 5- Koşup yorulduktan sonra içilmez, karaciğer ve dalak büyür. 6- Tatlı yedikden sonra: şeker yükselmesine sebep olur. 7- Kustuktan sonra içilirse vebaya sebep olur... SU İÇİLEN HALLER: 1- Et yedikten sonra su içilir. 2- Yağlı yedikten sonra su içilir 3- Korkunca su içilir. 4- Yemekten önce su içilir. ATASÖZÜ: Ye yağlıyı iç suyu donarsa donsun, Ye tatlıyı içme suyu yanarsa yansın. Tamamlayıcı Tıp Dr. Aidin Salih'in İzinde & Dr. Aidin Salih İle Gerçek Tıp Ve... SUYU İSRAF ETMEYELİM❗




Görüntünün olası içeriği: yiyecek

Fotoğraf açıklaması yok.

Kulakta duyma sorununuz varsa Bir fincan suya 5 damla oksijenli su koyun karıştırın günde 3 damla damlatın 5 gün m.ulaş

Görüntünün olası içeriği: yazı

Beşir Mübeşşir

arkasında durup Duasını dinlemeye başlar. Şöyle dua etmektedir bedevi:
Yâ Rabbi!
Bu senin Habibin,
Ben de kulunum.
Şeytan da düşmanın.
Eğer beni bağışlarsan
Habibin sevinir,
Kulun kazanır,
Düşmanın üzülür.
Beni bağışlamazsan
Habibin üzülür,
Düşmanın sevinir,
Kulun helak olur.
Yarabbi!
Sen Habibini üzmekten,
Düşmanını sevindirmekten,
Kulunu helak etmekten
daha cömertsin.
Yâ Rabbi!
Araplar arasında
Asil insanlar
Vefat ettiklerinde
Kabri başında
Kölesini azat etme geleneği vardır.
İşte Alemlerin Efendisi vefat etti.
Kabri başında Beni cehennemden âzât et”.
Bunun üzerine
Hz. Ömer avazı çıktığı kadar:
“Ya Rabbi!
Bu Bedevi’nin
Senden istediğini
ben de istiyorum”
diye bağırır.
Sakalı ıslanıncaya kadar
hıçkıra hıçkıra ağlar.
Bedevî dayanamaz ve:
Ey Müminlerin Emiri!
Sendemi ağlıyorsun! der.
Yâ Rabbi!
Merhametlilerin en merhametlisi!
Bizi de,
Ana-Babamızı da,
Sevdiklerimizi de,
Üzerimizde hakları olanları da
Cehennemden âzât et.
Âmin
Ya Rabbi biz de
Bedevinin istedigini istiyoruz
Kabul eyle Allah'ım
ÂMİİİNNN ALLAH'IM ÂMİİİNNN ALLAH'IM
Fotoğraf açıklaması yok.







3 kimseye Cennet, haram kılınmıştır
1-İçkiye devam eden
2-Ana babasını üzen
3-Deyyûs (Eşini yabancı erkeklerden sakınmayan) H.Ş

Kim bu fermanı yanında bulundurursa, o kişiye cinler musallat olamaz. Bazı fiziki rahatsızlıklar, cin musallatından kaynaklanır.

Görüntünün olası içeriği: yazı


30 Ağustos 2019 Cuma

Ebu Hüreyre hazretlerini ancak mümin sever, ona ancak İbni Sebeci buğzeder. Hazret-i Ebu Hüreyre (radıyallahü teâlâ anh), eshab-ı kiramın büyüklerindendir. Adı Abdurrahman’dır. Eshab-ı kiram arasında Abdullah bin Ömer’den sonra, en çok hadis bilen budur. Yemen’in Devs kabilesindendir. Künyesi Ebu Hüreyre’dir. Resulullah efendimiz, bir gün eteğinde kedi yavrusunu severken görünce kedi yavrusunu seven anlamında Ebu Hüreyre ismini verdi.Hazret-i Ebu Hüreyre, müslüman olduktan sonra, annesinin de müslüman olmasını çok istiyor, bunun için çok uğraşıyordu. Fakat bir türlü muvaffak olamıyordu. Bu hususta şöyle anlatmıştır: Bir gün Resulullahın huzuruna gidip, ya Resulallah, annemi İslam’a davet ediyorum, kabul etmiyor. Bugün de müslüman olması için ısrar ettim. Bana hoş olmayan sözlerle karşılık verdi, kabul etmedi. Hidayete kavuşması için dua buyurunuz dedim. Bunun üzerine Resulullah, (Allah’ım, Ebu Hüreyre’nin annesine hidayet ver) diye dua buyurdu. Duayı alınca sevinerek eve gittim. Eve varınca annem, ya Eba Hüreyre, ben müslüman oldum dedi ve kelime-i şehadeti söyledi. Ben sevincimden yerimde duramıyordum. Tekrar Resulullahın huzuruna koştum, sevincimden ağlayarak annemin müslüman olduğunu müjdeledim. Dedim ki, ya Resulallah, annemi ve beni müminlerin sevmesi için, bizim de müminleri sevmemiz için dua ediniz. Resulullah, (Allah’ım, şu kulunu ve annesini mümin kullarına, müminleri de onlara sevdir) buyurarak dua etti. Artık beni bilen ve gören her mümin sevdi.

Fotoğraf açıklaması yok.

O an olmasaydı ben şimdi yoktum

Bid’at ehli ile dostluk kurmak

Bid’at ehli ile dostluk kurmak
Sual: Bid’at ehliyle dostluk kurmakta mahzur var mı?
CEVAP
Bid’at ehliye arkadaşlık yapmak caiz değildir. İmam-ı Rabbani hazretleri buyuruyor ki:
İyi biliniz ki, bid’at ehli ile konuşmak, kâfirle arkadaşlık etmekten, kat kat daha fenadır. Bid’at ehlinden yılandan, canavardan kaçar gibi kaçmak gerekir. (1/260)
Bid’at ehlinden başka herkese, dosta ve düşmana, Müslümana ve kâfire, daima güler yüz, tatlı dil göstermelidir. Bid’at ehline ve münafıklara ve açıkça günah işleyenlere tatlı dil ve güler yüz caiz olmadığı için, zaruret olmadıkça, bunlarla karşılaşmamaya, görüşmemeye çalışmalı, görüşülürse, zaruret miktarını aşmamalıdır. (Nikaye)
Bid’at ehli ile görüşmeyi yasaklayan hadis-i şeriflerden bazıları şunlardır:
(Bid’at sahibine hürmet eden, İslamiyet’i yıkmaya yardım etmiş olur.) [Taberani]
(Onlardan kaçın! Sizi dalalete, fitneye düşürmesinler.) [Müslim]
(Hasta olurlarsa, ziyaretlerine gitmeyin!) [Ebu Davud]
(Karşılaşınca, onlara selam vermeyin!) [İbni Mace]
(Onlarla birlikte bulunmayın, birlikte yiyip içmeyin!) [Ukayli]
(Onların cenazelerine gitmeyin, onlarla birlikte namaz kılmayın!) [İbni Hibban]
(Onlar benden, ben de onlardan değilim. Onlarla cihad, kâfirlerle cihad gibidir.) [Deylemi]
(Bir bid’at ehli öldüğünde İslam’da bir fetih vuku bulmuş gibi olur.) [Hatib]
(Bir bid’at çıkaran, ölmeden önce mutlaka onun kötülüğüne maruz kalır.) [Taberani]
(Bid’at ehlinden ilim öğrenmeye çalışmak, kıyamet alametlerindendir.) [Taberani]
(Bid’at ehline şeytan çok ibadet yaptırır, onu çok ağlatır.) [Mektubat-ı Masumiyye]
(Bid’at ehline sert davran! Allahü teâlâ, onlara düşmandır.) [İbni Asakir]
(Kim bid’at ehlinden buğz ederek yüz çevirirse, Allahü teâlâ onun kalbini korkulardan emin kılar ve imanla doldurur. Bid’at ehline sert muamele edeni de, en büyük korku gününde emin kılar. Bid’at ehlini hakir ve zelil göreni de, Cennette yüz derece yükseltir. Bid’at ehline selam veren veya onu sevindirici şeyle karşılayan, Kur’an-ı kerimi küçümsemiş olur.) [Hatib]
Seyyid Abdülkadir-i Geylani hazretleri buyuruyor ki:
Hadis-i şerifte (Bid’at ehline, Allah için sert bakanın kalbini, Allahü teâlâ imanla doldurur ve korkulardan emin kılar) buyurdu. Tasavvuf büyüklerinden Fudayl bin Iyad, (Bid’at söyleyenleri ve yapanları sevenlerin ibadetlerini, Allahü teâlâ kabul etmez ve kalblerinden imanlarını çıkarır. Bid’at ehlini sevmeyenin ibadeti az olsa da, Allahü teâlânın bunu affetmesi umulur. Yolda bid’at sahibine karşı gelirsen, yolunu değiştir) buyurdu. Süfyan bin Uyeyne de, (Bid’at ehlinin cenazesinde bulunana cenazeden ayrılıncaya kadar, Allah gazap eder) buyurdu. (Gunye)
Bid’at ehlinden böyle uzak durmanın sebebi bid’atin çok kötü bir iş olduğu içindir; çünkü bid’at çıkaran dine ilave yapıyor, Allah adına, Resulü adına hükümler koymuş oluyor. Allah’ın ve Resulünün koyduğu hükümleri beğenmemiş oluyor. Kendi bozuk yolunu yaymaya çalışıyor. Her günahtan daha büyüğünü işlemiş oluyor.
Görüntünün olası içeriği: yazı

Bid’at fırkalarını sevmek Bid’atin ve bid’at sahiplerinin zararlarını ve onlardan uzaklaşmak gerektiğini, dinimiz açıkça bildirmiştir. Bid’at ehlini sevmemek ve za

Bid’at fırkalarını sevmek
Bid’atin ve bid’at sahiplerinin zararlarını ve onlardan uzaklaşmak gerektiğini, dinimiz açıkça bildirmiştir.
Bid’at ehlini sevmemek ve zararlarını da duyurmak lazımdır. (Kimya-yı Saadet)
İmam-ı Muhammed Masum hazretleri buyuruyor ki:
Her müminin Ehl-i sünnet itikadına yapışması, bozuk imandan kaçınması lazımdır. Bid’at sahipleriyle münakaşa etmemeli, onlardan uzaklaşmalı. Bayramlarda, sevinçli zamanlarda ziyaretlerine gitmemeli, cenazelerine namaz kılmamalı. İtikadları bozuk olduğu için, onları sevmemeyi ibadet bilmeli. Bid’at sahiplerini sevenlerin ibadetleri kabul olmaz. Bid’at sahiplerini sevmeyenleri, Allahü teala affeder. Muhabbetin alameti, sevilenin dostlarını sevmek, düşmanlarını sevmemektir. (1/29)
Yine Muhammed Masum hazretleri buyuruyor ki:
Bid’at sahibinin meclisinde bulunma! Sözlerini işitme! Hatta onların bulunduğu şehirden uzak ol ki, zamanla kalbin onlara kaymasın! Onlara uymamalı. Onlar din adamı değil, din hırsızlarıdır. Şeytanın tuzaklarıdır. Onların yaldızlı, acıklı sözlerine aldanmamalı, aslandan kaçar gibi, bunların yanından kaçmalıdır. (2/110)
Mazher-i Can-ı Canan hazretleri buyuruyor ki:
Kâfirleri, bid’at sahiplerini ve açıkça günah işlemeye devam eden fâsıkları sevmemek emrolundu. Bunlarla konuşmamalı, evlerine, toplantılarına gitmemeli, selam vermemeli, arkadaşlık yapmamalıdır.
Bid’at ehli demek, bid’atini yaymak için yani Müslümanların imanlarını, ibadetlerini bozmak için uğraşan kimse demektir. Dinimiz bid’at sahiplerini sevmemeyi, onları aşağılamayı emretmektedir. Onlara saygı göstermek haramdır. Bid’at yayıldığı ve zararının çoğaldığı zaman, bunu reddetmek, bunun kötülüğünü Müslümanlara duyurmak farzdır. Hatta farzların önemlilerinden olduğunda, icma-i ümmet vardır. Selef-i salihin ve bunların halefleri, hep böyle yaptılar. Bu farzı terk eden, icmadan ayrılmış olur. (S. Ebediyye)
Bir hadis-i şerif meali: (Bid’atler yayılıp, sonra gelenler öncekilere lanet ettiği zaman, doğruyu bilenler herkese söylesin! Eğer söylemeyip gizlerse, Allahü teâlânın indirdiği Kur’an-ı kerimi gizlemiş olur.) [İbni Asakir]
Görüldüğü gibi dinimiz, bid’at sahiplerini sevmeyi değil, bilakis sevmemeyi, onlarla mücadele etmeyi, hem onlara, hem de onlara aldanmamaları için bütün Müslümanlara, emr-i maruf yapmayı emrediyor. (Ben bir mezhebi taklit etmem, tahkik edip anladığıma uyarım) diyen mezhepsiz, dinimizin emrine aykırı olarak, (Ümmetin bütün fırkalarını severim, hiçbirinin tırnağının satılmasına razı olmam) diyor. Mezhepsizin bid’at ehlini sevmesi yadırganmaz. Âhirette herkes, sevdikleriyle beraber olacaktır.
Görüntünün olası içeriği: bulut, gökyüzü, dağ, doğa, açık hava ve yazı

“Şir'at-ül-islâm kitabında deniyor ki: “Selef-i salihin, bidat ehli

“Şir'at-ül-islâm kitabında deniyor ki:
“Selef-i salihin, bidat ehli ile birlikte bulunmazdı. Çünkü hadîs-i şerifte; (Bidat sahipleri ile birlikte bulunmayınız! Onların kötülükleri, uyuz hastalığı gibi bulaşıcıdır) buyuruldu.”

Kâfir ve bid’at sahibi
Sual: Mektubat-ı Rabbani’de, (Bid’at sahibiyle arkadaşlık etmek, kâfirle arkadaşlık etmekten, daha fenadır) deniyor. Yani bid’at sahibi olmak, kâfir olmaktan daha mı kötüdür?
CEVAP
Kâfir olmaktan daha kötü denmiyor. Kâfirlerle arkadaşlık etmekten daha kötü deniyor; çünkü Müslüman, genelde kâfirin kötü olduğunu bilir, ona inanmaz; fakat bid’at ehlinin namaz kıldığını, dine uygun yaşamaya çalıştığını görünce, ister istemez, kalbi ona meyledebilir. Bozuk sözlerinin, bozuk itikadının tesiri altında kalabilir. Buysa, onu felakete götürür; çünkü bid’at ehlinin namazı, orucu ve diğer ibadetleri kabul olmaz. Bid’at ehlinden, yılandan, aslandan kaçar gibi kaçmalı. Bir hadis-i şerif meali:
(Kişinin dini, arkadaşının dini gibidir, kiminle arkadaşlık ettiğinize dikkat edin!) [Hâkim]

Bidat sahipleri ile görüşmeyi yasaklayan ve onlardan uzaklaşmayı emreden, Sahîh-i Müslimde Ebû Hüreyre hazretlerinin bildirdiği hadîs-i şerifte;

Bidat sahipleri ile görüşmeyi yasaklayan ve onlardan uzaklaşmayı emreden, Sahîh-i Müslimde Ebû Hüreyre hazretlerinin bildirdiği hadîs-i şerifte;
(Onlardan kaçınız! Sizi dalalete götürmesinler. Fitneye düşürmesinler) buyuruldu.
Ebû Dâvudun Abdullah ibni Ömer hazretlerinden haber verdiği hadîs-i şerifte;
(Hasta olurlarsa, ziyaretlerine gitmeyiniz!) buyuruldu.
İbni Mâcenin hazret-i Câbirden haber verdiği hadîs-i şerifte;
(Karşılaşınca, onlara selam vermeyiniz!) buyuruld
Ukaylînin Enes bin Mâlik hazretlerinden haber verdiği hadîs-i şerifte;
(Onlarla birlikte bulunmayınız! Onlarla birlikte yiyip içmeyiniz. Onlardan kız alıp vermeyiniz!) buyuruldu.
Bu hadîs-i şerif, bidat sahipleri ile arkadaşlık etmeyi, onlarla birlikte yiyip içmeyi, onlardan kız alıp vermeyi yasaklamaktadır.
İbni Hibbânın bildirdiği hadîs-i şerifte de;
(Onların cenazelerinin namazını kılmayınız! Onlarla birlikte namaz kılmayınız!) buyuruldu.
Görüntünün olası içeriği: bitki, ağaç, açık hava, doğa ve su

İmam-ı Rabbani hazretleri buyuruyor ki: [Tirmizi’deki] hadis-i şerifte, (Ümmetim 73 fırkaya ayrılır, 72si dalalete düşer ve Cehenneme gider, yalnız bir fırkası kurtulur. Bu fırka, benim ve Eshabımın yolunda gidenlerdir) buyuruldu. Bu fırkaya (Ehl-i sünnet) denir. [c.2, m.67]

Bid’at ehli ile niçin birleşilmiyor?
Sual: Peygamber efendimiz, (Allah’ın kulları, kardeş olun) buyurduğuna göre, birbirlerinin hatalarını görmeyip Ehl-i sünnet ile bid’at ehli niçin birleşmiyor?
CEVAP
Bu hadis-i şerifin manası, (Kardeş olmanızı sağlayacak şeyleri yapın) demektir. Buna göre, bid’at sahiplerinin, hak yolda bulunan müslümanlarla kardeş olabilmeleri için, bid’ati terk etmeleri ve sünneti kabul etmeleri gerekir. Bid’ate devam edip de, Ehl-i sünnet olanları kendileri ile kardeş olmaya çağırmaları, açık sapıklık ve çirkin bir hiledir. (Umdet-ül-kari)
Bid’at ehli ile görüşmeyi yasaklayan hadis-i şeriflerden birkaçı:
(Bid’at ehline sert davran! Allahü teâlâ, onlara düşmandır.) [İbni Asakir]
(Onlardan kaçın! Sizi dalalete, fitneye düşürmesinler.) [Müslim]
(Hasta olurlarsa, ziyaretlerine gitmeyin!) [Ebu Davud]
(Karşılaşınca, onlara selam vermeyin!) [İbni Mace]
(Onlarla birlikte bulunmayın, birlikte yiyip içmeyin!) [Ukayli]
(Onların cenazelerine gitmeyin, onlarla birlikte namaz kılmayın!) [İbni Hibban]
(Ben onlardan değilim, onlar da benden değildir. Onlara karşı cihad etmek, kâfirlerle cihad etmek gibidir.) [Deylemi]
(Bid’at ehli, bid’atini Allah rızası için terk etmedikçe, hiçbir ameli kabul olmaz.) [İ.Neccar]
Yani itikadda veya amelde veya sözde yahut ahlakta bid’at olan bir şeyi yapmaya devam edenin bu cinslerden ibadetleri sahih olsa da, hiçbiri kabul olmaz. İbadetlerinin kabul olması için, bu bid’ati terk etmesi gerekir.
İmam-ı Rabbani hazretleri buyuruyor ki:
Bugün kalbler kararmış olduğundan, bazı bid’atler güzel görünse de, hepsinden kaçınmak gerekir. Kıyamette hepsinin zararlı olduğu anlaşılacaktır. Hadis-i şerifte, (Her bid’at sapıklıktır) buyuruldu. [Kur’an-ı kerimde ise, (Hoşlanmadığınız şey sizin iyiliğinize; sevdiğiniz şey de, kötülüğünüze olabilir. Siz bilmezsiniz, Allah bilir.) [Bekara 216] buyuruldu.
Bid’atin zararı büyüktür. Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:
(Bid’at işleyenin hiçbir ibadeti kabul olmaz.) [Deylemi]
(Allah bid’at ehlinin amelini, bid’ati bırakıncaya kadar kabul etmez.) (İbni Mace]
(Allah, bid’at ehlinin tevbesini, bid’ati bırakıncaya kadar kabul etmez.) [Taberani]
(Bir bid’at çıkarınca, bir sünnet kaldırılmış, eksiltilmiş olur.) [İ.Ahmed]
(Bid’atten sakının; her bid’at dalalettir ve her dalalet ehli de ateştedir.) [İbni Asakir]
(Bid’atler yayıldığı zaman ilmi olanlar bunu açıklasın. Eğer açıklamayıp ilmini gizlerse, Allah’ın, Muhammed aleyhisselama indirdiğini gizlemiş olur.) [İbni Asakir]
(Bid’atler çıkınca âlim ilmini açığa çıkarsın! İlmini açıklamayana lanet olsun!) [Deylemi]
Görüntünün olası içeriği: yazı

Ehl-i sünnet olmayanın, sapık veya kâfir olduğu, Bahr, Hindiyye ve El-Besairde yazılıdır.

Seyyid Ahmed Tahtavi hazretleri buyuruyor ki:
(Bugün için dört mezhepten birinde bulunmayan, Ehl-i sünnetten ayrılmış olur. Ehl-i sünnet olmayan da sapık veya kâfir olur.) [Dürr-ül-muhtar haşiyesi Zebayıh kısmı]

MUHARREM AYI İLK GÜN: BESMELEYLE 1000 İHLAS OKU Muharrem ayının ilk gününde BAŞLAYINCA 1 KERE EÜZÜ BESMELE İLE ve sonra herbirinde SADECE besmele çekerek bir defaya mahsus, 1000 İHLAS okunursa; Allah c.c., bu alemden kul borcu ile götürmez, biiznillah. Allah dilerse hiçbirşey imkansız değildir. Bu ay bol bol istiğfar et.

ZAMAN AHİR ZAMAN SÜNNET BİDAT KARIŞMIŞ MÜSLÜMAN BİLEMİYOR SEÇEMİYOR VE İSTER İSTEMEZDE BULAŞIYOR BİDATLERLE İÇ İÇE YAŞIYORUZ BUNUN KURTULUŞU DİNİMİ İYİ SAĞLAM KAYNAKLARDAN NAKİL KİTAPLARDAN NAKLEDEN HOCALARDAN ÖĞRENMEMİZ LAZIM
EN SAĞLAM ,LMİHAL KİTAPLARINI YAZIYORUM DİNİMİZİ BU İLMİ,HALLERDEN ÖĞRENİRSEK SAPITMAYIZ BULAŞMAYIZ BU BİDATLEREDE
Fotoğraf açıklaması yok.Fotoğraf açıklaması yok.
Fotoğraf açıklaması yok.

Mahşerde cehennemlikler şeytana gidip, (Senin yüzünden bu hâle geldik ey melun!) derler. Şeytan, (Siz dünyadayken beni gördünüz mü?) der. (Görmedik) derler. (Sesimi duydunuz mu?) der. (Duymadık) derler. (Öyleyse, niye bana saldırıyorsunuz? Siz gidin, sizi bu hâle sokan, benden beter olan o adamların yakasına yapışın!) der. (Kim onlar?) derler. (Konuştuğunuz, oturup kalktığınız arkadaşlarınız. Benden sadece hayâli olarak bahsediyorsunuz. Ama onlarla fiili olarak görüştünüz. Yahu siz dünyada hiç Kur’ân-ı kerim, cami, hoca, din kitabı görmediniz mi?) der. (Gördük) derler. (Siz hiç ezan sesi duymadınız mı?) deyince de, (Duyduk) derler. Bunun üzerine şeytan, (Yani siz şimdi gördüğünüze ve duyduğunuza değil de, görmediğinize ve duymadığınıza tâbi olup da mı buraya geldiniz? Siz gidin kendinizi ayıplayın, sizi bu hâle düşürenleri bulun. Ben nihayetinde kalbinize vesvese verdim, ama hiçbirinizin kolundan tutup da bir yere götürmedim. Ama o arkadaşlarınız sizi tutup bir yerlere götürdü) der. O hâlde kötü arkadaşlardan, kötü yayınlardan çok uzak durmalıyız HAYIRLI CUMALAR

Görüntünün olası içeriği: 1 kişi

Üzerlik

Görüntünün olası içeriği: yazı

İSLAMİ CEMAATLER ŞAMAR OĞLANI DEĞİL Ali Dutal

İSLAMİ CEMAATLER ŞAMAR OĞLANI DEĞİL
Ali Dutal
Aslında bu yazıyı yazarak pislik bir tartışmanın içerisinde olmak istemiyordum. Ancak, olumsuz algılardan etkilenen o kadar çok kişi var ki, belki bir kişinin bile olsa bu olumsuz algıdan kurtulmasına vesile olurum düşüncesiyle yazıyorum. Bir de İslami Cemaatlere yönelik ahlaksız, bel altı saldırılar var ki dayanamıyorum!
İnsanların hiç işi gücü yok gibi her olumsuz olayın sonunda İslami Cemaatleri suçluyor. Sanki millet sütten çıkmış ak kaşık! Adam, hükümete kızar cemaatleri suçlar; karısına kızar suçlu cemaatler; kocasına kızar yine suçlu cemaatler! Oy veririsin suçlusun, oy vermezsin suçlusun; suçlusun da suçlusun!
-Herkes şunu iyi bilsin, İslami Cemaatler kimsenin şamar oğlanı değil!
İslami Cemaat mensubu insanlar bu pis tartışmanın içinde olmamak için saldırıları sineye çekip sabrediyorlar! Ancak, şunu bilin ki Allah(cc)’a havale ediyorlar. İşte burası çok çok önemli! Söz ve davranışlarınız Allah(cc)’a dokunabilir. Allah(cc)’a dokunan işin sonu iyi olmaz! İnsan öyle büyük belalara maruz kalır da nereden geldiğini anlayamaz! Benden söylemesi aklınızı başınıza alın söz ve davranışlarınıza dikkat edin!
Ayrıca, sabredip susmalarından haklı olduğunuz gibi bir düşünceye de kapılmayınız; çünkü, haklı değilsiniz!
Toplumun büyük çoğunluğunun İslami cemaatler hakkında sağlıklı bir bilgiye sahip olmadıklarını düşünüyorum. Buna rağmen çok şeyi biliyorlarmış gibi konuşmaları görünce hem üzülüyor hem de kızıyorum. Kızıyorum; çünkü, bir bilenden de öğrenmek istemiyorlar. Üzülsek de kızsak da bizim vazifemiz sabırla gerçekleri anlatmak anlatmak yine anlatmak!
-Kim bu İslami Cemaatler?
Cemaatten kastım, ülkemizde faaliyetini sürdüren Nakşi temelli Ehli Sünnet İslami Cemaatlerdir. Bir kısım şer odakları 15 Temmuz Darbe girişimini de kullanarak Ehli Sünnet İslami Cemaatleri itibarsızlaştırmaya yönelik algı operasyonlarına devam ediyor. Üzülerek ifade etmeliyim, insanların bir kısmı bilinçli bir kısmı bilinçsiz etki altında kalıyorlar.
Yüzde 99’nun kendisini Müslüman olarak tanımladığı bir ülkede İslam’ın öğretilmesi ve yaşatılması için çalışan İslami Cemaatlere kim, niye karşı olur? Karşı olmanın haklı bir gerekçesi olabilir mi? Olamaz! Öyleyse kim bunlar? Bunları üç alt başlıkta değerlendirebiliriz.
1-İslam’a uzak; İslam’ın öğrenilmesi, öğretilmesi ve yaşatılmasına karşı olanlar,
2-İslam’a uzak değil; ancak, araştırmayan, incelemeyen birilerinin yanlış propagandalarının etkisinde kalanlar,
3-Tasavvufa, tarikata düşman; tasavvuf ve tarikat üzerinden ehli sünnet inancını bozmaya çalışanlar,
Birinci gruptakilere diyecek fazla bir şeyim yok; bu grupların içinde en tehlikeli olanlar üçüncü grupta yer alanlardır. Bunlar insanları İslam’la aldatarak faaliyetlerini sinsi ve sistematik şekilde yürütmekte olup ikinci gruptakileri de etkilemektedirler.
Maalesef, Müslüman kardeşlerim bilgi eksikliğinden kaynaklı şer odaklarının akla uygun gibi görünen şeytani tuzaklarını görememektedirler.
Adamlar sınır tanımadan ve utanmadan iftira atabilmekteler. Eğer, bilgi sahibi değilseniz mutlaka etkilenirsiniz. Onun için bilgi sahibi olunuz ve bunların iftiralarının bir parçası olmayınız.
Hiçbir şekilde endişeye kapılıp kendinizi İslami Cemaatlerden uzak tutmayınız. Devletimiz hangi cemaatin, hangi örgütün amacının ne olduğunu iyi bilir. Bilmesi de gerek, bilmiyorsa devlet olmaz!
Ne adına olursa olsun, neyi kullanırsa kullansınlar ülkesine, milletine ve inancına ihanet içinde olan her türlü yapıya karşı devletimiz gerekli önlemi almak zorundadır. Arkasında ABD, İsrail, İngiliz, İran, Suudi Arabistan ve başka ülkelerin güdümünde olan tüm yapılarla etkin bir şekilde mücadele edilmelidir.
Herkes şunu iyi bilsin! Ülkemizde faaliyetini sürdüren Nakşi Tarikat temelli Ehli Sünnet İslami Cemaatlerin arkasında hiçbir dış güç olmayıp bu cemaatlere mensup insanlardan ülkesine milletine asla ve asla ihanet olmaz!
Bunların tamamı ehli sünnet akidesine sıkı sıkıya bağlıdır. Vatanını ve milletini “Vatan sevgisi imandandır” Hadis-i Şerifi düsturunca severler gerekirse canlarını verirler.
Asla ve asla İslam’ın aksine bir tutum ve davranışlarda bulunamazlar; bulunan varsa bunların kesinlikle tasavvuf ve tarikatla alakası yok; bunlar, İslam düşmanı güçlerin kullandığı sapık, aşağılık yapılardır.
Ülkemizde faaliyetini sürdüren Ehli Sünnete bağlı İslami Cemaatler ülkemiz geleceğinin sigortalarıdır. Bundan kaynaklı ülkemiz üzerinde hesabı olan tüm düşmanların hedefinde Ehli Sünneti bozma planları var. Ehli Sünnet inancın ülkemizde hayat bulmasında Ehli Sünnet Cemaatlerin çok büyük bir rolü var. Bu rolden kaynaklı asılsız mesnetsiz ve aşağılık iftiralara tabi tutulmaktadırlar. Gayeleri Allah(cc)’ın dinini insanlara öğretme ve yaşatma olan tarikatlar; İslam’ın aksi bir tutum ve davranışlarda bulunabilir mi?
Ülkemiz insanı bazı olumsuz algılardan kurtulup bu cemaatleri tanımaya çalışmalı ve inanıyorum ki tanıdıkça bakış açıları olumlu yönde değişecektir.
Benim tavsiyem; kendiniz ve çocuklarınızın ehli sünnet bir cemaatle bağ kurmasını sağlayınız. Bu durum önemli olmanın çok ötesinde zarurettir.
Ehli Sünnet Cemaatlerin içinde olamıyorsanız bile karşı olmayınız.

Büyüklüğün alameti tevazu, küçüklüğün alameti kibir ve gururdur. Hz.Ali kv

Görüntünün olası içeriği: yazı

ALLAH ONLARI KABİRLERİNDEN ALIP LUT KAVMİNE VERİR


İsmail Yilmaz
ALLAH ONLARI KABİRLERİNDEN ALIP LUT KAVMİNE VERİR!
(İbretlik bir Hadise)
Hz.Ali (r.a)’ın Hilafeti zamanında, bir köleyi efendisini öldürdüğü gerekçesiyle halifeye getirdiler. Hz.Ali (r.a) köleye:’’Gerçekten öldürdün mü?’’ dedi. Köle, evet dedi. Hz.Ali (r.a):’’Niçin öldürdün?’’ dedi. Köle:’’Ben çocukken benimle yaramaz iş işlerdi. Ben bunu bilmezdim. Kendimi bilecek çağa gelince kendisine,’Böyle yapmayı artık bırak!’ dedim. Fakat dinlemedi. Ben de bıçakla vurdum, öldü!’’ dedi. Hz.Ali (r.a) etrafındakilere: ’’Gidin, efendisini toprağa gömün. Bu çocuğu da zindana koyun! Üç gün sonra efendisinin kabrini açıp bakın ve durumu bana haber verin!’’ dedi. Üç gün sonra gidip kabri açtılar, adamın kabirde olmadığını gördüler. Gelerek Hz.Ali (r.a)’a durumu haber verdiler. Hz.Ali Kerramallahü Veche:’’Allahu Ekber! Çocuk doğru söylemiş. Ben Rasülullah’ın (s.a.v) şöyle söylediğini işitmiştim:’’Hazret-i Lut (a.s)’ın kavminin yaptığı işi yapan kimse tevbesiz ölürse, Allahü Teala onu kabrinden çıkarır, Lut kavmine verir! Kıyamete kadar onlarla azap görür!’’ dedi.
Rasülullah (s.a.v) efendimiz şöyle buyurdu:’’Allahü Teala, erkek ve kadına arkasından yaklaşana rahmet nazarı ile bakmaz!’’ Ve yine şöyle buyurdu:’’Lut kavminin yaptıklarını yapan kimseye lanet edilmiştir!’’
Bu gün Müslüman Türkiye’mizde; Eşcinsellik suç olmaktan çıksın diye pankartlar açılıyor! Eşcinseller Televizyonlarda boy gösterip kötü örnek oluyorlar! Rabbim cümlemizin evlatlarını böyle çirkin fiillerden ve kişilerden muhafaza buyursun, inşaallah! Amin Ya Muin! Ya Rabbel Alemin!

Cinlerle insan evlenir mi?

Cinlerle insan evlenir mi? ..Her iki tarafın rızasına, icab ve kabul esasına dayalı ve nikâh kıyılması suretiyle cin ile insanlar arasında evlilik cereyan etmez. Bu itibarla rivayetler, "rızaya ve nikâh akdine" dayanan evlilik olmayıp, tasallut ve tecavüz mahiyetinde bulunmaktadır. Tecavüzün ve cinsî yakınlığın vâki olduğunun kabulü, aralarındaki evliliğin meşrû olduğunu kabule delil olamaz. Sonra bir kadın, fuhuştan peydahladığı veled-i zinayı, "Cinle evliyim de ondan oldu." diye iddia edip suçtan sıyrılmaya kalkışır. İslâm hukuku, böyle bir iddiayı makbul tutup sahibini mâzur saymamıştır. [Mehmed Emre, Cinlerle İnsanlar Arasında Evlilik; Ayrıca bkz. Hulâsatü’l-Beyân, M. Vehbi, 15, 6176] .Hasılı, itikadî olarak ne Kur'an-ı Kerim'de, ne hadîs-i şeriflerde bize böyle bir evlilik rivayet edilmemektedir.

Muharrem-i Şerif ayının ilk günü, (31 Ağustos cumartesi) her birinde besmele ile 1000 İhlâs-ı Şerif okuyanları, Cenab-ı Hakk lütfu Keremiyle huzuruna bu âlemden kul borcu ile götürmeyecektir. Gündüzünü oruçlu, Gecesini de ibadetle ihya etmek lazımdır..!."

Fotoğraf açıklaması yok.

MUHARREM-İ ŞERİF Ayı içerisinde Perşembe Cuma cumartesi günleri oruç tutan kimseye 900 sene nafile oruç tutmuş sevabı verilir.

Kimki; muharremin ilk günü veya onu takip eden günlerde “ey kerim olan Allah’ım! Sen ezeli ve ebedisin. Şu kavuşturmuş olduğun yeni sene içinde şeytan ve avanelerinden, nefs-i emarenin tasallutundan (musallat olmasından), şerrinden beni muhafaza eyle” derse; şeytan “biz senden ümidimizi kestik” der. Hz. Allah’da o sene o kişiyi her türlü kötülüklerden koruyup muhafaza ederek ona iki melek vekil eder” buyrulmuştur... nüzhetül mecalis .

https://sohbetdefterim.blogspot.com/2011/11/muharrem-ay-ve-fazileti.html?fbclid=IwAR3a_WeEyghVw_lSnuILI3kMFwZhiFrMYlbdykeh_O-J8kvMw7_SfpJfndA

Bir hastalık uzun süre geçmiyorsa karaciğeriniz filitreleriniz tıkanmış kirli yağlı kan vücudu dolaşıyor ve sizde o vücuttan sağlık bekliyorsunuz hastalıklar giderek çözümsüzleşiyor ve sayısı artıyor sadece kendimizi kandırıyoruz


Mustafa Ulaş

Görüntünün olası içeriği: çiçek ve yazı

KULAK ÇINLAMASINDAN KURTULUN
Kulak çınlaması damarsal sorun kantaron yağı damlat 2 damla 10 gün geçiyor birde alıç çayı için çoban çökerten otu çayı için düzeliyor30 günde merak etmeyin Rabbim şifa vetsin saygılar
Geri dönüşlerinizi yazarsanız sevinirim
M.ulaş
MİDENİZDE ÜLSER REFLÜ GASTRİTİNİZ VARSA KURTULUN

yemeklerden 1 saat önce kantaron yağı için 1 yemek kaşığı üzerine sıcak su için 1 saat sonra yemekten hemen öncede saf tahin için 10 gün yapın düzeliyorsunuz yemekten sonra hiç bişey yiyip içmeyin yatmayın 2 saat kadar mide sorunuda yaşamazsınız bir daha geçmiş olsun
Şifa Allah tan. Saygılar M.ulaş
KANTARONLA GÖZ MUCİZELERİNE ŞAHİT OLUN
Kantaron yağıyla göz kuruluğundan göz tansiyonunuzdan gözünüzde kornea sorununuzdan kurtulun katarakt olmayın gözlüklerinizden kurtulun sabah akşam 2 şer damla kantaron yağı damlatın yakar 15 dakika sonra geçer gözünüzü yakıyorsa gözde hasarınız var demektir yakmıyorsa göz sorunuz yok demektir tam bir göz doktoru kantaron yağı. Şifa olsun saygılar m.ulaş
KULAK DUYMA VE TEMİZLEME SORUNLARI NIZI N ÇÖZÜMÜ ALINTI
@sağlığımızın müthiş şifreleri
Kulak temizliği, sadece hijyen açısından değil düzgün işitmenin devam edebilmesi için de büyük önem taşır. Ortada bir sağlık sorunu yoksa kulaklar kendi kendilerini doğal olarak temizlerler.
Ancak biriken kulak kiri kulağınızı tıkayıp uğultu sesi gibi rahatsızlıklara neden olarak düzgün işitmenizi engelleyebilir. Bu yüzden ara sıra kulaklarınızı temizleyip içeride biriken kulak kirini çıkartmalısınız.
İlginizi çekebilir: İyi Kulak Hijyeni İçin Öneriler
Aşağıdaki belirtileri gösteriyorsanız kulaklarınız, kir yüzünden tıkanmış olabilir:
Ağrı veya işitme kaybı
Kulak çınlaması
Kulağın kaşınması veya kötü kokan bir akıntı olması
Evde kulak temizliği nasıl yapılır?
Evde kulağınızı tıkayan kiri çıkartabileceğiniz pek çok doğal yöntem bulunmaktadır. En sık tercih edilen kulak temizliği yöntemleri şunlardır:
– Biriken kiri masaj yaparak çıkartın
İşitme kanalınızı tıkayan kulak kirini çıkartmak için kulağınızın arkasındaki bölgeye masaj yapmanız ve bir yandan ağzınızı açıp kapatırken kulağınızı çeşitli yönlere doğru çekmeniz gerekir.
– Hidrojen peroksit
Hidrojen peroksit veya oksijenli su hem kulağı tıkayan kiri çıkarmak hem de kulak ağrılarını tedavi etmek için önerilir.
Yapılışı:
Yarım bardak oksijenli su ve yarım bardak ılık suyu karıştırıp bir damlalığa doldurun. Yatay pozisyona geçin ve sorunlu kulağın içine bu sıvıdan damlatın. 3 ila 5 dakika bekleyin.
Ardından kafanızı eğerek kulağın içindeki suyu boşaltın ve sadece ılık su kullanarak aynı şekilde kulağınızı durulayın. Oksijenli su yerine bebek yağı veya maden suyu da kullanabilirsiniz.ALINTI