AYETLER.COM
Diyanet işleri başkanı hutbede İslam eşcinselliği lanetliyor demiş.
İyi güzel de eşcinseller çıkıp diyanete 'tencere dibin kara, seninki benden kara' deseler haksız mı çıkarlar?
Yoo bal gibi de haklı çıkarlar. Hatta diyaneti bu topa girdiğine bin pişman ederler.
Neden mi?
Eğer mesele Allah tarafından lanetlenmek ise, eyvallah Allah eşcinsel bir kavmi helak etmiştir.
Fakat Kur'an'da Allah tarafından lanetlenmiş bir başka kesim daha var.
Hem de öyle ağır bir suç işlemişler ki sadece Allah’ın Kendisi lanetlemiyor. Yeryüzünde lanetleme yeteneğine sahip herkesin lanetlemesini istiyor.
Kim mi bunlar?
Menfaat karşılığı, maaş karşılığı, rütbe karşılığı Allah’ın Kitab’ındaki hakikatleri gizleyenler.
İlahi gerçekleri kasıtlı olarak yanlış yorumlayıp İslamı, kendilerini besleyen efendilerinin hizmetine sokanlar.
Din adına ortaya çıkıp sahip oldukları ilmi, hakikati tahrif etmek için kullananlar.
İndirdiğimiz açık delilleri ve kitapta insanlara apaçık gösterdiğimiz doğru yolu gizleyenlere hem Allah hem de bütün lanet ediciler lanet eder. Bakara suresi-159
Hatta yaptıkları o kadar büyük bir vebal ki katillere, kâfirlere, eşcinsellere tüm günahkârlara af kapısı sonuna kadar açık iken, Yüce Allah bunların affedilmesini üç şarta bağlamış.
Tövbe edecekler, kendilerini düzeltecekler, saptırdıkları insanlara gerçekleri gizlediklerini itiraf edecek ve eğip bükmeden doğruları anlatacaklar.
Fakat tövbe edenler, kendilerini ıslah edenler ve (gizlediği) gerçeği açıklayanlar hariç. İşte (ancak) onların tövbelerini kabul edeceğim: Zira, sadece Benim tövbeleri çokça kabul eden, merhameti sonsuz olan. Bakara suresi-160
Kısacası lanetlenenlerin zirvesinde cinsel tercihini değiştirenler değil, Allah’ın dinini değiştirmeye cüret edenler var.
Görünen o ki diyanet gözüne eşcinselleri kesmiş, gücümüz bunlara her türlü yeter demiş. Virüs salgının günah keçisi olarak eşcinselleri ilan etmiş.
Efendilerinin çıkarları söz konusu olunca faize bile caizdir diyen Diyanet acaba eşcinsellere atarlandığı gibi devlet eliyle işlenen haramları hutbede dillendirebilir mi?
Mesela insanların canlarını yakan, ocaklarını söndüren, yaşam haklarını çalan bir dünya katil, hırsız, eşkıya cezaevlerinden sokağa salındı. Daha çıkar çıkmaz yeni canlar aldılar. Bunlara af çıkaranların İslam'a göre hükmünden bahsedebilir mi?
İnsanların ana babalarının bile cenazelerine katılamadığı, camilerin, yeryüzündeki tüm ibadethanelerin hatta Kabe’nin dahi kapalı olduğu bir dönemde Ankara’daki tapınaktaki kutsama ayinlerine izin verenlerin, katılanların islama göre durumlarından söz edebilir mi?
Hiç hutbede devlet eliyle genelevlerde yapılan kadın satışlarını, kumar oyunlarını, itibarda israf olmaz diyen yöneticileri eleştirebilir mi?
Eşcinseller ve zina hayâsızlığına düşenler içinde bulunduğumuz bataklığın sivrisinekleri. Onlar laik düzenin kurbanları. Birçoğunun bu duruma düşmesinin suçlusu zaten bizzat laik düzenin kendisi.
Diyanet görevlileri midelerinden bağlı oldukları Allah’a başkaldırı temeli üzere kurulu laik düzeni eleştirmedikleri sürece, bataklığın sivrisinekleriyle uğraşmaları asla inandırıcı olmayacak.
Diyanet işleri başkanı önce başımıza gelen salgınında, bundan sonra Allah’tan gelecek daha büyük belalarında müsebbibinin laik düzenin bizzat kendisi olduğunu açıklamalı!
Yoksa cübbe sarık giyerek dininin hakikatlerini gizleyen lanetli hocalar, etek bluz giyip eşcinsel kimliklerini gizlemeyen travestilerden daha sevimsiz gelmeye devam edecek.
Zira dinsel sapmanın ve saptırmanın verdiği tahribat cinsel sapmanın verdiği tahribatla asla kıyaslanamaz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder