*ISKÂT-I SALÂT VE DEVİR NASIL YAPILIR?*
*Bir Müslüman namazlarını îmâ ile olsun edâ veyâ kazâya gücü yeter iken edâ ve kazâ etmeden vefât etse* ```bunların âhiretteki mes’ûliyetinden kurtulabilmesi ümidiyle ıskât yapılabilmesi için malının üçte birinden vasiyette bulunmuş olması lazımdır.```
```Iskât-ı salâtı için bir şey vasiyet etmemiş olan bir ölünün mükellef olan vârislerinden biri tarafından teberruan (mecbûren değil, bağış olarak) verilecek bir bedel ile de ıskât yapılabilir.
Namaz fidyesi için ayrılan para muayyen müddet için kâfî gelmezse bu para devir suretiyle bir fakire veya birkaç fakire de (zekât verilebilen sınıflardan herhangi birine) verilebilir.```
*Devir yapılırken aceleye getirilmez, usûlüne uyarak şöyle yapılır:* ```Ölünün velîsi, yâni vârisi fidyeyi fakîre verirken “Filân oğlu filânın namaz fidyesi olmak üzere bunu al” deyip fakîre -hakikaten malı olmak üzere- vermeli, fakîr de bunu “kabul ettim” deyip aldıktan sonra kendi rızâsıyla ona hibe ve teslim etmeli, o da hibeyi kabul edip aldıktan sonra yine bu minval üzere o fakîre veya başka bir fakîre tespit edilen adet miktarınca vererek devretmelidir.```
*Mesela: Altmış iki yaşında vefat eden bir zatın 12 yıl çıkarılınca 50 yıllık hayatının namazı için devir şöyle yapılır:* ```Fitre miktarı 5 lira, elimizdeki fidye parası 900 lira olsa bu para bir ayın fidyesi olur. Bir fitre için verdiğiniz meblağ bir fidye olur. Bir fitre 5 lira ise bir ayda vitirle beraber 6 vakit x 30: 180 vakit namaz vardır.```
```180 x 5 = 900 lira, bir aylık namazın fidyesi olur. 50 yılda (50 x 12=) 600 ay olduğuna göre 900 lira 600 kere devrederse 50 yıllık namaz ıskatı yapılmış olur.
Namaz fidyesinden sonra oruç keffareti, kurban keffareti sonra yemin keffâreti için tekrar devir yapılır.```
```Bozulup kazâ edilmemiş nâfile namazlar ile nezredilip de edâ edilmemiş nezir namazları ve kurbanları için de bir miktar devir yapılır.```
```Hatta yapılmamış tilâvet secdesi de bir vakit namaz gibi sayılarak bundan dolayı da fidye verilir.```
```Namaz fidyeleri tamamı bir kerede bir fakire verilebilir,
ama yemin ve oruç keffâretleri verilemez.```
[B. İslâm İlmihali, Ö. Nasuhî Bilmen]
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder