Tanınmış hekimlerden er-Râzî’nin, el-Hâvi fi’t tıb adlı büyük eserinde: “Safra salgısını arttırarak, akışı kolaylaştıran özelliği bulunmaktadır. Kara helile, mide fonksiyonlarını destekleyerek, sindirim organlarını atık maddelerden temizler. Midenin iç yüzeyini korur. Yemeklerin sindirimini kolaylaştırır. İnsan davranışlarını güzelleştirerek, huyu yumuşatır. Özellikle hemoroit (basur) hastalığına ve safra kesesi fonksiyonlarına faydalıdır. Kalp çarpıntısına faydalı etkileri bulunmaktadır. Cilt sağlığını destekler ve güzelleştirir. Duyu organlarını, ZİHİN ve HAFIZA MERKEZLERİNİ güçlendirir. Baş ağrılarına, karında asit birikmesine fayda sağlar. Balgam söktürür, dalak fonksiyonlarını destekler. Gözün görme kabiliyetini arttırır.” 1
İbn-i Sina, helileye el-Kanûn fî’t Tıbb adlı ansiklopedik kitabında yer verirken: “Bütün helile türleri ağrıları giderir, zararları önler. Hisleri güçlendirir, hafızayı ve zihni açar. Baş ağrılarına ve göz sağlığına faydalıdır. Stres kaynaklı çarpıntıları dindirir. Yemeklerin kolay sindirilmesini ve bağırsak gazlarını rahatlatır. Zeytinyağı ile karıştırılırsa, vücutta su toplanmasını engeller” 2 demektedir. Eczacılık alanında İslâm dünyasının yetiştirdiği ender simalardan, Endülüs’lü Ziyaüddin İbnü’l Baytar, büyük eseri el- CÂMİ’de yaptığı ilâç araştırmalarında, helile “Midenin içini kuvvetlendirerek, sindirim fonksiyonlarını güçlendirir. Devamlı kullanıldığında, cildi güzelleştirir. İhtiyarlık belirtilerini geciktirir. Vücutta biriken atık maddelerin atılmasını sağlar. Hafıza, zihin ve duyuların fonksiyonlarını güçlendirir. Üzüntü ve stres kaynaklı baş ağrılarına fayda sağlar. Vücutta asit birikmesini önler. Kalp çarpıntılarını (taşikardi) sakinleştirir. Göz sağlığına destek sağlar. Toz haline getirildikten sonra, zeytinyağı ile karıştırılarak yenirse, huy ve davranışların düzelmesine destek verir. Kanı arındırarak, kalpteki kan dolaşımını ve beslenmesini düzenler. Stresi ferahlatır. Her gün bir adet helile, ağızda yavaş yavaş emilerek, eritilmeye çalışılır, erimeyen küçük parça yutulursa, ağız ve diş sağlığını güçlendirir. Vücudu birçok zararlardan koruyan, ÇOK ETKİLİ BİR İLÂÇTIR.” 3
Günümüz fitoterapi araştırma ve uygulamalarında, helilenin kimyevî bileşenleri sınıflandırılmış ve tıbbî faydaları bilimsel olarak da ispatlanmıştır. “Helile, kanama kesici, antihistaminik (kaşıntı ve alerji önleyici), spazm çözücü, KOLESTEROL ve TRİGLİSERİD düşürücü, anti mikrobiyel (bakteri, mantar, virüs) etkileri de vardır. Sulu özütleri, birçok mantar ve bakterinin (özellikle midede etkili, HELİCO-BACTER PYLORİ) üremesini engeller. Haricen % 20 helile tozu, antiseptik ve yara iyileştirici olarak kullanılır. Kara helile, % 5 infüzyon halinde (suda eritilmiş), basur tedavisinde, günde 2-3 bardak içilerek kullanılır. Helile, ham madde ve özütleri şeklinde kullanılır.” 4
Helilenin, insan sağlığına olan desteklerine örnek, uygulaması kolay ve başarıyla denenmiş karışım tariflerinden birkaç tanesini, faydalı olacağı düşüncesiyle, takdim ediyoruz.
Beden ve zihin yorgunluğuna dinçlik veren ve hafızayı kuvvetlendirici olarak: Kara helile 50 gram, zencefil 50 gram, dar-ül fülfül 50 gram, karanfil 20 gram, 250 gram çiğ badem toz haline getirildikten sonra, 1 kg. organik balla karıştırılarak macun yapılır. Günde bir tatlı kaşığı miktarı, yemekten sonra yenir. Kolay ve zevkle hazırlanabilen bu karışımın, gerekli malzemeleri baharatçılardan rahatlıkla sağlanabilir. Hemoroide karşı ise, bir bardak kaynar suya, 5 gram kadar kırık helile parçaları konur. 15-20 dakika bekletilir. Hazırlanan bu çaydan, günde 2-3 bardak içilir. Helilenin basurdaki denenmiş ve faydası görülmüş, bir uygulamasını, merhum Halil Uslu’dan bir anekdotla tamamlayalım. “Helile, toz haline getirilip, günde yemek üstü, bir çay kaşığı miktarında alınırsa, kısa zamanda basuru tedavi ettiği görülmüştür. Kendimin tavsiye ettiği, fakat hafife alıp kullanmadığı bir un tüccarı kardeşimiz, ikinci basur ameliyatı sonunda, Ankara’da doktor beye sorar, kurtuluşu nedir? diye, o muhterem doktor da, KARA HELİLE der. Un tüccarı iki yıl önceki tavsiyemizi anlatır, doktor bey de ’Eğer o zatın dediğini yapsaydın, bu gün benim karşıma gelmezdin v.s.’ der.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder