10 Nisan 2020 Cuma

Daha önce de yazmıştım, şark enstitülerinin Vatikan tarafından kurulduğunu ve finanse edildiğini biliyoruz.

Daha önce de yazmıştım, şark enstitülerinin Vatikan tarafından kurulduğunu ve finanse edildiğini biliyoruz. Bu konuda ülkemizde, prof.dr. Şaban KUZGUN hoca önderliğinde çalışmalar yapıldığını, çok değerli bilgilerin ortaya çıkarıldığını, fakat hocanın şüpheli bir kazaya kurban gittiğini, olayın tanıklarının ifadesi ile bir suikast olduğunu da yazmıştım. Takip eden arkadaşlarım bilirler.
Halen ülkemizdeki ilahiyatlarda ya da medrese tabir edilen - iktidar tarafından her ne kadar merdiven altı olmakla itham edilselerde çok değerli ilim adamları yetiştiriyorlar- kurumlar tarafından bu konu üzerine bir çalışma yapılmıyor.
Bu enstitüler tarafından eğitilen ve finanse edilen, bol ünvanlı, son dönem alimlerimizden biri tarafından fasır fusur diye tabir edilen bu sözde bilim adamı ya da prof. Etiketli misyoner uşakları ile uğraşan çok değerli alimlerimiz, onlara reddiye yazan ehli sünnet din adamlarımız, meselenin kaynağını anlatan ve onları ifşa eden dişe dokunur eserler yazmak zorundadırlar.
Şahsen ben, kendisi ile bu mecrada arkadaş olmakla bahtiyar olduğum Harun Çetin hocamın bu konuya el atacağına inanıyorum.
Nerede aykırı bir tabirle ortaya çıkan bu tip adamlar varsa, cemaziyel evvellerine bakınca, mutlaka bir batılı ülke bağlantısı ortaya çıkıyor. Sayısız örneği olmakla beraber, Hamidullahın abd ve Fransız bağlantısı, afaganinin İngiliz bağlantısı gibi örnekler en bilinenleri. Şimdi onların yolundan Ankara ilahiyat kökenli olan ve eski diyanet başkanı görmezin önderlik ettiği ankara ekolü var.
Yazıyı çok uzatıp sıkıcı olmak istemediğimden kısa keseceğim ama şunu söylemesem olmaz; ehli sünnetin ne kadar çok düşmanı var farkında mısınız? Şia dan tutun siyonistlere, misyonerlerden tutun da vehhabilere kadar kimler yokki?
Allah yolumuzu şaşırtmasın.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder