29 Nisan 2020 Çarşamba

ÂDÂB-ı MUÂŞERET🌷HÜRMET🌹 ‘’Hürmet Eden Hürmet Görür’’


Hürmet (Saygı): Değeri, üstünlüğü, yaşlılığı dolayısıyla bir kimseye veya bir şeye karşı ölçülü davranmaya neden olan duygudur.
Saygı gösterilmesi gereken kişileri kısaca izah etmemiz gerekirse;
Evvela Mukaddesata hürmet, saygı gelir. Öncelikle bizi yoktan var eden Allah’ımız, Habibi Peygamberimiz Muhammet Mustafa (s.a.v) ve tüm Enbiya-i kiram ( sae.),Kur’an-ı Kerim, Ehlibeyt, Ashab-ı Kiram, Mürşidi Kamiller Silsile-i Sadât Efendilerimiz,
İnsanların dünya ve ahiret saadeti için ilim öğreten, cennet ve Cemal-i İlahi’ye ulaşması için gayret sarf eden hoca efendiler,
Bizi bugünlere çeşitli sıkıntılara katlanarak yetiştirip getiren Anne-Babamız,
Yaşı bizden büyük olanlar
Ailesini, yuvasını terk edip ilim öğrenmek için gelen Allah cc, Rasülullah (Sav.)’in, çok değer ve kıymet verdiği geleceğin ilim adamları Kur'an Talebesi arkadaşlarımız, saygı ve Hürmet göstermemiz gereken kişilerin başında gelir.
Her hususta olduğu gibi saygı ve değer verme konusunda da bizlere numune olan Efendimiz (sav.) İle alakalı olarak Hz. Hüseyin Efendimizin bir rivayeti şöyledir:
“Ona (babam Hz. Ali'ye) Peygamber Efendimizi sordum (o da şöyle tanıttı): Efendimiz (sav.) yanında oturan herkesle ilgilenirdi. Yanında oturanların hiçbiri, bir başkasının onun yanında kendisinden daha itibarlı ve daha değerli olduğunu düşünmezdi. Herkes onun yanında en çok değer verilenin kendisi olduğunu düşünürdü." (Tirmizî, Şemâil, s. 278.)
ذَلِكَ وَمَن يُعَظِّمْ حُرُمَاتِ اللَّهِ فَهُوَ خَيْرٌ لَّهُ عِندَ رَبِّهِ وَأُحِلَّتْ لَكُمُ الْأَنْعَامُ إِلَّا مَا يُتْلَى عَلَيْكُمْ فَاجْتَنِبُوا الرِّجْسَ مِنَ الْأَوْثَانِ وَاجْتَنِبُوا قَوْلَ الزُّورِ
“Her kim Hz. Allah’ın (cc) hürmetlerine (hürmet edilmesini istediği şeylere) tazim ederse, bu (tazim ve saygısı) Rabbisinin yanında kendisi için bir hayırdır, sevaptır” (Hacc süresi Ayet 30).
HOCAYA HÜRMET
İmam-ı Azam Hz.’nin hekime muayene için gittiğinde, ayağını istenilen tarafa niçin uzatmadığını soran doktora; “o tarafta hocam Hammad’ın evi var” demek suretiyle hocasına karşı olan tazimin en güzel misalini vermiştir (Hatıratım, s.108).
40 VAKİT NAMAZA BEDEL AMEL HANGİSİDİR
Süleyman Hilmi Tunahan (k.s.) Hazretleri “ Evladım günde en az bir kişiye iyilik et, gönlünü al. Çünkü cennetin yolu, gönül almaktan geçer. Gönül almak, cennetin Firdevs kapısını açmaktır. Bir gönül kazanmak, 40 vakit namaza bedeldir. Bir gönül kırmak ise, 40 vakit namazın sevabını kaybettirir. Ben sabahları kalkarken, “Ey Allah’ım, bana, bugün bir kişiye iyilik yapmak nasip eyle” diye dua ederim. Şeklinde tavsiyeleri ile Yine Hazretimizin; “Büyüklerine hürmet ve ta’zimde kusur etme. Eğer buna dikkat edersen küçülmez yücelirsin. Ana, baba ve hocalarını ne hayatlarında ne de mematlarında sakın unutma. Ziyaret et, telefon et, dua et gönüllerini al”buyurmuşlardır.
OSMANLIDA HÜRMET VE NEZAKET
Osmanlı sokaklarında dolaşırken cumbalı ahşap evlerin pencerelerinde çiçekler görülürdü. Onlara da çeşitli mânâlar yüklenmişti. Meselâ pencerenin önündeki sarı çiçek; "Bu evde bir hasta var, lütfen gürültü yapmadan mümkün olduğunca sessiz geçin." mânâsına gelmekteydi. Çiçek kırmızı ise; "Bu evde evlenme çağına gelmiş genç bir kızımız var, sakın ola yoldan geçerken kötü bir söz edip de incitmeyin." demekti.
Evlerin kapı tokmakları, penceredeki çiçeklerin gösterdiği mânâdan geri değildi. Kapı tokmakları çift halkadan müteşekkildi. Bunlardan, aslan başı motifli ve büyük olanı kalın, çiçek motifli ve küçük olanı da ince ses çıkartırdı. Eğer eve bir erkek misafir gelmiş ise, kalın sesli tokmağı tıklatır, içerdeki ev sahibi gelenin beyefendi olduğunu anlar, kapıyı evin beyi açar, bey yoksa mahremiyete uygun olarak kapı açılırdı. İnce sesli tokmağın sesi duyulmuş ise, gelenin bir hanım olduğu anlaşılır, kapıyı evin hanımı açardı.
Hayatın sadeliği mahalleye de damgasını vururdu. Gözü tırmalayıcı hiçbir şey görülmez, insanlar birbirine hürmet eder, selâm verirdi.
------MEVZU İLE ALAKALI 3 HADİS-İ ŞERİF METNİ,MEALİ VE MESNEDİ------
لَيْسَ مِنَّا مَنْ لَمْ يَرْحَمْ صَغِيرَنَا وَيُوَقِّرْ كَبِيرَنَا
“Büyüklerine hürmet, küçüklerine şefkat göstermeyen bizden değildir.”
(Sünen-i Tirmizî, Hadis No: 2043)
قُومُوا إِلىَ خَيْرِكُمْ أَوْ إِلىَ سَيِّدِكُمْ
2. “Hayırlınıza ve büyüklerinize kıyam ediniz (kalkınız)” ( Sahih-i Buhari, Hadis No: 3804)
مَنْ أَحَبَّ أَنْ يُمِدَّ اللهُ فِي عُمْرِهِ، وَيَزِيدَ فِي رِزْقِهِ فَلْيَبَرَّ وَالِدَيْهِ وَلْيَصِلْ رَحِمَهُ
3.“Kim Allah Teala’nın ömrünü uzatmasını, rızkını artırmasını severse anne-babasına iyi davransın ve sıla-i rahim yapsın.” (Beyhakî, Şu’abü’l-İman , el-Mektebetü’ş-Şamile)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder