23 Ağustos 2019 Cuma

Süleyman Aleyhisselamın Emrine Rüzgarın Verilmesinin Hikmeti Süleyman aleyhisselamın harp için beslettiği1000 tane atı vardı. “Akşam ustu (oğleden sonra, akşama kadar) sâfinat, (uç ayağını basıp birisini diker vaziyette duran) halis atlar kendisine arz olununca...” (Sure-i Sad, ayet 31) ayet-i kerimesinde beyan edildiği üzere, Süleyman aleyhisselam at bakıcılarına, bir gün akşam ustu muayene etmek üzere atların kendisine getirilmesini emretmişti. 900 tanesini muayene ettiklerinde güneşin batmak üzere olduğunu gördü. İkindi namazını kılmadığını hatırladı ve çok üzüldü. “Bu atlar beni namazdan alıkoydu” diyerek bütün atları kurban etti, fakirlere dağıttı. Onun bu hareketinden Cenab-ı Hakk çok hoşnut ve razı olup, emrine, atlardan daha sür’atli olan rüzgarı verdi. (Mu‘cizatu’l-Enbiya, s. 128)

'And olsun ki, cehennemi tamamen cinlerden ve insanlardan dolduracağım!'
"Ancak Rabbinin rahmeti ile bağışladığı kimseler başka... Zaten onları (yani tertemiz ve en mükemmel surette yaratıldıkları, akıl nimeti verildiği halde nefislerine ve şeytana uyup küfür/inkar ve sapıklık üzere, insanlıktan çıkarak öte tarafa geçenleri) bunun için yarattı (onların sonunun böyle olacağını bildiği halde yarattı ve onlara tercih hakkı verdi de onlar da sonsuz felaketi seçtiler. Dünyada da o kadar çok yoldan çıktılar ki, hayvanın hayvana yapmadığı fenalıkları birbirlerine yaptılar. İnsanlıktan eser kalmadı. Sureten insan kalsalar da sireten/ruhen/ahlaken insan denemez hale geldiler) ve Rabbinin: 'And olsun ki, cehennemi tamamen cinlerden ve insanlardan dolduracağım!' sözü tamamen yerine geldi. (Rabbin kimseye zulüm etmez lakin azabı elimdir, sözü/vaadi haktır ve insanların çoğu cehennemlik olmayı tercih ederse onları cehenneme doldurmak Rabbin için zor değildir"
| Hud Suresi, 119. ayet

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder