Müslüman bir ülkenin Diyanet İşleri Başkanı Zina Haramdır deyince kendisine Dava açılıyor. Daha Bekleyin. İstanbul sözleşmesi tebliği de bitirecek. Yarın biri çıkacak " Ezan psikolojimi bozdu" deyince 6284 sayılı yasa gereği ezan okuyan hapse atılacak. Hakim de ses çıkarmayacak, çünkü "Kadının Beyanı Esastır." Anne baba evladına "kızım yada oğlum" diyemeyecek çünkü cinsel yönelim özgürlüğü var. Çocuğun kız yada erkek olması dayatılamaz. Erkekler kız gibi, kızlar erkek gibi olmakta özgürdür. Öğretmenler öğrencisine "kızım ya da oğlum" deyince ceza alacak. Çünkü bir cinsel kimlik dayatması yapmış oluyor. Toplumsal cinsiyet eşitliği vardır. Kanundur. Karısına tecavüzden yatan kocalar artacak, çünkü kadın " eşim rızam olmadan, ya da yorgundum benle ilişki istedi" demesi, kocanın hane içi tecavüzcü olarak yaklaşık 20 yıl hapis yatması söz konusu olacak. Kızı eve sevgilisini getirse ve zina yapsa anne baba sesini dahi çıkaramayacak çünkü kendi bedeni ve rızası var partnerim dese yeter. Hatta karşı çıkan anne baba ceza alır. Vs.vs.
İstanbul Sözleşmesi burda kalır mı sanıyorsunuz?
Sahi Siz İstanbul Sözleşmesini ne sandınız?
Not: Söylediklerimizin çoğu yaşanıyor. Komplo değil...
Adnan Kalkan
Uzman Psikoterapist/Yazar
Sosyolog
Aile Bilim Kültür ve Eğitim Derneği Başkanı
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder