CEVAP
Bunlar, kendilerini Müslüman zanneden, ama küfre düşmüş kimselerdir. Mesela, kaderi inkâr eden, (İnsan kaderini kendi çizer) diyen ve amelin imandan bir parça olduğunu söyleyen akılcı Mutezile fırkası küfre girmiştir. Peygamber efendimiz bu fırka için buyuruyor ki:
(Şer takdir edilmedi diyen Kaderiye’nin [Mutezile’nin] İslam’dan nasibi yoktur.) [Beyheki]
Bunlar, kendilerini Müslüman zanneden, ama küfre düşmüş kimselerdir. Mesela, kaderi inkâr eden, (İnsan kaderini kendi çizer) diyen ve amelin imandan bir parça olduğunu söyleyen akılcı Mutezile fırkası küfre girmiştir. Peygamber efendimiz bu fırka için buyuruyor ki:
(Şer takdir edilmedi diyen Kaderiye’nin [Mutezile’nin] İslam’dan nasibi yoktur.) [Beyheki]
(Günahı bize Allah zorla işletiyor) diyen Mürciye yani Cebriye fırkası da küfre girmiştir. Peygamber efendimiz, bunlar için şöyle buyuruyor:
(Mürciye [Cebriye] ve Kaderiye’nin [Mutezile’nin] İslamiyet’ten nasibi yoktur.) [Buhari]
(Mürciye [Cebriye] ve Kaderiye’nin [Mutezile’nin] İslamiyet’ten nasibi yoktur.) [Buhari]
Amentü’deki altı esastan birini bile inkâr edenler de küfre girmiştir. Mesela, (La ilahe illallah demek yeter, Muhammedün Resulullah) demeye gerek yoktur veya (Hristiyan ve Yahudi kâfirleri de Cennete girecektir) diyenler yahut herhangi bir şekilde küfre girenler, o camide binden fazla kişiyle beraber bulunacaklardır.
İnsanları küfre sürükleyen işlerin başında bid’at gelmektedir. Bid’at, Allah ve Resulü’nün emrini eksik bulup (Günümüzün şartlarında şöyle olması daha iyi olur) diyerek yeni hükümler koymaktır. Bid’at fırkalarının çoğu böyledir. Bunların imanları düzgün olmadığı için amelleri kabul olmaz. Dört hadis-i şerif meali şöyledir:
(Bir bid'at çıkaranın namazı, orucu, haccı, umresi, cihadı, tevbesi, farzı, nafilesi ve hiçbir iyiliği kabul olmaz. Yağdan kıl çıkar gibi, dinden çıkması kolay olur.) [İbni Mace]
(Bir bid'at çıkaranın namazı, orucu, haccı, umresi, cihadı, tevbesi, farzı, nafilesi ve hiçbir iyiliği kabul olmaz. Yağdan kıl çıkar gibi, dinden çıkması kolay olur.) [İbni Mace]
(Allahü teâlâ, bid'at ehlinin duasını, zekâtını, haccını ve namazını kabul etmez.) [Deylemi]
(Bid'at ehli, bid'atini Allah rızası için terk etmedikçe, hiçbir ameli kabul olmaz.) [Deylemi, İbni Neccar, Ebu Nasr, İbni Ebi Asım]
(Kur'anı mizmarlardan [çalgı da çalınan aletlerden] okuyanlara Allah lanet eder.) [Müsamere]
Demek ki, bid’at ehli, bid’at işleyerek imanları gideceği için, hadis-i şerifte, (Bir camide binden fazla kişi namaz kılacak, fakat içlerinde bir tane mümin bulunmayacaktır) buyurulmuştur. Bunun için bid’atlerden çok uzak durmalı. İbadetleri Resulullah efendimizin yaptığı gibi yapmalı, onun bildirdiği şekilde namaz kılmalı, (O gün öyleymiş, ama bugün böyle namaz kılmak daha iyidir. Resulullah da olsa böyle namaz kılardı) dememeli ve ibadete bid’at karıştırarak küfre girmemelidir. Hindistan’da bazı camilere ekran konmuş, merkez camideki imamın görüntüsüne uyarak namaz kılınmaktaymış. Bugün Türkiye’de bile, (TV’yi açıp Mekke’deki imama uyalım) diyenler çıkmıştır. Bid’atlerden çok sakınmalı, camilerdeki namazları kabul olmayan bozuk imanlı kişilerden olmamalıdır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder