Sahabe-i güzinden Ka’bel-Ahbar (r.a) Hz. ÖMER’e:“Ya ÖMER, kimsenin bilmediği bir şey nakledeceğim sana. Bunu peygamber kitaplarından
okudum, oldukça gariptir.H-z. ÖMER(r.a)“Söyle bakalım Ya Ka’b” Bir gün Süleyman (a.s)’ın huzuruna bir baykuş geldi. Hz. Süleyman ile baykuş arasında şu konuşma geçti:“E-y baykuş ben biliyorum ki arpa, buğday vb. hububat yemezsin, acaba neden?”“Ya Nebiyyallah, Adem ile Havva o hububatı yedikleri için dünyaya sürüldüler.Ben de onun için yemem.”Baykuş değil sanki koskoca evliya mübarek.“Ben biliyorum ki, sen suda içmiyorsun, neden acaba?”“Ey Allah’ın peygamberi, Nuh (a.s)’ın kavmi suda boğuldu. Ben de suya tövbe ettim.”
Peki niçin mamur yerlerde değil de harap yerlerde yaşarsın”.“Harap yerler Allah’ın mirasıdır, sahipsizdir. Ben insanların sahip olduğu binaya konmam”.“Harabelerde niçin ötersin?”“Ey dünya nimetlerine aldananlar, bulunduğum harabeyi görüyor musunuz? Siz de bir gün bunu gibi harap olacaksınız, demek isterim”.“Peki evlerin üstünden uçarken ne diye ötersin? Ne demek istersin bununla insanlara?”“Ey Ademoğlu yazıklar olsun sana. Arkanda bu kadar isyan ve günah, önünde de bu kadar keder ve bela varken nasıl dünya nimetlerinden lezzet alıp neşelendiğinize şaşarım.”“Niçin gündüz uyurda gece uyumazsın?”“Ey Allah’ın nebisi, gündüz ademoğullarının nefislerine uyup zulümlerinin çoğaldığı zamandır. Onlardan kaçarım ki zulümleri bana erişmesin. Gündüz uyurum ki, onların yaptıklarını gözlerim görmesin.” Ya sabaha kadar ne zikredersin?”“Ey insanlar, uykunuzu ve gafleti bırakın artık. Ahiret için tedarik görüp, azık hazırlayın .” Sonra beni yaratan Allahü Azimüşşanı noksan sıfatlardan tenzih ederim.”“Ey baykuş, insanlar seni uğursuz sayarlar. Halbuki senin kadar insana merhamet eden ve nasihatte bulunan yokmuş.”
okudum, oldukça gariptir.H-z. ÖMER(r.a)“Söyle bakalım Ya Ka’b” Bir gün Süleyman (a.s)’ın huzuruna bir baykuş geldi. Hz. Süleyman ile baykuş arasında şu konuşma geçti:“E-y baykuş ben biliyorum ki arpa, buğday vb. hububat yemezsin, acaba neden?”“Ya Nebiyyallah, Adem ile Havva o hububatı yedikleri için dünyaya sürüldüler.Ben de onun için yemem.”Baykuş değil sanki koskoca evliya mübarek.“Ben biliyorum ki, sen suda içmiyorsun, neden acaba?”“Ey Allah’ın peygamberi, Nuh (a.s)’ın kavmi suda boğuldu. Ben de suya tövbe ettim.”
Peki niçin mamur yerlerde değil de harap yerlerde yaşarsın”.“Harap yerler Allah’ın mirasıdır, sahipsizdir. Ben insanların sahip olduğu binaya konmam”.“Harabelerde niçin ötersin?”“Ey dünya nimetlerine aldananlar, bulunduğum harabeyi görüyor musunuz? Siz de bir gün bunu gibi harap olacaksınız, demek isterim”.“Peki evlerin üstünden uçarken ne diye ötersin? Ne demek istersin bununla insanlara?”“Ey Ademoğlu yazıklar olsun sana. Arkanda bu kadar isyan ve günah, önünde de bu kadar keder ve bela varken nasıl dünya nimetlerinden lezzet alıp neşelendiğinize şaşarım.”“Niçin gündüz uyurda gece uyumazsın?”“Ey Allah’ın nebisi, gündüz ademoğullarının nefislerine uyup zulümlerinin çoğaldığı zamandır. Onlardan kaçarım ki zulümleri bana erişmesin. Gündüz uyurum ki, onların yaptıklarını gözlerim görmesin.” Ya sabaha kadar ne zikredersin?”“Ey insanlar, uykunuzu ve gafleti bırakın artık. Ahiret için tedarik görüp, azık hazırlayın .” Sonra beni yaratan Allahü Azimüşşanı noksan sıfatlardan tenzih ederim.”“Ey baykuş, insanlar seni uğursuz sayarlar. Halbuki senin kadar insana merhamet eden ve nasihatte bulunan yokmuş.”
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder