11 Kasım 2019 Pazartesi

TESTESTERON VE HORMONLARIMIZIN ÖNEMİ OKUYALIM m.ulaş Sağlığımızın müthiş şifreleri Testosteron erkeklerin vücutlarındaki bazı süreçleri düzenler. Yaşlandıkça testosteron seviyesi düşer.


TESTESTERON VE HORMONLARIMIZIN ÖNEMİ OKUYALIM m.ulaş
Sağlığımızın müthiş şifreleri
Testosteron erkeklerin vücutlarındaki bazı süreçleri düzenler.
Yaşlandıkça testosteron seviyesi düşer.
Prohormon takviyeleri testosteron seviyesini etkilemez.
Testosteron takviyeleri, testosteron seviyesinin yaşlanmaya bağlı olarak azalmasına karşı değil, sadece belirli hastalıkların tedavisi için kullanılır.
Bazı durumlarda testosteron replasman tedavisi (TRT) uygulanır ancak bu tedavinin yan etkileri vardır.
Testosteron Nedir?
Testosteron, erkek cinsiyet hormonudur. Erkek cinsiyete özgü özelliklerin gelişimini sağlar. Hormonlar, vücutta gerekli değişiklikleri tetikleyen kimyasal ulaklardır. Genellikle daha az miktarda olmakla birlikte, dişiler de testosteron üretir.
Testosteron hormonu, testislerde, Leygid hücreleri adı verilen hücrelerde üretilen bir androjendir.
Erkeklerde sperm üretiminin yanı sıra bazı başka işlevleri de düzenler.
Bunlar arasında:
Cinsel dürtü
Kemik kitlesi
Yağ dağılımını
Kas boyutu ve kuvveti
Alyuvar üretimini sayabiliriz.
Yeterli miktarda testosteronları olmayan erkekler kısır olurlar. Bunun nedeni testosteronun sperm üretiminde işlev görmesidir.
Testosteron, erkek cinsiyet hormonu olmasına rağmen kadınlarda da cinsel dürtüyü, kemik yoğunluğunu ve kas kuvvetini belirler. Ne var ki kadınlarda testosteron seviyesinin çok yüksek olması kelliğe ve kısırlığa da yol açabilir.
Seviyeleri beyin ve hipofiz bezi tarafından kontrol edilir. Testosteron, üretilir üretilmez çeşitli işlevleri yerine getirmek üzere kan dolaşımına girer.
Testosteron Eksikliği veya Fazlalığı
Testosteron seviyesinin normalden az ya da fazla olması, bu hormon tarafından düzenlenen çeşitli fonksiyonlarda bozukluklara yol açabilir.
Erkekte testosteron seviyesi azaldığında, yani hipogonadism ortaya çıktığında, aşağıdaki belirtiler baş gösterebilir:
Cinsel istekte azalma
Sertleşme bozukluğu
Sperm sayısında düşme
Göğüs dokularında büyüme ya da şişme
Bu belirtiler zamanla aşağıdaki biçimlere dönüşebilir:
Vücut kıllarının dökülmesi
Kas kaybı
Kuvvet kaybı
Vücut yağında artış
Kronik testosteron yetersizliği osteoporoza, ruh halinde ani değişimlere, yorgunluğa ve testislerde küçülmeye yol açabilir.
Hipogonadizmin nedenleri şunlardan biri olabilir:
Testis yaralanmaları, örneğin eneme
Testis enfeksiyonları
İlaçlar, örneğin opioid analjezikler
Hormonları etkileyen bozukluklar, örneğin hipofiz tümörleri ya da yüksek prolaktin düzeyi
Kronik hastalıklar, örneğin tip 2 diyabet, karaciğer böbrek hastalığı, obezite ve HIV/AIDS
Genetik hastalıklar, örneğin Klinefelter sendromu, Prader-Willi sendromu, hemokromatoz, Kallman sendromu, miyotonik distrofi
Diğer yandan, çok fazla testosteron da çocukların 9 yaşından önce buluğ çağına girmesine neden olabilir. Bu hastalık çoğunlukla erkek çocuklarını etkiler ve daha ender görülür.
Yüksek testosteron seviyesi kadınlarda ise erkek tipi saç dökülmesi, seste kalınlaşma ve adet düzensizliklerine neden olabilir. Ayrıca:
Klitoriste büyüme ve şişme
Vücut şeklinde değişim
Göğüslerin küçülmesi
Ciltte yağlanma
Akneler
Yüzde ve vücutta kıllanma görülebilir.
Son zamanlarda yapılan çalışmalar, yüksek testosteron seviyesi ile uterus fibroidleri (rahimde urlar) geliştirme riskinin bağlantılı olduğunu göstermektedir.
Testosteron dengesizlikleri kan testleri ile teşhis edilebilir ve hastanın durumunun gerektirdiği biçimde tedavi edilebilir.
Testosteron Seviyesi ve Yaşlanma
Yaşlanmayla birlikte testosteron seviyesinin azalması doğaldır.
Testosteron seviyesinin giderek azalmasının yarattığı etkiler son zamanlarda daha çok ilgi çekmeye başlamıştır. Bu duruma geç başlayan hipogonadizm denir.
Çoğu erkeğin dolaşımdaki testosteron seviyesi, 40 yaşından sonra her yıl ortalama % 1,6 oranında azalır. 60 yaşlarına geldiklerinde testosteron seviyeleri, daha genç erkeklerde hipogonadizm teşhisine neden olabilecek kadar düşmüş olur.
Her 10 erkekten yaklaşık 4’ü 45 yaşına geldiklerinde hipogonadizm bulgusu gösterirler. Düşük testosteron miktarına sahip oldukları teşhis edilen daha yaşlı erkeklerin sayısı 2012 yılından bu yana % 170 oranında artmıştır.
Düşük testosteron seviyesinin yaşlı erkeklerde ölüm riskinin artması ile ilişkili olduğu saptanmıştır. Her ne kadar semptomların çoğu normal yaşlılık belirtileri de olsa, geç başlayan hipogonadizm artık bir hastalık olarak kabul edilmeye başlanmıştır.
Geç başlayan hipogonadizmin belirtileri şunlardır:
Ereksiyon bozukluğu ya da kalitesinde gerileme
Cinsel isteklilikte azalma
Ruh hali değişikliği
Kognitif fonksiyonlarda gerileme
Yorgunluk, depresyon ve sinirlilik
Kas kitlesinde ve kuvvette azalma
Vücut kıllarının dökülmesi
Deride değişiklikler
Kemik kütlesinde ve kemik mineral yoğunluğunda azalma
Karın yağlarında artış
Geç başlayan hipogonadizm ayrıca cinsel fonksiyon bozukluğu, metabolik hastalıklar ve kalp-damar hastalıkları ile de ilişkilidir.
Testosteron seviyesindeki azalma bireyden bireye farklılık gösterir, ancak testosteron seviyesinin azalmasından etkilenen erkeklerin sayısı giderek artmaktadır. Günümüzde insan ömrü oldukça uzamıştır ve artık birçok erkek 60 yaşından fazla yaşamaktadır. Sonuç olarak testosteron seviyesinde yaşlanmaya bağlı azalmadan etkilenen erkeklerin sayıları da artmaktadır.
Testosteron Eksikliği Tedavisi ve Testosteron Arttırma
Bir hastalık sonucu oluşan hipogonadizmin tedavisi, geç başlayan hipogonadizmden farklıdır.
Testosteron takviyeleri
Testosteron seviyesindeki azalmaya karşı önerilen tedavilerden biri testosteron takviyesi vermektir. Ne var ki şu anda ABD’de ağızdan alınan hiçbir testosteron takviyesinin satışı onaylanmamıştır.
Bir çalışmada, günde 80 miligramlık testosteron takviyesinin yaşlı erkekler üzerindeki etkileri araştırılmıştır. Çalışma, testosteronun aşağıdakiler üzerindeki etkilerini incelemiştir:
Hareket kabiliyeti
Bilişsel fonksiyonlar
Kemik mineral yoğunluğu
Vücut bileşimi
Lipidler
Yaşam kalitesi
Araştırmacılar günde iki doz alımının herhangi bir yan etkiye yol açmadığını bulgulamıştır. Öte yandan testosteron takviyelerinin hareket kabiliyeti, bilişsel fonksiyonlar ve kemik mineral yoğunluğu üzerinde herhangi bir etki yaratmadığı da gözlenmiştir. Ancak vücut bileşimi ve metabolik risk faktörlerinde bazı etkiler görülmüştür.
Plasebo İle kıyaslanan testosteron:
Yağsız vücut litlesinde artışa ve
Vücut yağında azalmaya neden olmuştur.
Alıntı.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder