Metabolizma, bağışıklık sistemini güçlendirmek! Hakikî Bal yemekle, peygamber efendimiz bal 10001 derde devadır diyor!!! Sarımsak bol yemek!!! Sarımsak 70 derde devadır diyor peygamberimiz! Çörekotu!!! Kara taneciklerde ölüm hariç herşeyin şifası vardır diyor peygamberimiz!!! Kekik tüm mikropları öldürür!!! Hurma yemek!!! Hurmadaki mağnezyum maddesi kansere karşı koruyucudur, hurma tüketiminin bol olduğu ülkelerde kanser oranı yok denecek kadar azdır!!! Doğal beslenmek sağlıklı yaşam ve uzun ömürlü olmaktır.

BİNLERCE İNSAN KORONADAN İYİLEŞİYOR AMA NASİL ?

Farkında olarak yada olmayarak koronavirüs Hastalığına Yakalanıp İyileşen Binlerce İnsan Var
Demek ki Bağışıklık Sistemi Güçlü olunca İnsanlar İyileşiyor. Ancak bu konuşulmuyor. Çaresi yok diye beyinler yıkanıyor. Beyinlere empoze edilen bilgi Aşı üzerinde çalışılıyor. Aşı çıkınca Dünya kurtulacak. Herşey Aşının bulunmasına bağlı. Dünyada yığınla insan bağışıklığı güçlendiren yöntemlerle iyileşiyor. Kimisi D Vitamini kullanıyor. Kimisi Sodyum Bikarbonatlı su içiyor. Yada Alka-Seltzer kullanıyor. Kimisi gümüş suyu kullanıyor. Kimi kekik kullanıyor.Kimi sumak. Hiç bir tıp camiası çörekotu bağışıklıği zirve yaptırır demiyor. Hiç bir tıp camiası bal şerbeti ve hindiba muhteşem kan temizliyor demiyor. Yasal olan yerlerde bir kısım insan belki kenevir bitkisinin yağını kullanıyor. Bazı insanlar en eski antibiyotik olarak bilinen sarımsağı yemeklerinden eksik etmiyor. Yada bol sarımsaklı paça çorbası içiyor. Kimisi hepsini birden uyguluyor. Ama gündemde tutulan tek şey hep Aşı. Aşısını yapıp patentleyip oradan para kazanacaklar. Henüz Aşısı yapılmadı, patenti de alınmadı.

İnsanlara D Vitamini oluşabilecek saatler olan 11:00 - 16:00 saatleri arasında güneşe çıkmayın dediler. Aslında en çok güneş dik açıyla geldiğinde yani tam öğlen vakti 15 - 20 dakika güneşlenin yoksa bağışıklık sisteminiz düşer yada D Vitamini almanız lazım bu sebeple 20 dakika öğlen muhakkak güneşlenin diyebilirlerdi. Ama demediler. D vitamini eksik olduğunda bağışıklığın düşeceğini biliyorlardı. Bundan seneler boyunca hiç bahsedilmedi. D Vitamini almalısınız denilmedi. Gümüş suyu gibi insanlardan D vitamini unutturuldu.1935 senesine kadar kenevir yağı her doktorun çantasında bulunurdu. Gümüş suyu muhakkak kullanılırdı. İlaç sanayi doğunca ikisinide unutturdular. Halen tatile çıkan çok fazla insan öğlen güneşine çıkmıyor. 50 sene beyinleri hep yıkadılar, insanları hep cahil bıraktılar. Son dönemlerde ancak sağlıklarına önem veren insanlar tarafından bu bilgiler İnternet sayesinde öğrenildi.
Sadece aşıya umut bağlamak sizce uygun mu ?
Kemal milar