29 Haziran 2020 Pazartesi

ERZURUMLU İBRAHİM HAKKI HAZRETLERİNDEN Boyu uzun olan güzel ve sâde dil olur. Boyu kısa olanın çok hilesi vardır. Boyu orta olan, akıllı ve hoş huylu olur. Saçı sert olan akıllı ve atılgan olur. Saçı yumuşak olan, ebleh ve arsız olur. Saçı sarı olan, kibirli gazalı olur. Saçı kara olan, sabırlıdır, onu ara. Saçı kumral ise güzeldir ve sahibi bedelsizdir. Saçı az olan lütüfkâr, bilgili ve nazik olur. Saçı çok olan kadın, anlayışsız olur. Başı küçük olanın aklı azdır. Ona sır söyleme. Başı büyük olanın, aklı çok olur. Başının tepesi yassı ise, sahibi keder çekmez. Başının derisi parlak olan, hayır yapar, ziyan vermez. Kele yaklaşma sakın, kötü huylu olur. Alnı dar olanın ahlakı da dar olur Alnı yumru olan, kötü ve aldatıcı olur. Alnı normal olanı, emin olarak bil. Alnı kırışıksız olan, mutlaka tembel olur. Alnı uzun olan anlayışlı, az ise cömert olur. Kaş arası kırışık olan, her zaman gam yüklüdür. Kulağı uzun ve bol olan, cahil ve tembeldir. Küçük kulaklı olan uğursuz; orta olan doğrudur. Kaş ucu ince olanın işi gücü fitnedir. Kaşının kılı çok olan, kırık ve gussalıdır. Kaşı açık olan doğrudur, çatma olan uğursuzdur. İnce kaş güzel olur; uzunu kibre delildir. Kaşı kavisli olan, her zaman dilber olur. Göz çukuru az ise, o kibre delil olmuştur. Siyah gözlü olan itaatli, kızıl gözlü olan cesurdur. Gök gözlü olan zeki, ela gözlü olan edîb olur. Küçük gözlü olan, hafif; büyük gözlü olan zarif olur. Gözü yumru olan hasetçi, orta olan dost olur. Kıpık gözlü olan, yaramazdır; bakışı tembeldir. Noktalı göz ok olur, demesi pek çok olur. Tek gözlüye yakın olma, sık bakan olmaz emin. Şaşıya bakma, çünkü sana eğri bakar. Güleç gözlü lan güzeldir, kirpiği sık olansa bedelsizdir. Büyük yüzlü olan illetlidir; küçük yüz kibre delildir. Yumru yülü olan cimridir, yassı olan güzeldir. Arık yüzlü olan borcuna sadık değildir; kalın ve etli yüzlü sevimsizdir. Uzun yüzlü olan, lafla yalan söyler. Yüzü sert olanın, çoğu sözü acı olur. Yuvarlak yüzlü olan, aydan daha nurlu olsa gerektir. Çünkü böyleleri mütebessim olur ve onu gören kâm alır. Benzi kızıl olan edib, esmer olan zeki olur. Benzi sarı olan hastalıklı, siyahımsı olan tevekkeli olur. Gözleri gök ve mavi olsa, ondan ırak ol. Rengi normal olan hem ak, hem kızıl olur. Burun eğer uzun olsa, sahibinin anlayışı kıttır. Burnu kısa olan, çok korkak olur. Burun ucu top olan, neşeli olur. Burun ucu ağza yakın olan adamdan sakın. Burun deliği bol olsa, o, kibir ve haset dolmuştur. Burun kanatları hareketli olanda kahır ve inat toplanmıştır. Burnu geniş olan, şehvet düşkünüdür. Burnu eğri olanın fikri himmettir. Küçük ağızlı olan güzel, fakat çok korkak olur. Ağzı büyük olan cesur, küçük olan kötü olur. Kadının tenasül uzvunun yapısı ağzı gibidir. Genizden gelen söz, kibirden olsa gerek. İnce sesli erkek, kadına düşkündür. Erkek seli kadınlar çoğunca yalan söyler. Sözü seri olanın anlayışı yüksektir. Kaba sesli olanın himmeti vardır. Çatal sesli olan, sürekli halktan kuşkulanır. Gülmesi çok olandan haya umma. Yüz güleç, söz lezzetli olan, candır, azizdir. Yufka ve kırmızı dudaklı olan dersi iyi anlar. Kalın dudaklıların muzipliği ağırdır. İri dişli olan, çoğunca yaman işler yapar. Mutedil dişli olanın işi hoş ve doğrudur. Ağız kokusu hoş olanın, ahlakı da hoştur. İnce çeneli olanın aklı hafiftir. Enli çeneli olan, kaba olur. Çenesi normal olan, akıllı ve güzel olur. Uzun sakallı olan, hünersiz olur. Sık sakallı olan kabadır ve sohbeti uzatır. Siyah ve az sakal, zekâya delildir. Hiç kılı olmaya kösenin hilesi çok olur. Değirmi sakallının olgunluğu çoktur. Enli kafalı olan, ahmaktır. Boynu çok uzun olanın olguluğu azdır. Boynu ince olan, nâdân olur. Boynu kalın olan, gece gündüz obur olur. Boynu kısa olanın hilesi çok olur. Boynu orta olanın işi hayır yapmaktır. Her yeri orta olan, şüphesiz dilber olur. Erzurumlu İbrahim Hakkı Hazretleri Marifetname, İkinci Fen, dördüncü bab, beşinci fasıl, dördüncü madde

SİHİR : Bazı bilgisiz kimseler, Allah Teâlâ’nın izni olmadan sihrin zarar veya fayda verdiğine inanırlar. Bu mümkün değildir. Kur’ân-ı Kerim’de, “Onlar bununla (sihirle) Allâh’ın izni olmaksızın hiç kimseye zarar veremezler”(15) buyrulmuştur. İslâm âlimleri, sihir yapmanın haram olduğu hususunda ittifak hâlindedirler. Bu hususta hiçbir ihtilaf yoktur.
İbn Kesîr merhum tefsîrinde, sihre mâruz kalan kimselere şu tavsiyede bulunmaktadır:

“Bana göre sihri gidermek için en faydalı yol; Allah Teâlâ’nın Resûlü’ne gönderdiği Muavvizat’ı (Felak ve Nâs sûrelerini) okumaktır. Hadîs-i şerifte, ‘Allâh’a sığınan hiç kimse, iki sığınma duâsı gibi tesirli bir duâ ile sığınamaz’(16) buyrulmuştur.”

Nakşibendî silsilesi müceddidîn kolu hazerâtının 33. ve son halkası olan Süleyman Hilmi Tunahan (k.s.) hazretleri de bir va’zlarında, sihirden korunmakla ilgili olarak (mealen) şunları söylemişlerdir: Vakit namazlarının son iki rek’at sünnetlerinin edâsında, Fâtiha’dan sonra zamm-ı sûre olarak birinci rek’atte Felak, ikinci rek’atte de Nâs sûrelerini okumaya devam edenlere sihir tesir etmez.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder