Aybaşı rahatsızlıkları, "beyaz" lar, menopoz dönemindeki kesilme zorlukları gibi tüm kadın hastalıklarına faydalıdır ama Civanperçemi ile beraber kullanılırsa, buluğ çağında aybaşlarının düzenli olmasını sağlar. Genç kızların, doktor müdahalesine rağmen düzelmeyen bitme, gecikme ve devamsızlık rahatsızlıklarını da (aynı ölçüde karıştırılmış) Civanperçemi ve Aslanpençesi çayı ile düzeltebilirsiniz. Aslanpençesi'nin etkisi sıkıştırıcıdır ve hızlı iyileşme sağlar; aynı zamanda iyi bir kalp kuvvetlendiricisidir ve idrar söktürür. Cerahatli, ateşli yaralar ve ihmal edilmiş berelerde kullanılır. Diş çektirdikten sonra Aslanpençesi çayı ile sık sık ağzınızı çalkalarsanız, yaranız birinci gününde kapanır. Eklem ve kas zafiyetini, kansızlığı düzeltir.
Aslanpençesi, düşük ve erken doğum yapmaya meyilli kadınlarda rahimi ve cenini güçlendirir, doğum zedelenmelerinde en büyük yardımcıdır. Bu rahatsızlıklardan mustarip kadınlar üçüncü aydan itibaren Aslanpençesi çayı içmelidirler. Her türlü kadın hastalığını iyileştirir ve Çobançantası ile birlikte kullanılırsa, kasık çatlağı, fıtık ve rahim düşüklüğüne bile çok faydalıdır. Bu son saydığım rahatsızlıklar için günde dört fincan Aslanpençesi çayı içilir. Bitki, mümkün olduğu kadar taze toplanıp hazırlanmalı ve gün boyunca yudum yudum içilmelidir. Ayrıca, hasta yerler de Çobançantası hülasası ile ovulmalıdır (Çobançantası için "kullanım"a bkz,); rahim düşüklüğünde gene Çobançantası hülasası kullanılır, bu defa aşağıdan yukarıya doğru ovalamalı ve ek olarak haftada üç kez Civanperçemi (100 gr) ile yarım banyo yapılmalıdır. Banyo suyu dökülmeden iki defa daha kullanılır, ancak ısıtılmalıdır.
Atalarımız bu bitkiyi yaralar için kullanırlar, fıtık ve sarayı bu bitki ile içten ve dıştan tedavi ederlerdi. Çok eski bir şifalı bitki kitabı şöyle yazıyor: "İster ihtiyar ister genç bir kişi, neresi kırılsa iki avuç dolusu Aslanpençesi'ni, bir yumurta katılaşana kadar kaynatsın ve içsin." Bugün halk hekimliğinde bu bitki yine eski yerini bulmuştur. İsviçreli rahip Kuenzle bu bitkinin yararlarını şöyle vurgular: "Kadınlar bu bitkiyi vaktinde ve devamlı kullanmış olsalardı, ameliyatların üçte ikisi gereksiz olurdu çünki bu bitki kasık bölgesindeki enfeksiyonu, ateşi, yanmayı, cerahat toplanması, ülserleri ve fıtığı iyileştirir." diyor. Her lohusa kadın bu çaydan çokça içmelidir; bu çayı biliyor olsalardı bazı çocukların hâlâ bir annesi, bazı dul erkeklerin hâlâ bir karısı olabilirdi. Aslanpençesi, ufalanıp ezilerek üstten sürüldüğünde yaraları, böcek sokmalarını ve kesikleri de iyileştirir. İyi beslendiği hâlde bir türlü kasları güçlenmeyen çocuklar bu çayı devamlı içerlerse, adaleleri toplanıp sertleşir.
Yüksek dağlarda yetişen Aslanpençesi'nin yapraklarının altı gümüş gibi parlar. Bu cins, şişmanlığa karşı çok faydalıdır. Günde iki veya üç fincan içilmelidir. Uykusuzluğa da faydalıdır; şeker hastaları bundan sık sık içerlerse çok yararlanırlar. Zayıf çocukların banyolarına gümüş yeleli cinsten bulup 200 gr koyarsanız, kısa zamanda gözle görülür bir şekilde sağlık kazanırlar. ("Banyo" hk. genel bilgilere bkz.)
Aslanpençesi, Çobançantası ile birlikte kullanıldığında (Çobançantası maddesinde hepsi anlatılmıştır) kas yetmezliği ve kaslarla ilgili şifa bulmayan tüm hastalıkları geçirir. Multiple sklerozda da bu bitkiden faydalanılır.
Burgenland (Avusturya) sakinleri bana, Aslanpençesi çayı içirip, dışarıdan kalp bölgesini yıkamak suretiyle kalp kası rahatsızlıklarında belirgin bir rahatlama sağladıklarını anlattılar.
Çay: 1/4 litre kaynar su, bir dolu tatlı kaşığı ot üstüne dökülür ve
kısa süre demlenir.
Pansuman: Taze otları biraz yıkanır, tahta üzerinde oklava ile ezilir ve rahatsız olan bölgeye uygulanır.
Banyo: Tam banyo için 200 gr kuru ot veya iki üç avuç dolusu taze bitki, geceden bir kova soğuk suya bastırılır ve ertesi sabah ısıtılarak banyo suyunun içine dökülür, (bkz. "Banyo" hk. genel bilgiler).
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder