15 Mart 2020 Pazar

Hz. Enes (r.a.) anlatıyor: “Rasûlullah (s.a.v.) şöyle buyurdular: “Zaman yakınlaşmadıkça Kıyamet kopmaz. Bu yakınlaşma öyle olur ki, bir yıl bir ay gibi, ay bir hafta gibi, hafta da bir gün gibi, gün saat gibi, saat de bir çıra tutuşması gibi (kısa) olur.” [Tirmizi, Sünen, Zühd 24, Hadis no: 2333] “Zamanın yaklaşması iki türlüdür: 1- Kıyamet’in yaklaştığı ve alametlerinin herkes tarafından görüldüğü zamandır. 2- Mesafelerin yakınlaştığı, eskiden bir günde bir haftada veya bir ayda varılabilen mesafelerin trenle, otobüsle yahut tayyare gibi vasıtalarla yakınlaşmasıdır.” [Süleyman Hilmi Tunahan k.s., nakleden, Ziya Sunguroğlu, Notların, s. 125]

Hz. Enes (r.a.) anlatıyor: “Rasûlullah (s.a.v.) buyurdular ki:
“Kıyamet, ‘Allah Allah’ diyen bir kimsenin üzerine kopmayacaktır.” [Müslim, Sahih, İman 234, (148); Tirmizi, Sünen, Fiten 35, Hadis no: 2208] Yani kalben Allah-Allah diye zikreden zikr-i kalbî erbabı mü’minler yeryüzünde bulundukça Kıyamet kopmaz. Kıyamet onların üzerine değil, tamamen kötülerin üzerine kopar.
İbn Mes'ud (r.a.) anlatıyor: “Rasûlullah (s.a.v.),
“Kıyamet sadece şerîr insanların (kötü, hayırsız kimselerin) üzerine kopacaktır!’ buyurdular.” [Müslim, Fiten 131, Hadis no: 2949]
Ebu Hureyre (r.a.) anlatıyor: “Rasûlullah (s.a.v.) buyurdular ki: “Allah Teâla hazretleri ipekten daha yumuşak bir rüzgârı Yemen'den gönderir. Bu rüzgâr, kalbinde zerre miktar iman bulunan hiç kimseyi hariç tutmadan hepsinnin ruhunu kabzeder.” [Müslim, Sahih, İman 185, (117)]

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder