3 Eylül 2020 Perşembe

Bir Üniversite Talebesine Nasihatler . Adapazarlı bir zat olan Osman Eslek, Ziraat Fakültesi’ne devam ettiği yıllarda, Süleyman Efendi (k.s) Hazretleri’nin yanında ve himayesinde bulunuyordu. Süleyman Efendi(k.s)‘nin, akrabalarından olan bu genç talebeye, beş maddelik bir nasihati vardır ki, bütün üniversite talebelerinin hatta tüm Müslümanların dikkatle öğrenmek ve uyması gereken düsturları ihtiva etmektedir. Süleyman Efendi Hazretleri(k.s), nasihatleri sıralamadan önce de “Evladım, bu beş hususa riayet edersen, hem cemiyette itibarın hem de âhirette yerin iyi olur” buyurmuşlardır. Beş maddede toplanan bu güzel nasihatler, şöyledir: Allah yolunda ol, dosdoğru ol, verdiğin sözün eri ol... Evladım, ağzın laf ediyorsa, dilinle doğru ol, sözünle doğru ol. Sana inanan kişilere karşı sözünden cayma. Eğer sözünü tutarsan “söz” olur ve seni cennete götürür, tutmazsan “köz” olur. Elinle doğru ol. Kolunu, muzırda değil; yardım işinde kullan. Tartıyla iş yapıyorsan terazinde, ölçüyle iş yapıyorsan metrende ve litrende doğru ol. Doğrunun doğruluğu bütün sülâlesine akseder, hepsini hayra götürür. İnsanları sev ve kimseyi kendinden alçak görme... Tevazu sahibi ol, zira en hâlis ziynet alçak gönüllülüktür. Mütevazı olan kimse, en güzel ziyneti takınmıştır. Kimseyi kendinden aşağı görme. Hayatta haset etmeden say, kıskanmadan sev. Bazı insanlar, başkasındakini istemez. Öyle olma. Gıpta et; fakat haset etme. Zira Allah’ın huzuruna fesatla çıkılmaz. Memur olduğun zaman sana gelen vatandaşlara sakın yüksekten bakma, yanına geleni ayakta bekletme. Yanında, daima bir sandalye bulundur ve oturtuver. Biraz dinlendirdikten sonra hâlini sor, işini hallet. Sakın ha, “Bugün git yarın gel.” deme! İşini, o gün bitir. Eğer öyle yapmazsan on parmağım yakanda olacaktır. Eğer memursan ve başında müdürün varsa, haset etmeden say, kıskanmadan sev. İnsanlar muhteliftir. Bazısı daha kabiliyetli, bazısı daha yakışıklıdır. “Ben niye onun yerinde olmayayım” deme, elindekinden de olursun. “Allah bana bir verirse, arkadaşıma, komşuma iki versin” diye düşünürsen, seninki üç olur. Eğer arkadaşın veya komşun böyle düşünmüyorsa, onunki ikide kalır. Senden daha iyi hizmet edecek olan varsa, makamını ona ver. İşte vatanperverlik budur. Çalışkan ol,üretici ol... Zira Peygamber Efendimiz “Çalışmak ibadettir” buyuruyor. Evladım, alın teri olmadan hiçbir şeyin kıymeti bilinmez. Tarlanı ek, mahsulünü al, komşuna ver, ağaç dik… Sadaka–i cariye, iyi evlat yetiştirmek, ilmî eser bırakmak ve ağaç dikmektir ki, ağaç dikmek en efdalidir. Bunun için biz, heykel dikmeyeceğiz, yeşil ağaç, yeşil abide dikeceğiz. Canlı ağaçlar yetiştireceğiz. Bildiğini öğret, temiz ol ve temizliğinle örnek ol... Münevver kişi, münevvir kişi demektir. Öyleleri var ki, üç fakülte bitirir de, hasedinden, kıskançlığından (dolayı) hiçbir şey öğretmez. Gerçek münevver, bildiğini yapan ve öğreten kişidir. Temizlik ibadettir ve imanın yarısıdır. Eğer sokakta birisi hata yapmışsa (yola pislik atmışsa), sen onu ayağının ucu ile örtüver… Günde en az bir kişiye iyilik et, gönlünü al... Çünkü Cennetin yolu, gönül almaktan geçer. Gönül almak, cennetin Firdevs kapısını açmaktır. Bu beş maddenin en kolayı, fakat en “içten geleni” de budur. Bir gönül kazanmak, 40 vakit namaza bedeldir. Bir gönül kırmak ise, 40 vakit namazın sevabını kaybettirir. Ben sabahları kalkarken, “Ey Allah’ım, bana, bugün bir kişiye iyilik yapmak nasip eyle” diye dua ederim. Evden çıktığında veya eve dönerken karşından gelen ilk kişiye selâm ver. Onun vermesini beklersen olmaz, evvela sen ver. İşte o zaman, o da sana karşılığını verecektir. Veren el, alan elden, sunan gönül, alan gönülden azizdir…

 

O Günde Ne Mal Fayda Verir Ne de Evlâd. Ancak Allah’a Temiz Kalple Gelenler Faydalanır.
[eş-Şuara: 88, 89.]
Selîm Kalp, Kalp Hastalıklarından ve Kötü Huylardan Temiz Olan Kalptir. Kalp, Sol Memenin Alt Tarafında Kozalak Şeklinde Bir Cisimdir.
Kalp En Şerefli Azâ, Îmânın Karargâhı ve Rahmanın Nazargâhı Olduğu İçin Kalp Diye İsimlendirilmiştir Bir Görüşe Göre Kendisinde Akıl Olduğu İçin Kalp Diye İsimlendirilmiştir (Ehl-i Sünnet Âlimlerine Göre Akıl Kalpte Nûru Beyindedir. Akla Nefs-i Natıka Denilir ve Lâtif Bir Varlıktır.) Bâzılarına Göre ise Akıl Beyinde Nûru Kalptedir.
Kalbin Yedi Tabakası Vardır:
1) Sadr Yani Gönül. Burası İslâm’ın Yeridir.
Allah İslâm İçin Kimin Kalbini Açtığını ve Rabbinden Bir Nûr Üzerine Olan Kimse (Kalbi Kararmış Kimse) Gibi Olur mu? O Hâlde Vây O Allah’ın Zikrinden Kalpleri Katılaşmış Olanlara! Onlar Açık Bir Sapıklık İçerisindedirler.
[ez-Zümer: 22.]
Ayrıca Vesveselerin Yeridir.
O Sinsi Şeytânın Şerrinden Sığınırım ki, İnsanlara Kalplerine Vesvese Verir. Cinlerden de Olur, İnsanlardan da.
[en-Nisâ: 4, 5, 6.]
2) Kalp, Burası Îmânın Yeridir.
Kalbi Îmânla Mutmain (Sakin) Olduğu Hâlde (Dinden Dönmeye) İkrah Olunanlar Müstesna!
[en-Nahl: 106.]
3) Şuğaf, Mahlûkâta Olan Sevginin Yeridir.
4) Fûad, Allahû Teâlâ’yı Görme Mahallidir.
(Gözü ile) Gördüğünü Kalp Yalanlamadı.
[en-Necm: 11.]
5) Hubbetü’l Kalp, Allah Sevgisine Mahal Olmuş Kalp.
6) Süveyda, Ledünnî İlimlerin Yeridir.
7) Mehtecü’l Kalp, Sıfat-ı İlâhînin Tecelli Mahallidir...
Kalp, Allah Celle Celâlühû Tarafından Geniş Olarak Vâsıflandırılan Her Şeyin En Büyüğüdür.
Hadîs-i Kûdsî:
Arz ve Semâ Beni(m Sevgimi) İçerisine Alamaz Ancak Takvâ Sahibi Mü’min Kulumun Kalbi İçerisine Alabilir.
Kalp, Allah’ın Evi, Hazinesi ve Nazargâhı (Her Ân Rahmet Nazarı ile Baktığı Yer)dir.
Kalp, Beden İkliminde İtaât Olunan Sultân Gibidir. Bedenin Salâhı Kalbin Salâhına Bağlıdır.
Hadîs-i Şerif:
Kalpte Bir Çiğnemlik Et Parçası Vardır. O İyi Olduğu Zaman Vücûd İyi Olur, O Bozulunca Vücûd Bozulur. O Kalptir.
[Buhârî ve Müslim Abdullah b. Beşir b. Numan’dan Rivâyet Edilmiştir.]
Ey Kardeş! Padişâh ve Büyükler Yanında Nasıl Saygılı Oluyorsan, Allah Huzurunda da Öyle Saygılı Ol, Allah’ın Harâmlarına Düşmekten Kork. Harâmlar Allah’ın Haremi Mesabesindedir. Sultânlar Haremine Gireni Nasıl Cezalandırırsa, Hazreti Allah da Harâmlara Düşeni Öylece Cezalandırır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder