2 Mayıs 2020 Cumartesi

"Hırsız boş eve girmez!"

"Hırsız boş eve girmez!"
Evet, vesvese de manevi bakımdan en kötü illetlerin arasında yer alır. Kaynağı Şeytan’dır, nefs-i emmâredir. Mü’mine, gerek inançla gerekse ibadetle alakalı hususlarda durmadan, bıkıp usanmadan sürekli vesvese vermeye çalışırlar. Bunların vesveselerinden tamamen kurtulmak cidden zordur. İşte bunun zorluğuna işaret eden âlimlerimiz-âriflerimiz şöyle demişlerdir:
“İçinde hazine olmayan eve hırsız girmez”. [Bkz. Şeyh Atiye Muhammed Salim, Şerhu’l-Erbaîn en-Nevevîye, 30. hadisin şerhi]
Peki hırsız, hırsızlık yapmak için nerelere girer?
Bankalara, kuyumculara, değerli eşya bulunan mağazalara, dükkânlara, evlere… Öyle değil mi?
Hatta yukardaki fıkrayla ilgili şöyle bir kıssa da anlatılır:
Peygamberimiz Efendimizin (s.a.v.) sohbetlerine başka dinden olanlar, müşrikler vs. de katılırdı. Bir gün sahabe'den (r.anhum) biri gelip Efendimize (s.a.v.)
- "Ya Rasûlallah, bir türlü vesveselerden kurtulamadım" diyor. Orada bulunan bir Yahudi, bu sorunun cevabını ben verebilirmiyim, deyince Rasûl-i Zîşân Efendimiz (s.a.v.) peki buyururak izin veriyor. Yahudi, o adama hitaben;
- "Bize şeytan vesvese vermez, bizim dinimize gir ve kurtul" diyor.
Bunun üzerine Fahr-i Kâinat Efendimiz (s.a.v.) tebessüm ederek,
- "Yâ Ali, kalk sen cevapla" buyurunca, Hz.Ali (r.a.) de,
- "Hırsız boş eve girmez!" diyerek cevaplıyor.
Yani Yahudi imanla şereflenmedi ki, şeytan ve nefis ona vesvese versin. O zaten onların yolunda gidiyor.
Velhâsıl, içinde iman olmayan sadra / göğse şeytan vesvese atmaz. Onunla uğraşmaz. Öncelikle bunu hatırlayıp, yukarıda geçen hadis-i şerifte zikredildiği gibi, bu durumun imanımıza bir delil olduğunu bilmemiz lazım. Namazda iken de böyle değil mi? Durmadan çeşitli şekillerde vesvese vermeye devam eder durur. Önemli olan buna mağlup olmamaktır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder